- 623 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Berkeley İdealizmine ufak bir bakış
Felsefenin en temel problemlerinden birisi Madde-Ruh(Düşünce anlamında ruh) ilişkisidir, problem kısaca şöyle: Maddeyi oluşturan ruh mudur ya da ruhu oluşturan madde midir, öncelik hangisidir? Bu sorun iki zıt felsefeakımının doğmasına sebep olmuştur, bunlar İdealizm ve Materyalizmdir. İdealizmi daha eskiye götürebilsekte, Platondan başlamış gibi düşünelim onun meşhur mağara anlatımı idealizmi güzel özetler. Özellikle üzerinde durmak istediğim, İdealizmin en radikal hali Berkeley’dir.Bu Berkeley bir din adamı ama kafası zehir gibi, kuramı biraz zorlama ve sağduyuya aykırı gibidir ama üzerinde biraz düşününce sanki sağduyuya aykırı değilmiş gibi gelir. Kısaca ne diyor bu Berkeley? Öncelikle bu adam bir deneyci(empirist) yani Platon ve Dekart’ın aksine zihnimizde doğuştan bir bilgi olmadığını bilgileri duyumlarımızla elde ettiğimizi düşünüyor. Antik yunandan beri yapılan, maddede bulunan birincil ve ikincil nitelikler ayrımına da gitmiyor, Berkeley için birincil ve ikincil nitelikler ayrımı yoktur.(Birincil Nitelikler: Uzunluk, hareket yani özneye bağlı olmayan, İkincil Nitelikler:Renk, ses, tat yani özneye bağlı olan nitelikler) Fikir ana hatlarıyla şöyle:Karşınızda bir ateş olduğunu düşünün ateşin sıcaklığını ve ışığını algılarız bu algılama bir bilinç tarafından yapılır bilinci aradan çıkarttığın zaman doğal olarak ateşten sıcaklığı ve ışığı da çıkartmalısın çünkü bu özellikler bir bilinç tarafından algılanabilir bilinç yoksa sıcaklık, ışık gibi bilinç tarafından algılanan niteliklerde yoktur. Kısaca ateşi yaratan zihindir, zihin yoksa ateşde yoktur, ateş gerçekten orada vardır ama onu yaratan zihindir. Berkeley maddeyi insan zihni oluşturur gibi garip bir sonuçtan,tüm ideleri kendisinde bulunduran daha geniş bir zihin tanımlayarak sıyrılır bu zihin Tanrının kendisidir. Maddeler birer ide kümelenmesidir ve Tanrının zihninde var olurlar tanrı bu ideleri bize dilediği zaman gösterir. Zihinden bağımsız maddenin olamayacağına ilişkin Berkeley’in ana kanıtı dedikleri kanıt şöyledir: ‘’Zihnin dışında var olan bir nesnenin idesinin bizzat kendisi tasarlanamazdır, zihniniz olmadan var olan bir nesneyi tasarlamak imkansızdır. Çünkü bunu yapmaya kalktığımızda artık nesne bizim zihnimizdedir.(1)’’ Birincil(Zihinden bağımsız) ve İkincil(Zihine bağımlı) niteliklerden bahsetmiştik, ikincil niteliklerin zihne bağımlı olduğu eskiden beri savunulur. Berkeley’i farklı yapan, birincil niteliklerinde zihne bağımlı olduğunu iddia etmesidir. Ateşin bir hissettiğimiz ısısı ve ateşte kendiliğinden bulunan bir ısı vardır(Moleküllerin titreşim hareketiyle tanımlanan ısı) Berkeley, Hylas ve Philonous arasında üç konuşma isimli eserinde ateşte kendiliğinden bulunduğunu iddia ettiğimiz ısının dolaysız(doğrudan) gözleme girmediği için konunun dışında kaldığını söyler çünkü termometre ile gözlem dolaylı gözlemdir. Berkeley birincil niteliklerinde algısal olarak göreli olduğunu şöyle kanıtlamaya çalışır: ‘’Bize küçük görünen şey pireye büyük görünür, bir açıdan belli bir şekle sahip görünen, başka açıdan başka şekle sahip görünür, aynı nesne benim ne kadar hızlı hareket ettiğime bağlı olarak hızlı veya yavaş hareket ediyor görünür.(2)’’ Berkeley, mutlak hareket, mutlak büyüklük gibi göreli olan daha önceki idelerden soyutlamayla oluşturulmuş idelerin olmadığını şu şekilde söyler: ‘’Var olan her şey bireysellerdir ve bu ideleri soyutlamayla elde ettiğimizi söylüyoruz ama onları kavrayamıyor ve zihnimizde tasarlayamıyoruz: çabukluk, yavaşlık, karelik ve diğerlerinin her türlü duyulur nitelikten soyulmuş ama sadece zihinde var olan idelerini tasarlayabiliyor muyuz? (3)‘’ Kısaca hareketi salt hareket olarak düşünemeyeceğimizi iddia ediyor yani hareketi düşünürken sadece hareket eden bir nesne ile birlikte hareketi tasarlayabileceğimizi söylüyor. Bu yolla birincil ve ikincil nitelikler ayrımından kurtulmuş oluyor. Kısaca Berkeley’in kuramı böyledir, en önemli özellikleri, maddesizciliği savunması ve ateizme kesinlikle açık kapı bırakmamasıdır. Bence Berkeley’in kuramı zorlamadır, insan evrimleşmeden çok önceleri bile Dünyanın varolduğunu bize bilim söylüyor öyleyse bu Berkeley’in kuramı ile çelişmektedir çünkü bilinç yokken maddenin var olduğunu gösterir, gerçi Berkeley yaşıyor olsaydı bu eleştiriyi yaratıcı zihin insan değil Tanrıdır deyip sıyrılabilirdi. Berkeleyin İdealizmi kısaca böyle tabi ki konu çok daha kapsamlı ben anladığım kadarıyla ve anlatımımın yettiğince kısa bir özetle size anlatmak istedim, Berkeley’i yanlış anlamış olabilirim bu yüzden sizin aşağıda önerdiğim kaynaklara göz atmanız en iyisi olur.
(1)Berkeley, Hylas ile Philonous Arasında Üç Konuşma
(2)Berkeley, Hylas ile Philonous Arasında Üç Konuşma
(3)Berkeley, Hylas ile Philonous Arasında Üç Konuşma
Konuyu daha iyi anlamak isteyenler için öneri kaynaklar:
*)www.dicle.edu.tr/Contents/f5516474-1ca6-4fc6-bb20-395aea403a96.pdf
**)www.flsfdergisi.com/sayi5/59-80.pdf
***)dergiler.ankara.edu.tr/dergiler/26/1010/12257.pdf
****)docs.google.com/file/d/0B4HO5r4WOpdzRDNMTnlZcE9mZE0/edit
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.