AVUCUNUZU YALARSINIZ

• 1 Eylül 2016 Perşembe 18:29:02

Mustafa Kemal Atatürk ‘’ Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir. Türk toplumu, yeni Türkiye, milli demokratik bir devlet ve Batı’ya yönelik bir toplum olacaktır.’’ Sözleri ile bize hedef göstermiştir. İsmet İnönü’ de Lozan görüşmelerinde bize geri medeniyet düzeyinde ve sömürge durumunda bir devlet muamelesi yapmak isteyen batılılara; ‘’Hayır efendiler, yeni Türkiye, tüm batılı devletlere eşit bir devlettir’’ diyerek elimizde kalan bu son Türk devletinin asla yıkılmayacak ve yıkılamayacak olan temelini ortaya koymuştur.
O halde Milli Türk devletinin asla vazgeçmeyeceği iki temel dayanağı vardır: Birisi, Anadolu’da Türklük bilinci ile kenetlenmiş bölünmez bir millet olarak yaşamaktır. İkincisi, yeni dünya düzeni kurma tekelini elinde tutmak isteyen ABD dahil batılı devletlerle eşit olmaktır. Bu temel var olma dayanağımızdır .Türkiye Cumhuriyeti’nde zaman, zaman,, konjektürel olarak gelip geçmiş hükümetler tarafından siyasi gelecekleri uğruna ihmal edilmiş olsa da, Türk milletinin asla, ve hiçbir koşulda ödün vermeyeceği bir hayat ve sonsuza dek varlığını sürdürme prensibidir. Bu prensipler Türk Devleti’nin temel taşlarıdır. Aksi halde ,Türkiye Cumhuriyeti varlığını sürdüremez. Ancak ABD ve Batı bu gerçeği bir türlü anlamak niyetinde değildir. Lozan ile ‘’ Dünya devlet hukukuna’’ eşit olarak giren Türk Devleti; Batının 19. Yüzyılda Osmanlı imparatorluğuna karşı güttüğü zihniyeti aynen yürütme gerçeği ile günümüzde karşı karşıya gelmiştir.
Türk milleti tarihi günler yaşamaktadır.ABD ve Avrupa’nın günümüze kadar Türk Devleti’ne karşı olan menfi anlayış ve tutumu değişmemiştir. Avrupa’nın bu zihniyeti günümüzde de insan hakları, etnik ve kültürel haklar örtüsü altında aynen devam etmektedir.Tarihe dönüp bakıldığı zaman Türk Milleti’nin dünya milletleri içinde yalnız bir millet olduğu görülür. Türkiye strateji bakımından Dünya’nın en hassas bölgesindedir.Tüm milletler 700 yıl dünyaya egemen olmuş Türk milleti ile şu veya bu şekilde karşılaşmışlardır. Bu durum batılı halklarda halâ devam eden Türkiye karşıtlığının temelini oluşturmaktadır.
Mazlum milletlerin kurtuluşunun öncülüğünü her zaman Türk milleti yapmıştır. Dünyada batının sömürge haline getiremediği tek ülke Türkiye’ dir. ABD dahil Batı halkının bilinç altındaki Türkiye karşıtlığı mirası Türk’ ün kaderi olmuştur. Türkiye karşıtlığı mirası kendini en açık bir şekilde, İngiltere’nin 1876 yılında başbakan olan Gladstone’nin ‘’ Türkler ancak varlıkları yok olmakla tarihe kendilerini affettirebilirler’’ sözünde bulmuştur.
Din ve kültür bağları ile bağlı olduğumuz Araplar’da da son zamanlarda her ne kadar yaklaşma olsa da Türk karşıtlığının devam ettiği kanaatindeyiz. Araplar dahil Batının okul kitaplarında Türk karşıtlığı tarih saptırılarak öğretilmektedir. ABD ve AB, insan hakları, kültürel haklar dayatması ile Türkiye’yi baskı altına alırken kendi okullarında gençlere Türk karşıtlığı öğretilmektedir. Bu onların değişmez karakteridir.
ABD ve AB günümüzde de Türkiye’ yi kendi kontrollerinde tutmak için her yolu deneyecekler. İşte bunlardan biri de Feto-pyd. idi. Onun için bunlar ve bunlar gibi maşa olarak devlette anarşi çıkararak darbe ile devletimizi ABD ve Avrupa’ya peşkeş çekeceklere dikkat edilmesi gerekir. Hamdolsun ki egemenliğin sahibi olan aziz Türk milletimiz Feto-pyd darbe girişimindeki başarısını her zaman her koşulda gerçekleştirir. Bundan hiç kimsenin şüphesi olmasın. Yeter ki birliğimizi bozmaya uğraşanlara karşı uyanık olalım, bir olalım, birlik olalım, kardeş olalım. O zaman siz ABD, Avrupa ve tüm şer güçler ‘’avucunuzu yalarsınız’’. Saygılarımla