Tanıdık bir ses,
Yapmacık bir telâşla seslendi;
"Burda olduğunu öğrendim,
Sana bakmaya geldim"
Ben üç yıldır burdayım.
Şimdi mi öğrendin?
"Alay etmeyi bırak da,
Sen nasılsın onu söyle"
İyiyim işte,
Bütün gün yalınayak sahilde..
Konuşa konuşa yürüdük..
Arkadaş heyecanla bir düğün olayını,
Anlatmaya koyuldu....
Söylediklerinden, hiçbir şeyin,
Bende kalmayacağını,
Sanmıyorum değil;
Biliyorum, bundan emindim.
Arada ilgimi çeken bişey duydum,
Rica ederim, bana zararın ne olduğunu anlat!
"Hikâyeyi, başından anlatsam iyi olur"
Diyor, ve, başlıyor anlatmaya,
"Davet için bir de şunu almıştım,
Bak, yakışmış mı? Sen de ister misin?"
Bilekliğini gösteriyor...
Katıldığı düğünde çıkan olayı anlatacak,
Lâfı geveleyip duruyor cancağızım...
Kim kimin eline su döküyordu,
Kim dikilmiş duruyordu,
Kim çağrılmış, düğüne gelmiyordu,
Kim yemek yemiyordu,
Kim çok içiyordu,
Kim övgüye lâyık ikramda bulundu,
Kimin yanına oturmak, büyük bir nimet olurdu.
Bütün bu olanlara kaç kişi şahit oldu..
Aman ağzına sağlık,
Bütün bunları dinlemek de bize nasip oldu.
Oyunbozan olmamak için dinledim..
Söyleyecek hiç sözüm yoktu,
Bu bilgileri bilsem de bilmesem de
Bana uygundu......
Asiye