- 479 Okunma
- 4 Yorum
- 0 Beğeni
YA YAZARLARI KATİL YAPAN BATAKLIK!
YA YAZARLARI KATİL YAPAN BATAKLIK!
Hayat aralığında tebessüm,birikim ve paylaşım dolu yüzlerle uyanmak,kimi zaman insanlar için güzel bir alışkanlık haline gelir.Bu alışkanlık insan hayatında,daha çok paylaşımın heyecanını uyandırır.Paylaşmak çoğu kez isli,kabuslu anların,sinsi acısının direncini,az buçuk kırmaya yarar.Hepimiz okuduğumuz bir hikayede,romanda,denemede,
makale yada köşe yazısında,mutlaka kendi hayatımızdan bir parça buluruz.Okuduğumuz yazıda,duygu,düşünce bizimle paylaşılır ve biz artık alışkanlık haline getirip okumaya başlarız.Bir parça da olsa o yazıda kendini bulmak,teselli verebiliyor insana.
Yazar,yazıları yazdıkça,ürettikçe,beyninde yeni güzellikler yarattıkça,okuyucuya biraz daha birikim dolu bir hayat kazandırır.Yazar,düşünceleriyle,duygularıyla,birikimiyle yeni bir hayat verir insana.Yazar,sürekli karşındakiyle paylaşım içinde olduğu için,ortaya
daha güzel düşünce ve çözümler çıkabiliyor.
Bir çalıkuşunun kanatlarına takılı kalan sevinç,bazı anlarda hep yükseklerden uçup bizden uzak kalabiliyor.Hayat, hep kuytularda sakladığı düşleriyle,arzularıyla,istek
leriye,tutkularıyla, zehirlemeye çalışır insanı.Bunlar insan yaşantısında ister bir anlık olsun,ister uzun süreli olsun, sürekli karşılaşabileceği kırgınlıklardır.Çoğu kes bu kırgınlıklar
yazar ve okur arasında,paylaşmak adına bir bağ oluşturur.Okur bu bağda genelde teselliyi yakalar.Yazar,okurun iç dünyasına,en kuytu köşelerinde saklı kalan acı ve tatlı anılarını yakalamayı çok iyi becerir.Bu yüzden yazar,sürekli yazıp okurun onu benimsemesiyle,yeni hayatlar kazandırır.
Birde yazarın yazmaktan vazgeçip okuyucuyla arasındaki paylaşım bağını yok ettiğini düşünün.Onun yazılarıyla ayrı bir hayat kazanan insanlar içinde güzel bir tebbesümle uyanmak ister.Yazar,en korkulu anında,tenine en olmadık acılar işlendiği anda bile,kalemine sımsıkı sarılıp yazmaktan vazgeçmediği anda,yeni hayatlar var olmaya hep devam eder.Yazar,yazmaktan vazgeçtiği anda,sahipsiz kalan birçok duygunun,düşüncenin katili olur.Bir yazarın yazmayı bırakıp,başka hayatları yitirmeye ve kendi kendini duygu,düşünce ve paylaşımın katili yapan bataklığa sürüklenmeye ne hakkı var ki?
Yazar,kelimeleri alıp şekilden şekile sokar.Sürekli kelimelerle bir çatışma halindedir.Kelimelerle savaştıkça,çeşitlendirdikçe,yazar ayakta durur ve savaşmaya devam eder.Ama yazar kelimelerle savaşmayı bırakıp,kelimeleri bir çuvalın içine koyup denize attığı anda savaşı kaybeder ve kendini duygu ve düşünce katili yapan bataklıkta kaybolur.Kırmızı ışıkta dururken,korna sesleriyle sendelenen bir dalgınlığa sürüklenmek,yakışmaz yazara.Kelimeler bazen üstüne üstüne gelir yazarın …Onu köşeye sıkıştırır.Güçlü olan yazar ise,bundan haz alır.Nede olsa hayat,dilinin dönmediği kavramlarla doludur.Kışkırtılmış öfkelerle doludur, hayatın bir yüzü.Kelime savaşında,yazar bu kırgınlıkların hepsiyle savaşabilmektedir;ama güçlü olan ve gerçektende yazmakla özdeşleşen yazar,bunlarla baş edebilir.Bunun başkalarının da bilmeye ve paylaşmaya ihtiyacı var.Yazar pes etmeyip yazdığı sürece,onu duygu,düşünce ve paylaşım katili yapan bir bataklık söz konusu olamaz.
Yazar ve okur arasındaki his bağı,dizginleri koparacak dereceye ulaştığı anda,yazar;duygu,düşünce ve paylaşım katili olmaktan kurtulur.Yargılayıcı bir tutum sergileyen hayat,boğazı kurutan bir nefesle dalmamalı insan yüreğine.Bu da çoğu kes duygu,düşünce ve paylaşımıyla yeni hayatlar yaratan yazara bağlı.
Yazan:Sultan Mercan
Not:Edebiyat defteri yazarlarına da gelsin,kendilerini her zaman güçlü hissetmeleri adına...