- 1713 Okunma
- 14 Yorum
- 0 Beğeni
İçim Acıyor...!
Evet şu anda içim acıyor…!
Dün sabah, otobüse yetişmek için koşar adım gidiyordum. İki bastonla yürüyen birisi, bahçe çitlerine asılı olan poşete uzandı. Poşetin içinde ekmekler vardı. Adam poşeti aldı!
Caddenin karşı tarafındaydım geçtim, gittim…
Otobüste düşüncelere daldım…
-Ya ekmek parası yoksa!
-Ya o ekmekleri yemek için aldıysa!
Aslında; Her dilenene para vermeye karşıyım, vermem de.
Bu adam dilenmiyor! Çöpten ekmek topluyor!
Çıkarıp ekmek parası verebilecek durumdaydım. Otobüsü kaçırsaydım ne olurdu ki!
O anda bunları düşünemedim. Otobüsü bindiğimde aklım başıma geldi…
Bu düşüncelerden yol boyu kurtulamadım. Vicdan azabı beynimi kemiriyordu! Gittiğim yerde ilgim dağıldı, unuttum…
Bu sabah, kapıcı sıcak ekmeği getirip kahvaltı masasına oturduğumda tekrar hatırladım.
İçim acıdı, iştahım kaçtı! Adamın görüntüsü gözümden gitmez oldu! Lokmalar boğazımda düğümlendi…
“Neden, neden ekmek parasını vermedim? Bu kadar duyarsız nasıl olabildim! ”Diye kendimi çok suçluyorum… İçimin acısı bir türlü geçmiyor!
İşlerimi bıraktım, yazmaya başladım. Belki acım hafifler… Belki birileri okur, o kişiye veya aynı durumda olanlara yardımcı olur düşüncesiyle…
Kandil gününde günah işlediğime inanıyorum. Telafisini yapabilir miyim bilmiyorum…
Diğer yandan; belediye beş katlı apartmanı olana ücretsiz ekmek veriyormuş. (Halk ekmek gişesini çalıştıran söyledi.)
Bu ve bunun gibileri görmüyor mu?
Nerde? Sorumlu belediyecilik…
Nerde? Açları, açıkları gözetmek…
Nerde? “Komşusu açken, tok yatan bizden değildir” sözünü sürekli tekrarlayanlar…
Nerde? Nerde? Nerde?
04 Temmuz 08
Fatma Biber
YORUMLAR
Evvveeet asıl mesel gerçeklerin aynasından bakıp perdeyi aralamk merhamet,şefkat kollarıyla tüm insanlığı kuşatmaktır.
Ne kadar güzel duygular beslemişsiniz,yardım meseleside bir NASİP işidir vermeyince MAHBUB neylesindi ki mahmut misali.
Siz duygularınızı en azından paylaşarak hafifleneceğini düşünerek bakın bu güzel yazıyı kaleme almışsınız,buda bir nasip tir eğer siz o anda ona yardım etse idiniz bel kide bu yazı meydana çıkmayacak bunca insanlar haberdar olamayacaktık demi..
Güzel duyguların ürünü olan satırları gönül hanemize ilmek ilmek işleyen bu yüreği içtenlikle kutluyor,tüm arzuladığı güzellikleri hanesinda yaşamasını temeni ediyorum saygılarımla.Hüseyin DAĞLAR....
Eminim hala içiniz sızlıyordur.Kandil günü olması şart değil yardımda bulunmak için.O vicdanı hissetmeniz bile yeterlidir hocam.Dilerim kendinizi suçlamaktan vazgeçmişsinizdir.
Sn.Fatma kardeş bakın yine burada tekrar buluştuk yukarıda anlattığınız konu sizin gibi benide içimi yaraladı o duyarlı gönlünüz iyi niyetli olmanızdan kaynaklanıyor.NİYET çok önemli nüsbet veye menfi olması arkadan üzülmeniz de çok iyi bir durum.bu yine iyi niyetinizi kaynaklanıyor burada bir tercübe edindiniz bu günden sonra ikinci bir pişman olmazsınız inşallah.Burada bizler de sizin sayenizde aynı buna benzer bir olayla karşılaştiğimizda bir hataya düşmeyiz diye düşünüyorum.sağlık sihat sevi ve saygılar sunuyorum.
Cok güzeldi inanın tbr ederim sayfanıza saygılarımı bırakıyorum sizin tüm yazdıklarınızı okumadan gecemiyorum saygılarımla....
Evet şu anda içim acıyor…!
Dün sabah, otobüse yetişmek için koşar adım gidiyordum. İki bastonla yürüyen birisi, bahçe çitlerine asılı olan poşete uzandı. Poşetin içinde ekmekler vardı. Adam poşeti aldı!
Caddenin karşı tarafındaydım geçtim, gittim…
Otobüste düşüncelere daldım…
-Ya ekmek parası yoksa!
-Ya o ekmekleri yemek için aldıysa!
Aslında; Her dilenene para vermeye karşıyım, vermem de.
Bu adam dilenmiyor! Çöpten ekmek topluyor!
Çıkarıp ekmek parası verebilecek durumdaydım. Otobüsü kaçırsaydım ne olurdu ki!
O anda bunları düşünemedim. Otobüsü bindiğimde aklım başıma geldi…
Bu düşüncelerden yol boyu kurtulamadım. Vicdan azabı beynimi kemiriyordu! Gittiğim yerde ilgim dağıldı, unuttum…
Bu sabah, kapıcı sıcak ekmeği getirip kahvaltı masasına oturduğumda tekrar hatırladım.
İçim acıdı, iştahım kaçtı! Adamın görüntüsü gözümden gitmez oldu! Lokmalar boğazımda düğümlendi…
“Neden, neden ekmek parasını vermedim? Bu kadar duyarsız nasıl olabildim! ”Diye kendimi çok suçluyorum… İçimin acısı bir türlü geçmiyor!
İşlerimi bıraktım, yazmaya başladım. Belki acım hafifler… Belki birileri okur, o kişiye veya aynı durumda olanlara yardımcı olur düşüncesiyle…
Kandil gününde günah işlediğime inanıyorum. Telafisini yapabilir miyim bilmiyorum…
Diğer yandan; belediye beş katlı apartmanı olana ücretsiz ekmek veriyormuş. (Halk ekmek gişesini çalıştıran söyledi.)
Bu ve bunun gibileri görmüyor mu?
Nerde? Sorumlu belediyecilik…
Nerde? Açları, açıkları gözetmek…
Nerde? “Komşusu açken, tok yatan bizden değildir” sözünü sürekli tekrarlayanlar…
Nerde? Nerde? Nerde?
04 Temmuz 08
Fatma Biber
HOŞ PAYLAŞIMINIZ İÇİN TEŞEKKÜR EDER SAYGILAR SUNARIM.
Bu güzel hassas yazıyı okudum.
Evvela temiz ve hassas yüreğinizi kutlarım.
Bazı İnsanlar ekmek çöpe atılmasın diye poşetlere bırakılmış ekmekleri alır ufalar kuşlara yem diye atarlar.Ben böyle yapanları gördüm.Üzülmeyin.Tahminim şahit olduğunuz olayda öyle bir şeydi.
Selamlar sunarım
Canım üzülme ! Bak ben de çok yüreğim yufka .Şimdi biri gönlünden bir iyiylik geçirse,ama yrine getiremezse de ona sevap var.Ama kötülük geçirirsen yapmadığın sürece sana bir sorumluluk yok.Öyleyse mantıklı bakarsak,bu durumda günah işlemiş görünmüyorsun.Niyetin iyi düşüncedeydi.Veremediğin o para için üzülüyor olman senin için avantaj.Üzülürüm bende kendimden biliyorum .Ama artık neye üzüleceğimi şaşırdım.
çok güzel sosyal bir konu işlemişsin .Şimdi ramazan ya medya başlar gösteriye ramazan bitince yine kendi hallerine kalır zavallı insanlar.
Allah kimseyi kendinden başkasına muhtaç etmesin Amin.