İki Yanlış Bir Doğru Eder mi ? Kaç Yanlış Bir Doğru Eder ? Gelin İnceleyelim !

• 22 Ağustos 2016 Pazartesi 19:51:20

Yaşadığımız dünya ve hatta evrene dahil olan her şeye ve olaylara, akılcı ve objektif, tarafsız bir gözle bakabilmemiz gerekiyor. İşte o zaman belki biraz daha insan olabileceğiz.

Asla siyaset yapmadan, siyaset gütmeden yazacaklarımın, bire bir hiç bir siyasi parti ya da siyasetçi ile özdeşleştirilmemesi gereklidir. Yalnızca, yanlışlar ve doğrular üzerine birlikte bir irdeleme yapmak gereği duyuyorum sizlerle ( 80 milyonluk Türkiye Cumhuriyeti Devletimizin tüm yurttaşlarımızı kasdediyorum sizlerle derken. Hepimiz bir bütünüz ve hepimizi birleştirici gücümüz, ayırımsızca, ötekileştirmeden birbirimizi severek birlikte var olma, birlikte yaşama, birlikte mutlu olma erdemlerimiz, amaçlarımızdır )

Yavaş yavaş sohbetimizin detaylarına girelim. Bu bir irdelemedir. Tüm insanlarımız yorum ve eleştirileriyle olumlu ya da olumsuz yönde kendi katkılarını sunabilirler. Tek kıstasımız saygı ve edep çizgileri olmalıdır. Farklı görüşlerin ifadelerinde çok geniş bir özgürlük alanına ihtiyacımız var. Yeter ki, saygı ve edep sınırları içerisinde kalalım.

1 - Yaşadığımız evren ve dünya... Kime ait acaba ? ... Biz insanlara mı , üzerinde, içinde yaşayan tüm canlılara mı ? Evren ve Dünya, içerisinde var olan tüm canlı, cansız varlıklara aittir , diye düşünmek, 1. yanlışımız olur. Doğrusu , ( elbette ki bana göre doğrusu demeliyim siz lütfen öyle anlayınız ) " Dünya malı dünyada kalır " , yaşayan her şeyin bir sınırlı ömrü vardır ve evren ya da dünyada var olan hiç bir malını, mülkünü de yanına alamadan 3 m. lik kefen bezine sarılır ve gider... Evrene, dünyaya sahip olabilmiş midir ? Asla .
" Mal sahibi, mülk sahibi ... Hani bunun ilk sahibi " derken kasd ettiğimiz, ya da " Mülk Allah(cc)ındır " derken, kasd ettiğimiz de bu değil midir ? Ne evren, ne de dünya , içinde , üzerinde yaşayan var olan canlıların değildir demek ki. 1. doğrumuz budur. Canlı, cansız var olan tüm varlıklar, evren de, dünya da, sınırlı ömürlere sahiptirler ve ömürlerinin sonunda yok olacaklardır. Ölüm dediğimiz soğuk gerçeğimiz de bu...

2 - Yanımıza sadece 3 m. lik kefen bezine sarılıp, hiç bir şey alamadan terk edeceğimiz bu evrende, dünya’da, bize ait olan ne vardır Mal mı, mülk mü, makamlar, mevkiler mi ? Canımız mı mesela ? Canımız bize ait mi ? Canlarımız bizlere ait ise, neden zorla vermek zorunda kalıyoruz bir gün ? Demek ki bize ait değildir. Ve, o canı veren almaktadır. Evren ve dünya malına, mülküne, makamına, mevkisine her neyine olursa olsun " benimdir, bizimdir " demek 2. yanlışımızdır ... 2. doğrumuz, Ne evren, ne de dünya üzerinde, var olan her şey dahil bizlerin de , gerçekte hiç ama hiç bir şeye sahip olamadığımızdır...

3 - Kendi canlarımıza ve bedenlerimize dahi, gerçek anlamda sahip olamıyor ve sorgusuz sualsizce, bir gün elimizden gidiyorsa, bunlara ve dahi, hiç bir şeye gerçek anlamda sahip olamadığımızı düşünebiliriz. İşte bu nedenle, dünya malına, dünya hayatına tamah etmek, mal, mülk, sahiplenme hırslarına girmek 3. yanlışımızdır. Doğru olan ise, geçici bir süre sahip olabildiğimiz bu canlar, bedenler ve dünyaya ait her şeyin aslında bize ait olmadığını idrak edebilmemizdir. Bireysel olarak hiç birimize, hiç bir bireye ait olamayan evren ve dünya varlıkları, beden ve canlarımız, yalnızca belki de bizlere birer emanet olarak verilmiş ve bir gün mutlaka vermek zorunda kaldığımız emanetlerimizdir.Bana göre 3. doğrumuz daha doğrusu doğru yönde tespitimiz de bu olmalı bana göre.

4 - İrdeledikçe sayıları artacak elbette bu yanlışların ve doğruların. Evren ve dünya, bir tek yaradan tarafından yaratılmış ise, ki en azından hak dinlerde budur inanılan, o halde, var olan her şeyi yaradan ve gerçekte sahibi Yüce Allah değil midir ? Öyledir. Tamamı aynı yüce Allah’ın yarattığı evrende ve dünyamızda can taşıyan hiç ama hiç bir canlı varlığa yüce Allahın yarattığı, var ettiği varlıklar olmak dışında, hiç bir dışlayıcı gözle, hor görerek, düşmanlaştırarak, ötekileştirerek bakmamamız gerekir.

Bunlar, islam düşmanlarıdır. Başka din ve inançlara sahiptirler ya da inançsızdırlar. Bu nedenle de bizden değillerdir dediğimiz an, 4. yanlışa saptık demektir... Hepsi de aynı yüce Allah’ın kulları olarak yaradılmışve var edilmişlerdir. Sahipleri, onların da bizlerin de yüce Allah ’tır... Dini inanışları, ya da yaşadıkları ülkeleri, ırkları, dilleri, yaşam ve var oluş amaçları farklı farklı olsa da, bir tek bütünün, var olan ve yaratılan tüm varlıkların sahibi yüce Allah, onların da var edeni, sahibidir... Hiç bir canlı’nın canını biz vermedik, haşa bizler hiç bir canlı ya da cansız varlığı yaratmadık. O halde, tüm var olanları tüm insanlığı ve hayvanlar alemini, bir bütün olarak görmek ve asla ötekileştiriciliklere girmemek ise, demek ki 4. doğrumuz olmaktadır.


5 - diye diye, bu irdeleme sohbetimiz devam ediyor ve devam edecek dostlar. Arada tıklayarak sohbetin, yazının ilerleyen bölümlerine de ulaşabilirsiniz.

DEVAM EDİYOR VE EDECEK ...