- 372 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
Sevgili Güldüğüm..
Sevgili güldüğüm..
Bir kış günü doğduğumu bilmez gibi haziranın ekmek sıcağında memleketimi bana gurbet ettin.. Nasıl bir gidiş ki bu, gelişim olmadı kendime.. Yaz mevsimi bıçak bıçak damladı yüreğime.. Hasret denen mukaddes bir belaya çattım. Her gece yüzünü gördüğüm rüyalarımda, bana geliyor, minicik ellerinle yaralı yüreğimin acısına merhem oluyorsun..
Tabibim... El çekme yaramdan. Hasretimin merhemidir ellerin..
Korkuyorum sevgilim.. Korkuyorum..
Korkularımla geziyor, korkularımla uyuyor, korkularımla uyanıyorum.. Ya gittiğin yerlerin buğusunda göremezsen benim hayalimi ? Kuramazsan benli yarınların düşlerini ?Yalnız senin sesinde çiçekler açan adımdan, adım adım uzaklaşırsa lisanın ? Ölümün bin bir türlü hali var. Ölümün bin haline razı olan yüreğim, bir halinden korkuyor sevgilim.. Beni unutmandan.. Seni her saniye anmayı ibadet sayıp, Tanrı’ya her defa varlığından dolayı şükreden, içtiği suda susuzluğunu, yediği yemekte açlığını, içtiği sigarada yokluğunu düşünen, erkek ağlamaz sözünü ayaklar altına alıp, uğruna döktüğü gözyaşlarını gururla göz pınarlarından damla damla özgürleştiren beni unutmandan korkuyorum.. Korkunun ecele faydası vardır sevgilim.. Seni kaybetmekten ne kadar çok korkarsam, o kadar geç ölürüm..
Seni seven yüreğimi unutma sevgilim.. Ömründen öper, sevdalı yüreğine selam ederim.. Aşkla kal..