Şerefle bitirilmesi icap eden en ağır vazife hayattır. -- toegueville
sami biberoğulları
sami biberoğulları
@samibiberogullari

HANGİ BİRİMİZ FETÖCÜ DEĞİLDİK Kİ?

19 Temmuz 2016 Salı
Yorum

HANGİ BİRİMİZ FETÖCÜ DEĞİLDİK Kİ?

20

Yorum

3

Beğeni

0,0

Puan

2326

Okunma

HANGİ  BİRİMİZ  FETÖCÜ  DEĞİLDİK  Kİ?

HANGİ BİRİMİZ FETÖCÜ DEĞİLDİK Kİ?



15 Temmuz 2016 da ülkemizde bir darbe girişimi oldu.

Pek ümitli olmasam da inşallah bu darbe girişiminin arkasında kimlerin olduğu bir gün tüm çıplaklığı ile ortaya çıkacak.

İşte bu darbe girişiminin daha ilk saatlerinde her kim olaya ‘’Hükümetin ve Cumhurbaşkanının bir oyunu ’’ Dediyse başladım arkadaşlık listemden silmeye. Bunu yaparken de ‘’Ulan ne kadar çok dangalağı arkadaş diye listeme almışım. İki gündür sil sil bitmiyor.’’ Diye bir mesaj yazmıştım.

İşin doğrusu biraz da agresiflik damarlarım kabarmış, yanlış anladığım çok sevdiğim bir kaç arkadaşı da silmiştim.

Benim bu mesajım üzerine çoooook ama çoooook uzaklardan acı bir ses geldi ki yüreğimi dağladı.

Bu ses pek çoğumuzun ‘’ Haritada yerini göster’’ Desem gösteremeyeceği, belki adını hiç duymadığı, duymuş olsa da hangi kıtada dahi olduğunu bilmediği Mali’den geliyordu.

Pek çoğunuz gerildiniz farkındayım…Mali’de bir Türk? Olsa olsa Fetöcüdür.

Evet aynen öyle…Bir Fetöcü…Fetöcü bir kız öğrencim… O haritada yerini bile gösteremeyeceğimiz ülkede bir okulda bir başka ülkenin çocuklarına Türkçe öğretiyor, İstiklal Marşımızı öğretiyor, Kutsal kitabımızı öğretiyor ve o ülkede Türk Bayrağı dalgalandırıyor. Ama o bir Fetöcü.

Okumaya devam ediyor musunuz? Çünkü ‘’’ Anaaa Sami Hoca da Fetöcüymüş’’ Dediğinizi duyar gibi oldum da.

Neyse ben yazmaya devam ediyorum. Mutlaka tamamını okuyan birileri çıkacaktır.

İşte o acılı ses ve onunla yaptığım konuşma: (Bu sese de kulak verelim lütfen.)

Hatice- Hocam eğer bizim darbeci olduğumuzu söyleyip inanıyorsaniz beni de silin. Benim ve benim gibi vatan hasreti çekip vatan hainligiyle suclanıp vatanımıza gezmeye, ailelerimizi ziyarete gelemiyorsak ve daha niceleri annesinin, canının yarısının cenazesinde yanında olamıyorsa beni de silin hocam.
Bu nasıl bir kindir?
Sami Biberoğulları- Sana karşı hiç bir kinim yok.

Tüm öğrencilerimi olduğu gibi seni de kızım olarak gördüm ve sevdim. Seni silsem bile şunu bil ki sevgimde bir eksilme olmayacaktır. Çünkü ben sildiklerimi ocu ya da bucu oldukları için silmedim. Kafaları çalışmadığı için sildim.

Kafası çalışmayan dostum olacağına kafası çalışan düşmanım olsun diye sildim.

Ülkenden binlerce kilometre uzakta Türk bayrağı dalgalandırıyorsun. Sırf bu yüzden seni silemem.

Ama sen kendin listemden ayrılmak istersen buna da bir şey diyemem. Sadece üzülürüm.

Hatice- Hocam sağolun. Böyle düşünmenize sevindim cidden. Hocam bizlerin adını kullanıp kin kusanları görünce çok üzülüyorum. Söylediğiniz gibi bizim tek amacımız var o da ülkemizin şanlı bayrağını buralarda dalgalandırmak. Biz de vatanımız için canımızı seve seveveririz. Tek dilegimiz bize atılan iftiraların en yakın zamanda ortaya çıkması ve eskiden olduğu gibi barış ve huzur içinde olmak. Rabbim ülkemizi ve sizleri korusun canımızın yarısı Türkiyede sizinle
NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE...

Şimdi eminim bu yazıyı okuyan bazıları ‘’ Hocam ! Hiç konuşturmayacaktın bile. Anında silecektin.’’ Diyeceklerdir.

Hatice ‘’ Biz’’ Derken neyi kast ettiği malum. Ancak onun neci olduğunun benim için kıymeti harbiyesi yok. Madem ki ‘’Biz de vatanımız için canımızı seve seve veririz’’ Diyor, Madem ki ‘’ Ne Mutlu Türk’üm Diyene’’ Diyor ötesi basit bir teferruat benim için. Oturur tartışırız.

Şimdi denilebilir ki: ‘’ Hocam ! Samimi değil, yalan söylüyor.’’

Yok…Orada durun işte. Sami Hoca’yı yabana atmayın. Başka insanları tanımakta hata etmiş olabilirim ama öğrencilerimi tanımakta hata etmem. Çünkü onlar ağızlarını açtığı anda ben bademciklerini değil ciğerlerini, kalplerini görürürüm.

Tekrar ediyorum: Hatice’nin, arkasında durduğu kişi yanlış olabilir, doğru olabilir o tartışılır ama bu vatanı en az benim kadar sevdiğini hiç kimse tartışamaz.

Bu vatanı en az benim kadar seviyor ama gel gör ki ‘’ Bana vatan haini diyecekler ‘’ Korkusuyla ülkesine gelemiyor. Bu zülümdür beyler, bayanlar !

Hani bizler amcası Hamzanın ciğerini dişleyen Hind’i bile affeden Muhammed Mustafa’nın (S.A.S) ümmetiydik? Hani selalarda ‘’ Allah rızası’’ için dendiği için çıkmıştık sokaklara?

Bu iki soruyu sadece Hatice için sormuyorum. Zaman zaman darbecilere tepkilerini insanlık denen kavramdan oldukça uzak bir şekilde sergileyen bazı insan müsveddelerine de soruyorum. Allah razı mı yargısız infaza? Ne dersiniz?

-Ama Hocam Fetöcü bunlar.

Ulan tepemin tasını attırmayın. Aha da açık açık söylüyorum: Ben de dahil olmak üzere kendine ‘’Sağcı’’ Deyip de Fetöcü olmayan, bir kez olsun Fetöcü bir eve girip de bir bardak çay içmeyen, En azından Fethullah Gülen’in ‘’ Kırık Testi, Kırık Mızrap’’ Gibi kitaplarını okumayan bir tek Allah’ın kulu var mı?

Soruyorum: Sağ görüşlü olup da ‘’ Ben Sızıntı Dergisini hayatımda hiç elime almadım’’ Diyecek bir Allah’ın kulu var mı? Ama bu gün utanmadan, sıkılmadan ‘’ Adamlar her yere sızmışlar. Bunu nereden anlıyoruz? İlk çıkardıkları derginin adı Sızıntı’’ Diye paylaşım yapabiliyoruz. Sanki hiç görmedik, hiç okumadık, hiç elimize almadık…

Kendi adıma hiç para vermedim bu yapılanmaya ( Yanlış anlaşılmasın. Cimriliğimden, başka sebeple değil) ama ‘’ ben hiç bağış yapmadım’’ Diyen kaç tane muhafazakar kesim insanı vardır?

Sağ görüşlü kaç kişi ‘’ Ben hayatımda bir kez olsun Risale-i Nurlara el sürmedim’’ Diyebilir?

Yok, merak etmeyin. Nurculuk ve Fethullahçılığın ayrı şeyler olduğunu biliyorum. Ama Risale-i Nurları hep bu Gülen evleri denen evlerde okumuyor muydu abilerimiz? Pek çoğumuzun bir ayağı, mensubu olduğumuz partilerin gençlik yapılanmalarında, bir ayağımız cemaat evlerinde değil miydi?

Sadece biz mi peki?

Resim 4 e bakın. Hangi siyasimiz Fetöcü değildi ki?

Hangi liderimizin yüzünde güller açmıyordu Fethullah Gülen’i gördüğünde? Alparslan Türkeş’in mi, Süleyman Demirel’in mi? Bülent Ecevit’in mi? Tansu Çiller’in mi?

Daha dün eski bir sunucu olup şimdi hayatta olmayan Defne Loy Foster’e ‘’ Terbiyeni takın. Fethullah Gülen’e Feto diyemezsin. Ben sana lakap taksam hoşuna gider mi? Lütfen özür dile’’ Diyen kişi bu gün kendisi ‘’ Fetö’’ Diyen Melih Gökçek değil mi? ( 22 Şubat 2011)


‘’Muhterem Fethullah Gülen Hocaefendiye Antalya’dan selamlarımı iletiyorum’’ Diyen Bekir Bozdağ değil miydi? ( 9 Haziran 2002 )

Sol gözünden ameliyat olan saygıdeğer Fethullah Gülen Hocaefendisine açil şifalar dileyen Şamil Tayyar değil miydi? ( 10 Nisan 2012 )

‘’Cemaat devlete sızmış. Buna kargalar bile güler’’ Diyen Ömer Çelik değil miydi? ( 2 Şubat 2012)

‘’Gülen bu ülkenin yetiştirdiği değerli bir kıymettir.Onu çete diye itham ederseniz büyük bir haksızlık yapmış olursunuz’’ Diyen yine Bekir Bozdağ değil miydi?

Dahasını resim 6 dan okuyabilirsiniz.

Sonra?

2013 yılında dersanelere operasyon.

‘’Allah Allah…Durduk yere niye ki?’’ Dedik. El cevap: ‘’ Bu güne kadar kandırılmışız. Bu meğer bir çeteymiş’’ Dendi. Biz de ‘’ Amenna saddakna’’ dedik.

İşte bu noktada Hatice bizden ayrıldı. O ‘’ Hayır, Amenna saddakna değil’’ Dedi ve daha önce Bülent Ecevit’in bile övgüsüne mazhar olmuş olan okulunda işine dört elle sarıldı. ‘’Siyah incilerim’’ Dediği Malili çocuklar da ona Türkçe olarak ‘’ Canımız öğretmenimiz’’ dedi. Karı-koca işlerine devam ettiler.

Ancak…

Ancak Türkiye’de işler değişti. Eski Fethullahçılar, Fethullah Gülen’i ‘’ Hain ‘’ ilan ederken yeni Fethullahçılar türedi ve ona dört elle sarıldılar kurtarıcı olarak.

30- Mayıs 1 Haziran tarihli Gezi eylemleri ile hükumeti devirmek için gayret gösterenler ‘’ Dayanın arkadaşlar, biraz daha dayanırsak Nato müdahalesi geliyor’’ Dediler ama herhalde daha fazla dayanamadıkları için bir müdahale olmayınca hayal kırıklığı yaşadılar.

Sonra?

Sonra aynı yılın 17-25 Aralık tarihlerinde büyük çaplı bir opresyon yapıldı. Gezi Ruhu göbek atmaya başladı bu operasyonla birlikte. Sosyal paylaşımlarda ‘’ Helal sana Fethullah Hoca. Bizim ne zamadır yapamadığımızı sen yaptın. Sana müteşekkiriz ‘’ Mesajları gani kıyamet oldu. Yani Gezi Ruhu , Fethullah Gülenle Ruh ikizi oldu. Ama bu opreasyonla da gitmedi hükumet ve tabii ki başındaki Uzun Adam.

Daha sonra?

Daha sonra ülkede ilk kez Cumhurbaşkanı halkın oyları ile seçilecek oldu.

Olacak iş değildi ama o günlerde bir başka şey daha oldu: Daha önce Fethullah Gülen aleyhine bir sürü dosya hazırlamış olanlar bu sefer Pensilvanya’ya koşup ‘’Aman Hoca ! Sen bilirsin. Şu uzun Adamın karşısına kimi çıkaralım’’ Dediler ve onun işaretiyle kimi zaman adını Emsalettin, kimi zaman soyadını İslamoğlu olarak telaffuz ettikleri, ad ve soyadını bile doğru söyleyemedikleri Ekmeleddin İhsanoğlu’nu aday diye piyasaya sürdüler.

Velhasılı kelam eski dostlar yanılıcı, eski düşmanlar doğru yolu bulucu olmuşlardı.

Çok uzattım farkındayım.

Bu darbe girişiminden sonraki süreçte her şey Türkiye için daha mı iyi olur bilemiyorum ama şurası bir gerçek:

1- Evet bu bir darbe girişimiydi. Asla senaryo filan değil.

2- En kötü demokrasi en iyi darbe yönetiminden daha iyi olacağına göre sonuçta bu ülke belki de tam anlamıyla arzu ettiğimiz huzura kavuşamayacak ama yine de bir darbe yönetiminden daha iyi günlerde yaşayacağız.

3- Koca koca yaşlı başlı insanlar, siyasiler o kadar çok yanılmışlar ve hâla yanılmaya devam ediyorlar ki… Bırakın - eğer yanılıyorsa - 25-30 yaşlarındaki Haticeler de yanılma haklarını kullansınlar. Sevgi, şefkat ve merhamete bir gün hepimizin ihtiyacı olabilir.

Ve Sözlerimi Hatice’nin feca book sayfasında yayınladığı bir dua ile bitiriyorum:

‘’DARBE YAPANIN DA,YAPTIRANIN DA,PLANLAYANIN DA,İNSANLARI BİRBİRİNE DÜŞÜRENİN DE, ASKERİMİZİN VE POLİSİMİZİN ÖLMESİNE SEBEP OLANLARIN DA ALLAH BELASINI VERSİN. KAHRU PERİŞAN EYLESİN.

Ben amin diyorum. Bu duaya amin diyemeyecek biri var mı?

RESİMLER:

1- Hatice’nin görev yaptığı Mali’deki okulunda bir müsamere etkinliği. Arkadaki İki Türk Bayrağına dikkatinizi çekerim.
2- Hatice ve ‘’Siyah İncilerim’’ Dediği öğrencilerinden sadece ikisi.
3- Hatice’nin – can-ı gönülden amin dediğim duası.
4-5-6 Hafızalarımız tazelensin diye koyduğum resimle.

Paylaş
Beğenenler
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Hangi birimiz fetöcü değildik ki? Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Hangi birimiz fetöcü değildik ki? yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
HANGİ BİRİMİZ FETÖCÜ DEĞİLDİK Kİ? yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Sinan  ATİK
Sinan ATİK, @sinanatik1
18.8.2016 10:18:09
Ayrıca devlet içinde yuvalanmış her türlü örgüt altını çiziyorum her türlü örgüt mensubunun ayıklanmasını görevini kötüye kullananların cezalandırılmasını haklı görmekle birlikte sayın Cumhurbaşkanımızın da söylediği gibi enfekte olmuş bu yaranın bir an önce rehabilitasyon edilmesini gönülden istediğimi belirtmek istiyorum bu enfekteyi temizleme işi ne kadar çabuk titizlik ve reel bir biçimde gerçekleştirilirse hem milletimin mağdurları hemde o örgütün kandırılmış mağdurları açısından çok sağlıklı olur diye düşüyorum milletim büyük bir millettir yaralarını mutlaka sarar 260 tan fazla şehidimiz var binlerce yaralımız gazimiz var olay henüz çok sıcak ve taze yaranın bedene acı veren acı çektiren semptomları henüz devam ediyor ilerleyen tarihlerde bu büyük milletin tarihsel büyük misyonu için alttaki yorumumda da belirttiğim gibi kandırılmış fakat akılları başlarına gelmiş donanımlı ve kalpleri vatan millet hasleti için çarpan gençlerini başka ülkelere yedirtmeyerek yoluna daha kuvvetli devam edeceğine inanıyorum

Sinan ATİK tarafından 8/18/2016 11:22:46 AM zamanında düzenlenmiştir.
Sinan  ATİK
Sinan ATİK, @sinanatik1
18.8.2016 09:45:54
Şahsen ben fay hattının ergenekon ve balyoz kumpas davalarıyla kırıldığı kanaatini taşıyorum o günlerde şimdi kapalı olan olan talaşyolu tvnin şok bir şok iki diye gümbür gümbür ekrana taşıdıkları devlet ve millet evlatlarını hapishanelere taşıdıkları gün aklıma hemen alma mazlumun ahını..alma mazlumun ahını..! çıkar aheste.. aheste.. ata sözü gelmişti.Siyasiler belli etmeseler de o dalgalardan çok ürktüler her ne kadar o gün ki konjonktürde her şey sağ görüş mensuplarınca eliminize edilerek mağduriyetlerinin ana kaynağının köküne bir kesimce kibrit suyunun sıkılması bir anlamda hoş görüldü ise de bu denli büyük rütbeleri ve güç erklerini böylesine kıvrandıran ve mağdur eden kesim ileride bize neler neler yapar diyerek o kesimi mercek altına alma girişimlerinde bulundular ve bu şüphelerinde haklı oldukları günbegün birer birer ortaya çıktı ardından dinleme iddiaları boy gösterdi dershanelerin kapatılması akabinde 17/25 aralık Amerika'daki "muh" verem şahsın ülkesine dönmeyip yabancı tvlere ülkemiz aleyhinde siyasal otoriteymiş gibi beyanatlar vermesi vs. vs. mesele şu ki biz 2200 yıllık siyasal tarihimizde devlet işlerimize burnunu sokan her türlü din meşrep mezhep inancını olması gereken çizgide durdurmayı başarmış nadir milletlerdeniz o malum kesim burunlarını devlet işlerine sokana kadar onlara itibar etmeyen bir Allah'ın kulu yoktu perde gerisindeki cansiparane devleti milleti ve milletinin tarihsel misyonu için çalışan fedakarlar ordusunu yazık ki örgüt içinde kıdemleri arttıkça devlet işlerine burunlarını sokan kesim ve başlarında ki muh-verem şahıs bile bile kast ederek uçurumdan aşağı attılar üstelik onlar uçurumdan düşer iken de bunun onlar için ilahi bir deney olduğunu empoze ederek yaptılar velhasıl el elin eşeğini türkü çığıra çığıra arar diyen bir atasözümüz var bu atasözü bu resme gayet güzel oturuyor diye düşünüyorum o öğretmenler daha olaylar sıcağı sıcağına bizim o çok muh verem efendiyle artık hiç bir organik bağımız kalmadı deselerdi efendim diyemediler diyemezlerdi hayat devam ediyordu havuz tekti musluğun başında ki şahısta muh verem efendiydi altını çizerek söylüyorum şayet suçsuzlarsa o masum öğretmenlerinde yanılma hakları tabidir mutlaka vardır ama yanıldıklarını ispata dair gayretlerini de milletimizin görmeye hakkı var çünkü milletçe canımız çok yandı önce onlar yanıldıklarını kabul edip bu zaaflarını itiraf etmeleri gerekir diye düşünüyorum zira bizim milletimiz merhametli ve asil bir millettir öylesine donanımlı ve iyi yetişmiş bir zümreyi ikna olduktan sonra tekrar bağrına basar ve millet istikbali için artık temkinli de olsa payelendirir diye düşünüyorum ama az önce de söylediğim gibi onların yani o kesimin suçsuzlarının milletimizi bir daha tu..kaka işlere bulaşmayacaklarına bulaşanlara arka çıkmayacaklarına ikna etmeleri lazım artık bunu nasıl yaparlar bilmiyorum ama devletim ve milletimin kendi safında kimlerin durup kimlerin durmayacağının ayırdını yapacak kadar kabiliyetli olduğuna gönülden inanıyorum evet bir fetö örgütü var bu bir gerçek bu örgütün mağduru başta ülkemi yöneten siyasi erk sonra topyekun millet ve istikbali daha sonrada o örgütün içinde kandırılmış ve sömürülmüş insanlardır mağduriyetin hiyerarşisi bu sıralamayla değerlendirilebilir ve bu mağduriyet zincirinin iyi tahlil edilmesinin ilerleyen tarihlere ışık tutması açısından hayatiyet arz ettiğini haddim olmayarak belirtmek istiyorum ülkemde devleti ve milleti ile küs yeni nesiller görmek istemiyorum Allah milletimiz ve devletimizi korusun şu koskoca Müslüman aleminde devlet olan tek millet biziz bizi batının zalim çarkları arasından ezik değil o çarkları kıran birlik ve beraberlik ruhu içinde büyük bir kudretle ödüllendirsin en derin en halis saygı ve sevgilerimle esen kalın
sa
sabri ayçiçek, @sabriaycicek
18.8.2016 02:20:05
İyi geceler Sami Bey...
Valla bizim "cenah" genelde seküler dünyayla ilgili olduğu için Felsefenin Temel İlkelerinden başlayarak ta Kim İl Sung'a kadar okuduk,o dünyalı olduk belki ama "fetöcü" asla!
Şimdi hayata daha geniş açıdan bakma zaman ve olgunluğundayız demeliiyim kendi adıma.
Selam ve başarı dileğimle.
Yaşadıklarımız her şeye rağmen "bedeli ödenen" tecrübelerimizdir!Hata ve yanlışlarımızla birlikte...
Muzaffer Yavuz
Muzaffer Yavuz, @muzafferyavuz
18.8.2016 02:02:09
Çok aydınlatıcı bilgiler sami hocam,kutlarım,selamlar.
Ke
Keskinkalemzaman, @keskinkalemzaman
17.8.2016 22:56:37
Anlamlıydı, ben Cumhuriyetçiyim sızıntı dergisini küçükken okudum çokta beğenirdim şimdi sorun
Cumhurreiste kandırılmış, Türkçe olimpiyatlarında ne diyordu Hocam ne olur dön bitsin bu hasret şimdi
sen kandırıldığın da bir şey yok Allah AFFETSİN,vatan evlatları kandırıldığın da sen fetö sün hainsin defol
sana mezar yok,olmaz efendim olmaz yanlış.
bekir odacı
bekir odacı, @bekirodaci1
17.8.2016 22:32:11
Hocam inanmayacaksınız ama ben değildim ak partiye karşı oluşumun en büyük nrdenler,inden biride buydu onun için sevmedim hiç
ummueytem
ummueytem, @ummueytem
19.7.2016 23:40:50
öylesine caziplik kazandırmışlardıki kendilerine onlarla olan tüccar mallarını rahatlıkla satabiliyor
onların dersanelerindeki kız öğrencileri genellikle abilerle evlendiriliyor vefa borçlarını eda etmek için yurt dışındaki okullarda görev alıyorlardı
çoğu maddiyatçıdır demesinler diye maaşını bile istemeye çekiniyordu
ve takatlerini aşacak kadar çalıştırılıyorlardı


ummueytem
ummueytem, @ummueytem
19.7.2016 23:28:58
her aile evladının mütedeyyin ve kültürlü olmasını ister
bu isteği anlayan ve bunun için SÜT kadar beyaz su kadar berrak insanlık ayarında yirmiiki olan kardeşlerimizi
seçtiler
istisnasız mükemmel insanlar
ve bunların tek ortak noktası en kutsalları dindar olmaları ALLAH deyince gözleri yaşaran pırlantalar
bunu keşfeden zamanımızın lowrence'ları inşaallah doğru yazmışımdır bizi bu kutsalımızdan değerimizden vurmaya başladılar
amaç dersanelerden kendilerine eleman temin etmek bu öğrencilerin ailelerinden faydalanmak öğrencileri
çok çalıştırıp dersanelere reklam yapmak
en başarılı olanların peşlerini bırakmayıp kritik noktalara yerleştirmek
samimi söyleyin etraflarına topladıkları insanların arasında gariban birini gördünüz mü
öyleleri onların işine yaramaz
irtibat kurdukları ailelerin hanımlarına ALLAH rızası için şu kermese gidin, bunları satın, etrafınızdaki insanlardan bağış toplayın, kurban parası isteyin gibi sonu hep maddiyata dayanan ve rahatsızlık verecek kadar ısrarla isteklerde bulunuyorlardı
aynı apartmandaki komşuma( fetocu)izmirde çocuk gelişimini ücra bir anadolunun köyünden kazanmış
yetim bir kız için burs istemiştim ayda sadece 100 tl ile geçinmek zorundaydı.. verdikleri cevap kendilerini anlatan cinstendi
HAYIR çünkü o bizden değil
madem ihtiyaçlı öğrenciler için kermes yapıyorsunuz buda ihtiyaçlı yanıt yok
hemen hemen her mahallede her sokakta öğrenci evleri var
buraya üniversitede okuyan kesinlikle yine bu tür evlerde kalan çocuklar, vefa borçlarını ödemek için yeni öğrencilere ders veriyorlar
namaz kıldırıyor yediriyor çalıştırıyorlar
kendi adıma söylüyorum gençlik kurtulacaksa bunlar kurtarırlar diyordum,
kapsamlı düşünmek lazımmış
görünen bu, peki madalyonun öbür yüzü
aramızda bizi bilmeye çalışan çokça ajan var .buna tüm kalbimle inanıyorum artık
işte bunlar, bizim en hassas duygularımızı kullanıp maalesef bunu aleyhimizde kullanmayı başardılar
gözyaşları sel gibi akan malum pensilvanyadaki şahsı bu durumundan dolayı samimi bulup şiir bile yazdım
şimdi bundan utanıyorum
merhamet en belirgin özelliğimiz maalesef
görünen herşey bizi bize vurdurmak için tuzaklanan tezgahlarmış








Serhat BİNGÖL
Serhat BİNGÖL, @serhatbingol
19.7.2016 21:19:48
Kıymetli hocam

Siyonizme ve emperyalist faşizme karşı olan eski sosyalistler belki moskof uşağı diye suçlanmış olabilirler haşa din düşmanı diye suçlanmış olabilirler vs gibi suçlarla suçlanabilirler ama fetöcü diye suçlanamazlar. Çünkü fetöcü olacak kadar fırsatları ve zamanları olmadı gariplerim'in seksen darbesi sonrasında hemen hepsinin kökü kazındı.

Neyse bu soğuk esprimden sonra birkaç cümle söylemek gerekirse aslında bu yaşananların doğrudan fetöcüler yani paralel yapı diye adlandırılan kesimle pek alakası yok, tamam rol model olarak onlar kullanıldılar ama ne fark eder bir önceki yani seksen darbesinde de ulusalcıları kullanmışlardı.Kaldı ki fetö'nün bu işleri organize edecek kadar kafasının çalıştığını da sanmıyorum. Asıl sorun kimlerin kullanıldığı değil, kimler tarafından ve niye kullandıklarıdır. Siyonist ve Emperyalist güçler bu ülkenin demokrasisini ve ekonomisini geliştirmesine mani olup, sürekli kaos yaşayan dolayısıyla bozulan ekonomisinden dolayı sürekli uluslar arası finans kurumlarına borçlanan ve faiz ödeyen,küresel güçlerin ürettiği ürünleri satın almak zorunda olan büyük bir pazar konumunda kalmasını istiyorlar. Bundan dolayı da adamlara kızmamızın bir anlamı yok, bu gayet doğaldır.

Doksan yıl boyunca ağır sanayisini kuramamış fason üretimle ve tarımla gelir elde etmiş ve o milli gelirin de % 83 nü faiz olarak ödeyen bir ülkeden niye vaz geçsinler. Bu gün bu rakam % 34 de çekilmişse de adamlar aradaki yaklaşık elli puanlık bir gelir kaybına niye eyvallah etsinler hele birde üretim yapıp müşteri konumundan çıkıp küresel pazardan pay almaya çalışan bir Türkiyeyi neden istesinler ki, doğal olarak siyasi ve ekonomik anlamda sömürecekleri bir ülke konumunda olmamızı isterler. Yani yaşananlar öyle bilinmedik bir denklem falan değil sonuçta bunları kırk sene önce dile getirenler ve tam bağımsız Türkiye sloganlarıyla sokaklarda mücadele verenler vardı.Gerçi o insanların bir çoğu seksen darbesi sonrasında siyonizmin adamları tarafından tam bağımsızlığı görme şansları ellerinden ebediyen alındı ama en azından alınmadan önce ebelerinin ön takımın nasıl bağımsız çalıştığını gördüler.

Önemli olan kırk yıl sonra bu gün toplumun ebesinin ön takımını görmeden önce küresel güçlerin çalışma prensibini görebilecek bilinç düzeyinde olup olmamasıdır.

Bahsedilecek bir sürü ayrıntı var da yorum uzamasın

Kaleminize emeğinize sağlık

Saygı ve sevgilerimle.


Serhat BİNGÖL tarafından 7/21/2016 1:26:07 PM zamanında düzenlenmiştir.
Yekta Attila
Yekta Attila, @yekta-attila
19.7.2016 20:04:47
Değerli hocam, 'semerini dövmek' demeyeceğim de, 'Kızım sana söylüyorum, gelinim sen anla!' diyeceğim...:)))

Selam ve saygılarımla.
muhacir bozkurt
muhacir bozkurt, @muhacirbozkurt
19.7.2016 17:21:03
10 puan verdi
Sami Hocam,
"YORULDUK" başlığıyla yayınladığım şiirime gelip yorum yazan bir arkadaşın yorumuna cevaben yazdığım metni, (hitap kısmını çıkararak) buraya aynen ekleyeceğim. Bölündük maalesef. Zihnen ve fiilen bölündük.

___________________________
Bölünme, -öyle ya da böyle- gerçekleşti. Hem de bu millet, kendi devleti eliyle bölündü. Uzun zamandır üzerinde çalışılan şey işte bu bölünmenin gerçekleştirilmesi içindi ve başarıldı. Toplumda (-bir zamanlar dindarlar tarafından pek sevilmeyen hattâ nefret edilen Bülent Ecevit'in "mütedeyyin insanlar" diye tarif ettiği-) dinine bağlı insanlar arasında uçurum açıldı. İnsanlar, inandıkları dinin kendilerince mürşidi olanların etrafında toplanıp inancının gereklerini farklı şekillerde yaşamakta iken, bu farklılıkları yaşayanların bir kısmı diğer kısmına kötü gösterildi. Toplum mühendisleri tarafından insanların düşüncelerinin üstüne farklı kılıflar giydirildi. Algı operasyonu yapıldı. Bu son olay ile haçlı zihniyetinin yüzyıllardır üzerinde çalıştığı proje gerçekleşmiş oldu. Müslümanları cepheden gelerek vurmada başarı elde edemeyenler, Müslümanları kendi aralarında tefrikaya düşürüp birbirine düşman etme politikalarıyla başarıya ulaştılar. Beni kahreden de işte bu.
1997 yılının 28 Şubat’ında alınan bir askeri şura kararıyla hükümete muhtıra vererek “postmodern” darbe yapanlar ile bugün bizzat hükümet ve o günün muhtıracıları el ele vererek uyguladıkları, hem de kan dökerek uyguladıkları eylem ile bölünmeyi netleştirdiler. Artık inananlar “şucu ve şucu olmayan” diye ayrıldı. Bugünkü manzaranın Kerbelâ’dan farkı var mı? Yazık… yazık… yazık… Kahroluyorum.
___________________________________

Bu yazdıklarıma ilâve olarak şunu da söylemek istiyorum.
15 temmuz gününün akşamından beri yaşananlar, bir büyük plânın adım adım uygulanışından başka bir şey değil.
Tek ümidim, Rabbimin hitabına mazhar bir kul olarak kalabilmek.
“”Allah’ın rahmetinden ümidinizi kesmeyin; çünkü kâfirlerden başkası, Allah’ın rahmetinden ümidini kesmez.” (Yusuf 87)
Filiz Şahin.
Filiz Şahin., @filizsahin-
19.7.2016 17:15:33
Türkçe olimpiyatları iyi bir maskeydi okullar da iyi bir tezgahtı
o vakitlerde de inanmamıştım çıkarı yokken ne demeye bedava iş yapıyormuş en basit sorudur ve şüphe doğruya giden yolun anahtarıdır?
bayram değil seyran değil eniştem beni niye öptü diye veciz sözümüz var bilirsin
yeterli değil mi?
fetoş hep bende alerji yapmıştır.
Ahmet Balchk
Ahmet Balchk, @ahmet-balchk
19.7.2016 17:09:07

Daha dün eski bir sunucu olup şimdi hayatta olmayan Defne Loy Foster’e ‘’ Terbiyeni takın. Fethullah Gülen’e Feto diyemezsin. Ben sana lakap taksam hoşuna gider mi? Lütfen özür dile’’ Diyen kişi bu gün kendisi ‘’ Fetö’’ Diyen Melih Gökçek değil mi?

Aslında anlayana bu paragraf bile herşeyi anlatıyor Sami hocam. Anlayana...
Tsukuyomi
Tsukuyomi, @tsukuyomi
19.7.2016 16:59:34
20 yaşındaki erlerin emre itaatsizlik etmemesi ölüm sebebi ise. eğitim almış kitap okumuş kimselerin fetullahçı olmasıda sorgulanmalı.
yanlış örnek yanlış çözümleme eğitimsiz ilkokul yada lise mezunu ile üniversite eğitimi almış biri bilimsel denklemde farklı düşünmelidir.
Hadi bunu geçelim yazdıklarınızın yüzde 90 ına katılıyorum.
misal o günler sizlerin ergenekon ve balyozda vatan haini ilan ettiğiniz askerler hapishanelerde intihar edenler onların hakkı ne olacak. misal bugün Tskda subay açığı büyük ergenekon ve balyozda hayatı kararan askerler göreve geri çağrılıyor haberiniz varmı
neyse fazla konuşmayayım ben vatan haini falan olurum durduk yere neme lazım.

tarih unutmaz bakıp göreceğiz yıllar sonra ne olur.
ayrıca gezi eylemlerinde atılan başörtülü bacımın üzerine işediler yalanınıda unutmayalım.
halkı kin ve.nefretle ayırmaya tam gaz devam.
biride çıkıp bu ülkeyi seven herkesi düşüncesine göre yargılamadan.kürt türk alevi sünni demeden.kucaklasa keşke.

ne fetö imiş 5 yıl önce sayesinde vatan haini ilan edilmiştim bu adamda bir bit yeniği var dedim diye. bugünde haklılığımı ifade edince vatan hainiyim vay be

hiçkimsenin adamı olmadım aklımdan başka

mekansız tarafından 7/19/2016 5:02:51 PM zamanında düzenlenmiştir.

mekansız tarafından 7/19/2016 5:03:39 PM zamanında düzenlenmiştir.
Çakır--Bey
Çakır--Bey, @cakir-bey2
19.7.2016 16:57:47
Sami hocam; benim hiç feto ile işim olmadı lakin...
Şu Türkçe olimpiyatlarını inanın beğeniyordum hatta bir genç kızımız "Hakim Bey" şarkısını çok güzel yorumlamıştı. Fakat her ne olursa olsun feto dan hep pis kokular geliyordu, bu yüzden hep uzak durdum bu ne idüğü belirsiz kansız dan
uytun
uytun, @uytun
19.7.2016 16:52:33
Sami hoca diyorlar size ama ! eğitim sanırım başka bir şey.Siyasi hiç bir şey yazmamak için kendime söz vermiştim, sizce resim çektirmekle veyahut protokollerde basının resimlemesi ile daha ilerisi bir kaç övücü söz söylemekle devletin kılcal damarlarına bir cemaati yerleştirmek aynı şey mi ? dahası bir çok farklı kesim tarafından defalarca uyarılmışken.Dahası sizin gerçekten fetoşçu olduğunuz dönemlerde bu adamların İslama büyük zararlar verdiğini haykırmamıza rağmen ellerinde ki kanları görmenize rağmen hep sustunuz.Alparslan Türkeş iktidar olamadı ama hep güçlü idi devlet kademelerinde, Süleyman Demirel, Tansu Çiller vb. başbakanlık ve cumhurbaşkanlığı yapmış isimler bu yapıya devlet kademelerini mi teslim etti,bunların yol haritası ile orduya kumpas mı kurdurttu ? Allah aşkın söyleyin, bir sürü öğrencinin hakkını mı yedirtti ? bir sürü gencin geleceğini mi kararttı ? Herşeyi hep birlikte yaşadık bu ülkede iftira en büyük günahtır. Geçmişte olan ihanetleri saklayıp manüple edip herkes yaptıydı anlayışına getirmek yakışmıyor.Dün fetoşçu olanların bugün vatan naraları atması bana pek inandırıcı gelmiyor.
Mehmet Aluc-Kul Mehmet-
Mehmet Aluc-Kul Mehmet-, @mehmet-aluc-kul-mehmet
19.7.2016 16:40:58
10 puan verdi
Tebrikler ederim kardeşim,çok güzel ve anlamlı kendimizi içinde bulduğumuz bir yazı idi, kusur aramak yerine kusuru görüp o kusuru yok ederek yarınlara bakarak insanları sevmemiz lazım,beşerdir şaşar hangimiz şaşmadık,onun akan gözyaşlarına bakarak ağlamadık ki,insan kavun değil ki koklayasın anlayasın vesselam,daha güzel günlerde el ele kardeşlik içinde yaşamak dileğimle,Üstadın dediği yazdığı gibi:Hakkıdır hakka tapan milletimin İstiklal...Selam ve dua ile kardeşim.
Dilek USTA
Dilek USTA, @dilek-usta
19.7.2016 16:06:04
10 puan verdi
Çok doğru tespitler Sami hocam tebrikler...
hotamisli
hotamisli, @hotamisli
19.7.2016 15:57:54
10 puan verdi
Hocam,
hukumetin gerek gecmiste, gerekse gunumuzde yanlislari var. Ancak, hukumet gecmise bakan yonuyle hatasini anlayip acikca kandirildigini ifade edebildi. Buna herkes cesaret edemez, bu bence erdemdir.

Kandirilan sadece hukumet degil, Fetoculerde kandirildilar diye dusunuyorum. Hocafendileri, abileri, ablalari hata yapmayacagindan dolayi bunu kabullen-me-diler. Senin talebe gibi nice samimi olanlari var ama bunlar kendi gazete, televizyon veya daha baska yuksek tepelerde kose kapmis les kargalari veya ne-idigu-belirsizlerin yuzunden magdur oluyorlar. Yazik, kimse magdur olmamalidir...

Samimi olanlarlar ins su saatten sonra hocafendilerinin, abilerinin, ablalarinin da yanlis yapabileceklerini gorup kandirilabileceklerini fark ederler..

slm,

abdullah
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.