ülkeme...
Günaydın ülkem,
Uyan artık.
Evlatların VATANIN HER SATHINDA DİRENİYOR...
Haydi, artık bir yol çiz kendine,
takip et yüreğin yettiğince!...
*
Yeni bir Ütopya yaratmak için bir araya toplanalım.
Herkes saklandığı yerden el sallayarak gelsin ve kendi doğrularından bahsetsin.
Henüz doğrulanmamış doğrularımızdan, ya da doğrulanmasına geç kalınmış doğrularımızdan bahsedelim.Evet, evet! Kalabalıklaşalım doğrularımızla elele! Kalabalıklaştıkça masumlaşalım. Masumlaştıkça bağımsızlaşalım…
Hırçın bir deniz gibi arada bir dalgalansak da boğulmayalım, çabucak durulalım. Boğulacak gibi olsak da, kendimize cankurtaran olalım.
Aka külliyen eğinsek de karaya da eyvallah diyebilelim, yoksa dediğim dedik inadı sevimsizleştirir adamı.
Güne günaydın diyerek kolkola girelim, bir ömürle kenetlenelim. Serap çöle dönüştükçe yeni bir su kaynağı görelim. Kumlar ağzımıza burnumuza doldukça tükürelim, temizleyelim ağzımızı, burnumuzu. Gamlanmayalım, şenlenelim. Garipsendikçe kendi kendimize hırslanalım, başlayalım o hırsla yeniden.
Birbirinin aynı çarpan milyonlarca yüreğin tümlüğü içinde başaralım. Farklılaşmış yüreklerle farklılıklara sebep olmayalım.
Aynılaşalım. Aynından çoğaldıkça dört bir yana dağılalım. Dağıldığımız her yere dolalım. Yeni yeni şeyler keşfedelim. Karşılaştığımız yenilikler korkutmasın bizi şaşırtsalar da, şaşırdıkça öğrenelim, öğrendikçe paylaşalım. Paylaştıkça barışalım. Dolduğumuz her yere huzurumuzu boşaltalım.
Her şeyin anlamı değişecektir zamanla ya, anlamı değişmeyecek tek şeyin mutluluğumuz olduğunu kanıtlayalım. Mutluluğumuzla aramıza barış katalım. Gitgide daha büyük bir dünyamız olsun. Dünyamızın yönetimini emanet edeceğimiz herkes güven olsun. Biz onunla oldukça o biz olsun.
Duraganlığı aşalım. Planlar yapalım, uygulayalım, büyüyelim. Büyüttüğümüz her yerimize barışı sokalım.
Dolambaçsız, dimdik yürüyelim ve her aradığımıza kolayca kavuşalım. Bazen şaşırsak da yolumuzu pusulaya hiç ihtiyaç duymayalım. Yüreğimizin gösterdiği istikamette ilerleyelim. İlerledikçe yollar tüketelim ve sonra dönelim; bir
ilerleyip iki, üç dönelim…
*
Yok, yok, vaz geçtim. Herkesin doğrusu kendine…
Herkes için aynı doğruyu bulmak ne mümkün?
Her renk ya ak, ya kara… Her yerde, herkeste, her şeyde aynı ikilem.
En iyisi, kendi dünyamızda yaşamayı sürdürelim biz.
Başkalarının kurmakta oldukları yenidünyaya uyum sağlayabilmek için de, kendi kendimizi değiştirmeye başlayalım.
Hem canım, diktatörlüğün ne zararı olurmuş bana, ben efendi efendi yaşadıktan sonra.
“Yaşasın diktatorya!”
*
Ama… Ama, bu da teslimiyetçilik! Yani, onursuzluk, kişiliksizlik…
Bu kadar da olmaz; olmamalı.
Ne yapsak ki?
Haydi, en iyisi yenibaştan doğurulalım…
Tabii ya, her doğurulan yeni bir başlangıcın umudu olsa… Her başlangıc sevgi ve aşk üstüne kurulsa… Ve her ölümle beraber azalmasa sevgi de, aşk da… Elimizin değdiği her şey masumiyet olsa…
Tüm yasalarımızla birlikte… Doğuruldukça çoğalsak… Yasalarımızın kanatları altında birleşsek…Hep bir arada kalsak… Hepimiz bir olsak… Bir olsak da, bir o kadar farklı kalsak; ama, bu farklılıklarımızı sorgulamasak. Farklılaştıkca aynılaşsak, ayrıştırılamasak… Bu halimize çok gülsek, bir o kadar da ağlasak…Ağlaşsak…
*****
YORUMLAR
Gönüller bir olsa düşünce ayrılıkları aşılır hocam
Yazıyı okuyunca, bir kez daha işte benim hocam demekten alamadım kendimi
Gökkuşağı, Allah'ın bahşettiği gökkuşağı olarak yad ettiğimiz renk cümbüşünden habersiz tutturmuşuz siyah beyaz gidiyor
Üstat Necip Fazıl'ın "Tam otuz yıl saatim işlemiş ben durmuşum, gökyüzünden habersiz uçurtma uçurmuşum." dizeleri de insana idrak edemediği hususları hatırlatabilirse ne mutlu
Allah akıl fikir ihsan etsin
Kin büyük bir yük nefse ve toplumsal sıtmalanmada kinin de fayda etmez
Nihayet Hocam
Yüreğinize, emeğinize, kaleminize, kelamınıza selam ve saygılarımla...
Kemnur
Birlikte olabilmek...
Heyecanla elini tutuğumuz insanın dağdaki çoban olduğunu gördüğümüzde ne yapacağız?
Eldiven mi taksak ne?...
Gerçekten güzel bir yazı efendim.
Kemnur
tebrik ederim abim.
Memleket isterim
Gök mavi, dal yeşil, tarla sarı olsun;
Kuşların çiçeklerin diyarı olsun.
Memleket isterim
Ne başta dert ne gönülde hasret olsun;
Kardeş kavgasına bir nihayet olsun.
Memleket isterim
Ne zengin fakir ne sen ben farkı olsun;
Kış günü herkesin evi barkı olsun.
Memleket isterim
Yaşamak, sevmek gibi gönülden olsun;
Olursa bir şikayet ölümden olsun.
CAHİT SITKI TARANCI
Kemal Abim sayfanıza girdiğimde okuduğum kısacık duygulu satırların ardından istem dışı derin bir iç çektim.
Sizin gibi gerçek Atatürkçüleri müstesna tutuyorum ve bunu da gönülden söylüyorum.
Etrafımda midemi bulandıran sahte Atatürkçüleri gördükçe samimi söylüyorum çok öfkeleniyorum. Ya bu nasıl bir duyarsızlık ülkemde alenen Cumhuriyet rejimine saldırı noktasında bir darbe girişimi var her siyasi görüşten aklı selim insanlar ne oluyor? ne yapabiliriz? diye kafa yoruyor meydanlara inemeselerde en azından kendi aralarında tartışıyorlar olanları anlamaya çalışıyorlar. Ama şu bizim sözde Atatürkçü kesim kızgın kumlardan serin sulara akşamüstü kafeteryada okey masasına akşamda rakı sofrasına ipe sapa gelmez geyik muhabbetleri ile zaman öldürüyorlar. Birde sosyal statülerine bakmadan hovardalık peşinde koşarlar sabaha doğru da gelir zıbarır yatarlar. Diyeceksiniz ki yazlıktalar boş ver iyide bunlar kışında böyleler be abicim gece kulüplerinde barlardan çıktıkları yok. Bana mı denk geliyor yoksa şu Atatürkçü kesimler bu kadar boş insanlardan mı oluşuyor anlamadım gitti. Resmen nefret geldi yemin ederim nefret geldi. Yazık ki ne yazık dünya umurlarında değil. Arabasının arkasına yazmış ya ‘’Atam izindeyiz’’ diye yeter anasını satayım sorsan onlardan başka Atatürkçü de yok ülkeyi onlardan başka seven de yok.
Sevgili abim daha bu akşam birisiyle bu duyarsızlıklarından dolayı papazlık oldum. Neymiş efendim bu darbe teşebbüsü fetocuların girişimiymiş akp düşünsünmüş kuş kadar beyniyle bu adamları o kurumlara nasıl almışlar inanılır gibi değil,bilmiyor ki bu darbe gerçekleşmiş olsa amaç ülkeyi İran'a çevirmek Atatürk ilkelerini ortadan kaldırmak. Ama yok tek bildikleri şey aman onların yaşam standardına dokunulmasın da ülke siyasetinde ne oluyorsa olsun. Çok dolu ve çok öfkeliyim kusuruma bakmayın sustum.
Saygı ve sevgilerimle.
Serhat BİNGÖL tarafından 7/19/2016 3:04:51 AM zamanında düzenlenmiştir.