SURİYELİLERE VATANDAŞLIK
Vatandaşlık hukuki bir illiyettir. Ne genetiktir ne de menkul bir kazanımdır. Peki vatan neresidir?
Vatan, sermaye için dünyanın ve dahi gezegenin telörgüsüz-dikensiz her yeri iken, yoksul ve fukara için çevresi tel örgülerle çevrili, gümrük kapılı ve pasaportla, vizeyle dahi zor girilip çıkılabilen yerdir.
Bankada 100 bin dolarınız varsa ne vize kuyruğu ne de sorgu sual; uçağa biner gidersiniz. Ancak bankada paranız yok üstelik de kredi kartı borçlusuysanız Cehennem Zebanilerinin bile yapmadığı bin bir türlü eziyetle karşılaşır da ondan sonra bir ihtimal vize alabilirsiniz.
Küreselleşme diye tutturmuş giden dünyada küreselleşen sadece sermayedir. Üreticiye, yoksula, işçiye küreselleşme yasak!
Ey halkım!
Ülkene sığınmış Suriyeliye vatandaşlık verilmesine sakın engel olma! O da senin gibi yoksuldur, emekçidir. Zengini zaten senin vatandaşlığına muhtaç değil. Yoksulların, emekçilerin, mazlumların tek gücü dayanışmalarıdır.
Kör olma!
Bencil olma!
Aldanma!
Suriyeli şöyle konuşmuş, yok hırsızlık yaparmış, yok adam kesermiş, yok biz aynı durumda olsak ağzımıza s… mış filan.
Bu ülkede aramızda olmasını istemediğimiz o kadar pislik var ki! 3 milyon Suriyeli içinde de pisliklerin olması gayet normal.
Neymiş efendim işsizlik artarmış! Haydi canım!
Çalışabilen zaten şu anda kaçak göçek çalışıyor. Asıl bu durum sürdürülebilir değil. Rekabet, Vergi ve sosyal güvenlik açısından hayli sakıncalı olduğu gibi kayıt dışılık, emekçi Türk vatandaşı çalışana daha çok zarar verir. Asıl emekçilerimiz bu konuda destekçi olmalıdır. Vatandaşlık kazanan Suriyeli en azından asgari ücretle çalışacak, sigortası ödenecek vs vs sebeplerle senin de ücretin düşmemiş olacak. Açık veren sosyal güvenlik sistemine katkı olacağından sonraki yıllarda emeklilik gelirin daha iyi olabilir.
Bir konu daha var ki hep göz ardı edilir: Savaş bir gün bitecek!
Hemen dibinde bir komşun, bir dostun, potansiyel bir müşterin olacak. Bu güzelliğin bedeli neyle ölçülür acaba?
Başımızdaki beceriksizlerin belki de yapacakları en iyi iş Suriyeli emekçi kardeşlerimize vatandaşlık hakkını tanımalarıdır. İzbeliklerde, çöplüklerde, viranelerde yaşayan, dilencilik yapan, sömürülen bu çaresiz kardeşlerimiz en azından kendi ayakları üzerinde durma olanağına sahip olurlar, onurlu yaşama hakkına kavuşurlar. Filan partinin seçmeni olacaklarmış diye de korkma! O seçmenden 20 milyon var zaten, 21 milyon olsa da sonları gelecek.
Unutma ey halkım!
Suriyeli ne senin ekmeğine ortak olur ne de elindekini almaya heveslidir. O da senin gibi emeğiyle, onuruyla yaşam savaşı vermekteydi ve vermeye devam edecektir. Nerede olduğu kimsenin umurunda da değildir. Bu hepimiz için geçerlidir.
Çaresiz bir halkı basit nedenlerle ve burjuva bakışıyla aşağılamak insanlığa yakışmayacak bir davranıştır.
Aşık Kosani
İzmir 09/07/2016