- 602 Okunma
- 0 Yorum
- 1 Beğeni
GÖZÜAÇLARIN DÜNYASI
Çok açım. Öyle ki açlığımı hissedemez oldum artık.
Hatta bedenimi.
Muhtemelen bilincimi yitirdim.
Kaç yaşındayım, neredeyim kimim neyim hiçbir fikrim yok.
Hayat o kadar zordu ki. Zor dediğime bakma zorluğun ne olduğunu senin kadar bildiğimi zannetmiyorum.
Her şey zor olunca kolaylığın ne olduğunu bilemiyor insan.
İnsan demişken; kendime insan diyorum diye sizin gibi haklarım olduğunu dünyada haklarımın savunulduğunu falan zannetmeyin.
Haklarımı savunmaya kimsenin ihtiyacı yok.
Neden mi?
Ülkemden kimsenin bir beklentisi ve çıkarı yok.
Ülkemde kimsenin gözü yokta ondan.
Keşke olsaydı. Yer altı zenginliklerimiz olsaydı örneğin, petrolümüz olsaydı.
O zaman hem kardeşlerimin hem anne babamın hem benim karnım doyardı. Hiç yoktan günü kurtarırdık.
Hiçbirimiz açlıktan hastalıktan vebadan ölmezdik.
Üstelik haklarımız da savunulurdu.
Belki arada bir ülkemiz bombalanır kardeşlerimle beni inanç ayrılıklarımız yüzünden birbirimize düşürmeye çalışırlardı ama olsun.
En azından unutulan toprakların unutulan insanları olmazdık.
Bizim içinde bir sürü martaval okunurdu.
Büs büyük gizli güçler bizim üzerimize de planlar yapardı.
Nasıl yok edeceklerinin ince hesaplarını yapar ona göre ülkemin başına hasta yöneticiler geçirilip piyon gibi oynatılırdı.
Ona da varım.
En azından önemsendiğimizi hissederdik.
Bakarsın ayaklanır el ele verir ülkemizde ki bütün kanserli hücreleri kesip atar dimdik kendi ayakları üzerinde duran bir ülke olurduk belli mi olur.
Diğer yeraltı zenginlikleri olan ülkeler başaramıyor kanlarını emdiriyorlar ama bakarsın biz başarırdık.
Bilemeyiz!
Birazdan beni yiyecek olan akbabaya çok imreniyorum.
Karın tokluğunun ne olduğunu unuttum.
Bir şey yemeye kalksam muhtemelen midem almaz.
Son dakikalarımı yaşıyorum. Farkındayım.
Dakikalar kaldı yanı başımda ki akbabanın yemeği olmaya.
Şu kısacık hayatıma küçücük bedenime öyle acılar sığdırdım ki.
Artık ölmek istiyorum.
Ölürken doğal yaşama hizmet etmiş, bir akbabanın karnını doyurmuş olacak olmaktan mutluluk duyuyorum.
Muhtemelen ölümüm üzerinden bütün dünya beni konuşacak.
Sefaletimi, acılarımı, çaresizliğimi konuşup kendilerinin sevdiklerinin çocuklarının başlarına böyle bir şey gelmediği için şükredecek ve hatta mutluluk duyacaklar.
Ne büyük gaflet.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.