- 2882 Okunma
- 18 Yorum
- 3 Beğeni
SİTENİN SAHTEKARLARI.
2014 Yılından bu yana değişen bir şey olmamış anlaşılan. O tarihte yanlış bir ifade ile ‘’ Hırsızlık’’ Diye anlattığım durum aynen devam ediyor. O tarihteki olayın bayan faili aynen yerini muhafaza ederken değişen tek şey bay faili. O değişmiş.
Neden mi bahsediyorum ?
Maalesef sitemizdeki bir sahtekarlık olayından bahsediyorum.
Şimdilik isimleri değiştirerek yazacağım ama bu sahtekarlık yani insanları enayi yerine koyma durumu devam ederse tek tek ifşa etmekten kaçınmayacağımı da beni tanıyanlar gayet iyi biliyorlar. ( Asıl şahısların isimlerini değiştirirken bu isim ya da rumuzda arkadaş varsa şimdiden özür diliyorum)
İki sene önce sitede bir şiir okumuştum. Şiir oldukça mükemmel bir şiirdi ancak oldukça emindim ki o şiir sitemizde ‘’ Salatalığın Burnundaki Çiçek’’ mahlasıyla yazan hatuna ait değil, ‘’ Düz Duvara Tırmanan’’ Mahlasıyla yazan erkek bir arkadaşa aitti.
Nitekim şiirin bir iki mısraını Google Amca’ya yazınca bir başka edebiyat platformunda Düz Duvara Tırmanan arkadaşın çok daha eski bir tarihte yazdığı bir şiir olduğunu görmüştüm.
Anında olaya nüdahale edip şiirin Düz Duvara Tırmanan’a ait olduğunu yazdım yorum olarak. Bekliyorum ki Düz Duvara Tırmanan arkadaş ‘’ Hocam teşekkür ederim duyarlılığınız için’’ desin. Tam tersine ‘’ O şiir Salatalığın Burnundaki Çiçek arkadaşımla ortaklaşa yazdığımız bir şiirdir’’ demez mi? İşin komik tarafı ortaklaşa yazılan bir şiiri Düz Duvara Tırmanan 2010 yılında yayınlıyor( Şiirin tamamını) Salatalığın Burnundaki Çiçek ise tam dört sene bekledikten sonra yayınlıyor (!)
Bunu da izah edince bu sefer Düz Duvara Tırmanan arkadaş ‘’ Yahu şiir benim, ben vermişim Salatalığın Burnundaki Çiçek’e, her türlü telif hakkı ona ait. Sana ne oluyor be adam?’’ demez mi?
Evet yani, kanunen yapabileceğiniz hiç bir şey yok. Ortada telif hakkı diye bir durum da yok. Eee o halde sıkıntım ne?
Sıkıntım enayi yerine konmak
‘’ Tebrik ederim Salatalığın Burnundaki Çiçek. Sen Şair-i Muazzama, Üstad-ı âzamsın’’ Diye methiyeler düzdüğüm, ya da methiyeler düzülen bir kişinin -muhtemelen- evinde köpüklü kahvesini lüpürdetirken ‘’ Şu enayilere de bak. Nasıl da yediler’’ Diye dalga geçmesinden rahatsız oluyorum.
Ben iki satır makale yazısı yazmak için bazen günlerce site site dolaşıp sayfalar dolusu yazı okurken birilerinin önüne konan hazır bir yazıyı sayfasında paylaşması, bu yetmezmiş gibi bir de o yazıya günün yazısı ödülü verilmesine sinir oluyorum.
Kıskançlık mı?
Birileri eğer böyle hakketmediği övgülere mazhar oluyorsa, hele hele de sitemizin çok çok değerli bir takım şair ve yazarları iş bu sahtekarı bir şey zannederek övgüler, methiyeler diziyorsa evet bu haksız kazancı kıskanıyorum, eğer buna kıskançlık denirse.
Tabii ki ben böylesine manyakça bir zevkten hiç bir şey anlamam. Yani bir insan kendisinin asla yazamayacağı bir yazıyı ya da şiiri bir başkasına yazdırır sonra da o bir başkasının yazdığı kendisininmiş gibi yapılan övgüleri nasıl kabul eder?
Belki çok ağır kaçacacak ama bu durum kendi karısını bir başkasıyla gerdeğe sokup sonra da ‘’ Helal bana, nasıl da becerdim’’ diye övünmeye benzer.
Evet, böyle bir saçmalığı anlamam çünkü özellikle de bir hatun kişi eğer amacı sadece popüler olmaksa facebookta bir sayfa açıp kedisi ya da köpeği ile çekilmiş bir resmini yayınlasın inanın anında en az beş yüz beğeni, 400 yorum yazılıyor. Ne gerek varki başkalarına şiir ya da yazı yazdırmaya?
2014 ten 2016 ya değişen bir başka durum da Salatalığın Burnundaki Çiçek hanımın artık şiirden daha fazla yazı alanına ağırlık vermiş olmasıdır. İlle velakin yazılar buram buram bir başka yazar kokuyor.
Tabii ki bir erkek yazar yine… Bu sefer de epeydir sitede artık yazıları yayınlanmayan. ( Siteye küsüp ayrılacağını söylemişti.) ‘’Pitbull’’ mahlaslı kişi yazıyor Salatalığın Burnundaki Çiçeçek’in yazılarını.
Bunu nereden anlıyoruz?
Pitbull, bu sitede yazılar yazdığı dönemlerde bekliyor ki yazılarına kırmızı kurdelayı taksınlar. Ama yazdığından kendisi bile bir b.k anlamadığı için haliyle o günkü seçki kurulu kurdela takmıyor onun yazılarına. Pitbull kuduruyor adeta sitedeki pek çok yazarın yazılarına abuk subuk yorumlar yazıyor ki bunlardan biri de ‘’ Karadeniz ‘’ Rumuzlu bir bayan
Karadeniz’in yazdığı ‘’ Halide ‘’ adlı yazıya saçmasapan bir yorum yazıyor ve daha sonra tepki alınca siliyor.
‘’Halide’’nin ikinci bölümü günün yazısı seçilince bir kez daha saçmasapan bir yorum yazıyor ama Karadeniz’in tepkisi üzerine yine siliyor.
Halide’nin üçüncü ve dördüncü bölümleri yayınlandıktan bir kaç gün sonra ne oluyor dersiniz?
Salatalığın Burnundaki Çiçek rumuzlu hatunun sayfasında bir yazı… Yazıının başlığını aynen yazmayacağım ama içinde bu Halide kelimesi de geçiyor. ( Halide de değiştirilmiş bir isim tabii ki.)
Yani Pitbull aklı sıra Karadeniz’i yerden yere çalıyor ama kendi sayfasında değil. Salatalığın Burnundaki Çiçeğin sayfasında… Salatalığın Burnundaki Çiçek de sormuyor Pitbull’a ‘’ Kim bu Halide? Ne alaka ?’’ Diye. Ya da soruyor ve Pitbull durumu anlatıyor kendince ve Salatalığın Burnundaki Çiçek de Karadeniz’e güzel bir ders verilmesi gerektiğini düşünüyor. Halide mi? Kimse kim? Nasılsa beğenen birileri olacak. Her ne kadar bir arkadaş ‘’ Sahi Halide de kim?’’ Diye sorsa da herkes anlıyor Halide’nin kim ya da ne olduğunu (!)
Bir başka delil de şu:
Pitbull’un içinde mutlaka ‘’ Tanrı, ya da Tanrılar’’ kelimesi geçen yazılarını en çok kim okur? ‘’ Dergah’’ Ablası tabii ki.
Salatalığın Burnundaki Çiçeğin özellikle buram buram Pitbull kokan yazılarını en çok kim okuyup yoprum yazıyor: Yine Dergah hanım tabii ki. Daha önce Pitbull’un yazılarına yazdığı yorumların aynısını bu sefer Salatalığın Burnundaki Çiçek’e yazıyor.
Pitbull bizim siteye küsüp ‘’ Kimsenin edebiyattan ve sanattan anlamadığı bu sitede bir saniye bile duramam’’ dedi ya artık tabii ki erkekliğe mok sürüp de tekrar geri dönmüyor. Onun yerine ne yapıyor peki? Bir başka sayfayı kendi sayfası gibi kullanıyor. Bir başkasının sayfasında yazıyor. Ama ne kadar bir başka isim altında yazsa da kelimeler, ifadeler, hatta yazım kuralları bile o kadar bar bar bağırıyor ki ‘’ ben Salatalığın Burnundaki Çiçek’in değil Pitbull’un yazısıyım’’ diye. O derece yani. Zaten dünya üzerine Pitbull gibi ikinci bir yazarın gelebilme ihtimali birkaç trilyonda bir ihtimal olduğuna göre, bu güne kadar dünya üzerinde yaşayan tüm insan sayısı bile tilyonlara henüz ulaşmadığına göre demek ki ikinci bir Pitbull olması ihtimali sıfır.
Yani Salatalığın Burnundaki Çiçek aslında Pitbull.
Peki Salatalığın Burnundaki Çiçek diye biri yok mu? Var elbette. Dediğim gibi o el tikiyle gerdeğe girmenin keyfini sürüyor. Bundan ne zevk alıyor bilemiyorum . Hatta başkalarının şiirlerini çalan kleptomanları bile anlıyorum da işte bunu anlayamıyorum.Kleptoman bir şey çalarken duyduğu heyecanın hazzıyla çalıyor iyi de burada bir çalma söz konusu değil; alan da razı veren de. Benim anlamadığım veren ne diye kendine ait bir eseri bir başkasına veriyor? Alan, kendine ait olmayan bir esere nasıl ‘’ Benim’’ Diyebiliyor?
Denilebilir ki ‘’Alan razı, satan razı ise, yazılmış olan yazılarda insan hak ve hürriyetleri ile genel ahlaka, örfe, dine, inançlara , toplumun milli değerlerine aykırı bir şey yoksa sana ne be kardeşim? Sen de kapa gözlerini görmezden gel.’’
Evet..Öyle ya, yazılarda yukarıda saydıklarımın hiç birine aykırı bir şey yok. Daha doğrusu kendi adıma yazılarda ne var onu da tam olarak anlayamıyorum ya o kısmı geçelim zira anlayan oldukça fazla arkadaş var. Yani yazılarda - ben anlamasam da- bir şeyler var. ‘’Eeee madem ki yazılar da boş yazılar değil(!) O halde bırak kim yazmış olursa olsun. Yani diyelim ki ‘’Sefiller’’ i Victor Hugo değil de Tolstoy yazdı ne fark eder ki? Sen yazının kim tarafından yazıldığına değil, içeriğine bak’’ mı demeliyim? Doğru olan bu mu?
Bilmiyorum. Belki böyle bir yazıyı yazmam bile abesle iştigal olarak yorumlanacaktır. Ama kim ne derse desin ben gözlerimi yorarak okuduğum, emek vererek yorum yazdığım bir yazının gerçek yazarının kim olduğunu bilmek isterim.
Ben ‘’ Salatalığın Burnundaki Çiçek Hanım ! Yazınızdan çok fazla anlamasam da içinde geçen bir tek cümle dolayısyla sizi can-ı gönülden kutluyorum. Çünkü gerçekten de her baba yiğidin harcı değildir ‘’Aşk bir sudur, iç iç kudur’’ Demek ‘’ diye yazdığımda sapın birinin ‘’ Keh kehh kehhh. Öküz beni bayan zannedip döşenmiş yorumu. Ben olduğumu bilse hayatta yazmaz’’ Diyerek dalga geçmesini istemiyorum. Yoksa kimin eli kimin cebinde, kim kimin yerine yazmış, kim yazdığı şiir ya da yazısını kime vermiş zerre kadar umurumda değil.
Birilerinin benim arkamdan ‘’ Şu Sami de amma salak adammış ha. Resmen yedi numarayı’’ Demesine gıcık oluyorum. Böyle bir ihtimal tüylerimi diken diken ediyor .
Hazır elim değmişken bir hususu daha belirteyim.
Bazı arkadaşlar bana ağlıyorlar: ‘’ Hocam zamanında filancanın bir sürü şiirini ben yazdım. Şimdi şiirlerini yazdıracak başka birilerini buldu, g.tü kalktı, bana dil uzatıyor.’’
‘’Lan arkadaşım bana mı sordun bir başkası için şiir yazarken? Hem ne halt etmeye yazdın? O şahıs için onun adıyla yayınlansın diye şiir yazarken bu yaptığın ahlaksızlık değildi de şimdi seni sallamamaya başlayınca mı olay ahlaksızlık oldu? Siz şu dürüstlük, ahlak, etik kavramlarını bir kez daha gözden geçirsenize.’’
********************************
Biraz gergin bir yazı oldu. Bir fıkra ile bağlayalım.
BENİM OĞLUM HANGİSİ?
Yahudi Moiz ölüm döşeğindeyken karısı Raşel’e yalvaran gözlerle bakar.
-Raşel, biliyorum beni aldattın. Üç oğlumdan en az ikisi benim değil. Bak ölüyorum artık. Lütfen, Allah rızası için söyle hangisi benim oğlum?
Raşel göz yaşları içinde cevap verir.
- Oğullarını çağır ve her birisinden ölünce öteki aleme götürmek için 1000 dolar vermelerini iste. Parayı şu sepetin içine bıraksınlar. O zaman anlayacaksın hangisi senin oğlun ya da oğulların, hangisi değil.
Moiz zor nefes alarak Büyük oğlu Haim’i çağırır ve ona öteki aleme götürmek için 1000 Dolar vermesini, parayı karyolanın başındaki sepete koyması gerektiğini söyler.
Haim ağlaya sızlaya iki gözü iki çeşme 1000 doları sepetin içine koyar. İçinden de bir ton küfür eder Moiz’e.
Moiz daha sonra ortanca oğlu Mişon’u çağırır ve ondan da aynı istekte bulunur.
Mişon da ağlaya sızlaya, içinden küfürler ede ede 1000 doları sepete koyar.
Moiz dehşet içidedir. Öz oğlu sandığı Haim ve Mişon öz oğlu olamayacak kadar salak çıkmışlardır. Dolayısıyla onlar oğlu değildir. Acaba küçük oğlu Salamon da mı kendinden değildir? Salamon’u çağırır.
-Salamon evladım. Ben ölüyorum artık. Öteki aleme götürmek için 3000 dolara ihtiyacım var. Abinler 2000 dolar verdiler. 1000 dolar da sen at şu sepete.
Salamon gayet kendinden emin ve güler bir çehre ile sepete yaklaşır. Cebinden bir çek defteri çıkarıp Çek yazdıktan sonra ellerini açıp dua eder.
-Ulu Tanrım ! Babamla birlikte sana 3000 dolarlık çek gönderiyorum. Güle güle harca.
Sora sepetteki 2000 doları cebe atar.
Moiz’in gözleri parlar
-Oğluuuummmm.
Evet yani. Biz de diyoruz ki ‘’ Oğlunuz kim? Bilelim’’ Mesele bundan ibaret..
YORUMLAR
Sayın Hocam, keşke bu yazınızı tamamlasaydınız. Kendisini şair ve yazar olarak gören daha çok kişi vardı bu listede.
sami biberoğulları
Bu yazı bir yazı serisi olabilirdi. Lakin gördüm ki, daha doğrusu göremedim.
Neyi mi göremedim?
Timur'un huzuruna onun fillerini şikayet için çıkmış olan Nasrettin Hoca misali arkamda benimle birlikte yürüyecek insanları göremedim.
O sebeple ben de artık '' Bana dokunmayan yılan bin yaşasın'' Demeye başladım ve sadece bana, inançlarıma ve kutsal saydığım şeylere dokunanlara dokunmaya çalışıyorum gücüm yettikçe. Ve tabii ki yine elimden geldiğince edebiyat yapmaya çalışıyorum.
Selam ve saygılar.
....
Irmak Yosunkent tarafından 1/7/2017 1:19:36 AM zamanında düzenlenmiştir.
sami biberoğulları
Öyle anlaşılıyor ki bu işi eşeledikçe altından başka Çapanoğulları da çıkacak.
Selam ve sevgilerimle.
Sami Hocam günümüzün insanlığı profili düşük bir insanlık rotasında,asalet,öz,medeniyet,fazillet,bilgelik,-vicdan,cesaret tozlu raflarda
Her yapılan çirkinlik,mübah sayılıyor,alıcı buluyor,kıymet borsasında kıymet görüyor
Boy aynasında,herkes kendini güzel,ve özel görüyor,özeti ağzı olan konuşuyor,hatip görünüyor
Yazınız son derece manidar,asıl mesaj imgeler arasında,tabii ki anlayana
Saygılarımla
sami biberoğulları
Selam ve sevgilerimle hayırlı ve huzurlu bayramlar diliyorum.
Âh bu insanlar egoların esiri olmaktan kurtulursa adam olacaklar.
Konunun muhatapları kimler bilmiyorum ama umarım kısa zaman da yönetim tarafindan halledilir bu durum.
Zira bizler burada arada bir de olsa kimimiz yorgun yürek döküntülerini kimimiz özlemlerini kimimiz hayatı becerebildiğimizce yazıp hem katkı hem kendi yönlerimizden rahatlama mantığı ile burdayız.
Bu durumu suistimal edip çalarak çırparak birşeyler elde etmeyi hedefleyenleri kınıyorum.
Gözüme takılan tüm haksızlıkları vaktim oldukça yönetime zaten bildiriyorum.
Hallediliyor da çok şükür. Bazen vakit uzasada.
Onları da anlamak gerek zira yüzlerce üyesi olan bir site burası.
Dolayısı ile duyarlı yazınıza katılıyor en kısa zaman da ilgilenileceğini umud ediyorum .
Saygılarımla.
sami biberoğulları
Bu olayda bir çalma çırpma söz konusu olmayıp alan da veren de razı olduğu için ispatlanması hayli zor bir durumdur bu.
Selam ve sevgilerimle.
Kıymetli hocam yazınızda geçen şahısla, sitemizde kendi adıyla şiir ve yazı yazdığı zaman süresinde, yazılarından bir şey anlamadığımı yani anlam bütünlüğü oluşturup yorum yapamadığımı söylemiştim.(methiyeler dizilen yorumlara şaşırarak ) Bu yüzden de lütfen anlaşılır ve anlamlı kelimelerden oluşturulmuş cümleler kurmasını, yani bir başka ifadeyle noktayı virgülü yerli yerine koymasını taktir etmekle birlikte aynı özeni Türkçeye de göstermesini rica etmiştim.
Biz, bu yazışmaları şahsın sayfası üzerinden alenen yaparken. Sözde Türkçe hassasiyeti olan sayfadaki dostlardan hiç kimse bu şahıs Türkçenin ırzına geçmesine tek kelime etmediler. Kaldı ki, acizane bende sorunu ortaya koyarken yani bu konuda tartışma halindeyken şahsıma en küçük bir destek vermedikleri gibi hatta dostumuzun sayfası üzerinden veya özelden eleştiri tenkit bile aldım. Neyse sonuçta doğru bildiğimi açıkça söyledim. Nihayetinde bir süre sonra içeriğini çok iyi bilmesem de sanırım kendisine ait olmayan ve bir gazetenin köşe yazarının yazısını kendi ismiyle yayınlamasının deşifre olması üzerine site yöneticileri tarafından defterle olan ilişiği kesilmişti. Sonra yeniden dönmüş ve kısa süre sonra bu kez de kendi isteğiyle defterden ayrılmıştı.
Belli bir tahminim olsa da sizin yazınızdan ve yapılan yorumlardan anladığım kadarıyla şimdi de başka bir isimle yazı yayınlıyormuş. Fakat anlamadığım şey, ne gerek var böyle antin, kuntin işlere gir deftere gönül rahatlığıyla açıkça yaz...
Kaleminize duyarlı yüreğinize sağlık.
Saygı ve sevgilerimle.
sami biberoğulları
Ben bu yazımda herhangi bir isim belirtmediğim halde üzerine alınan biri cep telefonuma mesaj yazmış. ( Ne yazmış önemli değil ) Yani aynen iyot gibi açığa çıkarmış kendisini. ))))
Bayan ise ortalıkta yok.
Hele bayram geçsin bakalım. Erkek failin cep telefonuma yazdığı ''Yalaka '' ifadesini nasıl yediriyorum hep beraber seyredin .
Selam ve sevgilerimle.
Değerli hocam, olgunlaşma merdiveninin en yüksek basamaklarından biri, nefsimizin, yaptığımız iyiliklerin, güzelliklerin başkaları tarafından farkedilmesi, kabul edilmesi ve alkışlanması karşısında insicamını kaybedip, bir gururlanma vesilesi sayması ile bir kısırdöngüye düşmesine karşı daima uyanık olmak sanırım...
Hakikaten, hep alkışlanmayı isteyen bir nefsin bütün dikkatini bu yöne çevirmesi, dolayısı ile kendini tekrar edip durması ve/veya ürettim nesnesi şeylerin de bu duruma odaklanmış olarak enteresan, sıradışı olarak 'takdir' edilmesinden ötesine geçememesi tehlikesi daima kapıdadır...
Hani derler ya, "işin içinde para olmasa, bu imamların, din adamlarının hiç biri çalışmaz, hayrına iş görmez!" diye... Bunun bambaşka bir mütala konusu olması bir yana, şimdiki meselemiz bağlamında bir örnek vermek gerekirse, bizler 'dünyalık' derdinde olmayan, "gönüller yapmaya gelmiş" kendimizce Yunuslarız... Yok, böyle değilse, fikir de çalarsın, başkasının emeğini hırsızlıkla zayi de edersin...
Velhasılı, enteresan olmaya kalkmak bıçak sırtıdır!...
Bulunduğumuz vadi, en yüksek basamakta ortaya çıkan komikliklerin sergilendiği bir yerdir aynı zamanda...
Selam ve saygılarımla.
sami biberoğulları
Benim aklım sırrım ermiyor bu işlere aklım ermediği için de öylece beynim donuyor.
Bir insanın kendisine ait olmayan bir şeyle övünmesi anlaşılır gibi değil.
Selam ve sevgilerimle.
Bu aralar çalışmıyorum, evde pineklemekle meşgulüm.
Torun da geldi, güzel geçiyor günler.
Siteye arada bir uğruyorum ama,
öyle derinden derine incelediğim flan yok.
Yazı yazma işlerinden ise epeycedir uzağız.
Bu nedenledir ki,
konuya çok hakim olamadım.
Sevimsiz bir durum olduğunu belirteyim sadece.
Son kısımdaki hikaye de güzeldi hani.
İyi bayramlar diliyorum hocam.
sami biberoğulları
Gerçekten de siteyi bayağı ihmal ettin epeydir. Ama öte taraftan bu gibi olayların dışında kaldığın için de şanslısın. Ben de torunu yanıma alıp bu işlerden uzaklaşsam mı acaba?
Selam ve sevgilerimle.
Bir başkasının duygusu emeği (şiiri) üzerinize ya bol gelir ya dar giyemezsiniz! Giydirmeye çalışmışlar. Ne denebilir ki!? Emeğe saygı ötesinde de bir durum bu! Üzücü. Bu konulardaki cesaretiniz ve yazınız için de teşekkür ediyorum.
Jale Keskin (Karadurmuş) tarafından 7/4/2016 9:50:47 AM zamanında düzenlenmiştir.
sami biberoğulları
Çekirge bir sıçrar, iki sıçrar üçüncüde yakalanır.
Bahsi geçen bayanın ilk vukuatı değil maalesef.
Daha önceden vukuatı olduğu halde uzun bir süre '' tebrikler, harika yazıyorsunuz, kutlarım can-ı gönülden'' Diyecek kadar saf oluşuma kızıyorum ))
Selam ve sevgilerimle.
Sami Hocam,
Tarihçiliğinin yanına bir de dedektiflik eklemenden dolayı tebrik ediyorum.
Muhabbetle selâmlıyorum.
sami biberoğulları
Hayırlı ve huzurlu bayramlar inşallah.
Selam ve sevgilerimle.
öncelikle ben bu saatte niye uyandım
nasıl uyandım bilmiyorum :)
amma velakin pitbulluda salatalığıda biliyorum ha bunu bilmek bana elbet bişey katmıyor ama başkalarınında bişeylerin farkında olmasına mutlu oldum.
durum şu aslında kimse iki üç günde yazın ve şiirde bu kadar tarz değiştiremez. Ben on yıla yakındır yazıyorum hala dil bilgisi kurallarına pek uymam yazım hataları yaparım ama eski yazı ve şiirlerimde bu hatalar daha çok ve yazdıklarım daha başka idi zaman içinde şiirimin ve yazımın içi daha da doldu dil bilgiside az çok eh işte modunda.
öyle çok iyi şahaneyim demiyorum tabiki ama süreç içerisinde geliştim okuyarak ve yazarak.
okumadan yazmadan olmaz yaz kendinin olsun başkası senin adına bunu yaparsa böyle yakalarlar.
olur böyle vakalar sami hoca yakalar diyelim biz buna.
benim düşündüğüm kişiler olduğunada eminim biraz dikkat ve eskiye dönük okuma bilgi verir.
tabiki isim vermekten yana olmamak gerek belki kişi hatasından döner ve yine kendinin olan şiir ve yazılara döner.
kendine ait olan hep daha iyidir.
muhtemelen bunu pitbull da okur ona lafım senin yazdıklarını sen olarak paylaş
burada asıl suçlu pitbull bence.
ha ayrıca site yönetiminede iş düşüyor bence. yıllar içinde olabilecek tarz değişimi iki üç günde olan kişilere bi hayrola demeleri gerekir.
mekansız tarafından 7/9/2016 10:12:02 PM zamanında düzenlenmiştir.
sami biberoğulları
Sizin de belirttiğiniz gibi bir insan şiir ve yazıda iki üç gün içinde bu kadar tarz değiştiremez. Beni de huylandıran bu olmuştu aslında.
Ve yine dikkat ettim ki pak çok arkadaş olayın farkında. Bu da en azından burada yazılanları insanların - herhangi bir yorum yazmasalar da - okuduklarını gösteriyor ki bu da güzel bir şey.
Yazılan bazı şeyleri anlamayabiliriz. O zaman susar, konuyu anlayanlara bırakırız. Buraya kadar normal ama okuduğumuz şey yazdığını zannettiğimiz kişiye ait değilse iş karışır.
Her işte olduğu gibi bir edebiyat platformunda yazı yazmanın, paylaşmanın da bir disiplini olmalı değil mi?
Selam ve sevgilerimle.
Güzel, bilgilendirici, aynı zamanda merak ettiren bir yazı olmuş.
Bu olaya ucundan karışmaktan üzgünüm.
Beni üzen sitede yazan arkadaşlara sözle yapılan hakaret.
Şimdi galiba şiirin altına şiiri sayfasında yazdığı kişiye
hediye ettiğini yazmış. Kendisi söyledi.
Tebrikler,
teşekkürler.
Yönetime de yazdım zaten,
ilgileniyor.
selam ve sevgilerimle..
sami biberoğulları
Umarım yönetim olaya ciddiyetle el koyar.
Selam ve sevgilerimle.
sami biberoğulları
Selam ve sevgilerimle.
Doğruları yazabilen yürekli Sami hocamı yürekten kutlarım,edebiyat edepli insanların yeridir,birilerine çamur atma,iftira atma yeri değildir,hele hele daleveri yeri hiç değildir,böylelerini temizlesinler bu siteden
Gelecek Bayramı'nı yürekten kutlarım hocam.
sami biberoğulları
Selam ve sevgilerimle hayırlı bayramlar diliyorum.
Facede edebiyat defterinden bir arkadasımıza yorum yaptım. Altta çok güzel bir yorum yazılmış,okumaya başladım muhteşem bir yazı,tebrik ettim,ertesi gün bana arkadaşlık onayı yollamış. Böyle güzel yazan bir kalemi kabul etmezmiyim; aynı sayfada bir şiir,okudum siteden bir arkadaşımızın sayfasında okuduğumu anımsadım. Google ye şiirin bir iki dizesini yazdım, şok oldum. Ve o şiiri adı ve soyadıyla sayfama kopya yaptım, ve gördü kendisi .Ardından (H) adlı bayanı da attım faceden. Bana dönemedi, neden ,niçin diye. Beyin hırsızları bunlar...Sami öğretmenimiz, ne kadar rezalet birşey, beyin hırsızlarını deşifre etmek gerek.Kutlarım çok önemli bir konu...Ne kadar çok HIRSIZLAR OLUŞTU ülkemizde...Google tüm sahtekarları ortaya çıkarmakta. Bende bir bayanı yakaladım facede google sayesinde.
Selam ve Saygımla...
sami biberoğulları
Bazı şeylerin farkında olduğumuzu hissettirmemiz lazım. Aksi takdirde site bir edebiyat yuvası olmaktan çıkıp afedersiniz Dingonun ahırına döner. Buna müsaade etmemek lazım.
Selam ve sevgilerimle.
Başlık konu ve yazı çok uyumlu espirili bir şekilde anlatım ayrı bi güzel konuya fazla hakim değilim ama takipteyim artık... emeğe saygı adına ve tüm şairler adına teşekkürler duyarliliginiz için
sami biberoğulları
Selam ve sevgilerimle.
sami biberoğulları
Hani derviş Mevleviye sorar: ''Siz ne yaparsınız?''
Mevlevi cevap verir:
-Biz Allah der döneriz.
Sonra Mevlevi sorar: '' Peki siz ne yaparsınız''
Derviş cevap verir:
- Biz bir kez Allah dedik mi bir daha dönmeyiz.
Sen de Dervişin yaptığını yap. ' Allah de. Başka ne denir ki buna ))))))))))
Selam ve sevgilerimle.
Dilek USTA
Selam ve sevgilerimle ..
Yazınızı dışardan okuduğum için hemen yoruma geçiyorum Sami hocam Salatalığın burnundaki çiçek rumuzunun kim olduğunu biliyorum ,ona şiirlerini veren şahışları da az çok biliyorum ,ama bu son örneklediğiniz Pitbull kim onu çıkaramadım O kadına ben ,facebook sayfamdan msj yazmıştım ''hırsızsın sahtekarsın ''diye yalanlamadı esinleniyorum diye kem küm etti ve beni yasakladı.Bu kadının facebook ta sayısız isim ve rumuzla sayfası var .
İki kelimeyi bir araya getiremeyen ve yazım kurallarını bilmeyen bu bayan birden inanılmaz denemeler paylaşıyor..
Yazdığı yazılar ona ait değil. Yorumlar da ona ait değil .Çalıntı olduğunu biliyordum ama onun sayfasını takip etmediğim için ona kim yorum yazıyor ,kim pohpohluyor bilmiyorum Yönetim bu işe el atmalı artık.Siz bence isim olarak ifşa edin .Deşifre ediyorum diye.Bu sitede yazı ve şiirlerini paylaşan üyelerin emeğine yazık.
Selam ve saygılar Sami hocam.
sami biberoğulları
Malum şahıs nasılsa iyot gibi açığa çıkacaktır. Az daha beklemekten yanayım şimdilik.
Selam ve sevgilerimle.