- 1735 Okunma
- 5 Yorum
- 0 Beğeni
DÜMDÜZ YAŞAMAK
Bir ucundan takılmışım hayata.Yiyorum,uyuyorum ve bildiğim bir işi yapıyorum.’’İyi’’demek adetten olmuş ’’nasılsın’’sorusuna.
İyimiyim, kötümüyüm ben de bilmiyorum.Uzun uzun da düşünmüyorum artık.Gün ne getirdiyse yaşıyorum sıradan.Acele giyiniyorum,telaşlı sokaklarda koşar adım yürüyorum.Dolmuşla cebelleşiyorum, işe yetişirken.
Dümdüz yaşamayı öğreniyorum bu arada,zor olsa da.Aşkı kaldırdım tozlu raflara.Gülümserken etrafa anlamını bilmediğim bir sükut var tadımda.Duygularım darmadağın,parçaları kaybolan bir sevda resminin pazılı.Çocuklar gibi yap boz oynuyorum yalnızlık kokan gecelerimde,dümdüz yaşamak için çabalıyorum.
Akşamları ayak üstü atıştırıyorum.Kimsesizliğimi, balkonun karanlık köşesinde kahvemle paylaşıyorum .Bazen, bir arkadaş dediğim arıyor.Derdini dinliyorum anlamsız sözler sarfederek.
Artık hayaller de kurmuyorum rengarenk.Dedim ya aşkı rafa kaldırdım.Hayaller de aşksız olmuyor.Dümdüz kalıyor, onlarda ben gibi yavan. Aşk olmayınca.Bu yüzden hayal kurmak yerine yatağıma uzandığımda uyumak için koyunları sayıyorum:bir,iki,üç....bin diye.
Bu günlerde bir de ülkeyi terk etme telaşındayım.Valizimi topluyorum,içim bir tuhaf.Biletim en üst çekmecesinde masamın,bakmaya korkuyorum.Gitmek mi zor kalmak mı? Bilmiyorum...
Hayata kızıyorum.Dümdüz yaşamayı öğretemedi diye.Kıyısından köşesinden tutunalım dedik,güçlü olalım istedik ya hani..Özgürlüklerimizi bile farketmeden başkalarının kelimelerine zincirledik.
Ben küçüklüğümde de Leyla ile Mecnun’u dinledim babamdan.Nasıl öğrenirim dümdüz yaşamayı? Sevda masalları olmadan,tatlı hayaller kurmadan,bazen de sevgili için ağlamadan,nasıl yaşar bilemiyor ki insan olan insan.
Dümdüz yaşamak ha? Yok ben istemiyorum..Hayat,bana, sevdalarınla gel,gülüşlerin kadar acılarınla da gel..Ben hazırım ağlamaya insanca ve hazırım seni yaşamaya,doyasıya..
YORUMLAR
Aklımdan siyah geçerken, beyaz dedim
Siyah deseydim olmazdı, uğraşırdınız benle
Ben uğraşmak istemedim sizinle
Dahil olmak istemedim oyuna
Beyaz dedim ve gizlendim
Bilmediniz.
Demezdim hiç düşündüklerimi, hissettiklerimi
Denmezdi, ayıp olurdu nedense…
Kırılırdınız
Güya yakındık ya biz birbirimize, korkunç mesafelerle
Ama anlatılmazdı, ayıp olurdu
Kral çıplak hesabı…
Tercihen ikiyüzlülük modaydı
Çıkmaz sokaklara aşinaydık ya biz
El mahkum gülümserken, gözlerimiz donuktu
Hep aynı devam ederdi bu oyun, kısır döngü…
Herkes çok iyi bilirken beni
Giderek daha bir gizledim kendimi
Anlatılamaz haldeydi tüm bu hesaplar
Anlatmayı denediysem de önceleri
Geri çekildim yenik, manzara iç açıcı değildi…Her şeyi kimse istemedi bilmek
Kimse istemedi duymak
Sözlere dökülmesi sakıncalılar listesi uzar giderdi
Sustum; içimde bir yerlerde gölgesi bol serin odalarımda kapanan kapıları sayarak…
Hep yalnız kalırdım hiç şikayet etmezdim değil mi
Taş duvarlar gibiydim değil mi
Yine de yosun tutardım çok ender de olsa ağladığım için.
Her şey yolunda gibi görünürken
Her gün duyar oldum çekip gitme, kaybolma özlemini…
Kimsenin bilmediği, tanımadığı bir yerde
Bir yabancı olabilmek yegane dileğimdi.
ve tatlı hayallerde renkli rüyalarda belki bir gün yine karşılaşmaktı dileğim..seninkilere benzerişte...
ne güzel şey hayata dokunmak kımıleri ellleriyle dokunur kımılerı yüreğiyle deste deste kucak kucak sevgilerle yoğrulmus bir kalp bu hayata dokunmak hisslerinle bı cocugu sever gibi sevmek hayatı bır bukle yıldız sarısı ekmek yetıyor karanlıgı aydınlatma işte sen işte anlatılan gercek hayatın ta kendısı yüregine ve çaglayan o derin hislerine sağlık