- 455 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Ben Cahilim de!..
Ben Cahilim de!..
Her patlamanın ve terör olayından sonra, soyla yardımlaşma ve dayanışmanın üst seviyede olması gerekirken, bazı kendini bilmezler, vurgun, yağma ve talanlara girişerek fayda sağlayan fırsatçılar bazılarının ekmeğine yağ sürüyorlar.
Bu kargaşalar elbet birilerinin işine gelmektedir.
Bunlara o meydanı bırakmamalıdır.
Adeta kavram kargaşası içerisinde yok olmaktayız.
Evde çocuklarımıza, savaş, terör, terörist, pkk, hizbullah, mafya, çete, bomba, ölüm, yağma, talan... gibi kavramların anlamını açıklamakta zorlanıyoruz.
İnsanların televizyon ekranlarında neden ağladıklarını, çocukların ve askerlerin neden öldüklerini, savaşların neden çıktığını, Amerika ya da Rusya’nın neden masumlarla savaştığını açıklamakta, sizi bilmem ama inanın kendi adıma çok zorlanıyorum.
***
Maalesef kimliksiz kuramsız bir nesil olmuş,
Hani olur ya, denilirse miadı dolmuş,
Sitemkâr olma, öncekiler de öyle bulmuş,
Hak, hukuk, adalet varsa işte o kul olmuş.
***
Düşük bel, etek, düşük pantolon giyen, eğildiğinde kıçları ve giydikleri iç çamaşırları görünen soytarıların dediği gibi, acaba uygarlık göstergesi midir?
Ben cahilim, bilemiyorum da!
***
Toplumda yapılan küçük tartışmaları gülümseyerek ve özür dileyerek bitirmek yerine kavga, ya da cinayetle sonlandıranlar, acaba ne kadar uygar olduklarından bahsedebilirler?
***
Yıllar önce, her köşe başında satılan ya da kiralanarak okutturulan TEKSAS, TOM MİKS, PEKOS BİLL, ZAGOR, KİNOVA, KIZILMASKE, TENTEN, SÜPERMAN, BATMAN, CONAN, TEX, MİSTER NO, gibi çizgi romanların faydalı mı, zararlı mı olduğunu bilemiyorum!
Ama Tosbağa, Kurbağa, gibi kelimeleri söyleyemeyen biri olarak, çocukluğumda bu kitaplarla okumamın düzeldiğini söyleyebilirim.
***
Hoşgörü, uzlaşma kültüründen yoksun, çevreye ve çevresine duyarlı olmayan, çıkarcı, ikiyüzlü, nemelazımcı, paylaşımcı olmayan, “bana dokunmayan yılan bin yaşasın” diyen, “her şeyi ben bilirim” ayaklarına yatan, ahmak, dengesiz, tutarsız ve düzenbaz insanlardan oluşan bir toplum olmaya doğru hızla ilerliyoruz.
***
İnsanları yönetenlerin belki okulu yoktur, ama bilgi, birikim, yetenek ve tecrübeyle beliğin olan özelliklerinden dolayı sevilirler, sayılırlar.
Hele bunların yanında, genel kültürü ve insanî yönü de kuvvetliyse o zaman ancak takdir eder, saygı gösterir ve hürmet edersiniz.
Bu yüzdendir, otoritesini bulunduğu mevkiden değil, bilgisinden ve fikrinden alan yöneticiler; toplumla iç içedir, her zaman egodan, bencillikten uzak, alçak gönüllü olur, faydalı fikirler üretir ve herkes tarafından sevilir, sayılırlar.
Eğer böyle bir yöneticiye sahipsiniz, çok şanslınız demektir ve oturup şükretmelisiniz.
Örneğin
Aynı sistemin iki hükümdarı:
Yezid bin Muaviye nerede
Ömer bin Abdülaziz nerede
İşte Zulmün ve Adaletin sembol isimleri!..
***
Kum saatine uyarlanmış gibi yaşıyoruz,
Gelen çeviriyor, giden çeviriyor,
Yani bir aşağı, bir yukarı..,
Biz akarken, olanlar her zaman arada kalanlara oluyor.
Her şey alt-üst oluyor.
Üsttekiler değişiyor, alttakiler değişiyor,
Ölen, çeken, her şeye müstahak olan aradakiler oluyor.
Kerim BAYDAK
[email protected]
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.