- 844 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Satılık olan kaderimiz.
İnsanoğludur bu kadere sahip yegane varlık. Fakat birde istem dışı kadere mahkum olmak var, kaderde. Yada mahkum olduğumuzu hissetmemiz için yaşam tarzı var önümüzde. Birileri durmadan bizlere yaşadıklarımızın bizlerin kaderi olduğunu bas bas bağırıp duruyor ortalık yerde, hemde gözümüzün içine bakarak. Peki ama nedir satılık olan, bizim kaderimizmi yoksa emeğimizmi.
Kaderle emeği yan yana koymuşlar:
Emek demişki kadere: Sen benim düşüncemde oluşturduğum emeğimsin.
Kader de demiş ki emeğe: Sende benim emeğimin ve bu emeğimi olusturan Us’sal (düşünsel) değerimsin.
Kaderle emek çekişe dursunlar götürüyor birileri dünyasal nimetleri, biz ise kaderin peşinde; versene artık şu tencereyi diyip duruyoruz. Tabi kader bizi duyuyormu orası hayli meçhul. Yanlız, birileri duyuyor ve duydukça elini ovuşturuyor, çünkü işliyor kadersel dengelerde oluşturduğu sermayeleri ve işledikçe kadere mahkum ediyor bizleri.
Türkiye’yi satıyorlar! Ne yapalım Kaderimiz.
Yahu Vatanı satıyorlar diyorum! Ne yapalım Kaderimiz.
Peki ama borçlu doğuyoruz, hemde onlarca yıl! Ne yapalım Kaderimiz.
Kardeşi kardeşe vurduruyorlar! Ne yapalım Kaderimiz.
Soframızdalar, yemeğimizi çalıyorlar! Ne yapalım Kaderimiz..
Hay sizin kaderiniz batsın. Peki ama, ya emeğiniz!
Şimdi imamın Dünya ile ilgili gömü merasimini dinleyelim.
Ey Halk nasıl bilirdiniz, Dünya,yı.
Ey Halk nasıl bilirdiniz, Dünya,yı.
Ey Halk nasıl bilirdiniz, Dünya,yı.
-Merhumu iyi bilirdik bilmesinede Kaderi kötüydü zavallının...
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.