- 625 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
RAMAZAN VE ORUÇ (2)
RAMAZAN AYI VE ORUÇ ( 2)
Önce ibadet nedir sorusuna cevap arayalım. Allah insanı yaratırken bütün varlıklardan üstün kılmıştır. İnsanlara diğer yaratıklardan farklı olarak hem akıl hem de fikir vermiştir. Yeryüzünü bu üstün vasıflı olarak yarattığı insanların emrine sayılamayacak kadar bol ve çeşitli nimetlerle donatıp istifadeleri için sunmuştur.
Allah ayeti kerimesinde insanlar için şöyle buyuruyor. << O,istediğiniz her şeyden verdi. Saymaya kalksanız saymakla bitiremezsiniz. İnsan pek zalim ve nankördür.>> İnsanlar arasında nasıl yardım ve dayanışmada karşılıklı memnuiyetlerini belirtmek için birbirlerine nezaket icabı da olsa teşekkür ediyorlarsa, İşte kendisini yaratan, ona düşünme ve düşündüğünü yapma yeteneğini (akıl ve fikir) veren, tüm nimetleri emrine sunan Allah’a da teşekkür etmesi gerektiğini bilmelidir. Biz buna ibadet diyoruz.
İbadet: Allah’a saygı ve tazim göstermek için bize sunduğu nimetler, sağlığımız yaratılışımız karşılığı yapılan teşekkürdür. Bu teşekkürün çeşitli şekillerde yapılmasının bir ifadesidir.
Hz.Ali’nin belirttiği söylenen bir ifadeye göre:
İbadet Allah’ın rızasını kazanmak ve menfaat beklemeden yapılandır. Eğer ibadetten menfaat bekleniyorsa bu ticarete girer. Korkarak ve korkumuzdan ibadet ediyorsak bu ise esarete köleliğe baskı sonucu ibadet yaptığımızı, eğer Allah’ın bize bahşettiği sağlık mutluluk ve nimetlere hoşnutluğumuzu belirtmek için şükretmekse özgürce yapılan bir ibadettir. İşte esas karşılık beklemeden hür ve korkmadan yapılan ibadet budur.
Kutsal kitabımızın emirlerinden (farz olan ) yerine getirilmesi önceliği taşıyan şartlardan birisi de ORUÇ ibadetidir Oruç ibadeti Ramazan ayında yerine getirilmesi gereken ibadettir. Kuranı Kerim bu ayda Hz. Muhammed’e (s.a.v) vahiy edilmeye başlanmıştır. Kutsal gecelerin en önemlisi olarak belirtilen Kadir gecesi bu ay içerisindedir. Cennet kapılarının insanlara açıldığı cehennem kapılarının kapandığı ay Ramazan ayıdır. Kuran hatimlerinin en çok yapıldığı ay bu aydır. Çünkü Cebrail ile Peygamber Hz. Muhammet (s.a.v.) her ramazan ayında sağlığı müddetince bu ayda karşılıklı Kuranı hatim etmişlerdir deniliyor. Hatta ahrete intikalinin vaki olduğu yıl iki defa karşılıklı hatim yaptıkları rivayet edilmektedir.
İnsanlığa Ramazan ayında oruç ibadetinin de farz kılınması ve yukarıda açıkladığımız bazı önemli bilgilerden dolayı on iki ayın sultanı olarak ramazan ayı anılır olmuştur. Aslında oruç Allaha ibadet için bir vesiledir.
Ramazan ayı mana olarak yakmaktır. Güz yağmurlarının yeryüzünü silip süpürdüğü, tabiatı toz ve kirden temizlediği gibi Oruç ibadeti de bu ayda oruçlunun günahlarını yakar yok eder ve arındırır. Onlara cennet kapılarının açılmasına vesile olur.
Oruç hepimizin bildiği gibi ramazan ayında inanç sahibi, dinen şartları uyanların tan yeri ağarmaya başlamasından (Yani sahur veya İmsak vaktinden) güneş batıncıya kadar yemekten, içmekten ve cinsel ilişkiden sakınmak ve uzak durmaktır. Aynı zamanda dilimizi elimizi belimizi her türlü yalandan iftiradan kov ve gıybetten uzak tutmamız gerekir. Gözümüzü bakışlarımızı zina denilen beladan uzak tutmamız lazımdır. Bütün bunlar orucun zedelenmesini ve hatta bozulmasını sağlar. Zira oruç tutmak değil insanın kendisini tutmasıdır. Niyetle başlayan bedenen sabır ve irade gücümüzle yerine getirilen bir ibadettir.
Oruç Bakara suresinin 15.ci ayeti ile << Ey iman edenler oruç sizden öncekilere farz kılındığı gibi sizlere de farz kılındı, ta ki korunasınız.>>
Yine Bakara suresi 185.ci ayette << kim bu aya erişirse oruç tutsun.>> meali ile de anlaşılıyor ki farz kılınmıştır. Allahın inanlara bir emridir.
Bizden öncekilere de farz kılınan oruç ibadeti Hz. Âdem den son Peygamber Hz. Muhammed’e (s.a.v) kadar insanlık var oldukça yerine getirilmesi emredilen bir ibadettir. Her ne kadar inanç ve iman sahibi insanların yerine getirmesi gereken bir ibadet olsa da bazı şartlara sahip olunması gerekir. Dinen mazeret sayılan hallerde oruç ibadeti geçici olarak yapılmaya bilir veya karşılığın da bir bedel ödenir. Hastalık hali, yolculuk hali, güçsüzlük ve ihtiyarlık v.s.
Allah bu mazeretler ile insanlara kolaylıklar sağlamıştır. Bu mazeretlerden geçici olanlar ortadan kalktığında oruç ibadeti yerine getirilir. Devamlılık arz eden ve esenliği olmayan mazeret hallerinde ise fitre müessesi getirilmiştir. Fitre bir yoksulun doyurulmasıdır.
Diğer yazılarımla ramazan ayı hakkında açıklamalarıma devam etmek üzere, bu günlerde idrak ettiğimiz on iki ayın sultanı bu ayda tutulan oruç ibadetinin tüm inanan gerçek inanç sahiplerine hayırlı olmasını dilerim.
Durmuş Karabağlı
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.