- 609 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
ÜSTAD
Ailenin tek erkek çocuğudur O. Bu yüzden dedesi tarafından fazlaca şımartılmış O da kendisine tanınan bu ayrıcalığı sonuna kadar değerlendirmiştir. Onun için yaşam eğlenceden başka bir şey değildir. Gençliğinde gününü gün etmenin peşindedir. Bu yüzden çoğu kişinin giremeyeceği Amerikan Koleji’nden atılması da okula gitmek yerine Gülhane Parkı’nda eğlenceli vakitler geçirmesi yüzündendir.
Yıllar sonra Edebiyat Fakültesi Felsefe Bölümü’nden mezun olduktan sonra, bu konuda öğretim görmek için verilen devlet bursuyla Fransa’ya gider. Fakat orada içki ve kumar müptelası olur çıkar.Bu yüzden okula adım atmaz ve parasını kumar masalarında tüketmeye başlar. Bunu öğrenen Milli eğitim Bakanlığı verdiği bursu hemen keser.Sadece ülkeye geri dönmesi için bir miktar para verir. Kumar müptelalığı o safhaya gelmiştir ki dayanamaz geri dönmesi için verilen parayı da yine kumar masalarında harcayıp beş parasız kalır. Yurda nasıl döneceğini kara kara düşünürken imdadına arkadaşları yetişir Marsilya’dan İstanbul’a gidecek olan lüks bir vapurun ikinci mevkisinden bilet alırlar.
Yurda döndükten sonra da kumar illeti yakasını bırakmaz bir türlü.
2 Mart 1951 tarihinde İstanbul polisi Taksim’deki bir apartmana baskın yapar. İçeri giren polisler, kumar masasında oturan dokuz kişiyi ele geçirir. Yakalananlar arasında aylardır arandığı halde bir türlü yakalanamayan ünlü kadın satıcısı şoför Zurnik’de vardır.
Fakat polisi en çok şaşırtan şey yakalananlar arasında Büyükdoğu Dergisi’nin sahibi ve baş yazarının bulunmasıdır.
O an yaşadığı şaşkınlık yüzünden aklına bir şey gelmediği için, gazetecilerin kendine yönelttiği ’ Burada ne yapıyordunuz?’ sorusuna kısa bir yanıt verir:
Ben buraya röportaj yapmak için gelmiştim; mecmuama kumar aleyhinde haber yazacaktım…”
Ne gazeteciler ne de pölisler bu yanıta inanmazlar tabii.18 saat gözaltından sonra 30 lira para cezası kesilerek salıverilir.
Kahramanımız dönemin başbakanına methiyeler yağdırır dergisinde. Bu hizmetlerinin karşılığı olarak başbakanın örtülü ödeneğinden aldığı para bir servettir nerdeyse. O dönemde beş tonluk Austin kamyonların tanesının beş bin lira olduğu düşünülürse tam 30 kamyon almaya yetecek kadar paradır bu.
Fakat kumar illeti paranın düşmanıdır. Bütün bu paraların hayrını görmez bir türlü, Kumar tutkusu öyle bir hale gelir ki, dostlarını onların en çaresiz olduğu anlarda bile dolandırmaktan çekinmez.
Arkadaşı olan Eşref Şefik çok hastadır. Onu ziyarete gider, hal hatır sormaya. Eşref Şefik ona ilaç alması için, bir miktar para verir.O da ilaçları hemen alacağını söyleyerek, evden çıkar. Eşref Şefik, ağrılar içinde sabaha kadar bekler ilaçlarının gelmesini..Sabah olmak üzeredir,ne gelen vardır ne giden. Sabaha doğru, lazımlığı çişle doldurmuş olan Eşref Şefik; ateşi çok yükseldiği halde pencerenin önüne pusu kurar; lazımlığı kumarhaneden eli boş dönen arkadaşının başından aşağı boca eder.
Bütün bu anlattıklarımdan sonra İslamcı ve Turancı kesimin Üstad payesi verdiği ve yere göğe koyamadığı milliyetçi, mukaddesatçı şair ve yazarı tanımışsınızdır sanırım !...
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.