RAMAZAN VE ORUÇ (1)

• 12 Haziran 2016 Pazar 09:22:40

RAMAZAN AYI VE ORUÇ (1)

Kuranı Kerim’in Bakara Suresi’nin 183,184,185 ve 187 numaralı dört ayetinde oruçla ilgili tüm bilgiler verilir. Bu dört ayeti inceleyen kişi oruçla ilgili bilmesi gereken her noktayı öğrenir. Bu ayetler şöyledir:

183 Ey iman sahipleri! Oruç sizden öncekilerin üzerine yazıldığı gibi, sizin de üzerinize yazıldı. Umulur ki sakınırsınız.

184 Sayılı günlerdedir. Sizden kim hasta veya yolculukta olursa, tutamadığı günler sayısınca başka günlerde tutar. Zorlukla dayananlar, fidye olarak bir yoksulu doyurmalıdır. Kim gönülden bir hayır yaparsa, bu da kendisi için hayırlıdır. Oruç tutmanız bilirseniz sizin için daha hayırlıdır.

185 Ramazan ayı ki; insanları doğru yola ileten, apaçık ve ayırt edici olan Kuran onda indirilmiştir. öyleyse sizden kim bu aya tanık olursa, onda oruç tutsun. Hasta ya da yolculukta olanlar tutamadığı gün sayısınca diğer günlerde. Allah sizin için kolaylık ister, zorluk istemez. Bu, sayıyı tamamlamanız, sizi doğru yola ilettiğinden dolayı Allah’ı yüceltmeniz içindir. Umulur ki şükredersiniz.

187 Oruç gecesi kadınlara yaklaşmanız helal kılınmıştır. Onlar sizin giysiniz, siz de onların giysilerisiniz. Allah sizin benliklerinize yazık etmekte olduğunuzu bilmiş, tövbelerinizi kabul edip, sizi bağışlamıştır. Artık onlara yaklaşın ve Allah’ın sizin için yazdığı şeyi arayın. Tan yerinde beyaz iplikle siyah iplik ayırt edilinceye kadar yiyin için, sonra da orucu geceye kadar tamamlayın...

Yukarıdaki Kur’an daki oruç ile ilgili bir alıntıdan surenin ayetlerinin ışığı doğrultusunda:

Kur’anda oruç hakkındaki bu ayetler den oruç ile ilğili bilmek istediğimizi her konuyu açık bir şekilde öğrenebiliriz.Bu ayetlerin dışındaki izahlar yersiz olup zihinlerimizde evhamlar yaratacağından ayetler gayet güzel durumu anlatmaktadır.
İbadetler Allah’a karşı yapılan kul olmanın getirdiği hem insanın kendisi ve hemde Allah’ı için kulluk görevidir. Genel olarak bakıldığında ibadetler bedenen yerine getirilen, maddi olarak ve hem bedenen hem de maddi olarak uygulanan üç ana başlıkta toplana bilir.
İşte beş vakit farz olan namaz bedenen yerine getirilen ibadet iken zekat maddeten uygulanan bir ibadettir. Oruç ve haç gibi ibadetler ise hem maddeten hemde bedenen yerine getirilen ibadet şekli dir. Oruç namaz ve hac Allah’a ibadet için birer vesiledir. Sebebdir.
Allah yarattığı kullarının kalplerindeki gizli iman ve inançlarını zaten bilir. İnsanlardan bunun ispatı olarak ibadetlerle gösterilmesini bekler. Hiçbir şey sebepsiz değildir. İbadetler her ne kadar Allah’a şükür için olsa da kul içinde çok sayıda faydalı fonksiyonları vardır. Genel olarak tüm ibadetler insan vücudu tarafından yerine getirmesine hitap eder. Beş vakit namazda abdestin açık yerlerimizin yıkanması ile temizliğimize hitap ettiği gibi İnsan ruhunun iç huzurunu ,manevi hazzı el kol bacakların kullanılması ile bedene sağlanan zindelik ve sıhhat dikkatten kaçmamalıdır.
Allah kullarına hayatları müddetince yaşam tarzlarını bir plan dahilinde secerelendirerek cennet ve cehennem ile mükafatlandıracağını veya cezalandıracağını bildirmiştir.
Kul ise seceresini ibadetleri ile iyilik ve güzelliklerle hareketlerini tanzim ederek cennet ile mükafatını alarak orada Salih kullar,sıddıklar,nebiler şehitler ve iyi amel sahipleri ile olmak için ibadet ederler. Böyle bir kul aynı zamanda toplum içinde iyi bir vatantaştır.
Oruç süresince dilleri,ırkları,kültürleri ve hatta renkleri ayrı ayrı bile olsa feyz içerisinde kalpleri nur,ruhları huzur dolu imanları ve inaçları kuvvetli Allah’a kulluk görevini yerine getirirler.
Bakınız bir fikir adamı ne diyor? Üç aynı rakamı alt alta yazarsanız örneğin 4 ün toplamı 12 eder. Ama aynı rakamı saf halin de dizerseniz bağıl değer olarak 444 eder. İşte ibadetlerimizdeki saf tutmalar da bunun gibidir.
Al-i İmran 103 cü ayetinde mealen <<Toptan Allah’ın ipine sarılın >> buyrulmuştur.İbadet çizgisi üzerinde. Sevgide, yardımlaşmada, itaatta, saygıda, sosyal alanda ve ibadetlerimizde beraberliğin esasını bu ayet bize ne güzel vermektedir.
On bir ay yiyip içip bize bahşedilen zevklerden faydalandıktan sonra manen ve maddeten bir yoğun bakıma ihtiyacımız vardır. Yemede, içmede,dünyevi zevklerde frenlemeye sabırla uyarak,iftarımızı helal yollarla kazanılanlarla açmak, kötü huylarımızı terk etmek,onun bunun namus ve iffetinden uzak durmak gibi oruç ibadetinin şartlarını yerine getirmek bir nevi bakıma alınan makine gibi yoğun bakım ünitesinde bir ay manen ve maddeten tedavi edilmek gibidir oruç ibadeti.

Bir önemli konu ise oruç nedir ve nasıl bir nesnedir ki oruç tutuluyor. Gerçekte elini uzatıp bir şeymiş gibi tutuluyor mu? Tabi ki hayır. Oruç tutulmaz oruç insanın kendini tutmasıdır. Belli süre içinde sabırdır sabretmesini bilmektir. Yemeyip içmemek, cinsel ilişkilerden uzak durmak, elini ysağa harama uzatmamak. Dilini kovdan kıbetten kötü sözden korumak, susmasını bilmek. Gözümüzü kötü bakışlardan göz inasından uzak tutmaktır. Kısaca elini dilini belini terbiye etmektir.

Bizleri yaratan Allah’ımız kötü amellerden ifrata kaçan alışkanlıklarımızdan, oruç ibadetimizin feyzinden bu ayın manevi atmosferinin teneffüsünden nasiplenen kullar olarak kabul buyursun. Ramazan ayı orucu tüm İslam alemine bereket ve hayırlar ihsan eylesin. AMİN.

DURMUŞ KARABAĞLI