KARDEŞ YOK
Kardeş yok, kardes yok, kardeş yok, kardeş yok, kardeş yok, yok !yok! yok! Sevincini paylasacağın ,mutluluğuna ortak edeceğin uzakta da olsa dertleseceğin kardeş yok!..sapsız, dalsız,çöpsüz kalmak .bugün sana mutluluk verebilir ..karışanım görüşenim yok dersin, ya sonra! Şakaklarına bir bir aklar düştüğünde bunları nerde ağarttın diye sorduğunda içindeki ses ve ya kim için diye sorguladığında kendini her türlü çilene değen, her türlü çilesine göğüs gerip varlığına dünyalar verilen birini elinin tersiyle itmek insanı nasıl huzurlu yapar anlamış değilim...Hangi vicdan muhasebesi bunu haklı çıkarır...Bir kardeşin ölümü her yalnız kaldığında ciğeri bu kadar yakarken yasayan kardeşin ölmüş sayılması ancak bir körlük ,basiretsizliktir.
Büyük küçük aynı anneden doğan kişilerin herbiri karındaş, kardeş tir..Abi kelimesi hiç bir dilde yok iken Türklerin kültür yapıları gereği teyze , hala, görümce gibi birçok kavramla aile bağları geniş tutulup saygınlık kazanmıştır..İşte böyle bir kültürden doğarak saygı duyulması gereken bireyler kervanının başlarından biridir ailede abi..Abi gitti mi güvendiğin duvar yıkılmıştır, gövden sarsılmış ,koruyucu, gizli kahramanın sır olmuştur...Yalnızlığında duymak istediğin ses telefonun diğer ucunda sesizleşir, kimsesizleşir...Ya abinin kaybettiği kardeş...ona ne demeli? Dünya yükünü omzuna yüklese her daim bağrını açacak , sıkıntısına koşacak, mutluluğuna ortak olacak bir varlık olması gerekirken ölümün bile terbiye edemediği bir nefsi tavırla yakasında silkeleniverilen, tutup alaşağı ediliverilen, hiç kendisi hata yapmamış gibi asla affedilmeyeceği sanılan bir ksrdeşin vebali omuzlarının yükünü şimdilik hafifletir..ya sonra? Ölüp gidenin emaneti denilmesi gerekirken yok sayılan kardeşin gerçek yokluğunu göstermesin Rabbim kimseye...çöpsüz,çekirdeksiz üzüm sahibi olmak isteyen eli memnun eder ancak oysa kardeş ele benzer mi? Kardeş canından can kanından kandır istesen de vazgeçemezsin, vazgeçiremezsin...Herkesin yeri ayrıdır kalpte Ve o kalpte herkese yeterince yer vardır..Herkesin yerini doğru yere koymak basiret, olgunluk ve erdem ister..Gününu gün ederek yasayan sadece bugünkü mutluluğunun peşinde koşanları Allah daha beter sınavlardan geçirmesin ama kul plan yaparken O Allahın da mutlaka başka planları vardır...Rabbim kimseyi düşürmesin ne gözden ne de gönülden.
Ölümlü olmak çoğu zaman canımı acıtsa da ölümden ve ölmekten korkmuyorum..Hesaba çekileceğimden korkarım ancak ben benim hesap edemediğim ama Allah’ ın hesap ettiği bir kusurum karşıma çıkarılır da özellikle kul hakkı konusunda o çetin yargının muhatabı olmaktan çekinirim..Her ne kusurunuz olursa olsun gelin affederim ama kul hakkıyla gelmeyin diyen bir Rabbin kulu iken kardeş hakkını görmezlikten gelenlere bir tavsiye babında yazdığım bu yazıyı kaleme almazsam sanki o mizan gününde " sen söylemekle mesulsun neden söylemedin? kalbleri evirip çevirecek olan ancak Allahtır" diye de ayrı bir hesaba çekilmekten korktuğum için mecbur hissettim...peki neden bu gün...Çünkü ne kadar kalabalıklara girsem ne kadar dünyalık telaşla kendimi oyalasam canım ciğerim kardeşim abimin yokluğu her yalnız kaldığımda kor gibi düşüyor yüreğime...siz diyorum o zaman o kendini hep haklı görüp başkasının aklını begenmeyen, aklı selime danışmayan, dünyayı sadece kendi merkezinde dönüyor sananlara seslenmek istiyorum...SEN HİÇ YALNIZ KALMAYACAK MISIN? Etrafındaki kuru kalabalık hangi kardeşin yerini tutar?
4/mayıs/ 2016
Ülkü Kara
Bursa
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.