- 408 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
İlah Ve Mamon Totem Miydi?
Kölelik bir mana anlaması olmakla ifade edilmişti. Yar.9:25 Nuh şöyle dedi: “Kenan’a (Ham’e ve soyuna) lanet olsun, Köleler kölesi olsun kardeşlerine” (Sam’e ve Yafet’e). Yaratılış 9:26 “Övgüler olsun Sam’ın Tanrısı RAB’be, Kenan, Sam’a kul olsun”. Yar. 9:27 Tanrı "Yafet’e bolluk versin, Sam’ın çadırlarında yaşasın, Kenan (Ham ve soyu) Yafet’e kul olsun” diyordu.
El’in sahipliği, Baal’in de sahipliğiydi. Bu sahiplik hem de koca, eş oluşun da sahipliğiydi. Mamon’un sahipliği de; Mamon’un mal mülk sahipliğinin yanında ilk kez bir de para ilahı olmasının sahiplik anlamı vardır. Bu mülk sahibi Mamaon’lar aynı zaman dilimi içinde yan yana paralel oluşumlardır. Kimi İbrani boylarının El dediğine; söz gelimi Kenanlılar da Baal diyorlardı. Aramiler de Mamon diyorlardı.
Mısırlılar da mülk sahipliği olan güce, Amon diyorlardı. Ra diyorlardı. İbrahim, yeni yeni milletlerin babası olma sürecini oluşmaktaydı. İbrahim’in de sahipliği olan El; İbrahim’e, İshak’a, Yakub’a vs. kişilere "soylarını bereketlendireceğine ve onlara mal, mülk, yurt vereceğine" dair her birine ayrı zaman içinde sözler veriyordu. Doğrudan görünüşle onlarla konuşuyordu. “Ben baban İbrahim’in ilahıyım” diyordu.
Daha önce de Nuh’a da söz vermişti Rabb. İbrahim’in ardıllarına; "Ben atanız ve babanız İbrahim’in El ilahıyım diyordu". Bu soy El İlahı olma süreci Yakup’la, İsrail’i 12 boy içinde tanımladı. İbrahim aynı El ilah imanı üzerinde tanı oldu. İbrahim de bu 12 boydan oluşan milletin ve giderek te yurt olarak verilen yerlerdeki milletlerin sembolik babası oldu.
İbrahimi millete yurt olarak verilen bu yerlerin kendi El ilahları, Baal’leri ve Mamon’ları vardır. Bu Mamonlar İbrahimi olan sentez içinde birden, birbirini yok edemezler. El Baal; El Mamon; Baal meon; beyt el baal meon; Baala el meon (Mamon) gibi yeni sentezi ifade edici oluşma olmakla birkaç El ilah ve birçok El ilahlar birlikte anılır oldular. Bu birlik içinde anılmalar El ilahlara yeni mana içerikli isim sentezini yaptırdılar.
İşte millet sentezli olmanın, yeni mana anlaması esnasında, Samir’i gibi sembolik isimler; yeni olan, Rabb’i yol olan, yeni sentezden komalarla, eski âdete doğru kendi kaçamaklarını yaptılar. Üzerlerinde baskıları kalkan Samir’iler, milletlerin El Baal’i olmazdan önceki, kendi El baal’i olan boğaya; ya da Amon’a veya Ra’ya iltifat ve tazimde bulunmaya devam ettiler.
Milletlerin El Baal’i olan Rabb, ya da milletin Mamon’u olan Rabb’i de millet olmanın sözünü verme üzerindeki El ilahlar ahti ile tekil anlamalı Rabb oluyordu. Tekilleşen anlamıyla yeni Rabb milletlere sahip olmakla hiç değilse İbrani olan milletlerin efendisi ve sahibiydi.
İşte Samiri bu kabil yeni oluşan mana anlamasından sapış yapmakla eski atalar yolu olan El ilah tapımcılığına geri dönüyordular. Yeni olan milletin Rabb’i de, bu geri tapımcılığa dönenlere, put tapıcıları diyordu.
Put kavramı böylesi bir tarihi süreç içinde ortaya konmuştu. Milletlerin tekilse Rabb’i karşısında vaki olan Samiri türü dirençler, Samiri türünde olan kişileri ve boy kabilelerini Rabbi sürecin millet olmazdan öncesine ait anlamalarının içine rücu ettirdi. Tevhidi olan Rabbi yapılar da bunu putçu yapılar oluşla belirtiliyordular. Rabb, İbrahim’in başat olan kişi sel ilahı olan, kişi Rabb’iydi.
Yeni olan, İbrahim’i Rabb temsilciliğinde millet olmanın ileri aşaması içinde İbrahim’i milletlerin rabbi olmaya başlayan eski El ilahlar sentezli güç, İbrahim’in rabbiydi. İbrahim’in Rabbi; İbrahim’e mal mülk veren ve İbrahim’in tarımsal sulamadaki suyunu bereketlendirecek (Baal peratsim) olan ilah baal, başat oluşuyla kendi iç sentezine başlayacaktı.
Baal; mülke sahip oluştu. Efendi, koca olan Mamon ilahtı da. İsrail oğulları Kenan’a girdiklerinde her yerin sahibi olan onca (birçok) Baal’lerle (Efendi ilahlarla), Baalâ’larla (sahipliği olan kadın ilahlarla) ve altının, gümüşün sahibi de olan Mamon’ları gördüler.
Baala; bu yerler kadın ilahe sahipliğinde olan yerler demekti. Kadın ilah sahipliğini ifade ederdi. Mal, mülk sahipliği olan kadın ilaheydi. Malı mülkü seçilmiş kişilerine veren ilaheydi. Baalat Beer oluşla anılmakla kadın ilah sahipliğinde olan kuyu yerin adıydı.
Baal Meon, konutun sahibi olan efendiydi. Beyt baal meon (baal ile meon evi demenin ilahi isimlerin birleşmesini yapan sentezin tescil ediliş adıydı.
Beyt Meon= Meon (Mamon) eviydi. Moab Kralı Meşa’nın dikili olan kişi taşındaki anlam; Baal-meon’du. Ve bu Beyt-baal-meon’dan iki ayrı kent sahipliği olarak söz edilmektedir. Dikilen taş o sahipliğin temsilcisi ilahı belirtmekle o yerin sahipliğini ifade eden ilah sahipliğinin ikili sentezle oluşmasının simgesiydi.
Baal peratsim; gedikler sahibi demekti. Akarsuların olduğu yer adıydı. Akarsularda gedikler açıp sulama kanalı içine suyu salma işinin sahibi olmaktı. El beytel demek te El’in göründüğü el evi demekti. Ön ittifaklar içinde ilahların gördüğü işler; köleci sistem içinde ilahların mal, mülk sahipliği olmasıyla ilahların kendi mülklerini kendi keyfi takdirlerine göre dağıtımını yapmışlar.
Beyt El (El’in evi) demek. İlerleyen sürecin mana anlamasıyla Beytullah olacaktı. Beytülmal kendi öncesinin, beyt el mal (El sahipliğindeki mal evi) olmuştu. Böylece Beyt El Mal El’in malı ve El’in hazinesi olmakla, kamunun malı ve kamu hazinesiydi.
Zaten El köleci sürece; El mal (El sahipliği olan mal mülk) demesiyle, köleci sisteme başlamamış mıydı? Ehli El beyt diyordu. El evi kişileri, el evi halkı, el evi milleti demektir. Mal mülk üzerindeki maliklik ve köleler kapsamlı mana inşasını temsilen, el evi kişileri demekti. Ehli El Beyt köle düzenli ahaliydi. Ehli beyt el. Ümmet ti.
Mamon mal mülk sahibi ve malını, mülkünü dağıtır iken zamanla para bulundu. Mamon genel bir tabirle bu buluşla servet ilahı oldu. Para tanrısı oldu. Aramice konuşan İsa, orijinal söylemle "mamon" demiştir. “İki efendiden birine; ya paraya ya Mamon’a hizmet edeceksiniz” der.
Kısaca köleci sistem ön ittifakın ilahlarını mal mülk sahibi oluşla keşif ediyordular. Gücün, malın sahipliği olan Boğa, totem değildir. Çünkü totemin kişilere dağıtacağı bir malı mülkü yoktur.
Ön ittifaklı ilahlar da birer totem değildiler. Ön ittifaklı ilahların hem malları mülkleri yoktur. Hem ilahlar, totem gibi saf kültürün temsilcisi değildiler. Ön ittifakın ilahları totem grupları birleştirmekle uygarlık temsilcisi olan kuruculardı.
Mal mülk sahibi olmakla, sahiplik, efendilik anlamı alan köleci ilahlar; her şeyiyle artık ön ittifakın ilahı değildiler. Yeni bir inşaydılar. Bunlara yine ilah denecekti ama malları, mülkleri oluşuyla ve malı, mülkü keyfi takdirlerine göre dağıtır olmakla ortaklık tanımayan Mamon, ilahlardı.
Bu nedenle ön ittifakın İnanna, Dumuzi gibi ilahından ayrılmakla ayrı tutulan anlamıyla bu yeni meliklere; EL-İL-BAAL-BAALA-MAMON-RA- AMON gibi adlar önce kişi ilahları olmakla, yeni mal mülk sahipliği içinde birçok olan çoğulluktu. Bu çoğulluk daha sonra İbrahimi millete de ilham olan Amon-Ra türü senteziyle giderek genel bir tekil ad alırlar.
Put kavramı da Mamon, Baal, Baala, El gibi ilahların El Baal, El mamon, El ilah gibi sentezleri sonrası içinde ortaya çıktı. Sentez Ehli Beyt El oldu.
Sentez merkezi yönetimin mali gücü olan Beyt El Mal oluşu, ortaya çıkardı. Put, karşısındaki senteze göre; sentez gerisine düşmeyi ifade eden kalıp manaydı. Feodal sentezin gerisinde donup kalmaktı. Feodal sisteme göre ilk inşacı köleci sistem puttu. Sanayi devrimine göre de feodal sistemli anlamalar puttu.
Milletlerin birliğini ve merkezi otoritenin gücünü temsil eden Rabb’e karşı olup, yeni Rabbi süreci görmezden gelip; bu sürecin üzerinde geriye doğru atlamalarıyla eski adetler ve eski atalar yolunda olan kişilerle ve ailelerle; kabilece sentez öncesi kendi kişi Mamon’larına tazim düzeyinde takılı kalmalar, putçuluktu.
Malı mülkü olup, bunu keyfince dağıtan Mamonlar, yeni bir sentezle merhametli ve lütfu olan Rabb’e de dönüşmüştüler. Feodal sistem köle emeğindeki verimi artırmak için efendiler eliyle merhamete, gelmişti!
Efendiler, efendinin mülkü üzerindeki küçük bir alanı kölesinin kendisi için de çalışıp, kölenin kendisi için üretim yapacağı bir zaman dilimini de kölenin kendisine ayırmalarına “merhamet” göstermiştiler. Köle emeği üzerindeki verimliliği artırma uğraşısı, fedol efendiler nezdinde merhametin altına gizlenip; efendilerin merhamete gelmesi, olmuştu.
İşte bin yıllar boyunca tek takdirce olmakla zulmünü artıran Mamon; köle emeği üzerindeki verimliliği artırma gibi somut olan birçok başka asıl gerekçeleri üzerine kamuflajıyla merhamet sahibi olmuştu.
Böylece hiç kimseyi tınmadan keyfi tekil takdir yapan Mamon’un tekil takdirli irade olmasının içine merhamet ve acıma hissini de katışla tekil takdirin içine ortaklık girmişti. Bu Mamon’un eşitsiz davranmasına karşılık, diğer bir El ilah olan Baal oluş yüzünün esirgeyen acıyan yüzü olmasıyla Mamon’un merhametli oluşuydu.
Artık Mamon keyfi irade oluşunun yanında esirgeyen merhametli irade olmakla bu ikiliğini temsil eder hisle Rabb çokluğu temsil eden, tekillik olmuştu. Tekil Rabb karşısında, hala boy, soy, aile ve kişi sahipliği içinde kalan Mamon’lar da put denen anlam düzeyinin içinde donup kaldılar. Putlar, aynı zamanda Beyt El malı (El’in malı olan kamu hazinesini) ortaya çıkaran merkezi otoriteyi de tanımıyorlardı
Mamonlar; milletlerin, âlemlerin rabbi olmanın karşısında olan köleci sistemin ilk temsilcileriydiler. Mamonlar bu ilk aşama içinde sistem inşa olana kadar merhameti bilmiyorlardı. Milletlerin Rabbi karşısında El’ler, Baal’ler, Baala’lar put kalmışlardı.
Köleci feodal mana sentezine göre ilk Mamon’du anlayışların durumu içinde kalan Mamon temsilcilik paganlığı ifade eden putçuluk olmasıyla geriden doğru etkimeydiler.
Mamon, El ve Baal mal mülk sahipliği olmakla oluşmaya başladılar. Ve bunlar mallarını mülklerini keyfi takdirle ve eşitsiz, merhametsiz oluşla dağıttılar. Böylece yeni süreci sınıflı olgu içinde kıldılar. Bu aşamadaki ilk sınıflı olguların kuruluşu içinde El, Baal veya Mamon; put değildiler.
Mamon, Baal, El, Baala türü ilahlar ilerleyen süreçlerde tek ve eşitsiz irade olmalarının yanına merhamet ve acıma hissi içinde oluşla lütufta bulunmayı da koymakla giderek âlemlerin Rabbi olan tevhidin birleşim ve tekillik veren, sentezlerine dönüştüler.
İşte âlemlerin Rabbi olur merkezi tekil otorite aşamasıyla zirve yapan mana anlamasının gerisindeki Baal’e, El’e ve Mamon’a eğilim edişler putçu tavırdılar.
Bu aşamadaki, bu anlayışla yeni Rab karşısında El ve Baal anlayışı put sayıldı. Rab, ortak tanımaz irade iken âlemlerin Rabbı olan yeni anlayışı içinde de herkese acıyan, herkese mal mülk veren ve her şeyle birlikte herkesin sahibi olandı. Bu özelliklerini kendi öncesi Mamon’du zıt türev oluşların anlayışları üzerine oluştu. Artık bu sınıflı minval üzerine olur oluşumlar içinde zengini de fakiri de ayrımsız gözetecekti.
Totem özel malı mülkü olmayan mana anlamasıydı. Totem, grubunu totem anlayış içinde ortaklaştırandı. Ve tarihte ilk kez izole bir yaşam içinde sosyal kültürü, sürü yaşama karşı totemiortaya koyan mana gücüydü.
Totem, ilk nitelikli inşa tipi oluşuyla kendisinden sonraki süreçlere yol açmayı salınmakla, ortaklaşan, özgecil bir mana anlamasıydı.
İlahlar, ön ittifaka mana anlaması olmakla inşacı oldular. İlahlar gruplar arası ittifaka ortaklaşma yaptırdı. İlahlar totemdi grupların arasındaki entegrasyon sentezini başlatan uygarlık temsilcisiydiler. İlahlar, ortak kararların sahibi olan mana gücüydüler. İlahlar totem dönemi gruplar arası ittifaka açmıştılar. İlahlar totem döneme karşı inşaydılar.
Totem; tarihi seyrediş içinde malı, mülkü olmamakla; ilk sosyal kültür izoleli, totem grup aitliğinin bir inşa türü içinde oluşun kültürüydü.
Mamon olan El ilah; mal, mülk sahibi olmakla; malını, mülkünü istediği gibi istediği kişilere dağıtıyordu. Bu haliyle bu tür mana anlaması; kişi, aile ve kabile ilahı oluyordu. Köle sahibiydi. Kararları üzerinde ve mal sahibi olması üzerinde; hiçbir ortaklık gücünü, kudretini tanımıyordu.
Haliyle kişi, aile ve kabile temsilcisi olan Mamon’a veya El’e ya da Baal’e ilah da dense de bunların ön ittifakı ilahlarla hiçbir anlam bağ ilişkileri yoktu.
İsrailiyatta ki Rabb, aynen Mamon, Baal ve El gibi karakteri olmakla bunlarla birlikte anılır, kişi ve aile ilahıydı. Sam’ın Rabbiydi. İbrahim’in Rabbiydi, İshak’ın, Yakub’un Süleyman’ın, Davud’un ve diğerlerinin kişisi, aile rabbiydi.
Özellikle de İbrahim sembolizmiyle Rabb, milletlerin rabbi olma yolu içindeki ilerleyişi ile ele alındı. İbrahim’in Rabbi olmakla ardıllarının da sıklıkla ve iman kavil içinde vurguladıkları Rab oluşla dile getiriliyordu.
İbrahim’in rabbı İsrail’i milletin rabbı oluşla tümeli olması anılırken, diğer yandan da giderek azalan önemle Mamon’du rabbin kişi ve aile Rabbı oluşu içindeki anlamları, put olmakla vurgulanıyordu.
Rabb’ın tümeli ve özel oluşla anılmaları içinde iki temel zıt sıfat vardı. Merhamet gibi, acıma gibi hiçbir irade tanımaksızın keyfi mal mülk dağıtan Mamon sıfatı yanına çok sonradan acıma, merhamet, himmet gibi Rab sıfatları da aldı. Bu iki çelişkin sıfatların yan yana söylenişlerine “İbrahim’in de, Yakup’un da ilahı olan, Rabb” denmekle; zıtların bir arada anılma olan söylenmelerine devam ediyordular.
İmparatorluklar İbrahim’i olan Rabbı alıp, âlemlere teşmil edeceklerdi. İşte bu aşamada Rabb, artık Mamon değildi. Mamon’lar da puttu.
İlah totem olmadığı gibi Mamon da ilah ve totem değildi. Samiri’nin, kendisine zenginlik ve güç veren boğası ya da sarı ineği de, totem değildi. Boğa, İsrailli millet oluşun Rabb’isi olma anlayışının gerisinde kalan dönemle bir Puttu.
30.05.2016
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.