- 452 Okunma
- 0 Yorum
- 1 Beğeni
ÇELİŞKİLER İÇİNDE BİR ÜLKE - TÜRKİYE
ÇELİŞKİLER İÇİNDE BİR ÜLKE - TÜRKİYE
Dr. Sadık Özen
Son yıllarda ülkemiz ve ulusumuz son derecede olumsuz bir tablo içinde bulunuyor. Gün geçtikçe bu ağır tablo daha da ağırlaşıyor. Geçmişten günümüze böyle bir durumla hiç karşılaşılmadı. Halkımız huzursuz ve büyük bir tedirginlik içinde. Geleceğimizden kuşkuluyuz. Ben de öyleyim.
Her gün yeni bir terör belasının haberini almaktan bıktık artık. Sokaklara ve yollara kurulan tuzaklar. Asker ve polislerin geçeceği yollara döşenen uzaktan kumandalı mayınlar. Kent içi yollara barikatlar konulmuş, evlerin içine ve altına kadar hendekler kazılmış. Buralara bombalar gömülüyor. Cephanelerle yığınaklar yapılıyor. Mahalleler savaş alanı haline dönmüş durumda. Teröristlerle güvenlik güçlerimiz arasında sokak sokak çarpışmalar yaşanıyor buralarda. Ölüm kol geziyor.
Terörist kurşunlarına maruz kalan halk; panik içinde, polis ve asker yardımıyla evini barkını terk ederek ya bir yakınının yanına taşınıyor, ya da başka bir ile, ilçeye veya köye göç ediyor..
Büyük kentlerde, insanların toplu olduğu yerlerde; insanlıktan çıkmış, kör olası gözleri dönmüş canilerin patlattığı canlı bombalarla onlarca vatandaş can veriyor. Yaşamını yitiren bu suçsuz ve günahsız insanların yakınları da çaresizlik içindeler.
Hain parmakların bastığı tetiklerle sıkılan mermiler her an yeni bir cana kıymakta. Yollara kurulan tuzaklara kurban giden ya da yapılan roket atışı ve hava saldırıları ile yaşamını kaybediyor insanlar. Şehitler, şehitler, yine şehitler Ağlayan analar, babalar, eşler, evlat ve kardeşler.
Albayrağa sarılı kahraman evlatlarımızın “Şehitler ölmez, vatan bölünmez” söylemi ile kılınan cenaze namazları. Bütün bunlar yanında izlenen yeni siyasi çarpıklıklar. Yapılan oy hesapları ve talihsiz tutarsızlıklar.
Artık bunlarla yatılır, bunlarla kalkılır oldu. Ülkemin tüm insanları gibi geleceğe olan umutlarımı korumaya çalışıyorum. Ama tüm vatandaşlarım gibi benim huzursuzum. Yaşanan olumsuzlukları izlemek herkes gibi benim de uykularımı kaçırıyor.
Uzun süredir süren terör olaylarına ne yazık ki Işid terör örgütü de eklendi. Bunlar tarafından; bir buçuk aydır Kilis’e her gün füze ve roketler atılıyor. Bu roketlerle; insanlar ölüyor, yaralanıyor, evleri yıkılıyor ve hayvanları telef oluyor. Bu durum, Kilis halkını her geçen gün daha da tedirgin etmekte, onları huzursuzluğa, umutsuzluğa, karamsarlığa ve endişeye sürüklemektedir. Yaşanmakta olan bu durumun ne zaman sona ereceğinin bilinememesi ise artık halkı isyan noktasına getirmiş bulunuyor.
Sayılan bütün bu olumsuzluklar yetmiyormuş gibi, bir gün önce sayın başbakanın istifası önemli siyasi bir kriz yaratmıştır. Bunun, var olan olumsuzlukların üzerine tuz biber ektiği görülüyor. Üstelik, ülkemizin bu ağır tablodan nasıl kurtulacağı bilinmiyor. Bunu kestirmek de son derecede zor görünüyor.
Aslında; ülkede bir çeşit iç savaş yaşanırken, öncelikle var olan olumsuzluklara son verilmesi gerekir. Bunun yerine, “Anayasa değişikliği” ve “Başkanlık sistemi” gibi aceleye getirilmemesi gereken tartışmaların öne alınması büyük sakıncalar yaratabilir. Atasözü niteliği kazanmış bir halk deyimi var. Bu durum bize “Koyun can derdinde, kasap et derdinde” denilen bir durumla karşı karşıya olduğumuzu düşündürüyor. Bu olumsuzluktan nasıl kurtulacağımızı ise herkes gibi ben de bilemiyorum.
07 Mayıs 2016
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.