- 482 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
YENİLGİYLE YENGİ
Bahar kışı yenmişti..Ağaçlar çiçeklenmiş,giderek meyvalarını büyütmeye başlamıştı.Bahardaki tazelik,yeşilin doymamışlığı içinde kendimce söyleşmeye başlamıştım.Yenilgi ve Yengi...Sonbahar,kışa,kış bahara,bahar yaza,yaz sonbahara hep yenilmiyor muydu?..Yengi ve yenilgi arasında dönenen yaşamdı.Bu yaşamla oluşan her şey yengi-yenilgi kavramından habersiz sür-git bir yaşamın içinde kendileri olmaya çabalıyorlardı..Ben de kayısı ağacıyla söyleşmeye başladım...
Önce baharı anlattık birbirimize.Kayısı ağacı poyraza karşı direnen lodosa aşık olduğunu anlattı..Lodos sanki bu aşkı duyumsamışcasına kayısı ağacının yapraklarını okşadı.Kayısı ağacına sordum.
-Önce lodosun seni sarmasıyla başlayan uyanışını anlat..
Bir baktım bir uğultu;lodosla poyraz güreşiyor,bu güreşle kamçılanan bedenim yaşamı duyumsamaya başlıyordu;sonra bir sessizlik ve yağmur başladı.Bu yağmurlarla tomruklandım.Her yanımdan çıkan tomrukların ucu tomurcuğa dönüştü,tomurcuklar çiçeğe...
-Şimdi çağlaya dönüşen meyvaların giderek sıcakta sararıp olgunlaşacak.Yaza yenileceksin..
-Evet sarı sarı olgunlaşıp aromalaşacaklar;ben de onları özgür bırakacağım..
-Sonra sonbahar gelecek,yeşil yaprakların sararacak.Lodosla poyraz yine buluşacak ve galibi bu kez sonbahar olacak...
-Evet bahara yenilgiyi unutmayan kış bu kez yeniden zafer kazanacak..
-Peki burada mağlup kim?Galip kim?.
-Galiba yenilgi ile yengi arasında dönenip duran yaşam..Yaşam her mevsimde varlığını koruyan gizemli bir güçle donanıyor..Yengi ve yenilginin güreşi de sürüp gidiyor işte...
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.