- 1386 Okunma
- 9 Yorum
- 0 Beğeni
Memleketin Gururu
Şef, Tayfur’un yanınıdaki masada, başını öne eğmiş, not almaya çalışan bir adamı fark etti. Kim olduğu hakkında bir fikrinin olmadığı adama dönüp, şüpheli bir sesle sordu.
-Pardon’! Siz kimsiniz beyefendi?
Adam, sıkılgan, bir yandan kalemini defterini kucağındaki çantaya sokuşturmaya çalışıyor bir yandan da şefe,
-Ben, Metin Nart, beyefendi, öyküdeki yazarım, dedi. Röportaj yapıyorduk.
Şef, gürültülü bir kahkaha atıp, tekrar döndüğü Tayfur’a alaylı bir edayla,
-Bu kadar hayal kurma oğlum. Ne demiş atalarımız, “Hayalle yaşayan, bok içinde ölür” dedi.
* Öykümde kullandığım fotoğraf/resim bana ait değil, internetten alıntıdır.
YORUMLAR
MEMLEKETİN GURURU-Nitemtran
Bilgisayar programcısı biyografik romanını yazmak isteyen amatör bir yazara bu şansı verir. Finans uzmanı finans departmanlarının karmaşık olan işlerini çok kolaylaştıran bir bilgisayar programı yazmış, ülkesinde kimseyi inandıramadığı bu programa ABD ‘den talep gelmiştir. Programcı bu talebe olumsuz yanıt verip, ülkesindeki ilgisizliğe rağmen mücadelesini ülkesinde sürdürerek sonunda bu mücadeleden galip çıkmıştır. Amatör yazar zorlanarak onun anlattıklarını not alırken bu duyarlı tavrından da duygulanmıştır. Ülke için yaptığı bu hizmetten dolayı ödüllendirilmiş, hayat standartları iyice yükselmiş ve çalıştığı şirketinde CEO’luğa terfi etmiştir. Evvelce yüz vermeyen kızlar artık peşinde dolanmaktadır.
Ve sürpriz gelişme! Bilgisayar programcısı aslında hayalperest bir muhasebe memuru olarak kaytardığı kafede hayaller kurarken şefine yakalanmıştır. Bu öykünün yazarı da onun hayallerini yazarken… “Hayalle yaşayan, *ok içinde ölür” Yok, yok, öyle değil; “hayalle yaşayanların anlatacakları hikâyeler ölümsüz olur.” Selamlar, saygılar…
nitemtran
Saygılar bizden Kemal Abi.
Sağlıcakla,
Bence de çok başarılı bir yazı ' kahramanımız hem yazmış hem yönetmiş hem oynamış ' işin doğrusu hayranım sizin karakterlerinize kendini repliklerinizi konuşturma yeteneğinize ve . tam aksine' ilk baştan beri beklediğim bir finaldi .yani sürpriz olmadı bana :)
Keyifli ve günün yorgunluğuna iyi geldi .!
Teşekkür ve Sevgilerimle ..
nitemtran
Teşekkür ederim Beren Hanım.
Sağlıcakla,
Sevgili dostum Nitem.
Niye öyle diyorsun hayal olmadan olur mu?))))) hani hep diyorlar ya bir işte başarılı olmak için önce başarıyı hayal edeceksin diye. Yoksa bizi kandırıyorlar mıydı?))))
Keyifle okuduğum güzel bir öyküydü kutlarım.
Kaleminize emeğinize sağlık.
Saygı ve sevgilerimle.
nitemtran
Teşekkür ederim. Nice güzel öykülerde buluşmak üzre.
Sağlıcakla,
Çok sürpriz oldu. Hiç tahmin etmedim. gerçi öyküde ana karakterin kullandığı argo ifadeler dikkatimi çekmedi değil. Metin Abi öykü çok güzeldi. En güzel tarafı ise olayın yazarın ağzından değil de diğer karakterin ağzından anlatılması. Bu konuda çok başarılıydı.
Öykünün konusuna gelince memleketimizde maalesef bazı meslekler utanç vesilesi olarak görülüyor. örneğin Avrupa'da bir adam çok rahat temizlik işçisiyim diyebiliyorken bizde söylemeye çekiniliyor. Esasında gurur iyi bir şeydir. Fakat burada vurgulanan kültürel olarak sahip olduğumuz komplekslerin hayatımıza, karakterimize etkileri.
Tebrikler, saygılar
nitemtran
bu postmodern edebiyatta her şey ters yüz ama ufak ufak alışıyoruz biz de.
Bir üstkurmaca denemesiydi. Kendimi oraya sokana kadar ne çektim anlatamam. Başta mı olmalı, sonda mı? Nasıl olmalı? Bir yığın yap boz oldu.
Bundan sonra metinlerarasılık denemeleri de yapmaz elzem oldu. Sen ne düşünüyorsun bu konuda? İlgini çekiyor mu?
Sağlıcakla,
Yahya Oğuz
Yahya Oğuz
Zekice kurgulanmış bir öykü. İç içe girmiş ama karışmamış. Bayıldım.
üç defa okudum bu arada, şüpheye düştüm kendimden şimdi :))) Teşekkürler
Saygılarımla
nitemtran
Beğenmenize sevindim.
Sağlıcakla efendim,
Bir öyküde olması gereken her şey var. Bir diyalog cümlesi ile başlaması okuyucuyu derhal öykünün içine çekiyor zaten. Sonrasında gelişme ve sonuç bölümüne ustaca serpiştirilen karşılıklı konuşmalar da öykünün bir çırpıda okunmasını sağlıyor. Hayal içinde hayal. Öykü kahramanının hayali ile yazarın hayali arasında bir çekişme kokusu aldım finale doğru.Finalde ise yazarın hayali ipi göğüslüyor ve okuyucu ters köşe.
Hayal kurma konusunda ise şefe katılmıyorum. Hayali kurulmamış hiç bir şeyin gerçekleşme şansı yoktur.
Tayfur hayal kurmaya devam etsin ama mesai saatleri dışında :)
Keyifli bir öykü olmuş okumak iyi geldi.
Teşekkür ve tebrikler.
nitemtran
Ama, bir şef de vardır her zaman.
Sağlıcakla,
Kemal Sunal"ın, bir filmi aklıma geldi okurken. Hayali bu kadar derin yaşamak yaşatmak da güzel. Yani, hayalindeki olmasa ne olur.
:)
nitemtran
teşekkür ederim kıymetli yorumunuza.
Sağlıcakla,
Benim yazılarından tanıdığım Metin Nart karşısındakinin
ne mal olduğunu daha ilk cümlesinden anlardı.
"Hadi ülen sen kimi kandırıyorsun. Karşında keriz mi var?"
der kalkardı.
O zamanda bu güzel yazı nasıl yazılırdı ki?
Ne kadar akıcı ve sürpriz finalli bir yazı!
Kemal Dostumun OTOBÜS-2 yazısından sonra bu yazı kaymak gibi geldi.
Zira onun yazısı da kadayıf tadındaydı.
Selamlarımla...
nitemtran
Bu aralar postmodern edebiyata sardım. Oku oku bitmiyor. Bugüne kadar bildiğim her şeyi ters yüz etti desem abartı olmaz. Böyle bir denemeydi.
Öykü hızlı bitmişti ama o Metin Nart'ı öyküye sokmak ne kadar da zormuş. 3 gün uğraştım.
Sağlıcakla kalın,