YORUMLAR
İlgi ile okuduğum güzel bir yazıydı. Senin kaleminin ürünü olunca daha da bir güzel ve heyecanlı olmuş.
Selam ve sevgilerimle.
Kemnur
Kıymetli Kemal Hocam.
Kaleme aldığınız kraliçe Catherine’nin hayat öyküsünü okuyunca Osmanlıdaki hanedan çekişmeleri geldi aklıma, demek dünyanın başka krallıklarında da o dönem farklı ırktan insanlar evlilik yoluyla kraliyet saraylarına girebiliyordu. İktidar mücadelesi, mezhep savaşları ve kraliçede olsa ülkenin kaderini belirleyecek kadın kıskançlıkları oluyormuş.
Nefis yazınızı ve tabi ki usta kaleminizi hayranlıkla kutlarım.
Kaleminize emeğinize sağlık
Saygı ve sevgilerimle.
Kemnur
Gerçeği söylemek gerekirse,
sana da , Sami Hocaya da hayranım.
Evet ! O da doğru yazın ca güzel yazıyorsunuz da.
Ama benim demek istediğim başka şey;
Bu vakti, bu enerjiyi nereden buluyorsunuz?
İşlediğiniz konularda hiç kapağı açılmamış konular.
Sağ olun var olun.
Selamlarımla...
Kemnur
Ne kadınmış ama, dememek imkansız. Kraliçe Catherine'nin, yazında adı geçen, Navarre Kralı Henry ile evlenen Margaret’i anlatan bir film izlemiştim. "Kraliçe Margot". Margot'u oynayan Isabelle Adjani bu filmde çok güzeldi.
İşin garibi, 30 bin Protestan'ın öldüğü bu Saint Bartelemy katliami Margot evliyken olmuştu. Demek ki annesinin planıymış tüm her şey.
Kadın amma da doğurmuş! O kadar oğuldan adam gibi bir yönetici çıkmaması da garip. Yoksa damadını niye kral yapsın ki?
Kalemine sağlık.
Sağlıcakla,