- 1354 Okunma
- 8 Yorum
- 2 Beğeni
Serenat III
Okuduğunuz yazı Günün Yazısı olarak seçilmiştir.
Kalb-i nar
İlk aşkın coşkusu son aşkın huzuruyla kalbime nar, günaydın tazeliğinde sevda kokusuyla geldin...
Sokaklara atıyorum kendimi; çiçeklerin, böceklerin, tomurcuğa durmuş ağaçların sevinci ışıldıyor yüzümde. Merhaba diyorum etrafa, karşıya geçmek için bekleyen adam karşılık veriyor gülümseyerek.
Güneş muzip mi muzip...
Nisanın büyüsüyle süslenen doğaya katıyorum kendimi, dalga dalga sarısı, yeşili, moru, kırmızısı medcizirlerle sana sürüklüyor yüreğimi. Baharı kucaklıyor arandığım kokun, tenine değsin diye rüzgarlarım ıslık ıslık eşlik ediyorum şarkımıza. Papatyalar göz kırpıyor beyaz yapraklarıyla içimdeki haylazlığa, “seviyor!”.
Uçuş uçuş aklım, selamlaşıp hal hatır soruyorum tanıdık yüzlere, bir hal var sende diyorlar. Susup susup, gülümsüyorum, deli deli hallerdeyim. Çingene adam içtiği sigrayı uzatıyor kadınına geçip giderken yanımdan. Dumanlarını bırakıyorlar arkalarında...
Durağa atıyorum kendimi, kucağında çocuğuyla dileniyor Rumen kadın. Önümde durduğunu farkettiğimde göz göze geliyoruz. Öğenci çocukların harçlığına ortak olmak istiyor, sonra telefonuna gömülmüş uzun saçlı gencin önünde duruyor. Daireler çizerken kadın ordan oraya, içimdeki aşk kadar görünmez diyorum kendi kendime.
Karşıdan karşıya geçerken “ seninle dünya çok güzel“ diye sesli düşünüvermişim meğer, etraftakiler dönüp tuhaf tuhaf yüzüme bakıyorlar. Peşimden sürüklüyorum evreni, hükmüne kapılıp hislerimin.
Bir insan diğer bir insanla nasıl bu kadar örtüşür her duygusuyla, şaşkınlığını taşıyorum. Telaşına kapılıyorum daha çok sevmenin, ruhun ruhuma düştükçe birebir eş.
Cennetim, ölüm bedene karanlıktır ve toprak yağar üzerine üzerine...Buyüzden de; birbirlerine gömülmek ister aşıklar, mabedi olsun diye biri diğerinin. Lahitlere kazılır gibi sevdiğine yazılmaktır arzu hal. İsminin kaç haliyse sende sedam, fırtınasına tutulur kuşun kanadına takılan umutlarımın.
Kaç vakti varsa efkarımın sarhoşluğa kurulu anlarında, saliserlere bölünerek çoğalma çabasındadır seni sevmelere hasretim. Yari koynunda yaşatma coşkusuyla, içinde tutmak ve bırakmamak son nefesini. Mecali kalmazken ah ile dirilmek yeniden. Uzun uzun ölmek diz dize, göz göze tutkuyla. Evrenin aynasında ay tutulması, üşüyüp gölgesine güneş düşmek.
Nasıl düştüysen kalbime öyle kalacaksın, son nefes gibi çekip içime bırakmayacağım.
Yok ötesi, tamamlamışken yarım kalmışlığı, iklimin iklimim dört mevsim. Yürümeyi öğrenmiş bir çocuğu salar gibi sokaklara... Cemre düşen toprağın mucizevi dirilişiyle nevbaharın kokusunu çeker gibi düşmek bir adamın yüreğine...
Çöl ortası yalnızlık gibiyken dudaklarımda susuzluğun arzusu, gelişine nazire yeşillendi içimdeki vahalar.
Canözüm, damla damla yudumladığım son yudumum. Üşürken dışımdaki mevsimler ısınmak dört iklim yaz-bahar cennetinde.
Senden kalma vişne tadı sarhoşluğum, dolup dolup boşalan kadehin kıpkırmızlığına çakır keyf vurgunluğum. Sen benim en tatlı çılgınlığım; sevmenin şerefine doldurduğum kıpkırmızım...
Huzurla gözlerimi açmak güne, saçlarını okşamayı unuttuğum içimdeki afacan çocuk, şefkatle, özlemle, iç çeken ağlamak gibi doyumsuz bekliyor...
Huzurum, bize her gün nisan!
ne kadar bensin içimde
ne kadar ilk
ne kadar son baharsın
Sen uyurken, bütün karanlıkların üstünü örtüyorum gece mavisi saçlarımla...
sude nur haylazca
Beyaz ve Ayla Çelik’in "Bağdat" Düeti
YORUMLAR
Âh bu mevsimlere kafa tutan çiçekler ve ayrılıklara kafa tutan sevmeler..
Kalbindeki sevdâya hayran olmamak elde değil..
Ne derin ne büyük ve ne serin bir sevda nâr olan âşkın kelimerindeki bu..
Bu serinin her birinde de bendeki aynı hayranlık beklenen ve gelene tüm kâlbi yoluna serip sevgi ile sarmak..
Çok güzel yine..
Râbbim kâlbince güzel yaşatsın sevdanı da sevgili şâirem..
Tebrikler ve sevgilerimle.
"Serenat'a '' devam !
Hüsn-ü Aşk ; Aşk-ı derun; Aşk lal ; Ve sizden akıp bize bulaşan ;Kalb-i nar’a , tövbeler tövbesi !
‘’Aşk çanları tüm renkleri siyaha boyarken
çığlıklar yaprak yaprak dökülürken
sözcükler hoyratça sökülürken
pençe pençe yalanlarla parçalanırken
düşünceler, düşünceler ve âşk hiçleşirken ‘’
‘’ düşünceler ve âşk hiçleşirken ‘ içimde …Sen duyabiliyor musun beni ? Hangimizin hikayesi gerçek . Hangimizin masalı yalan, biliyor musun? Ve nisan yağmurlarından sonra sana :
‘’ey sebebim
hüzün memba ,hüsran yağmurdan sonra
ben yağmusam eğer
ıslanan sen, ıslatan bensem eğer
gözüne düşen saçlarını çekme
eğer onları düşüren bensem eğer…’’
Bensem eğer ,sen'deki her duygunun köz'ü;kül'ü olacağım,bendeki aşkı'n..Ve yine son kez söylüyorum.
Hüsn-ü Aşk ; Aşk-ı derun; Aşk-ı lal ; Ve sizden düşen bize bulaşan ;Kalb-i nar’a , tövbeler tövbesi ! …Adı Aşk’sa eğer !
"Serenat'a '' devam !
Sevgiler
deniz_tayanç1
Ben de sevindim, esen kalın, sağlıcakla...
Aynur Engindeniz
Merhabalar şairem,
Yazını pür dikkat okudum. Yine hissiyatlı, naif bir yazı çıkmış ortaya. Lakin izninle söylemek istediğim hususlar var. Örnekleriyle belirtmek istiyorum. Umarım senin için yapıcı bir eleştiri de bulunmuş olurum.
...
Öncelikle ikilemelere fazlaca yer vermişsin yazında. "dalga dalga, göz göze, Susup susup, deli deli..." bu tür bir yaklaşım okurken akışı zedeleyebilir ve okuyucuyu sıkabilir diye düşünüyorum.
"Nisanın büyüsüyle süslenen doğaya katıyorum kendimi" Burada "Nisan ayının büyüsüyle" diyerek daha detaycı bir tasviri yararlı buluyorum. "Nisanın büyüsüyle" dediğimiz vakit bu bir isimde olabilir, yahut kelimeye yüklenmiş başka kapalı anlamlarda olabilir...
"Çingene adam içtiği sigarayı uzatıyor, çingene kadına geçip giderken yanımdan. " Burada virgülü yanlış yere koyduğunu düşünüyorum. Eğer yeri bura ise virgülün; anlam kayması var deriz. Adam sigarayı uzatıyor -ve bekliyor- Çingene kadın geçip giderken mi uzatıyor sigarayı yoksa sigarayı uzattıktan sonra mı geçip gidiyor yanından? Bir ihtimal daha var. Sen duruyorsun. Onlar sigaralaşırken kendi aralarından, senin yanından geçiyorlar. Burada esas aranılan şey ise kadın ne yapıyor? Belli ki adamın yanında duruyor. O vakit virgül "çingene kadına," dedikten sonra konmalı. Bir husus daha var. 2 tane "Çingene" uymamış. Ya adamı çingene yap ya kadını.
Ya da "Çingene adam içtiği sigarasını uzatıyordu kadınına, geçip giderlerken yanımdan." diyebilirsin.
"Bir insan diğer bir insanla nasıl bu kadar örtüşür her duygusuyla, şaşkınlığını taşıyorum." Şaşkınlığını taşıdığın duyguyu orada daha belirgin göstermelisin. 2 eylem birbirinden bağımsız duruyor. Onları birbirlerine bağlamalısın şaire hanım.
"Cennetim, ölüm bedene karanlıktır ve toprak yağar üzerine üzerine...Buyüzden de; birbirlerine gömülmek ister aşıklar, mabedi olsun diye biri diğerinin. Lahitlere kazılır gibi sevdiğine yazılmaktır arzu hal. İsminin kaç haliyse sende sedam, fırtınasına tutulur kuşun kanadına takılan umutlarımın." Bu kısım şahane. Helal olsun diyorum. Betimlemeler oturmuş. Arapça ve Farsça kelimelerde uyumlu olmuş...
Saygı ve sevgilerle...
Kırmadan, dökmeden, incitmeden sevmek... Ne uzak kavramlar bana! Belki de bu yüzden sizin yazılarınıza karşı bir hayranlığım oluştu. İnsan her zaman kendinde olmayanın arayışındadır. Ben bugüne kadar sevgimi anlatabilecek bir yazı yazmadım, yazamadım.
Fazla mütevazisiniz, Çırak kavramı sizi niteleyecek bir sözcük olmaktan çoktan çıkmış. Sevginin rahatlığında, yazmanın ciddiyetinde olduğunuz aşikar.
Saygılar...
-Sude Nur Haylazca-
Bir yazan olarak olmusum deyip ukala tavirlar takinanlar vardir ya iste onlar olsalar da hic olmamistir, ciraklik iyidir. Ciraklar hep daha iyiye varmak icin emek verir ve algilari aciktir. Cocuk ruhunu ve cikrak ruhunu kaybetmemek insani iyiye götürür her alanda.
Herkes kendine göre yaziyor iste. Ilginiz icin tesekkür ederim.
saygilar.
Kelimeler kifayet etmese ne olur ki?
Bu duygulara Nisanın son kapısında rastlamak ufkumu aydınlattı.
Duygular uçtu geldi, sözcükleri aşarak...
Gecenin ve günün yazısı...
Çok saygımla.
-Sude Nur Haylazca-
saygilar.
Aynur Engindeniz
Selamlar.
-Sude Nur Haylazca-
Sanirim duygularim, duygu olmazsa yazmanin anlami olur mu ki?
emir___can
-Sude Nur Haylazca-
Tesekkür ederim, icimden geldigi gibi yaziyorum aslinda, yine de güzel olmasi icin elimden geldigi kadarini yapmaya calisiyorum.
isin sirri güzel sevmek sanirim, samimiyet, yazmak kolay yoksa... Önce gercekten sevmek degecek kisiyi.
iyiyi güzeli, güzel olan her seyi sevmek.
her zaman daha iyiy varmak icin emek vermek gerekiyor bir de.i
elimden geldigi kadarini yapiyorum iste. cirak olma cabasindayim.
sagolun.