Güven

• 16 Nisan 2016 Cumartesi 14:15:08

İlkbaharın gök yüzünde türlü türlü kuşları ötüşürken bir ateş düştü gönlüme alev alev
ve şu an dumanın tortusunu diziyorum beyaz sayfaya; Yaz yağmurları ıslatirken gönüllü , mor erguvanlar çiçek açıyor bahtıma yine.
Ve ben bir insan olma çabasında zırıncırken burnumun ucunu göremediğimi anladım
ne kadar hayalleri kovaladım, dervişliği men ederek Mevlanın döndüğü gibi döndüm döndüm insan aramaktan yoruldum kökümü kesildi insanlığın.

Baş dönmesinden körleşen ömrümün bilançosu önüme sükut bugün yine.
Bu hayatımı hep başkaların mutluluğu için harcadım diyebilirim her nedense belki bu yüzden
hep insanın canını yakan,dostun sevdiklerinin sözleri hançer ile kıyıyor yüreğe
Derler ya bir yaşıma daha girdim , ve öğrendim ve hala öğreniyorum bir şeyler
isde ondandır ki kimseye güvenmiyorum,tek iradem Rabbim olmuştur.
Bazen derim ki keşke bir güven pazarı kurulsa da , neşeyle satın alsak ve bizler hasret gidersek kardeşliğe dostluğa doysak artık bir Zülfikar olsa öldürse güvensizliği. Peki neden böyleyim neden böyleyiz , böyle olduk acaba ?

Haramın helal , helalın haram gibi düşücelerle formate insanlar görüyorum çevremde; barcodları bip bip ediyor dünyamızda moda ürünleri için sıraya durmuşlar renga renk
ve bu git gide artıyor ne prensip ne bizim Türk kültürünün eğitimini göz önüne alıyorlar.
Gözünün içine baka baka yalan söyleyenler varya hiç kaçmıyor gözümden artık,konuşurken mimiklerin ses tonları "do re mi mi mi" hani 6inci hisli insanlar vardır, hisedince bu ne bela bir his diyorum ,yetmiyormuş gibi gördüğüm korkunç rüyaları hep hayıra yora yora yorulmuşum ,yaşamak için aralarında , neden mi yalnızlık, Allaha masustur diye , şeytanın askerleri bana ulaşınca acılarım tavan yapıyor amma ben bu savaşı kayıp etmedim henüz;
Ne kadar kurşun yediğimi sayamadım yıllarca ve ben yıldımı yılmadım , yıkılmadım ayaktayım diyebiliyorum halen,işin iyi tarafı zamanla sabırla o mermilerin kendilerine dönmelerini görmemdir kendi ektiklerini biçiyorlar patozlarla.

Nesli tükenmiş adam gibi adam dediklerimiz ve bildiklerimiz bile erirken buz gibi nesine güvenirsin bu yalan dünyanın deyip durur oldum.
Herkes birbirini çekemiyor , kah siyaset görüşlerinden kah spor maçlarından kah vejeterien kah geşcinsel sarışın, esmer, şişman, zayıf ,yetmiyor artık nerelisin yani hangi memleket şöyle deyim "memleket nere kardaş? Hangisini anlatayım ?

Kusursuz insan oldular öyle bir hastalık ki,Angelina jölie ,Brad pitt oldu koridorlar hepsi
kibir dağını aşmış aynalarını nereden aldı bunlar? Oysa maksat onlar olmak değil kendin olmak bir başarıya bir düşünceye imza atmaktır gerçek mana budur gerçek var oluş , başkalarının gölgesinde sürünen paspas olmayı kabul etmişler çoktan, onların gölgesinde yaşarken dinden ve dürüstlükten bana asla bahsetmesinler, dedim ya bir hastalık işte ya başkasının maskesiyle ya çarşaflarıyla yaşamayı kabullenmişler köleliği çoktan! Agızlar kokmuş sahtelikten dırdırlardan.

Ey insanlar söyleyin nereye böyle kimliğini yitirmiş insanların arasında kimlikli insanların değeri ne kadar olur ki, ben ne kadar konuşsam söylesem onların bir kulağından girip öbüründen çıktığınıda biliyorum dedim ya bunlara bir lokman hekim gerekiyor ,unutmayın değeriniz kadar edersiniz , bir avuç toprak kül olmak çok yakın.

Bazen dini düşünce bilgim olmassa bu insanoğlu bir Ademden ve Havadan olduğundan bile şüphe edilecek ispatlar sergiliyor derim, mide lazım götürmesi için düşündükçe bu halleri halimiz yaman oldu belki yaşlanıyoruz mu olgunlaşıyormuyuz büyüyoruz belki düşüyoruz çukura!
Bir kahvenin kırk hatırı vardır diyerek yetişmiş bir ılk ,günlük selam verdiği aldığı yediği içitiğine ihanet ediyor, saklambaç oynuyor , bu tür düşüncelerinde barınırken başkalarınında oynadığını sanıyor. Bu yüzden güvenim kalmadı işte

Gece ve gündüz yan yana düşse de hiç karışmıyor anlamadılar mı, iyi insan iyidir kötü de kötü,
gecelerinde gördükleri aya güneş diye diretenlerin sonunu merak etmiyorum değil,
Ay aydır güneş de güneş , güneşe ay demem aya güneş. Bir cennet yolcuları birde Cehenem vardır .
Meleki ve şeytani duygularla yaşayıp , ve bunları dağıtanlar.
Dağıtırım gülleri insanlık gül olsun diye ,har dağıtanların ömrü zor olsun diye..Ayşe Kavak
Fazla uzatmayım okuyan olur, okuyamayan oysa ben okusunlar isterim, iki tür insanlık vardır ,yardımcı , kaldırımcı !
Yapıcı insanlar vardır birde yakıcı biri yapar biri yıkar. Birda taşıyan taşınılan ,hep
bir de çoban vardır bir de sürü çoban ne derse yürür hep sürü.
Peki siz kimlerdensiniz?

Ayşe KAVAK