- 623 Okunma
- 2 Yorum
- 0 Beğeni
Noktalı Satırlar...
Ağızları süt kokan masum yavrucaklara tecavüz ediliyor, adı adam (!) olan adamlıktan nasibini almamış insan demeye utandığım sapıklar yüzünden üç, beş yaşındaki çocuklar, bağırsakları parçalanırcasına tecavüze uğrayıp katlediliyor...
Anne demeye dilimin varmadığı, şehveti için, etini kasaptaki koyun misali teşhir eden bazı yaratıklar hamile kalınca o masum, o günahsız bebekleri acımasızca katlediyorlar. Çöpe ekmeğin bile atılmasının günah olduğu bilindiği halde, katledilerek, parçalara ayrılarak insanlar bir çöp gibi, çöp tenekelerine atılıyor...
"... Kim, bir cana veya yeryüzünde bozgunculuk çıkarmaya karşılık olmaksızın (haksız yere) bir cana kıyarsa bütün insanları öldürmüş gibi olur. Her kim bir canı kurtarırsa bütün insanları kurtarmış gibi olur." ayeti kerimesi bilinmiyorsa Kuran okumanın ne anlamı var? Biliniyorsa, bu vahşeti yapanlar sağ duyudan ve idrakten yoksun, ruh hastası, kişilik bozuklukları olan insanlardır. Ne acıdır ki, bu vahşeti yapan mahlûklar ya islamiyeti bilmiyorlar, ya müslüman değiller, ya da onların anladıkları islamiyet budur. Dört hak kitapta da ’öldürmeyin!’ yazdığı halde bilmemeleri ne garip...
Koruma isteyen şiddet mağduru kadınlar, sapkın, sadist kocaları ya da sevgilileri tarafından acımasızca öldürülüyor…
Cenaze nakil araçlarından kaçak sigaralar çıkıyor…
Hendekler, çukurlar kazılıyor, bombalar döşeniyor, askerimiz, polisimiz şehit ediliyor..
Eşkıyalar şehirlere inip terör estiriyor, masum insanlar katlediliyor...
Ata yadigârı vatan topraklarımız bir avuç hain yüzünden bölünmek isteniyor...
Bankalar soyuluyor, kadınlar soyuluyor, fuhuş artıyor, çocuk yaşta gelinler, babaları yaşındaki adamlara satılıyor...
Adına ’töre’ denilen cahiliye devrinden kalma saçma sapan gelenekler yüzünden kan davaları, cinayetler devam ediyor...
’Eti senin, kemiği benim ’ deyip de, bilgi öğrensin, kültür öğrensin diye öğretmenlerimize emanet ettiğimiz yavrularımız, bazı kendini bilmez, sapık ruhlu ve kişilik bozukluklarına sahip, -utanarak ve üzülerek söylüyorum- eğitimden ve edepten yoksun kişiler tarafından taciz ediliyor, tecavüze uğruyorlar...
Adına şeyh, derviş veya bilmem ki başka ne ad verilir, böylesi din cahili yobaz insanlar yerden mantar gibi türüyor... Ki, son peygamberimizin Hz. Muhammed (sav) olduğu, son dinin İslam olduğu ve son kitabın mukaddes kitabımız Kuran-ı Kerim olduğu bilindiği halde...
Türbelerden medet umuluyor, ağaç dallarına bez parçaları bağlanıp, okunmuş lokumlar, bisküviler dağıtılıyor, dualar ediliyor...Fallar bakılıyor, gelecekten haberler veriliyor... Ki, gaybı yalnız ve yalnız Allah’ın bildiği bilinirken... Bilinmiyorsa şayet, bu eksiklik doğru bilinen yanlışları yapanlarındır. Laf açıldığında müslümanlıktan, dinden, imandan ödün vermeyen, cumadan cumaya camiye gitmekle dinin tüm vecibelerini yerine getirmiş olduğuna kanaat getiren bazı yarım akıllı din cahilleri ve gösteriş meraklıları, doğru bilinen yanlışlar kendilerine hatırlatılınca neden aslan kesilirler, bu da ayrı bir konu...
Öz baba kızına, öz ağabey kardeşine, öz amca yeğenine, dede torununa tecavüz ediyor, mide bulandırıcı ensest ilişkiler yaşanıyor...
Sapıklar, sadistler, katiller, ruh hastaları ellerini kollarını sallaya sallaya aramızda dolaşıyor…
Bu yazdıklarımı kaç kişi üzerine alınır? Kaç kişi kabul etmez? Kaç kişi katılır?
Bu yazılanlar ne bir senaryo ne de kurgulanmış bir roman...
Bu yazılanlar ne bir film fragmanı ne de bir tiyatro sahnesi...
Bu yazılanlar uzayda yaşanmadı…
Bu yazılanlar hâyâl değil, gerçeğin ta kendisi…
Bu yazılanlar benim cennet ülkemde yaşanan olaylar...
Düşündüm, düşündüm ve dedim ki; İstisnası mutlaka vardır, şairler de olmasa ‘’güzel‘’ olan her bir şeyi unutacağız, hatta lügattan falan da çıkartacağız. Güzelliklere hasret kaldığımız anlarda hassas, duygulu, güzel kalpli şairler karşımıza çıkıyor ve o şiirleri de güzel kalpli müstesna insanlar okuyor. Bizler de ‘’İyi ki şiirler varmış, demek ki "güzel" diye bir kelime de varmış.‘’ diyoruz.
Ne mutlu böylesi güzel kalpli hanımefendilere, beyefendilere…
Ne mutlu şiirler yazan, şiirler okuyan herkese…
Ne mutlu ülkemde böyle güzel asil insanların olmasına…
Demek ki güzel insanlar bu dünyada hâlâ yaşıyor…
Bu satırları okuyan güzel kalpli, güzel düşünen, güzel niyetli güzel insanlar...
Sizi seviyorum.
Vecdi Murat SOYDAN
09/04/2016- Isparta
YORUMLAR
Ne Mutlu İnsanım ' İnsan ayırmadan İnsanı seviyorum diye bilene .!! .Ve ne Mutlu edebince yaşayıp yaşata bilene..
İnsan olmanın Irkı ve dini yok ' ..
Sevgiler..
Yaşanmamış Aşkların Şairi
Şiir tadında, sağlıcakla, sevgiyle kalınız Beren Hanım.
Ne deniLebiLirKi bunca doğru yerinde oLan sözün üstüne. . NE MUTLU TURKUM DIYENE.. NE mutLuki siz gibi diLe getiriLen sözcükLeri bizLere ulastiranLara.. tebrik ederim begeniyLe oKudum .. Kaleminiz susmasin sevgiLerimLe..
Yaşanmamış Aşkların Şairi
Sağlıcakla kalınız... Teşekkürler.