sorgulama -ıı-
" Şu dünya bir rüya imiş
ukbada görürsün ne müthiş hakikatmış"....... Mehmet Akif Ersoy ( inşallah doğru hatırlıyorumdur)
Her insan bazen mutlaka bunaldığı zamanlar olur, işte bende böyle bir zaman geçirdim. Her şey anlamsızdı, dünya yalansa kadın hep tuzaksa, erkek avcıysa ve güzel olan her şey haram, günahsa yaşamanın , çalışmanın ne anlamı var diye düşünüyordum... Oysa bu düşüncemin adı ne islam, ne de dindi. Etrafıma baktığımda islamı yaşamak isteyenler hep kıskaç altında tutuluyor, sanki onların gezmeye eğlenmeye hakkı yok. Bu nedenlede hep ikilik ortaya çıkıyor. Tabiki üzülüyorum, oysa din hepimize inmiştir sadece kapalılara hac’ca gidenlere veya namaz kılanlara inmemiştir ki, öyle değil mi ? İster açık ister kapalı ister hıristiyan ister yahudi kim bir güzellik yapıyorsa taktir edilmeli diye düşünüyorum.
Bediuzzaman’ ın " Bu dünya neden herkese terakki dünyası olsun da bize alçalma ( tedennî ) dünyası olsun ? " diye soruyor. Ne güzel söylemiş, nasıl bir ışık olmuş benim gibi karamsar insanlara...
Hz Muhammet s.a.s Efendimiz " Hiç ölmeyecekmiş gibi çalışınız " buyuruyor. Zevk almadan çalışılır mı peki ?
Ama garip müslümanlar her türlü zevkten ve kainatın donattığı sofradan aç kaldırılmış, Kuran’ı Kerim’in özünden koparılmış. Bu özden kopan insanı da açlık ve sefalet sarar ve diğer milletler de leşlere üşüştükleri gibi üzerimize üşüşür, varlığımızı ve şerefimizi dinimizi, haysiyetimizi tarihimizi imanımızı talan ederler.
Bugün hiç de islama uymayan tahripler ve tahammülsüzlükler dört bir yanımızı kuşatmış, tasavvufun güzellikleri telkin eden hayat tarzından mahrum kalmışız.
Yüreğimiz bir haberle daha yandı, Konyada meydana gelen 17 canın şehit olduğu ihmal. Ama garip olan yine sindirilmiş müslüman kardeşlerim günah olur korkusu ile şikayette bulunamıyorlar, yoksa onlarında içleri yanıyor. Sanırım Allah’a haval ettiler. Bence aciz aklımla diyorum ki ; Eğer kişi gerçekten hayır yapacaksa sağlam bina yapsın, sağlam hayır yapsın. Köprü yaptırmışsın güzel insanlar gelip geçsin diye ama sağlam olmadıktan sonra hayır değil bir vebal sayılır, ev yaptırmışsın güzel insanlar eğitim alsın diye güzel sağlam olmadıktan sonra 18 canın hayatına kastenmenin vebalini nasıl vereceksin...
Mesnevi de güzel bir beyit vardır. " Nereye su verdiğine bak, verdiğin ağaç diken mi büyütüyor, gül mü açıyor ? "
Ev sahibi’miz zevk sahibi. Sofrayı çiçeklerle güzel kokulu nimetlerle donatmış. Hepsi birbirinden güzel, bir birinde işlah çekici, birbirinden temiz ve lezzetli. "Yiyin için ama kıymet bilmezlik etmeyin " buyurmuş. Ama müslümanlar aç kalkar olmuş...
Can dostum bana " Ye ye korkma, ama yediğin nimetin hakkını ver, çalış " demişti. Ne güzel bir yaklaşım. Yiyelim ama temizinden, çalışalım ama sadece kendimiz için değil, gelecek evlatlarımız içinde...onlara bırakacak ne kaldıysa ? Yinede kalanlara sahip olalım.
devam edecek...
"Ey dipdiri meyyit, “iki el bir baş içindir.”
Davransana… Eller de senin, baş da senindir!
His yok, hareket yok, acı yok… Leş mi kesildin?
Hayret veriyorsun bana… Sen böyle değildin ".....................Mehmet Akif Ersoy
seMa
YORUMLAR
Bediuzzaman’ ın " Bu dünya neden herkese terakki dünyası olsun da bize alçalma ( tedennî ) dünyası olsun ? " diye soruyor. Ne güzel söylemiş, nasıl bir ışık olmuş benim gibi karamsar insanlara...
Hz Muhammet s.a.s Efendimiz " Hiç ölmeyecekmiş gibi çalışınız " buyuruyor. Zevk almadan çalışılır mı peki ?
Ama garip müslümanlar her türlü zevkten ve kainatın donattığı sofradan aç kaldırılmış, Kuran’ı Kerim’in özünden koparılmış. Bu özden kopan insanı da açlık ve sefalet sarar ve diğer milletler de leşlere üşüştükleri gibi üzerimize üşüşür, varlığımızı ve şerefimizi dinimizi, haysiyetimizi tarihimizi imanımızı talan ederler.
Bugün hiç de islama uymayan tahripler ve tahammülsüzlükler dört bir yanımızı kuşatmış, tasavvufun güzellikleri telkin eden hayat tarzından mahrum kalmışız.
Yüreğimiz bir haberle daha yandı, Konyada meydana gelen 17 canın şehit olduğu ihmal. Ama garip olan yine sindirilmiş müslüman kardeşlerim günah olur korkusu ile şikayette bulunamıyorlar, yoksa onlarında içleri yanıyor. Sanırım Allah’a haval ettiler. Bence aciz aklımla diyorum ki ; Eğer kişi gerçekten hayır yapacaksa sağlam bina yapsın, sağlam hayır yapsın. Köprü yaptırmışsın güzel insanlar gelip geçsin diye ama sağlam olmadıktan sonra hayır değil bir vebal sayılır, ev yaptırmışsın güzel insanlar eğitim alsın diye güzel sağlam olmadıktan sonra 18 canın hayatına kastenmenin vebalini nasıl vereceksin...
bu sayfaya her gelişimde bir başka bilinçlenirolurmantık..
düzgün bir yazıdan anlatımın akıcılığında kendini tökezlerken bulmak ..
bazen mutluluk verici...
yazının emeği gerektirdiği her satırda bunu gösteren kaleme sonsuz teşekkürlerimle..
biraz aldım kusura bakmayın..
eskitmeden getireveğim..
yüreğinize sağlık..
selam ve saygımla..
Can dostum bana " Ye ye korkma, ama yediğin nimetin hakkını ver, çalış " demişti. Ne güzel bir yaklaşım. Yiyelim ama temizinden, çalışalım ama sadece kendimiz için değil, gelecek evlatlarımız içinde...onlara bırakacak ne kaldıysa ? Yinede kalanlara sahip olalım.
Bu güzel tavsiyelerinizi KUTLARIM....TEBRİKLERİMLE
Zekeriya EFİLOĞLU tarafından 8/9/2008 4:19:06 PM zamanında düzenlenmiştir.
...
Can dostum bana " Ye ye korkma, ama yediğin nimetin hakkını ver, çalış " demişti. Ne güzel bir yaklaşım. Yiyelim ama temizinden, çalışalım ama sadece kendimiz için değil, gelecek evlatlarımız içinde...onlara bırakacak ne kaldıysa ? Yinede kalanlara sahip olalım.
Değerli Kardeşim,
Önemli bir konudaki samimi duygularınızı dile getirmişsiniz.
Yüreğinize ve kaleminize sağlık efendim.
Selam, saygı ve sevgilerimi sunuyorum.
Emanetiniz Allah’adır.
Sevgili Sema; keşke bu yazılarınla daha çok kitlelere ulaşabilsen ve şiir gibi yazılar da daha çok okunsa...Yazı ve yorumlar hepsi birbirinden kıymetli, aydınlatıcı...
Sen sorgulamalara devam et, biz daha da çoğalarak hep yanında olacağız...
Oku! Yaratan Rabbin adına,
İnsanı bir yumurta hücresinden yaratan!
Oku!Çünkü Rabbin sonsuz kerem sahibidir,
İnsana kalemi kullanmayı öğretendir,
insana bilmediğini belleten. 96.Alak sûresi
Ve;
Allâh'a döneceğiniz,sonra herkesin kazancının kendisine eksiksiz geri verileceği ve hiç kimsenin haksızlığa uğratılmayacağı Günün bilincinde olun...
Üstte yazdıklarım Nûzul sırasına göre ilk ve son ayetlerdir.
Dünyanın dinî, sosyal ve politik tarihini, bilebildiğimiz başka herhangi bir olaydan çok daha köklü bir şekilde etkilemiştir Kur'anı Kerim, ortaçağ avrupasının düşünce yapısını etkiliyerek Batı Kültüründe Rönesans olarak adlandırdığımız, bir canlılığın olmasına ön ayak olmuştur.Zamanla bilim çağı olarak adlandırılan, bugün içinde yaşadığımız çağın doğmasına da büyük katkıda bulunmuştur...
Ama maalesef üzülerek görüyoruz yobazların sayesinde,yanlış bilgilendirilmelerle hoşgörünün en çok barındığı müslümanlıktan, soğuklaştırılma ve uzaklaştırılma var...Bir ayrımcılık dediğin gibi Sema'cım başını almış gidiyor ve haklısın üzgün olmakta...oysa kadın erkek hepimiz eşit yaradılmadık mı?
Herkes bir gün doğruyu bulsun umuyorum...
Sevgi ve selâmlarımla...
"hiç ölmeyecekmiş gib dünyaya;yarın ölecekmiş gibi ahirete hazırlanınız"Hz.Muhammed(S.A.V.)
1400 yıl önce söylenmiş bir hadis...dünyaya islamiyeti bahşeden Rabb'imin elçisinin söylediği en mühim,en bilinmesi ve uygulanması gereken,anlamını doğrudan iliklere kadar ittiren bi söz;bir Hadis-i Şerif...Peki nerde şimdilerde?Daha ziyade kaç kişi var ki anlamını özümseyebilen?Sınırlı...Kaç kişinin "Müslaman" sıfatını taşıyıp da bu Hadis'i bilmediğini sorgulamak dahi istemiyorum...
Gelin görün ki hala en azından bir kişinin bu sözün manasını bildiğini hissediyorum...Şükür...Ve teşekkür...
"İnsanoğlunun içinde bir et parcası var ki, o et parcası düzelirse bütün bünye düzelir. O et parcası bozulursa bütün bünye bozulur. İşte o kalptir." Hadis-i Şerif
İnsan bir yolcudur, yolcunun klavuzu rasulullah, haritası kur'an, pusulası akıl, sermayesi iman, azığı amel, yakıtı sevgi, karakteri ahlak, aksesuarı edep, sıfatı merhamet, adı şeref ve izzet, modeli müebbet, parolası sabır ve sebat olmalıdır.
sorgulamlarımız..sorgulandıklarımız..farkındalık yaşadığımız halde kanıksadığımız...vurduymazlık zırhına sığınıp güni birlik yaşama ve evrensellikten uzak kendi köhne dünyamzıda aptalca maskelerin kucağında ucuz ,basit bir felsefeyle sonsuz gibi yadığımız kısa ömrümüz...
değişen insanın kendisi mi, yoksa kirlenen dünya ile birlikte
değişen ruhumu.yanlışların toplamında yatan sebeb geçmişin mirasımı.yoksa gelen neslin israfımı..sahte tebessümler..zoraki selamlamalar ,menfi duyguların ön planda olduğu çıkar ilişkileri..yalan ,dolan ,pervasızlık.vs vs.
ben bile bu kadar karamsar olduğunu bilmiyordum yazmaya başlamadan önce:))
sorgulamalara devam ezom....bizde birikimlerinden ve farkındalıklarından faydalanalım..
yazan yüreğine selamlar...sevgiler....aspendos
Seni okuyup bazi dusuncelerinde ayni hissi beslemek guzel, sen guclu birisin, saglam basip, yolunu bilen birisin.
Gel buna bunalim degilde, yanlis yerden esen yele kapildim misali diyelim..
Maalesef aci gercekler okudum, ama bu kadar karamsar olma..guzel seyler hala var dunyada ve olan bitenler bize hep ibret olarak yuce Allah tarafindan sunulmaktadir..biz ders cikarmamiz gerekir..O bize yol gosterir ve biz o yoldan yurumeyi bilmemiz gerekirki ona ulasalim..
Allah herkesin gonlune gore versin, ve herkesin yar ve yardimcisi olsun..saygilar sevgiler dost..
değerli hocam ;
Allah sizden razı olsun.yazıma anlam ve değer kattınız
Allah'ın kadına verdiği değerin yarısı kadar değer verilse,
kadın bugün bu halde olmazdı diye düşünüyorum.
ve her zaman Allah bana bir değer, bir Havva bir Ayşe
bir Sümeyye, bir Fatım'a kimliği vermiş ki onu çıkartamıyorum. Bu gözle kadına bakmayanlar kadını vitrin sahnesine koymayı yeğlemişlerdir. Bu sebeptende hep kadın şeytan diye adlandırılır olmuş.
İslam Allahın koyduğu kurallarala idare edilseydi bugün bu tahripler olmazdı diyorum,
çünki Hz Ali ; Çocuğunuzu bugüne değil gelecek zamana göre yetiştirin buyurmuş.
o'nun ilmi ve Allah'a olan bağlılığı ileriyi görmesine engel olmamıştır.Ama günümüzde din korkulan yasaklarla donatılmış, ilerlemeye mani geri kafalı hoca tayfası olarak sahneye konmuş. Ve insanlarında bunu böyle kabul etmesi için her türlü çaba sarfedilmiş ve ediliyor da..
Yine Rabbim merhametli , her bir yüzyıl da dini tazelemek onarmak aslına döndürmek için bir sevdiği büyüğü bize misafir olarak göndermiş.
Ahmet yesevi
Abdul Kadiri Geylanı
Yunus emre V.S
her bölgeye...
onlarla yeniden sevgi aşılanmış,
o aşıdan tutanlar da bizlere ışık olmuş, Elhamdulillah
Hepsi aynı mesajı vermiş ;
GELİN CANLAR BİR OLALIM
....SORGULAMALAR-2...
Nihayet.Platon der ki; eğer diğer dünyada bu dünya nimetleriyle ödüllendirileceksek cennetin anlamı nedir?
**********
Garip değil mi...Her neyse bu konu biraz derin felsefeye bir dalarsam boğulacağım eminim.Ben bu sorgulamalarda neyi mi seviyorum...
İÇİME YOLCULUK EDEBİLMEYİ.
Kadın-Erkek ayrımı da yok ayrıca bu yazıda.Gerçi herkes anlamak istediğini anlaya dursun,kelimesi kelimesine katılmaktayım SeMa 'ya...
Aşk yazısını bana bırakmakla hata mı ettin ne :=).
Yok yok sen sosyoloji yap canım yolcula bizi derinlerimize...tek kelime mükemmeldi canım.Sevgimle
NeNa
İsra Sûresindeki 17. âyete binâen Üstad Mehmet Akif Ersoy şöyle demiş; (Ben de böyle hatırlıyorum)
“Dünyanın aslı yoktur, çünkü geçicidir” diyen sersem,
Ne dersin “öyleyse yaratılışı abes bir şeydir ” dersem
Nedir dünyaya gelmekten maksat, gitmek midir ancak
Velev bir anlamak hırsıyla olsun yok mu uğraşmak
Ganimettir hayatın, ganimet topla, durma erkenden
Yarın milyonla feryat olmasın bu sayılı nefeslerden
Bu alem imtihan meydanıdır madem ruhlar için
Demek çalışıp çabalamak gerek insan olmak için
Neden geçsin sefaletlerle, mahrumiyetlerle zamanların
Neden azmin süreksiz, yok mudur Allah’a imanın
Çalış dünyada insan ol, elindeyken henüz dünya
Öbür dünyada insanlık değilmiş yağma, gördün ya
Dilinden ahiret düşmüyor ey Müslüman, lakin
Onun hakkında atıl bir heves mahsulü idrakin
Bu şaşkın vehminden şayet şifa bulmazsan burada
Böyle eli boş gidersen, yine eli boş kalırsın orada
Hayaller arkasından koştuğun yetmez mi hey şaşkın
Senin hala hakikatten nedir boşvermişlik için hakkın
Bu alem şöyle bir rüya imiş, yahud geçiciymiş
Evet yarın anlarsın ne müthiş bir hakikatmiş”
Mehmet Akif Ersoy
" Her kim bu dünyada (mânen) kör ise ahirette de kördür. Ve gidişçe daha şaşkındır.(İsra;17/72 Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır)
Öyle bir konuyu, öyle bir açılımla buraya taşıdınız ki bunun altından kim, nasıl kalkacak bilemiyorum.
İslâm'ı, işimize geldiği yerden, işimize gelmeyenleri kırparak arzu ettiğimiz modelle vitrine koymaya başladığımızdan, bilgi sahibi olsun/ olmasın her aklına gelen kendi fikirlerine İslâmi bir kılıf bulmaya ve biçmeye çalıştığından.... beri bu tür tartışmaları çok yaşadık ve yaşayacağız...
Olayları görünen yüzü ile değil gerçek boyutuyla analiz etmeyi alışkanlık edindiğimizden beri dün söylediklerimizle bugün kendimizi yalanlıyoruz aslında.
Bu konuya derinlemesine girmeyeceğim ama sizi tâkip edeceğim..
Kadınlar konusunda çok hassas davrandığını iddia edenlerin kadını istismar etmesinden çok rahatsızım. Sitedeki şiirlere konulan resimlere baktığınızda ne demek istediğimi anlarsınız sanıyorum.
Ben samimiyetten yanayım.
Fikrimiz ne olursa olsun, doğru ya da yanlış olsun olduğumuz gibi görünmeye dikkat etmeliyiz.
Gündeme Fadime Şahin bombasının düştüğü, Ali Kalkancı'nın ve Fadime Şahin'in gerçek kimliklerinin artık sır olmadığı bugün herkes sözlerini çok dikkatli seçmelidir diye düşünüyorum.
Dün söylediklerinden utanmaması adına !
Hiç kimse kadını yaratandan daha çok kadını düşündüğünü iddia etmesin ve komik olmasın !
Hayrettin bey ;
ilginiz için teşekkür
aslında tam düşündüklerimi yazamadım, zaman dar ve okuyucuyuda düşündüğümden kısa tutuyorum.
bizim dinimiz gibi
ülkemiz gibi
bayrağımız gibi
bir ülke daha yok...yok
öyleyse tıpkı pininç ayıklar gibi sakınce bir birimizi kırıp inçitmeden doğruları bir tarafa taşlarıda bir tarafa ayıralım.ama hep beraber yapalım seyirsi olmayalım nasıl ayıklıyor diye ayıklama şekline itiraz etmeden . elimizden ayıklamak geliyorsa bizde yardım edelim, gelmiyorsada ayıklayanlarada engel olmayalım.
genelde gördüklerimi yazıyorum
nenaya söz verdim aşk yazıları yazmayacam :)))
gelin hep beraber ellele verelim gül veren yerleri
gül veren elleri sulayalım.
bir başkası yapsın diye beklemeyelim. Allah bize akıl ve kullanmamız için bir kainat sunmuş.hepimiz kardeşiz, acığı ile kapalısı ile kürdü ve alevisi ile...
ne diyor
Mevlana hz ; sağ elde sol elde senin öyle ise solu hor görmen niye ?
hep beraber sahip olduğumuz değerlere sahip cıkalım dört elle sarılalım.
bak yine uzattım ,
mesajınızda da sormuşsunuz yanlış bir şey yazdıysam uyarın diye
sizin bu alçak gönüllüğünüz beni bir kere daha insan olmaya cağırıyor...
hocam siz benim yanlışım olursa düzeltin, estağfurullah.
bir öğrenci öğretmenin karşısında sadece öğrenmek için çıkar onu imtahan etmek için çıkmaz...
yüreği insan sevgisiyle dolu hocam
sevgim ve saygım her daim bunu bilin
Sevgili Sema Hanım,sana mesaj gönderdiğimde yazının giriş kısmını okumuş ve o kararı almıştım.Dönüp yazının tamamına baktığımda farklı bir tavır almam gereği çıktı.Yazınız,bir kaç sancıyı içeriyordu,o halde cevabım da buna göre olmalıydı.Önce şundan kurtulmamız gerekir,erkek her halukarda avcı olarak nitelendirilmemeli,bunu kesin yargı gibi topluma sunmamız böylelerin yetişmesini,üremesini artırıyor.Yok öyle bir şey.Bütün meselelere insanı başa alarak bakmazsak yanılırız.Bana göre doğru tespit şudur;Evet tarih içerisinde bütün dünyada kadının bir adım geride kaldığı,bırakıldığı doğru.Bütün devletler,düzenler-sistemler demekte mahsur yok;hiyerarşiyi koruyup,anarşiyi önlemek için kadını harcamayı öncelik kabul etmiştir.Bu keseden toplumların yarısını denetim altına almak demektir.Diğerleri bu ilkten sonra hesaba katılmıştır.Öyledir de neden kadın?Biliyoruz ki,yaradılışımızla gelen eşitsizlik bunun ilk kaynağı,yani güç.Diğer açıklar ve olumsuzluklar bunun altına sıralanabilir.Garip olan şuki,hiç bir çağda doğrudan kadına şu soru sorulmamıştır,'yahu sen kendin hakkında ne düşünüyorsun'Bize anlat.Soru sorulmamış,bu şansta tanınmamıştır.Kadın,devletlerin,geleneklerin,dinlerin kıskacında kalmış ve gerçekten ezilmiştir.Dinlerin tanıdığı hürriyet alanlarını devletler ve gelenekler örterek hayat bulmasına izin verilmemiştir.Onun içinde tarih içinde dinlerde kaynağını bulan ciddi açılım ve gelişmeler önlenmiştir.Yani niyetler lafta kalmıştır.Kadın her alanda bir adım geride bırakılmıştır.Bu gün de böyledir.Birtakım gelişim ve değişimler dünya çapında da yarayı tedavi etmeye yetmemektedir.Kadın ezilmektedir.Bir başına değil,erkekle birlikte çoğu zaman, demek ortak problemlerde var,hemde çok...Bütün bu olanların arkasından gelecek hüküm; kadın av,erkek acımasız bir avcı olamaz..Olmamalı...Yazınızın ikinci bölümünde ele aldığınız kurslar meselesi çok önemli yaradır.Tüm özgürlük alanını açsanız bile bu tür gizlilikler olacaktır.Çünkü dinini,dinlerin seyyaliyet alanı çok geniştir.Açıktan koyuya onlarca ton taşır dini arguman ve görüşler,uygulamalar.Devletler,gelenekler bu durumu kurtarmak için kendi zamanlarına göre kısıtlamalar getirmişlerdir.Devlete ramen,millete ramen,gizli bir dini yaşantı sözkonusu olamaz.Bu şu demek değil,devlet ve millet ne derse din öyle yaşanacaktır,söylemek istediğim asla bu değil.Benim tanıya bildiğim kadarıyla islam yapı itibariyle aleniyetçi ve dünyevidir aynı zamanda..İslam çok net,aleni,yaşanılabilir,apaçık bir dindir.Bunlara gerek olduğuna inanmıyorum.Allah kullarına zulmetmez.Öyledirde nedir bu zulüm.Anlaşılıyor ki insan kaynaklı.Çoğu zamanda bu zannedildiiği gibi aksi istikametten gelmez.Bizzat kendi içinden doğurur zalimini..Tarih bunun örnekleriyle doludur.Hadiselere çok bütüncül bakmak durumundayız,yoksa işin içinden çıkamayız.Birde her zaman yakındığım zihni faaliyet..Bu faaliyet olmadığı müddetçe çözüm üretme şansımız olmaz sorunlar karşı duvarda asılı kalır biz,aval aval bakarız.Bunu aşmak durumundayız.Sizi kutluyorum neden oldunuz.Selam,saygı...
hyazici58 tarafından 8/8/2008 2:40:18 PM zamanında düzenlenmiştir.
hyazici58 tarafından 8/8/2008 2:55:03 PM zamanında düzenlenmiştir.
Her kelimenin, her cümlenin taşıdığı bir mana vardır. O manalar sayesinde güzelleşir duygular, onlar sayesinde anlam kazanır ruh dünyamız…
Şimdi içli içli hissediyorum ölümün güzelliğini… Belki geç oldu ama artık hissedilebilmenin lezzetini taşıyor ruhum. Öldüğüm vakit neleri bırakıp , neleri kazanacağımı biliyor, o manaya ulaşmanın sevinciyle yanıp tutuşuyorum.
Can dostum bana " Ye ye korkma, ama yediğin nimetin hakkını ver, çalış " demişti. Ne güzel bir yaklaşım. Yiyelim ama temizinden, çalışalım ama sadece kendimiz için değil, gelecek evlatlarımız içinde...onlara bırakacak ne kaldıysa ? Yinede kalanlara sahip olalım.
Yinede kalanlara sahip olalım.....OLALIM..
Yoruma gerek varmı?
Ezom farkı.
Yazarı kutladım.