Gideceğim yavrum..
Gideceğim yavrum.
Bir zaman gelecek, hiç yaşamamışım gibi dönecek bu dünya. Ne çok anlatacaklarım var sana, bilsen..
Çocukluğumu toplayıp getirebilsem sana keşke. Şu sokaklarda biriktirdiğim öyküleri, babannemin kınalı ellerini, renkli misketlerimi, şu sallanan boş salıncaklarda kurduğum iyi niyetli düşleri, ilk okuduğum kitabın heyecanını, sahil kenarında topladığım taşlara fısıldadığım sırlarımı, bir zamanlar kahramanı olduğum ama çoktandır unuttuğum o pembe masalları bir anlatabilsem sana.
Gökyüzünün kaç mâvi tonu olduğunu ona sıkça bakarak anla oğlum. Gözlerin çiçeklerin güzelliğine, bir kelebeğin hafifliğine takılsın. Bir gün hiç açılmayacak göz kapaklarımız. Elimi kalbine koyup "sen iyi bir insansın" diyorum ya, iyilikten asla vazgeçme nefesim. Asla.. Ah boncuğum, üst üste dizdiğim, ruhumun kıyısına köşesine sakladığım kaç âhım var bilsen, sıkıştırıyor yüreğimi gün be gün. Ürkekliğimi, korkularımı, bu apansız düşen gözyaşlarımı görmemen için hepsi annem. Melek tozu serpiliyor yaralarıma mutlu gözlerin gözlerime değince. Tenin sıcaklığından daha güzel merhem, kokundan başka cennet tanımadım yavrum.
Doğduğun gün ben ölümden korktum. İlk defa. Çorabını giydirirken lastiği kesmesin diye ucunu kıvırdığımı, korktuğunda pıt pıt atan kalbini her hücremde hissettiğimi, öksürdüğünde yanından ayrılamayıp dualarla sabahladığımı, ağzından çıkan her kelimenin bendeki kutsallığını, kucağı boş bütün anneler adına her gece sana sımsıkı sarıldığımı, saç tellerinde gezinen ellerimle içimin daha da yumuşadığını, seninle katıla katıla güldüğüm anların mutluluktan içimde havai fişekler patladığını bilemez anlayamaz kimse canımın yangını.
Gideceğim ya bir gün. Ellerin kimin ellerini tutacak bilmiyorum. Kimse tutmasa da içim yanar annem. İçinin uzun ve karanlık koridorlarında asla yalnız kalma, kapanan ağır kapıların yankısında çok oyalanma. Hayat kısa annem ve ben gideceğim bir gün. Akrep hangi vakte vurursa vursun dönmeyeceğim. Ben sensiz kırık bir anahtar gibi sana açılan bir kapı eşiğinde bekleyeceğim seni. İyiliğini o sıcak kahverengi gözlerin gibi hep tâze tut. Gülümse, tebessümlerinde cömert ol. Çünki yavrum, gülümsemeni kendime mezar taşı yapacağım. Yağmur olup yağacak mutluluğun üzerime, toprağa karışan her hücremde çiçek açacağım.. O yüzden hep gülümse. Sen beni daima kokumdaki güven ve yüzümdeki tebessümle hatırla. O zaman asla ölmem annem, sıcacık bağrında yaşarım..
✒T.Y.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.