- 553 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Ömrü tüketirsin bu düşlerle...
Adına umutsuz mektuplar yazılan sevgiler vardır…
Bir de kitaplarda sayfalar dolusu tekrarları ile sevmiştim seni cümleleri, çoğunda ise sevgiliye ulaştırılamayan mektuplar vardır, yazanın canını her daim yakan, sonra ulaştırılamayan cümleler vardır sevgili adına, dilinde dolanıp durur çareler aranır ulaştırabilmek için ama ya sevgi kayıptır adresi bilinmez veya nete yazamazsın onur hakkımdır diye, sonra ucu sigaralarla yakılmış dolu dolu hâlâ severim seni diyerek…
Velhasıl aklından düşmeyen cümleler vardır ona ulaşmasını isteğin ama yaşam bu çok düşüncemiz gerçek olamaz, kimisi terk etmiştir seni düşlerinden, kimine de azalmayan kinlerin vardır elin tek satır yazmaya yetmez ama içinde bulantılar oluşur ona dahil düşüncelerle ama onurun duraklatır seni ona ulaşma çabalarında.
Ve gün gelir yapamadıklarınla dolanır durursun gariplikler zamanlarında, en fazladan kendine kızarsın, nasıl bir düşmen hislerdir diye…
Velhasıl adına ulaştırılamayan düşüncelerle dolanır durursun hayatın kalan kısmına…
İnat bu ya ömrünü tüketirsin bu düşlerle, oysa seni arkada bırakarak giden meçhullerde nefes alan bunlardan bi haber nefes alıp durur kendince hak ettiği yer neresi ise, orada yığılır kalır geçmişin küllerine oturarak silmek ister o yaşam perdesinin arka yüzünü…
Mutlu mudur bilinmez ama gerçek vardır ki yalnızlıklar artık ikisinden birinin son sığındığı liman olur, işte o anlarda belki de kendi kendine acılanırsın, neden ki neden diye diye…
Sonunda sanırım karşılıklı rüyalarda bir birlerini görme istekleri ile düşerler yataklarının yastıklarına, gözleri uykunun derinine kadar gidinceye kadar…
Araralarında en fazla üç saatlik bir zaman mesafesi vardı belki de…
Bu yaşam ne zamana kadar böyle sürer ki bilinmez ama eski tarihsel sevdalıların anıları bu günlere kadar iletilmişse zaman süresinden sonrasını düşünmek gerek sanırım...
Aralarında en fazla üç saatlik bir zaman mesafesi vardı belki de olabilirdi…
Mustafa yılmaz
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.