- 533 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Tahir Efendi - 4 -
_Evet, beğendi. Para vermek istedi ben almadım.
- İyi yapmışsın el emeğin, göz nurun değerli bir ustanın hanesinde olması hediyelerin en güzelidir. Bu kısa sohbetten sonra Tahir Ustanın keyfi yerine gelmiş çarşı esnafının toplandığı havuz başına gittiğinde. Kahvecinin çırağına bütün çaylar benden demesi çarşı esnafı da hayırlısı olsun Tahir Efendi dediğinde.
_ Sağ olun canlar cümlemize diyerek sohbeti koyultmuştular.
Bizim Tahir Efendinin oğlunun kız istenmesi öyle uzun uzadıya olmamıştı. Düğün hazırlıklarının ardından baharın girişi ile sonlanmıştı. Tahir Efendinin oğlu İşine bir başka sarılır olmuş namı çevre kasabalara kadar yayılır olmuştu. Geleni gideni bol işleri de bir o kadar güzeldi. Eğer ki!
O gün siftah yapmışsa gelen müşterisini siftah yapmayanlara gönderir onlarında iş yapmasını sağlardı.
Günler günleri, haftalar haftaları, aylar ayları kovalamaya başladığında kış gelip bastırınca sohbetlerin keyfi daha güzel olmuştu.
Tahir efendinin oğlu da sohbetlerde söz sahibi olmaya başlamıştı. Yine böyle bir sohbet gecesi ne Tahir Efendi nede Emir gelmişti?
Hızır usta bir yanda çarşı esnafı bir yanda kendi aralarında konuşurlarken acaba başlarına bir şey mi geldi ki bu gece sohbete gelmediler dediklerinde.
Hızır usta kalkın hele bir varalım Tahir Efendinin evine bakalım önemli bir şey mi var ki gelmediler. Hepimiz kalkıp Tahir Efendinin evinin yolunu tutmuştuk.
Evin önüne geldiğimizde içeride ışıkların kapalı olduğunu gördüğümüzde Allah Allah Tahir Efendi nereye gitti acaba demeye kalmadan yan koşusu hayırdır Canlar ne oldu?
_ Tahir Efendiye bakmıştık evde yok mu acaba?
- Vallahi Hızır usta bir iki saat oldu karakoldan polisler gelip götürdü ailecek.
Sorduğumda merakta kalma bir konu varmış onu öğrenip geleceğiz diyerek gittiler. Bu saate kadar da ne gelen var nede giden. Bende meraklandım ama ne yapacağımı bilemedim.
_Hangi karakolmuş bu?
- Çarşı karakolundan gelmişler.
Hep beraber çarşı karakoluna gittiğimizde Tahir Efendi ve ailesi komiserin odasında Anakara’dan gelen dört avukatla görüştüklerini söylediklerinde. Bizi bir tedirginlik almıştı. Nedenler peş peşe sıralanırken cevapları yoktu. Hızır usta ben hele bir içeriye gireyim komiser benim uzaktan hemşerim olur sorayım bakalım işin iç yüzünü öğreneyim. Hızır usta bastonuna dayana dayana içeri girip çıkması bir olmuştu.
-Hayırdır Hızır usta? Girmenle çıkman bir oldu.
_ Önemli bir şey değilmiş ama bir şeyde söylemediler. Sen dışarıda bekle şimdi çıkarlar dediler ve beni dışarıya çıkarttılar.
Aradan bir saat geçtikten sonra Tahir Efendi, Eşi, Emir ve Gülbahar merdivenlerden inerken. Hızır usta merdivenlerde karşılamıştı.
_ Hayırdır Tahir Efendi Merakta kaldık Allah hayra çıkartsın neden sizi getirdiler?
- Hayırdır Hızır usta hayırdır hele bize gidelim anlatayım her şeyi. Tahir Efendi ve ailesi önde çarşı esnafı arkada evin yolunu tutmuştuk. Ev pek uzak değildi ama bizi öyle kalabalık gören diğer esnaflarda peşimize takılıp eve kadar gelmiştiler. Tahir efendinin dalgınlığı o kadar fazlaydı ki arkada ki kalabalığın farkında bile değildi.
Evin önüne gelip hadi hatun sen çay koy da canlarla konuşalım bahçede diyerek arkasına döndüğünde gözlerine inanamamıştı.
-Ya canlar Allah hepinizden razı olsun gelmişsiniz de bizim fakirhanede bu kadar bardak yok ki diyince. Senin evinde az mı çay içtik Tahir Efendi bizde onun yerine sayarız dediklerinde. Sıkışa sıkışa oturduk bahçede.
Söze başlayan Hızır usta?...
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.