- 686 Okunma
- 1 Yorum
- 1 Beğeni
Bardağın Yarısı Dolumu Yoksa Boş mu ?
Göreceli ve kişiden kişiye göre değişen bir kavram bazen olayın durumuna göre veya zamanın şartlarına göre veya o andaki ihtiyaçlara göre değişir çok önceden kötü olan zamanla iyi olabileceği gibi tam terside mümkündür çünkü insanlar büyüdükçe tecrübe edindikçe düşüncelerde gelişir ve değişir
hulasa iyimser olayların hep iyi yönlerini güzel yönlerini görmek ister ve görür her şeye pozitif olarak yaklaşır bardağın yarısı doludur der Hani vardır ya poliyanacılık her kötü olaydan iyi bir sonuç çıkarmak bu yol da doğru bir yol değil,bu düpedüz sorunlardan kaçmaktır yeri geldiğinde insan hakkını arayabilmeli tabi etik kurallar içinde, tam bunun tersi de kötümser her şeyi kötüye yoran her şeyde bir kusur arayan kişide bardağın yarısını boş der,bir de zevkler ve renkler kişiden kişiye değişir diye bir kavram var tabi bu da ayrı bir tartışma konusu
öznellikten çıkıp ta biraz nesnel olarak düşünürsek farklı bir perspektiften farklı bir açıdan olaya yaklaşırsak nasıl ki matematik ve fen gibi ilimlerde sonuca giden bir çok yol vardır yöntem birbirinden farklıdır ama sonuç hiç değişmez hep aynıdır.demek oluyor ki 3.bir açı daha var pozitif bir ifadeyle bardağa baktığımızda bardağın yarısı dolu yarısı boş diyebiliriz tabi bu gerçekçiliktir aslında olması gereken de budur çok sevdiğiniz değer verdiğiniz akrabanız olsun yada dostunuz olsun eğer suçlu ise körü körüne onu savunmak erdemli değildir ona yanlışını söyleyebilmeliyiz boşuna mı derler dost acı söyler veyahut sevmediğiniz bir kişi bile olsa eğer davasında haklıysa ona saygı duymamız icap etmez mi eğer biz bu yanlışları hep savunursak doğruda nasıl buluşacağız.çünkü herkesin doğrusu kendine hal böyle olunca herkes menfaati ölçüsünde olayları değerlendirir.her şeyi bir tarafa bırakıp kendimizi başkasının yerine koyup vicdanımızı hakim kılıp öyle kendimize çeki düzen vermeliyiz ve kişisel düşünceme göre sonuç olarak
BARDAĞIN YARISI DOLU DİĞER YARISI DA BOŞTUR.