O
Onu seviyordum. Onu çok seviyordum. Onu sevmek bütün hücrelerimi mutlu ediyordu. Onu görmek, bütün dertlerimi üzerimden siliyordu. Onu birkaç dakika görmek, yetiyordu yirmi dört saatime. Onu uzaktan izlemek, hayata sımsıkı, hayata zorunlu katılmamı sağlıyordu. Onu dakikalarca temaşa edebilmek, duruşunu ve güzelliğini hafızama kaydetmek; dünyaya bel bağlamamı sebepli sağlıyordu.
Onu çok beğeniyordum. Onu beğenince, kendime dair utangaçlığım azalıyordu. Onu kalpten öpünce şiirde, edebiyata daha çok sarılıyordum. Onu karşımda ansızın bulunca, dilimin tutulmasına, lâl halime karışmıyordum. Onu şiirsel öpünce, bütün gülleri öpüyor hissine varıyordum. Onu özleyince, bütün yolları kısaltmak için yaşımdan büyük hamlelere girişiyordum. Okulu, üniversiteyi bir kenara bırakıyordum. Yollarda geçiyordu çoğu zamanım o var diye, o kalbimde yere düşmez bir bayrak gibi dalgalanıyor diye.
Onu durmaksızın ve susmaksızın seviyordum. Onu sevmek, harbi bir delilikti. Kendini kaybetmekti. Kendini bilmekti. Kendini sorgulamaktı. Kendini aramayı ne olursa olsun sürdürmekti. Kendini her terazide ölçmekti. Kendini, önce kendine ve sonra ona karşı aşkla kabul ettirmekti. Kendini kaybederken kendi bulmaktı, onu sevmek. Ah onu sevmek, başka bir halet-i ruhiyeydi.
Onu doymaksızın görmek istiyordum. Onu görüp sevdamızı kat kat göklere çıkarmak istiyordum. Onu görüp güneşi kıskandırmak istiyordum sabahtan akşama. Onu görüp bakmanın hakkını an an vermek istiyordum. Onu yakalayıp, yüreğiyle semalara yıldız yıldız dokunmak istiyordum. Ondan kopup dağılmak ve hüznün adayı olmak istemiyordum. Ondan uzaklaşıp yeni hüzünlerle tanışmak ve karşı karşıya gelmek istemiyordum. O var olmalıydı her hücremde. O göz önümde durmalıydı. O gözlerimin içi gibi yaşamalıydı. Onunla hayatın renklerini fark etmeliydim. Onunla yeni duygulara aşkın hatırına kavuşmalıydım.
Ki onun her halini merak ediyordum deliler gibi. Bensiz geçsin istemiyordum bir vakti. Bensiz bir yolculuğa çıksın taraftarı değildim. Ben olmadan bir masada oturmasından yana değildim. Ben olmadan bir memleketi mesken tutmasını istemiyordum. Ben olmadan bir bayramı tatsın istemiyordum. Ben olmadan bir mevsime girsin istemiyordum.
Onu yanımda, onu nefes aldığım meskende, onu düşlerimde, onu devrimsel kavgalarımda, onu Allah’a yakın olduğum anlarımda, onu başarılarımda, onu yenilgilerimde, onu heyecanlarımda, onu sessizliklerimde, onu yorulmalarımda, onu düşmelerimde, onu molalarımda, onu uykularımda, onu hayatımın her koşulunda görmek istiyordum. Onu görünce yaşadığımı tam anlıyordum çünkü. O karşımdayken heyecan vardı ve aşk mümkün imgeydi. O yanımdayken ilham daimdi ve şiir duygularımın başkentiydi kalbimde.
MESELCİ
O Yazısına Yorum Yap
"O" başlıklı yazı ile ilgili düşüncelerinizi ve eleştirilerinizi diğer okuyucular ile paylaşın.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.