Gene de bir iştir beklemek. bekleyecek bir şeyi olmamaktır korkunç olan.-- cesare pavese
me
mehmet ali vural
@mehmetalivural

ÖLÜM VE KORKU GÜNLERİ

12 Mart 2016 Cumartesi
Yorum

ÖLÜM VE KORKU GÜNLERİ

1

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

390

Okunma

ÖLÜM VE KORKU GÜNLERİ

SINIR
..... İlk kez kendimle hesaplaşıyordum

Yaşadıklarımı arkamdan bırakıp o gün sınırı geçmeliydim ama kör vicanımdan ne kadar kaçabilirdim üç gün boyunca Avaşinin delirmiş suyunun dinmesini bekledim bir ağaç kovuğunda üç gün boyunca avaşinin berak suyunu izledim üçüncü günün sabahı berak bir güneşle uyandım güneşin yansımasında avaşin taze bir gelin gibi ışıldıyordu. Suda yansıyan ışıklar kristaller halinde dağ yamaçlarında eriyen karla birleşiyordu. Ve durmadan kanayan bir yara gibi kar suyu avaşinin içine doğru akıyordu. Avaşin suyun kuşatması altında aralıksız bir şekilde kabarıyordu. Uyandığımda her yerim soğuktan dolayı karıncalanıyordu. Vücuduma dikenler saplanıyordu sanki.

Pişmanlıklar eski bir yara gibi durmadan hafızamın içinde dolanıyordu. Beynim bir sanayi agrafıyla sıkıştırılıyor gibiydi yirmi gün öncesinde yaşadıklarım gözlerimin önünde perde halinde inip kayboluyordu. o gün ilk kez vicdanımla hesaplaşmıştım Mağaraya girdiğimde iki cesetle karşılaşmıştım ikiside kafalarına sıkılmış birer mermiyle öldürmüşlerdi mağaranın duvarlarında yer yer kan lekesi göze çarpıyordu. ölümün gölgesi mağaranın her yerine yayılmıştı ve yaşamın üzerine kara bir kefen gibi çökmüştü

İlk ceset otuz otuz beş yaşlarında vardı alının tam ortasında bir mermi izi belirgin bir şekilde göze çarpıyordu. Mermi ense kökünde çıkıp mağaranın duvarına saplanmıştı kafası bir kan çanağının içinde yüzüyordu. durmadan kan kaybetmişti sol eli cesedin altında ters dönmüş ve gözleri mağaranın duvarına kilitlenip koca bir boşluğun içine bakıyordu. Üzerinde haki renkli bir elbise vardı

ikinci cesede yöneldim mağara duvarına yaslanmış gibi duruyordu. Yüzü mağaranın arka tarafına doğru dönüktü oturarak kafasına sıkılmıştı sol ayağı cesedin altında sağ ayağı ise uzunlamasına doğru mağaranın ortasına doğru uanmıştı kafasında yere doğru kan akıp yer yer donmuştu sanki kafasının içindeki en kötü hayaller infilak etmişti iyice yanaştım yüzünü kendime doğru çevirdiğimde gerçekle yüz yüze geldim BERFO DAN BAŞKASI DCEĞİLDİ ölüm sonunda onuda kendi safına katmıştı olduğum yerde dondum azraiz sanki bedenimi okşuyordu. durmadan titreme dalgası bedenime yayıldı arkama bakmadan mağaradan çıktım........

O gün ilk kez sınırı geçecektim...............

Paylaş
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Ölüm ve korku günleri Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Ölüm ve korku günleri yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
ÖLÜM VE KORKU GÜNLERİ yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Etkili Yorum
me
mehmet ali vural, @mehmetalivural
12.3.2016 10:05:39
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.