homeopoplis(10/03/2016)

• 10 Mart 2016 Perşembe 16:47:47

Emrimiz gelip çatınca başlarına taş yağdırdık Lut ve ailesini kurtardık. Ancak karısı kurtulamadı. O, geride kalanlarla birlikteydi.(Sodon ve Gomore)

perikızıpasif:slm
sertaktif:slm,profil?
perikızıpasif :28p
sertaktif:boy?kilo?
perikızıpasif :1,75 75
sertaktif:parlakmısın?
perikızıpasif :öyle olduğumu söylerler;)
sertaktif:deneyim ?
perikızıpasif :çoook
sertaktif:yer yok bende ,
perikızıpasif :yer sorun değil,kameran var mı?
sertaktif:sertcocuk_26
perikızıpasif :damla_naz2
perikızıpasif :ekledin mi?

Gecenin ilerleyen saatinde yeni biri ile tanışmanın verdiği sevinç ile yavaşça kapadı bilgisayarı,yarın buluşmak üzere sözleşmişlerdi,kameradaki çocuk genç ve yakışıklıydı esmer ve kirli sakallı üstelik sert olduğunu sık sık belirtiyordu.Son deneyiminden sonra iyi olacağı kesindi belki de ikisini tanıştırır grup yaparlardı.

-POLİS MERKEZİ-
-"Nikotin bandını icat eden adam hangi pezevenk ise sabahtan akşama kadar sopa yemeli"diye söylenirken yeni bir nikotin bandı kutusunu açmaya çalışıyordu.Dar ve gri duvarlı koridorda kalabalığı yararak ilerlemeye çalışıp çay ocağına ulaşmaya çalışıyordu.Bu akşam merkez biraz yoğundu iki sosyete hap almak için kenar mahallelerden birinin yolunu tutmuş mahalleli zaten aylardır kızgın olduğu satıcıların evini taşlayıp sosyete gençleri dövmüştü.Komiser sosyetik gençler için gelen ricacı telefonlara cevap vermek ile meşguldü.Soruşturma bölümü çok kısa bir süre önce elden geçirilmişti.Bununla birlikte ancak iki kişinin sığdığı küçük kabinlerden oluşan bürolar vergi dairesini anımsatıyordu.
-"Dün akşam ki firariler ile ilgili durum ne,Murat?"
Çay ocağının kapısında bu soruya muhatap olunca sanki birisi yakasına yapışmış gibi donakaldı.Komiser mavi gözlerini kendisine dikmiş elinde her zaman ki kupası ile çay almaya gelmişti.dün akşam mahkumları taşıyan nakil aracı çevre yolunda kırmızı ışıkta durmuş bu esnada iki mahkum kaçmıştı.Kapıyı nasıl açtıkları bir muammaydı ek olarak kaçtıkları mahalle ne yazık ki sosyetik gençlerin hap almaya çalıştığı mahalle olduğundan kalabalığın arasında yok olmuşlardı.
-Yunuslar ile görüşmeye devam ediyorum,komiserim"dediMurat.Komiserin odasına şık bir kapı yapılmıştı.Bu kapı ile birlikte komiser daha çok sormaya başlamış sanki yetkilerini anımsamıştı,her şeye rağmen takım ruhu içinde çalışmaya meyilliydi.Bir hışım ile yerinden aldığı demliği hızla çöp kovasına boşalttı,bir buçuk bardak çay koyup ağzına kadar sıcak su takviyesi yaptıktan sonra on dakika bekleme süresi tanıyıp çay ocağından hızla çıktı,sigarayı azaltmaya çalışıyordu ama daha fazla dayanamayacağını anlayıp dış kapının önünde hızla sigarasını yakıp aceleci bir tavır ile ilk nefesi içine çekti,rahatlamıştı.Kapı önünde her gün birbirinden farklı olaylarla yüz yüze gelen insanlardan oluşan kalabalıktan kahkaha sesleri yükseldi.Polislerin mizahı kimi zaman incitecek derecede kaba oluyordu zira yaşamları hap satıcıları,pezevenkler,tinerciler,katiller ile geçiyordu.Sorulan sorulara nükteli yanıtlar verecek ne zamanları ne de niyetleri vardı.
Sigarasının külünü silkip derin bir nefes alırken gözlerini kısıp satıcıya baktı.Uzun bir fırçayı andıran çirkin kırlaşmış bıyıkları ile kurt köpeğine benziyordu.Merkezi sıradan bir devlet dairesi gibi görüyordu,vergi dairesine yada çocuğunun okuluna kısa bir ziyarete gelmiş gibi bir hali vardı.son nefes ile birlikte çay almak amacı ile içeri girdi,ilk yudum ile birlikte uykusu açılmıştı dün gece geç saatlere kadar bilgisayar başında sohbet etmişti gerçi buna değmişti yeni bir arkadaşı olmuş kamera karşısında karşılıklı olarak beğenilerini dile getirmişlerdi telefon numaraları karşılıklı alınmıştı artık ilk buluşma için her şey hazırdı.İlk ilişkiyi kendi evinde yaşamalarında bir sakınca yoktu her ne kadar polis lojmanlarını bu iş için kullanması pek de doğru bir iş sayılmazdı ama ziyaretçi erkek olunca kimse ilgilenmiyordu.Mesainin bir an evvel bitmesini ve lojmana gidip hazırlanacağı anı iple çekiyordu,önceki deneyimlerinden biliyordu ki hazırlıksız bir ilişki çok güzel ve ateşli bir gecenin katili olabilirdi,ilişkinin orta yerinde açığa çıkan kötü koku her iki tarafı da soğutuyordu,eve gider gitmez sıcak bir duş almak istiyordu elbette duşun başlığını çıkarıp on dakika anüsüne su masajı yaparak içini temizleyecekti ,pasif olmanın zorluklarından biri de buydu,arzularını saklamak kadar zordu bu temizlik işi.Cebinden kıvrılmış bir kağıda yazılı numarayı çıkarıp bir süre kağıda baktıktan sonra yerine koydu sık sık arayıp adamın üstüne düşmek istemiyordu diğer taraftan merak duygusu ile başa çıkamıyordu acaba nasıl bir gece olacaktı?

89 Model Renault marka otomobil gecenin sessizliğini bozarak lojman bahçesine girdiğinde pencereye koşmuştum, arabadan çıktıktan sonra beni göremediğini söyledi Ahmet, telefondan da haberleşiyorduk üçüncü kata bakmasını söyledim. Sessizce içeri girmesi için o zili çalmadan ben kapıyı açmıştım , içeri girdikten sonra hemen ayakkabısını içeri aldım. Ahmet nakliye işinde çalışıyordu ilk ilişkisini ergenliğe yeni girmiş bir delikanlı ile yaşamıştı, tayini çıkan bir memur ailesinin tek oğlu otobüsle yolculuk etmek yerine kamyonu tercih etmiş ilk molada birlikte olmuşlardı. Ahmet’e ilişkiden sonra suçluluk duygusu hissettiğimi söylediğimde insanların farklı zevklere sahip olabileceğini bu durumun fazla büyütülecek yanının olmadığını söyledi. Sözlerini tamamlamadan ellerimi avuçlarına alıp öpmeye başladı yavaş yavaş omuzlarıma ve dudaklarıma doğru ilerledi kendimi bir kadın gibi hissetmemi sağlamıştı. Bir pasife nasıl yaklaşılması gerektiğini biliyordu. Birlikte sohbet sitelerine girdik daha önce görüştüğü diğer pasifler ile benim yanımda görüşmeye başladığında rahat tavırları beni rahatsız etmeye başlamıştı mutfağa gidip içmesi için çay getirdim.Çayını içtikten sonra duşa girmek istediğini söylediğinde birlikte girmemizi teklif ettiğimde soğuk bir şekilde reddedildim,bir az önce ellerimi öpen adam gitmiş yerine başka biri gelmişti.kadınların sık sık işini bitirdikten sonra sırtını dönüp uyuyor demesini şimdi anlamaya başlamıştım.Etraf yavaş yavaş aydınlanmaya başlamıştı Ahmet rahatlamamı tavsiye ediyordu ilişki esnasında çok gergin olduğumu söyledi.İkinci kez duş aldıktan sonra gitmesinin iyi olacağını söyledim. Gürültülü arabasını çalıştırıp yavaş yavaş uzaklaşmasını izledim, etrafı toparladım sabaha kadar bol bol çay ve kahve içtiğimiz için uykum kaçmıştı canım da acıyordu sıcak bir duş alıp uyumaya karar verdim ertesi gün mesai olmadığı için çok şanslıydım.
Bir hafta sonra ikinci kez buluştuğumda kendimi nasıl hissettiğimi sorma bahanesi ile yanıma yaklaşmıştı tavsiyesine uyup daha rahat davranmaya başlamıştım eşimin her yokluğunda birlikte olmaya başlamıştık yanında kendimi rahat hissediyordum her zaman olduğu gibi duvardaki evlilik fotoğrafımıza bakıyordu birlikte olduğumuz bir gün eşimi tatmin edip edemediğimi sordu. Sonunda dilinin altındaki baklayı çıkarmıştı amacı benim ile birlikte olarak eşime ulaşmaktı bu zaafını kullanabilirdim her şeye rağmen bir kadın gibi hissetmemi sağlamıştı. İlk bir kaç gün alınmışım gibi davrandım neden soğuk davrandığımı soruyordu sonunda eşimi elde etmek istemesinden rahatsız olduğumu söyledim benden en ufak bir şüpheye düşmesini istemiyordum, ilişkimizin bitmesini istemediğimi söyledim ,bu ilişki için kendisinin mutlu olması gerektiğini söyledi. Eşim ile tanışıp birlikte olma hayalleri kuruyordu bu hayallere daha çok bağlanması gerekti eşimi kullanarak hedefime ulaşacaktım . Bir mesaj yazmaya karar verdim kendisine çok alıştığımı beni bırakmaması için her şeyi yapmaya hazır olduğumu anlattım. Hafta sonu eşimle tanışmasının uygun olduğunu yazdım.
Hafta sonu randevuya geldiğinde oldukça neşeliydi zafere ulaşmış bir komutan edası ile girdi salona geçip oturdu eşimin diğer odada hazırlandığını söyledim. Heyecandan ellerinin titrediğini fark ettim yalnız bize katılmadan önce bir süre birlikteliğimizi izlemek istediğini söyledim. Bu kez farklı olacaktı yatağa uzanmasını ellerini ve ayaklarını bağlayacağımı söylediğimde hemen kabul etti artık uslu bir ilk okul öğrencisi gibiydi, ellerini oldukça sıkı bağladım artık başlamalıydım, bir az beklemesini eşimin hazır olduğunu söyledim yüzündeki son ifade mutluluk ifadesiydi, yanına uzanıp yastığı hafifçe elimi aldım birden yastığı yüzüne koyup hemen üzerine oturdum fazla ses çıkmasını istemiyordum zira lojmanın duvarları oldukça inceydi, ilk başta beni yüzünden düşürmek için epey uğraştı ancak çok sıkı bağlamıştım ve karyoladan destek alıyordum bir süre sonra pes etmeye başladı sanırım ağlamaya başlamıştı. İlk ilişkimizde ben de ağlamıştım ve ben ağlarken o zevkle gülmüştü elimdeki peçeteye kan bulaştığında yaptığı işten gurur duyan bir havası vardı ve şimdi o vakur duruştan hiçbir şey kalmamıştı hayatı için yalvaran bir zavallı! O son denemeleri yaparken ben cesedi ne yapacağımı düşünüyordum , zavallı karım ve benimle aynı anda birlikte olma hayalleri kurarken şimdi son anlarını yaşıyordu. Yastığın altında artık hareket yoktu homurtuları da kesilmişti buna rağmen bir süre daha bekledim emin olmak için şah damarını yokladım hareket yoktu bir süre daha nefessiz kalması için yastığı gene yüzüne bastırdım.Cesedin erkeklik organı hala sıcaktı sanki daha da kararmıştı ve de uzamıştı hafifçe okşadım çok masum duruyordu içimde sert darbelerle gidip gelen bu organ yumuşacıktı.İlk olarak cebinden arabasının anahtarlarını aldım bahçeye inip çalıştırdıktan sonra kampüs içinde bir az dolaştım arabaya alışmak istedim,sonra da en yakın benzin istasyonuna gidip depoyu doldurduktan sonra lojmanın karşısındaki orman yoluna saptım yağmur sayesinde toprak yumuşamıştı ormanda uygun bir yer belirleyip yeteri kadar büyük bir çukur kazdım cesedi cenin pozisyonunda yatırırsam sığacağını tahmin ediyordum zaten çok da uzun boylu bir adam değildi,işin kolay kısmını tamamlamıştım.Aletleri toplayıp lojmana döndüğümde karyolada ıslaklık hissettim,kaslar gevşemiş sidik torbası açılmıştı,çok samimi iki kafadarın meyhaneden çıkarken verdikleri sarmaş dolaş poza benzer bir poz veriyorduk cesetle ben ayak uçları yerlerde sürünüyordu sidik kokusundan rahatsız olmuştum,kapıyı kapamaya fırsatım kalmadı arka koltuğa uzanmasını sağladım ayaklarını toplayıp arka kapıyı kapadım,tekrar yukarı çıkıp evimin kapısını kapadım dışarıda ılık bir hava vardı ve dolunay cesedi aydınlatıyordu.Külüstüre binip şoför koltuğuna oturunca derin bir nefes aldım üzerimden büyük bir yük kalkmıştı sanki,bir gün bu yaşadıklarımı yazmaya karar verirsem çok fazla "sanki"kelimesini kullanmamam gerektiğini düşündüğüm halde mecburiyetten dolayı bir az önce kullanmıştım . Pencereyi el yordamı ile indirip temiz havayı içime çektim bu arada motor da ısınmaya başlamıştı cesedi çukura attıktan sonra arabayı ne yapacaktım,Ahmet’in oturduğu mahalle polis lojmanlarına oldukça uzaktı ama sağlıklı düşünemiyordum ilk aşamada cesetten kurtulmaktan başka bir düşünce yoktu zihnimde yavaş yavaş dağ yoluna doğru ilerlemeye başladım dikiz aynasından ara sıra cesedi inceliyordum yol boş olduğu için sık sık cesedin yüzüne vuran ay ışığını yakalama şansına sahiptim.Çukura yaklaşmıştım yol kenarındaki büyük kaya parçasından iki viraj sonra mezara ulaştım,arka kapıyı açıp cesedi kucakladım ve çukura sığdırdım,bagajdan küreği alıp toprak atmaya başladım bu arada arabanın farlarını açık bıraktım.İşimi bitirdiğimde kollarımda ağırlık hissediyordum ama mutluydum arabadan kurtulmak için yapmam gerekeni daha sağlıklı düşünmek için kenara çekip temiz dağ havasını soludum,vitesi, boşa alıp arabayı uygun bir uçurumdan aşağı itmekten başka sağlıklı bir çözüm gelmiyordu aklıma bununla birlikte araba düşerken mutlaka yanmalıydı depoda yedek benzini koltuklara döktüm uçurum çok da fazla keskin değildi ama sabah yaklaşıyordu ve ben artık yorulmuştum,iterek uçurumun kenarına kadar getirdim ve ön koltukları yakmaya başladım araçta alevler hafif hafif yükseliyordu bagajdan bisikletimi çıkardım dönüş kolay olacaktı çünkü polis lojmanlarına kadar hep yokuş inecektim son hamleyi yapmak için doğru zamanın gelip gelmediğine bir türlü karar veremiyordum araba uçurumun dibine kadar indiğinde yeteri kadar yanmazsa ne olurdu?En azından kapı kollarını benzinli bez ile silmiştim son bir gayretle arkadan ittim yavaş yavaş aşağıya doğru kaymaya başladı bir kaç metre sonra hızlandı bu arada ön koltuklardaki alevler artmaya başlamıştı,ortaçağ savaşlarındaki mancınıklardan çıkan alev topları gibi yavaş yavaş uzaklaştı ve dibe indiğinde yanan bir kibrit ucu gibiydi,zamanım azalmıştı hızla geri dönmeliydim ve hiç bir şey olmamış gibi mesaiye yetişmeliydim,bisikletimi taşlı dağ yolundan aşağıya doğru sürdüm.
Polis merkezine geldiğimde soluk soluğa kalmıştım, hemen odama geçtim, kitabımı okumaya başladım, orta yaş bunalımı yaşayan bir öğretmeni anlatan kitabım sıkıcı olmasına rağmen ısrarla okumaya devam ediyordum, okurken aklımdan yaşadığım gece adeta bir film şeridi gibi gözlerimden geçti. Bisiklet ile dağ yolundan hızlı bir şekilde yokuş aşağı inişimi cesedi çukura sığdırmaya çalışmamı hatırladım. Ahmet ile geçirdiğim ilk gecemi anımsadım, sesimin duyulmaması için sık sık yastığı ısırmıştım o da yaptığı işle övünen bir yüz ifadesi ile üzerimde gidip gelirken uzun aletinin dışarda kalan kısmının da girmesi için çaba sarf etmekteydi. Ahmet’in ailesi muhtemelen bugün kayıp ilanı vermek için polis merkezine ulaşacaktı. Uzun yolculuklara sık sık çıktığı için belki de ailesi meraklanmamıştı ama telefonunun sürekli kapalı olması kafalarında bir soru işareti oluşturabilirdi.
İlk gelenler trafik kazası ve ev sahibi kiracı kavgası neticesinde gelmişlerdi, yaklaşık bir saat sonra cep telefonunun çalındığını iddia eden genç bir bayan ve hemen ardından beklediğim misafir geldi, Ahmet’in babasının yaşı ileri olduğundan abisi gelmişti. Mesai arkadaşım ifade alırken ben de cep telefonu çalınmış olan bayanla ilgileniyordum, daha doğrusu ilgilenmiyordum sadece dinlermiş gibi yapıyordum, tüm dikkatim Ahmet’in abisinin üzerindeydi, görevli memur ilk olarak kimlik bilgilerini aldı ,bir adet vesikalık fotoğrafı bilgisayarda tarattı. Ahmet’in en son ne zaman eve geldiğini hangi şirket için nakliye işinde çalıştığını en son hangi şehirler arası mesafeyi kat ettiğini ağır ağır yazdı, tutanak tamamlanmıştı.
Mesai arkadaşımın sigara içmek için dışarı çıkmasını fırsat bilerek hemen klasörden tutanağı alarak fotokopisini yanıma aldım, lojmanlarda kamera olmaması benim için büyük bir avantaj oluşturmuştu. Arkadaşım tekrar içeri girdiğinde ben kopyayı saklamış olmanın rahatlığı ile çayımı yudumluyordum. Hafta sonu bisikletimle uçurumun kenarından tekrar arabayı gözlemlemeliydim.
Eve vardıktan hemen sonra sıcak bir duş alıp bilgisayarımın başına geçtim, sohbet sitesine girdim yeteri kadar ciddi olmayan bir kaç kişi ile görüştüm çoğu sanal sohbet peşindeydi, ilk kez ne zaman ve nasıl pasif olduğumu soran da vardı , profil özelliklerimi beğenmeyen yada yaşımı fazla bulan da vardı. Sonunda bir genç ile tanıştım uzun uzun sohbet etmek yerine hemen eyleme geçen bir yapısı vardı, uygun yer bulamadığımız için bir caminin bodrum katındaki kabinde buluşmaya karar verdik, kabine gelir gelmez beni hemen içeri tıkıp kapıyı kilitledi gereğinden fazla cesurdu, evimin uygun olmasına rağmen hemen eve gelmesinin uygun olmayacağını düşünüyordum. Ahmet gibi romantik girişler yapmak yerine hemen işe başlamak taraftarıydı, omzuma bastırarak diz çökmem gerektiğini anlatmaya çalışıyordu, sonunda amacını anlayabilmiştim, erkekliği dudaklarımın arasındaydı gözlerimi yukarı kaldırıp kendisine baktığımda gözlerini kapatmış olduğunu ve zevk ile sessizce inlediğini fark ettim, bu arada merdivenlerden birinin indiği anlaşılıyordu adam bizim kabine giremezdi kapıyı kilitlemiştik ama güvende olmamıza rağmen korkmaya başlamıştım bu durumda devam edemezdim ,fakat o hiç bir şey olmamış gibi rahat davranmaya devam etti. Kafamı hızla kendisine doğru itiyordu, bu arada merdivenden inen adam şimdi ellerini yıkarken bir yandan da türkü söylemeye başlamıştı ,kabinin kapısının alt kısmı kesilmiş olduğundan adamın eğilip bizim kabine bakması halinde iki farklı ayakkabı göreceğinden içeride ne yaptığımızı anlaması çok kolay olacaktı. Ses yavaş yavaş uzaklaşmaya başlayınca derin bir nefes aldım ,yakalanmış olsam mesleğimi kaybederdim. Hakan ise benim korktuğum anlarda rahatlamış ve kafamı bir süre sonra serbest bırakmıştı, hemen toparlanıp kabinden çıktı bir süre bekledikten sonra ben de kabinden çıktım. Bodrum kattan yukarı çıkınca telefonum çalışır duruma geldiğinden hemen Hakan’ı aradım, çıktığında kimseyi görmediğini söyledi.
İkinci buluşmamızda kafamı itip kalkan kaba erkeğin yerine romantik bir erkek gelmişti, annesinin şehir dışına gittiğini evin uygun olduğunu hemen gelmem gerektiğini söylediğinde telefonda evin tarifini bir kaç kere dinledim, sokağının başında beni karşıladı, komşularının meraklı bakışları arasında eve girdik Hakan babasını küçükken kaybetmişti annesi ile birlikte yaşıyordu, koltuğun üzerinde annesinin tamamlaya çalıştığı beyaz dantel vardı ben susadığımı hissettim bir bardak su isteyecektim ki ağzımı açmaya dahi fırsat bulamadım, birden dudaklarımı öpmeye başlamış daha ileri giderek dilini ağzıma sokmaya başlamıştı benim de aynı şeyi yapmamı istediğini hissettim.
Uzun süren ön sevişmeden sonra birleştik, Ahmet beni kullanarak eşim ile birlikte olma hayalleri kurmuştu ve nefretimi kazanmıştı ama Hakan için aynı şeyi düşünmüyordum en azından şimdilik, bununla birlikte Hakan bana yardımcı oldu, işimiz bittikten sonra bilgisayar üzerinden sohbet ederken romantik sözcükler beklediğim bir anda moralinin bozuk olduğunu ekonomik sorunları olduğunu anlatmaya başladı. Benimle birlikte olmasında tek gaye paraydı ve istediğim duyguyu hissetmeme yardımcı olmuştu. Gençliğimde acı içinde kıvranırken verdiğim sözü tutamayacağım için korkmuştum bir an, kuzenimin tecavüzüne uğradığım gün karşıma çıkan aktif olduğunu iddia eden sapıkları öldüreceğime dair verdiğim sözü tutamayacağım için korkmuştum. Sözümü tutmak için nefret etmem gerekiyordu. İstediği miktar çok fazla olmadığı için vereceğimi söyledim olumlu cevabımı alınca ekranda gülücük gördüm parayı vereceğim için memnun olmuştu bu arada ben de onu nasıl ortadan kaldıracağımı düşünmeye başladım.Böylece girdiğim günahlardan kurtulacaktım ayrıca benim gibi zorla pasif olmuş yada pasif olmaya meyilli gençlerin yaşamını kurtarmış oluyordum,en azından bir sapık aktifi bile ortadan kaldırmak onun duyguları ile oynayacağı insanları kurtarmak demek olacaktı.Ahmet kamyonunun ön koltuğunun arkasındaki dar yatağında kim bilir kaç kişinin günahına girmişti?Onun gibi bir pisliği temizlediğim için çok mutluydum,yatak odasında birlikte olduktan sonra eşimin iç çamaşırlarını kokladığı an yok edilmesinin şart olduğuna karar vermiştim. Karanlık odada arkama dönüp baktığımda bir iblisi andırdığını fark ettim. İnsan öldürmüş olmama rağmen içimde hiçbir şekilde pişmanlık hissetmiyordum.Hakan ise sahiplenmeyi yeğliyordu eşime karşı hiç bir soru sormamıştı küçük miktarda harçlıklar istiyordu ilerde bu miktarı arttırmayı da düşünüyor olabilirdi askerden gelmiş olmasına rağmen iş bulup çalışmaya niyeti yok gibiydi,belki de ben ve benim gibi pasiflerle birlikte olarak para kazanmayı umuyordu,her ne kadar tek ilişki yaşadığı kişinin ben olduğumu söylese de onu asla inandırıcı bulmuyordum.Hesabındaki paylaşımlarından yada listedeki arkadaşlarından bu durum anlaşılıyordu. Her defasında inkar etmesine rağmen bir gün kesinlikle inkar edemeyeceği bir kanıt yakalamıştım.Sohbet sitesinde tanıştığım birine ondan söz ettim ve ne tesadüf ki Osman isimli bu kişi de Hakan’ı tanıyordu çoğu zaman para karşılığı kendisi ile birlikte olacağını söylediğini anlattı,Hakan’ın sadece aktif olduğunu düşünemiyordum ve haklı çıkmıştım o tıpkı bir pasif gibi nelerden hoşlanacağımı biliyordu,ben sadece aktifleri yok etmek istiyordum ama o tamamen aktif değildi,Osman ile uzun uzun konuştuk sonra da Hakan’a her şeyi yazdım,artık kendisine inanmadığımı ekledim,cevap yazmakta gecikmedi seçtiğim kelimelere dikkat etmemi salık veriyordu,asla pasif olmadığını ve benimle artık görüşmek istemediğini de sözlerine eklemişti.Osman ise kesinlikle pasif olduğunu anlattı ve benimle görüşmek istediğini dilersem üçümüzün de birlikte olabileceğini anlattı.İş için kullandığı arkası boş minibüsü kenar bir mahalleye çektikten sonra arkaya geçip kendisini beklememi söyledi.Kısa süre içinde boşaldığı bir şey hissetmedim.İkinci kez birlikte olmayı önerdim ama bulunduğumuz bölgenin tehlikeli olduğunu bildiğim güvenli bir yer olduğunu anlattım ,bunun üzerine zamanın olduğunu söyledi ve yola çıktık kısa süre içinde keskin virajlı dağ yolunu ağır ağır tırmanmaya başlamıştık,sonunda uygun bir yer bulduğunu söyleyip aracı bir ağacın kenarına çekti,çok uzaklardan uluma sesleri geliyordu,ben hazırlanmaya başladım ama o önce bir sigara içelim dedi,ben kullanmadığım için onun sigarasını bitirmesini bekledim,yol boyunca hangi virajın daha keskin olduğunu yolun neresinden uçuruma yuvarlanma ihtimalinin daha yüksek olduğunu hesaplamaya çalışmıştım.Osman son nefesi çektikten sonra elini omzumun üstüne koyup beni kendine doğru çekti eli yavaşça aşağıya doğru kaymaya başladı bu arada ben de elimi erkekliğinin üzerine koymuştum hafifçe okşamaya başladım,sertliğinihissedebiliyordum,işim çok kısa sürecekti çünkü erken boşalma sorunu yaşadığının farkında değildi ama bu kez hesabım tutmadı arabanın arkasında ellerimi soğuk demire dayamış beklerken daha içime girmeden hemen ıslanacağını sandığım bu adam nasıl yaptı bilmiyorum ama bir türlü boşalamayacak duruma gelmişti hoyratça girip çıktığı için canımı yakmaya başlamıştı sık sık uyardığım halde sadece sesimi kesmemi söyledi benden uzun ve iriydi kesinlikle ona karşı koyacak güce sahip değildim,soğuk demir çeneme temas etmeye başlamıştı acıdan ağlamaya başlamıştım nedense benim ağlamam onu daha çok azdırmıştı,işini yapmaya devam ederken diğer eli ile kemerini çıkarıp ikiye katladı ve girip çıkarken sırtımın açıkta kalan yerine kemeri ile vurmaya başlamıştı,kırbaç gibi salladığı kemeri havaya kaldırıyor büyük bir hızla sırtıma indiriyordu ,dizlerimin titrediğini hissediyordum sert aletinde kan,dışkı ve tükürük birikmişti,sırtım ise kanamaya başlamıştı,sıkıca kavradığı kemerin tokasını kaldırırken kulağıma fısıldıyordu:
-"Haydi,or.spu,daha çok bağır!"
Ansızın sırtıma sadece kemerin inmediğini fark ettim,birden üzerime yığılmıştı sigara kokan nefesini hissediyordum,başına dışkı ve kan bulaşmış aletini içimden çıkardıktan sonra saçımdan çekerek diz çökmemi sağladığı ve silmeden meni bulaşmış aletini ağzıma sokmaya başladı çok zevk aldığı belliydi hafif hafif inlerken ;
"Şimdi kendi b.kunuye ,yut ulan ,or.spum benim!"
diye bağırmaya başlamıştı yardımıma gelecek kimse yoktu tek kurtuluşum bir an evvel boşalmasını sağlamaktı dışkı bulaşmış aletini hızla emmeye başladım hemen boşalması için elimle yumurtalarını okşuyordum sonunda beklediğim an gelmişti,ağzımda oldukça sıcak bir sıvı hissetmiştim,saçlarımı çeken eli gevşemişti,birden suçluluk duygusu hissetmeye başladı ve beni kemerle dövdüğü için özür dilemeye başladı,atletim kana bulanmıştı ve ben acıdan arkama yaslanamıyordum,kendisini affetmem için dönüş yolunda aracı benim kullanmam gerektiğini söyledim.Arabam olmadığı için şoförlüğe her zaman özendiğimi anlattım ilk başta bu fikre soğuk baktı ama bir iki deneme sürüşünden sonra azı olmuştu göz ucumla Osman’a baktım kirli aletini aracın ön panelinden aldığı peçete ile siliyordu,hemen yanında kemeri vardı bu onu son görüşüm oldu.

Dönüş yolundaki keskin virajlardan birinde benden beklenmeyecek bir çeviklikle ön kapıdan atlayıp aracın uçuruma yuvarlanışını zevkle izledim ve sırtımdan sıcak kanlar akarken Ahmet’in ne kadar masum olduğunu düşünmeye başlamıştım.Ölümü gerçek anlamda hak eden kişi Osman’dı araç hızla aşağı inerken ben de koşmaya başladım en ufak ihtimali dahi göz önüne almalıydım sonuçta bana göre epey güçlü bir adam vardı karşımda ve bu kazadan sağ kurtulabilirdi.
Ertesi gün karakola vardığımda ilk iş olarak kayıplar listesinde birinci olan Ahmet ERGÜN isminin sisteme dahil olması gerekiyordu,bu ismi sisteme girmeden arşiv dosyasına koyup alt kata indim,bu yaptığım iş nedeni ile hakkımda soruşturma açılabilirdi ancak bu riski göz önüne almalıydım.Mesai boyunca koltuğa otururken sırtımı dayamaya zorlanıyordum aslında oturmakta da zorlanıyorum.Ahmet’in kayıp aracının bulunmasından korkuyordum araç yanmış da olsa herhangi bir yerinde parmak izim kalmış olabilirdi.Mesai arkadaşıma sisteme giriş yaptığı söyledim,diğer taraftan dün akşam ki kazanın sonucunun ne olduğunu bilmiyordum .İkinci gece mesaimde bir anons ile korkudan titremeye başladım,ölümlü trafik kazası anonsunda onun minibüsünün plakası iki kere üst üste okunmuştu.Cenaze otopsi için adli tıp kurumuna kaldırılmıştı,nöbetçi savcı ile birlikte bir arkadaşımız da otopsiye katılacaktı.Tek güvencem onun birlikteliğimizi yaşamadan önce sigara ve bira içmesiydi alkol aldığı raporda yazılınca dikkatsizlik sonucu trafik kazası olarak rapor edilebilirdi.
Otopsiye giden arkadaşıma dosyayı merak ettiğimi söyledim arkadaşım alkollü bir sürücünün virajı alamayıp uçuruma yuvarlandığını söyledi bu cümle sayesinde derin bir nefes almıştım.Savcı aynı bölgede bir çoban tarafından yanmış bir araç bulunduğunu da anlatmıştı.Bu durumda Ahmet’in eski model arabası bulunmuştu ama araç etrafında yapılan araştırmada kayıp şahıs bulunamamıştı.Aracın kazadan önce yakıldığı belirlenmişti ve bu kanıt kazanın cinayet olduğunu kesinleştiriyordu.Sisteme ismini girmediğim ortaya çıkarsa başım daha büyük belaya gireceğinden ilk fırsatta arşive indim,arkadaşlarıma namaz kılacağımı söyleyip arşivin anahtarını aldım artık geri adım atamazdım hemen Ahmet’in dosyasını aldım bilgileri sisteme girerken arkadaşlarımı gözlemliyordum,ellerim titriyordu işlemi nihayet tamamlamıştım en kısa sürede bu dosya ile ilgili aracın fotoğrafları eklenmek amacı ile karakola ulaşacaktı.Komiser ayak üstü konuşmamızda kayıp şahıs ismini sisteme girip girmediği sorduğunda rahattım,yeni deliller geldiğini dosyaya eklediğimi söyledim.
bu arada beklemediğim mesajlar almaya başlamıştım kavga edip ayrıldığımız Hakan barışmak istiyordu,benimle ilk fırsatta konuşmak istediğini yakın bir arkadaşının evinde buluşmamız gerektiğini söylüyordu , bu mesajı alınca çok mutlu olmuştum ilk kez duygularıma hakim olamadığımı hissetmeye başlamıştım bu genç çocuğa aşık mı oluyordum?
Aklım sürekli eski araçtaydı , aracı yakmadan önce kapı kollarını ve direksiyonu silmiştim eldivende kullanmıştım ama yine de içim rahat olmuyordu.Araca daha önce de binmiş olduğum için eski günlerden kalma bir parmak izim bulunmasından korkuyordum bu korku uyku düzenimi bozmuştu.sık sık uyku ilaçları kullanmama rağmen gözlerim bir türlü kapanmıyordu,uzun gecelerde Hakan ile yazışmaya devam ediyordum,onun yanında kendimi güvende hissediyordum üstelik iş de bulmuştu onun da bana karşı hisleri olduğunu düşünmeye başlamıştım çünkü benden herhangi bir beklenti içinde değildi artık para istemeyi bırakmıştı ,hiçbir zaman eşim ile aramdaki cinsel yaşam hakkında sorular sormamıştı,buluştuğumuz zaman beni uzun uzun öpmesi ve yumuşak dokunuşları ona daha çok inanmamı sağlıyordu,ilk kez mutluluğu yakaladığımı düşündüğüm bir gün Hakan artık Ankara’da yaşayacağını uzman çavuş olarak işe başladığını ve benimle görüşmek istemediğini yazmıştı,ilk kez terk edilmiştim ve yeni bir aktif bulmanın zamanı gelmişti.
Yeni sevgilim Onur isminde bir gençti yalnız yaşıyordu ve sadece kendi evinde görüştüğünü yazmıştı,ilk buluşmadan önce uzun uzun yazıştık evine geldiğimde salonda oturmuş maç izliyordu ve epey sigara içmişti bununla birlikte parfümü çok hoştu, konuşmak amacı ile bir kaç kez konu açtım ancak kesinlikle konuşmak istemeyen bir hali vardı .Ben istenmediğimi hissettim ve gitmek için kalktığımda birden elimi tuttu ve beni kendine çekti kucağına oturttuktan sonra sağ eli ile çenemi sıkıca tutup usul usul öpmeye başlamıştı bir süre sonra beyaz örtülü kanepeye sırt üstü uzandım ve O nur da üzerime uzandı bu esnada tütün kokan nefesini hissetmiştim ,bacaklarımı ayırıp içime girmeye çalışırken gözlerini hiç açmıyordu bir süre gidip geldikten sonra terlemeye başlamıştı ve yer değiştirdik sanki masaj salonuna gelmiş bir müşteri gibi hareket etmesi, sinirlerimi bozmuştu,kendimi eskort gibi hissetmeye başladım.Sırt üstü uzanmış gözlerini kapamıştı ilk kez konuştu ve oral seks istediğini söyledi gözleri hala kapalıydı,sanki uykuya dalmış gibi bir hali vardı,elimi usulca yerdeki ceketimin cebine soktum ve çakımı çıkardım bu arada aleti hala ağzımdaydı ama gözleri kapalıydı ve ben kendini izliyordum ilk darbeyi boğazına vurdum birden kuvvetli bir şekilde kan fışkırdı ,bu manzara çocukluğumdaki kurban bayramlarını anımsattı.Onur birden şoka girmişti ayağa kalktı büyük bir hızla kan kaybediyordu üzerime doğru bir kaç adım attı ikinci darbeyi kaburga kemiklerinin arasına vurdum, aniden kanepeye yığıldı.Bir süre cesedin başında bekledim ve ne yapacağımı düşünmeye başladım.İlk iş olarak duş alıp bedenimi fışkıran kanlardan temizledim,çakımı sildim daha sonra cesedi küvete sürükleyip su doldurdum ,yerleri sildim ve kapı kollarını temizledim.Arkamda delil olabilecek herhangi bir iz bırakmadığıma emin olmuştum, usulca kapıyı kapatarak evden çıktım , ağır ağabey tavırlı Onur derin uykusuna dalmıştı.

Eve vardığımda ilk işim duşa girmek oldu sonra bedenimdeki kılları temizledim bir kadın gibi salonun ortasına oturup elime tıraş makinesini aldım bacaklarımı tamamen temizledim sonra kafamı kazımaya başladım bedenimdeki tüyler salınarak yere düşerken ben günahlarımdan aklandığımı hissediyordum, ferahlık tatlı geldi ve ben göğüs kafesimdeki kılları da temizleyip eşimin çoraplarını giydim ve aynada kendimi izlemeye başladım kilolu ,yaşı geçmiş kadınlara benzemiştim evde yalnız olmanın rahatlığı sayesinde uzun bir aletin ucuna krem sürüp içime almaya başladım , yerde yatmış ve bacaklarımı ayırmıştım tam o anda birden gözlerimi tavana diktiğimde üstümde benim gibi bedeninde hiç kıl olmayan derisi mum yada benzeri bir madde ile kaplanmış, iri aletini havaya kaldırmış bir ecinni durmaktaydı yavaşça üzerime doğru alçalmaya başladı ,güçlü bir varlığın beni ters çevirdiğini hissettim, elimdeki aletin tamamını canım yanıyor olmasına rağmen içime daldırmıştım, beni izlerken havadaki yaratık kendini tatmin ediyordu. Parafin yada ona benzer bir madde -tam olarak ne olduğunu bilmiyordum-bedenin her yerini kaplamıştı onu üzerimde hissetmeye başlamıştım aramızda hava boşluğu olmasına rağmen ben bir erkek bedeninin tenime temas ettiğini hissediyordum, bir kadın edası ile bacaklarımı ayırdım içimdeki aleti yavaşça çıkarıp hızla fırlattım artık onu içime almak için hazırdım. Geriye doğru sarkan güçlü kolları ile beni sardı yataktan havaya kalktığımı hayal etmeye başlamıştım, birden göğüslerime baktım ben eğildikçe bir kadının memeleri gibi sarktığını gördüm.
Ne olduğunu bilmediğim bir yaratık ile birliktelik yaşamaktaydım, bu ecinni yada adı her neyse bana kadınlığımı hissettirmeye başlamıştı, ayağa kalktım eşimin iç çamaşırlarını giydim, ellerime oje sürüp uzun süre ellerime izledim , insanlar her zaman ne kadar küçük ellere sahip olduğumu söylerdi. Kimi transseksüellerin ellerinin ne kadar iri olduğunu gözlemlerdim. Uzun perukları makyajlı iri yüze sahip bu insanlardan kadına en çok benzeyenlerin dahi büyük elleri erkek olduklarını yada bir zamanlar erkek olduklarını açığa çıkarıyordu. Bununla birlikte küçük ellerim bir kadının ellerine benzemişti. Dudaklarıma eşimin parlatıcısını sürüp beklemeye başladım, yaratığın gelmesini ve beni sarmasını bekliyordum. onu yanımda hissettiğim zaman hep gizlediğim kadın ruhum açığa çıkıyordu. Ecinniyi boşuna bekliyordum bu kez yoktu yanımda ne parafin kaplı aleti ne de geriye doğru sarkan güçlü kolları ve kaslı bedeni görünmez olmuştu, salonun ortasına aynı şekilde uzanıp bir az önce içimden çıkardığım aleti aynı şekilde kremleyip yavaşça içeri doğru itmeye başladım. Bu hareket belki de onun gelmesini sağlıyordu, liseli gençler bir halka oluşturup ortaya bir fincan koyduğu zaman mutlaka bir ecinni geliyordu yada biz geldiğini sanıyorduk ;ben de benzer şekilde onu çağırmanın bir yolunu bulmuştum, kapalı gözlerimi açıp gene tavana diktim genç diri bedeni yine sarmaya başladı beni ama bu kez daha sertti geriye doğru bakan güçlü kolların sonundaki iri ellerin biri ağzımı kapamıştı ,diğer eli ile boğazımı sıkmaya başlamıştı, Ahmet ile yaşadığım ilişkiyi anımsadım birden sanki cesedini tıkıştırdığım küçük çukurdan kalkmış sigara kokan elleri ile bağırmamam için ağzımı kapamıştı. Parafin kaplı aletinin girmesi için herhangi bir kayganlaştırıcı kullanmamıza gerek olmuyordu her şey kendiliğinden gerçekleşiyordu, kimi medyumların ecinniler ile evlendiğini duymuştum, okuduğum bir romanı hatırlamıştım, ecinni kitabını okuyan köy imamı hanımı uyuduktan sonra mum ışığında tozlu kitabın sayfalarını çevirdikçe iri ve dik göğüslere sahip dişiler yarı karanlık odada çırılçıplak bedenleri ile oynuyordu. Hoca efendi devamlı çocuk emzirmekten sarkan hanımının göğüslerinden sonra dişi ecinnileri görünce boşalıyordu, "oğlancı" ecinni işini bitirdikten sonra yok oldu birden kadın memesi gibi kıvrımlı hale gelen memelerim küçüldü artık kadın ruhum beni terk etmişti.
polis merkezine geldiğimde bir hareketlilik vardı,cesetbulunmuştu,küvet içinde boğazı kesilmiş ve etrafı titizlikle temizleyen bir katil,"Bir dedektif gibi,ipuçlarını birer birer temizleyen bir katil"dedi nöbetçi komiser,fotoğraflara baktığımda en ufak bir tedirginlik hissetmedim,aslında tahrik oldum!
Etrafına kan bulaşmış ve büzülmüş alet ilgimi çekmişti,sertleştiği zaman bana acılar çektiren bu alet şimdi ne kadar zavallıydı!
Kimlik bilgileri okunmaya başlandığında mesai arkadaşım raftan temiz bir klasör indirdi,cesedin keşif tarihi,kişisel bilgiler ve adres yazıldı,adli tıptan gelen rapora göre maktulun boğazı tek hamlede ve hızla kesilmişti,bıçak şah damardan geçmişti yani temiz işti!
Ceset penisin ucundaki kan damlalarından başka sperm de içerdiğinden ilk aşamada eskort kızların ifadeleri teker teker alınmaya başlandı,ilk kez kendi cinsimle ilişkiye girmenin yararlı olduğunu düşünmeye başlamıştım ki ,birden maktulün kişisel bilgisayarının da incelenmesine karar verildiğini hatırladım.Sohbet sitelerine girdiği anlaşılmış olmakla beraber görüşme yaptığımız pencereyi silmiş olmasını diliyordum.Kameralı görüşme de yaptığımız için kişi listesinde ismim mutlaka kayıtlıydı.
Komiser kayıp şahıslar dosyasını istediğinde bir bağlantı mı oluşturduğunu düşünmeye başladım ilk kez korkmaya başlamıştım,birden kafasını kaşıyıp bardağını hızla masaya vurduktan sonra bağırdı;
-"Peri kızı pasif!
bu takma isim hem kayıp şahsın kişi listesinde hem de dünkü maktulün listesinde kayıtlı "
Komiser çok zor bir matematik problemini çözmüş gibi bir duygu durumuna büründü,etrafında memurlar yalakalığa başlamıştı.Her iki aşhısın görüşme kayıtlarını hemen masamda istiyorum,karşı tarafın IP numarasını da hemen tespit edin! dedikten sonra kendisine bir Türk kahvesi ısmarladı,galiba bunu fazlası ile hak etmişti.

IP numarasının internet kafedeki bir makineye ait olduğuna dair sonuç gelince komiser kafenin sahibi ile görüşme yapmamız için benim de dahil olduğum bir ekibi görevlendirdi . Kafe sahibi müşterilerinin çoğunun öğrenci olduğunu onların da oyunlar oynadığını anlattı, sohbet sitelerine girene rastlamamıştı. Yetişkinlerin de nadiren geldiğini çoğu zaman bahis sitelerine girdiklerini anlattı. Mesai arkadaşıma kimi zaman ben de bu kafeye geliyorum dedim. Kafe sahibinin beni tanımasını beklemiştim ama beklediğim olmadı.Polis merkezine döndüğümde çevremdeki çemberin hızla daraldığını hissetmeme neden olacak bir gelişme yaşandı,arananşahısa ait olduğu kesinleşen hurda haline gelmiş 89 model araç bir çoban tarafından bulunmuştu.Olay yeri inceleme ekibi çoktan yola çıkmıştı ve ben nefesimi tutmuş beklemeye başlamıştım.

Bu kadar çabuk olması hayret verici ,bir sorun bu kadar kısa sürede tam bit trajediye nasıl dönüşebilir? Uçurumdan aşağı yuvarlanan iki araç ve aynı takma isime sahip bir kişinin hem maktulün hem de kayıp şahsın adres defterinde ekli olması! Saniyeler, nefes alınamayan saniyeler, boğulduğumu hissetmeye başladım, mücadele edecek gücüm ve zamanım yok hatta paniğe kapılmak için de zamanım yok. Tıpkı avını geçen her saniye daha sıkı saran bir yılan misali , o anda akıldan geçenlerin hiçbir anlamı yoktur.

Osman morarmış şişmiş ağzı sanki garip bir alaycı ifade taşıyormuş gibi hafifçe aralanmıştı. Sonsuzluğa dikilmiş gözleri de yarı yarıya açıktı. Uzun süre böyle kalmış olmalıydı. En az bir gün dedi, komiser kokuyu cesedin sertliğini ve gerginliğini dikkate alarak . Çürüme kokusu ile sidik kokusu karışmıştı , kollar yana düşmüş , eklem yerleri simsiyah kesilmişti . Komiser cesedin bileğini tutarak baş parmağı ile bastırıp bir süre bekledi. Bastırdığı yerin rengi değişmiyordu, kan çoktan çekilmişti.
Komiser cesedin hemen yanında durup yılışık bir ifade ile sırıtan iki memura ve bana baktı. Cesedin fotoğraflarına bakmaya başladı , direksiyon başında yaka açık ceset , arka koltukta bira şişeleri ...
-"Belki de intihar etmemiştir"dedi komiser yardımcısı
-"Sence bunu başka biri mi yaptı , yada onu başkası zorladı , bir insanın aracı ile uçurumdan aşağı yuvarlanması..."

Olay yeri inceleme ekipleri kameralarını delil toplama aletlerini getirip yerleştiler , ardından aracın etrafı polis bandı ile çepeçevre kuşatıldı.Eğer bir delil bulunursa tam olarak nerede bulunduğunun tespitinin daha net biçimde yapılabilmesi için fotoğraflanıp envantere kayıt edilecekti.Parmak izi araştırması yapılacak sıra ile tüm incelemeler tamamlanacaktı.Tüm bu işlemler sırasında da cesedi nakliye edecek ekip gelinceye dek , ceset arabada ön koltukta kalıyordu.

Maktül son gecesinde girdiği sohbet sitesinde görüştüğü kişiler listesi komiserin elindeydi.Bu kişilerden biri sohbeti kendi evindeki bilgisayardan yaptığı için kişisel bilgileri ele geçirilmiş ve polis merkezine davet edilmişti.
-"Ne iş yapıyorsun sen ?"dedi komiser
-"Muhasebeci" dedi şüpheli , iki eli ile şakaklarını ovuşturuyordu, eş cinsel sohbet sitelerine girdiği için utanıyordu.
-"Maktül ile olan ilişkiniz nedir?"
-"Arkadaşız,beraber maça gittiğiniz,kahvede oyun oynadığınız bir arkadaş,erkek erkeğe yapılan işler işte"
-"Biz de tam olarak bunu öğrenmek istiyoruz,erkek erkeğe yapılan işler?"
Komiser adamın yüzünü inceliyordu adam birden bire kıpkırmızı oldu.
-"Bizim aramızda hiç bir zaman ilişki olmadı , olamaz da , çünkü ikimiz de aktifiz, sadece birbirimize tavsiyelerde bulunurduk,tanıştığımız pasifleri anlatır,ilişki sayımızla övünürdük, tıpkı erkeklerin bir araya gelip birlikte oldukları kadınları anlatması gibi bir şeydi onunla yaşadıklarımız."
Cinsel tercihinin söz konusu olmasından rahatsız olmuştu.
-"Aranızda geçen bilgisayar kayıtlarında maktülün seninle konuşmak istediği yazılı"dedi komiser yardımcısı.
-"Konuyu biliyormusun?"
-"Yeni bir pasif ile tanıştığını , yarın ilk kez buluşacaklarını yazmıştı"
-"Peki bu yeni pasifin ismi neydi ?"
"Yanlış hatırlamıyorsam , perili kız gibi bir şey...perikızı pasif "
"Kamera kayıtlarına baktık maktülün evine girip çıktığınız tarihler belirli , son olarak iki gün önce evine gitmişsiniz.Size özel hayatından söz eder miydi , mesela intihar etme gibi bir düşüncesi var mıydı ?"
-"Sanki bir az... hayal kırıklığına uğramış gibiydi,evet mutsuzdu ama bu mutsuzluğu onu intihara sürükleyecek derecede değildi.Böyle bir şeye kesinlikle inanmam.Sevdiği güvendiği dostlarından yardım istemeden intihar edecek biri değildi "
Tanıdığı bir insanı kaybeden insanların aslında ilk düşündüğü şey tam olarak da buydu . Komiser bunu deneyimlerinden gayet iyi biliyordu.Hepsi yakınlarının canlarına son vermeden kendilerinden mutlaka yardım istemeleri gerektiği kanaatindeydiler.Sevdikleri kişinin uçurumun kenarına gelişini fark edememe ihtimalini akıllarından geçirmezlerdi.
-"Neden mutsuzdu ?
-"İş yüzünden , belki de ailesi , karısı ile sorunları vardı , hem cinsleri ile ilişkiye girdiğini karısı biliyordu bu nedenle boşanmayı düşünüyordu.Ben onu tanırdım o canına kıyacak bir adam değildi"
-"Onun sıra dışı cinsel ritüelleri var mıydı?"
Şüpheli korkudan ağlamaya başlamıştı , başını eğdi, omuzlarındaki yükü taşıyamayacak duruma gelmişti , başını ellerinin arasına aldı ,.

-"Bu tür davranışları olduğunu sanmıyorum varsa da anlatmadı "

Fotoğraflar sadece masa lambasının sarı ışığının aydınlattığı çalışma masasının üzerine serilmişlerdi,belirli bir düzen içindeydiler, tükenen hayatlar ve etrafa sıçrayan kan damlaları, insan bedeninin ne kadar kırılgan olduğunun kanıtı ...
Çok kolayca bitmişti her şey .
Şeytani bir güç gerekiyordu elbette ama ...yine de bu kadar kolay olmamalıydı, görünüş etik değerlere öylesine aykırıydı ki bu şekilde ölümün gerçekleşmesi olanak dışıydı.
Komiser masasına yerleşip çamura benzeyen kahvesini yudumlarken bunu düşünüp duruyordu,iki memur bir köşeye çekilmiş doğu görevi hatıralarını anlatmaya başladılar,terör sorunun tek çözümünün öldürmekle olacağını iddia ediyordu biri , diğeri ise İlyas Salman denen oyuncu bozuntusunun tam anlamıyla bir PKK destekçisi olduğunu anlatıyordu.
Merkez kısa bir süre de olsa sessizliğe gömülmüştü kimse tarafından görülmeden içeri girdi Murat.Bu duruma çok memnun olmuştu kimse tarafından fark edilmeden yaşamayı isterdi daima, kendine gelebilmek ve toparlanmak için bir kaç dakikaya ihtiyacı vardı , yanmış koltukların ve uçurumun dibine adeta gömülen aracın fotoğraflarını zarfa yerleştirdi.
İçinde bitip tükenmek bilmeyen bir huzursuzluk duygusu vardı , ne olduğunu anlayamadığı , peşini bir gölge gibi hiç bırakmayan garip bir huzursuzluk . Adli tıptan gelen raporu dikkatle alıp Osman’ın olayına cinnet sonucu intihar açıklaması yapılsa konu kapanmış olacaktı, geride ise sadece bu berbat his kalacaktı. İnsan her şeyden kaçabilirdi ama kendi vicdanından asla...
Komiser zarftaki fotoğrafları çıkarıp uzun uzun inceledi acaba kaçırdığım bir yer mi var düşüncesini atamıyordu.Araç başındaki sürücünün alkolün etkisi ile kasıtlı olarak uçuruma doğru yol alması mantıklı gelmeye başlamıştı.Otopsi uzun zamandan beri tanıdığı ekip gerçekleştirmişti.Bu uzun süreli arkadaşlık sayesinde komiser istediği an içeri girip otopsiyi izleme imkanına sahipti.Cesedi gözünü kırpmadan uzun süre izlemişti.

Zanlının evinde yapılan aramada kutu dolusu kanlı mendiller bulduk,komiserim dedi demir lady, bayan komiser yardımcısına herkes bu şekilde tanırdı.Birlikte olduğu kişilerin kanlı mendillerini hatıra olarak saklıyor.Bu mendillerden hangisi maktüle ait yada bu olasılık var mı diye sordu komiser.
Çok düşük dedi demir LAdy ,ardından kasedeki kuruyemişlerden bir avuç alıp ağzına atmaya koyuldu.
-Hafta sonu girdi araya,yani kan tahlillerinin sonuçlarını salıdan önce alamayız.Bence sakladığı bir şey varsa en fazla pazartesine kadar susar.Merkeze geldiği ilk gündeki berbat görünüşünü koruyor,sanırım zanlı duygusal çöküş içinde ve ter kokuyor .
-Maktülü ne kadar zamandır tanırsınız ?
İaciver duvarlı odada komiser kapıyı hızlıca kapatıp ilk sorusunu sormuştu. Zanlı öz güven içinde ellerini kavuşturdu.
-Onun ne kadar aşağılık biri olduğunu bilecek kadar , kıskanç ve de küçük hesaplar peşinde koşan biri olduğunu anlayacak kadar
Gözleri komiserin sigara dumanından kızarınca başını karanlık yan bahçeye bakan pencereye çevirdi.Komiser çayından bir yudum alınca kaçak çayın neden daha pahalı olduğunu düşünmeye başladı.Bu tada ulaşmak için çayı deve kanı ile yıkıyorlar herhalde dedi içinden .
-Uzun süre babasının gözdesiydi, babası sapık ilişkilerinden haberdar olunca onu reddetti , bu durum Osman’a çok koymuştu her buluşmamızda anlatırdı.Bununla birlikte babası ile barışmak için elinden geleni yaptı , sanki bir kabahati varmış gibi ...
Bu hayatı o seçmedi , tıpkı ben de onun gibi ruhumuzla bedenimizin uyuşmadığı insanlarız , dünyaya bu şekilde gelmek bizim tercihimiz değil.
-Babası ile arasını düzeltmek için neler yapmayı planlıyordu?
Zanlı bir süre düşündü.
-Aslında kafasında belirli bir plan yoktu.Babasının anılarını yazmasında yardımcı olacağını söylüyordu.Son zamanlarda bundan çok söz etmeye başlamıştı . Bu anılar babasını anlamasını sağlayacaktı ama babası onu hiç bir zaman takdir etmedi.Bu nedenle psikolojik bunalım yaşıyor olabilir ama intihar edecek kadar bunalımda değildi bence.
Kardeşi , Osman’ın homoseksüel olduğunu duyunca çok sevinmişti zaten ondan yeterince nefret ediyordu , kendini ona karşı ezik hissediyordu babasının kesinlikle kendisini kayırmadığını düşünürdü bir zamanlar.Onun gibi kaba adamlar için homoseksüellik insanı küçük düşüren korkunç bir şeydir.
-Osman kardeşi ile sık sık görüşür müydü ?
-Zaman zaman ağabey kardeş ilişkisi kurmaya çalıştı ama tam bir vakit kaybı oldu. Kardeşi onu anlamak için asla çaba göstermedi, babasının işinde tek varis olmak istiyordu.
-Senin bildiğin bir kavgaları oldu mu ?
-Zanlı başını iki yana salladı , elindeki sigarayı neredeyse filtresine kadar içmişti.
-Hayır , kavga ettiklerine şahit olmadım,ilişkimiz bittikten sonra yatakta sohbet ederdik ve Osman beni kollarına alır sorunlarından söz ederdi, pasif olarak ilişki kurduğum tek kişiydi, biliyorsunuz bir kişi ikisi de olabiliyor.evimde aktiflik deneyimi yaşadığım her ilişki de hatıra olarak birlikte olduğum pasiflerin kanlı mendillerini saklıyorum.Bir nevi kolleksiyonum var diyebiliriz.
Komiser önce gırtlağını temizleyip sonra da zanlının yüzüne tükürdü, vurmak için elini kaldırdığında demir LAdymüdahele etti.

-Söyleyecek sözüm yok , avukatım olmadan ağzımı açmayacağım
Komiser zanlıya bakıp sorgu odasını adımlamaya devam etti.
-Bu durum senin ile ilgili değil , sadecemaktülün yakın arkadaşısın, cesedin bulunmasından bir gün önce ilişkiye girmişsiniz.
dedi komiser otururken , samimi adam rolüne büründü birden .
-konu benimle ilgili değilse neden şu an sorgu odasında bulunuyorum ?
-Kendini kurtarma fırsatını kaçırmayacağını düşünüyorum, hepsi bu.Bize yardımcı olacaksın ve masumiyetini ispatlayacaksın.İyi niyetini göz önüne alacağız.
Zanlı sinirden devamlı ayaklarını titretmeye başlamıştı.Kendini kontrol etmesi gerekirdi aksi halde görevli memura zorluk çıkarmadan içeri alınabilirdi.
-Suçum olmadığı halde beni burada zorla tuttuğunuz için sizi dava edeceğim !
-Bakın beyefendi , bize masum olduğunuzu söylüyorsunuz ancak araçta el izleriniz bulundu,maktülün evinde de aynı şekilde size ait izler mevcut.Bazı şeyleri anlamama yardımcı ol.
Komiser duvara yaslanıp kollarını kavuşturdu.
-Avukatım yalnızken sizinle konuşmamam gerektiğini söyledi.
-Bir kez avukat tuttuktan sonra o yanında yokken yaptığın hiçbir konuşma mahkemede aleyhine delil olarak kullanılmaz.Yani burada bizimle konuşmandan sana zarar gelmez.Aksine bu işten çıkarın olabilir.Onu senin öldürdüğünü düşünmüyorum . Maktül ile ilgili merak ettiğim bazı konuları seninle paylaşmak istiyorum.
Maktülün arkadaş listesinde peri kızı pasif takma adını kullanan bir kişi var bu kişi aynı zamanda bir haftadır kayıp olan Ahmet ERGÜN isimli şahsın da arkadaş listesinde ekli , bu şahıs sohbet sitelerine sadece kafelerden kendine ait olmayan bilgisayarlar ile giriş yapıyor.Sen de daha çok aktif olmaya meyilli olduğunu anlattın, bu şahıs ile herhangi bir bağlantın oldu mu ?

-Bu kişi ile direkt olarak görüşmedim ama maktül yeni tanıştığı şahısları bana anlatırdı ,ilişkimiz tamamen güvene dayalıydı onun yeni tanıdığı her kişiyi aklımda tutmam bir çoğu geçici hevestir.
Komiser zanlının söylediklerini iyice düşünürken adamın aslında bir hayli mantıklı şeyler söylediği kanaatine varmıştı.
-son görüşmelerimizden birinde bundan bahsetti, evli bir adamla tanıştığını adamın gençliğinde kuzeni tarafından tecavüze uğradığı bu olaydan sonra pasif olmaktan zevk aldığını anlattı.Osman depresyondaydı , babasının gönlünü alamadığı için üzülüyordu , kimi zaman şiddet yanlısı hareketleri oluyordu , benimle birlikte olurken bu tür hareketleri olmadı ama geçici heves olarak tanımladığı kimi pasiflerle birlikte olurken dayak atmak yada kamçılamak gibi davranışlarda bulunmak istiyordu.Bu tür hareketlerden zevk alan pasifler de vardır.İlişki esnasında dayak yemekten kendisine küfür edilmesinden hoşlanır bu tipler...
Mahallede semt pazarı kurulmuş gibi kalabalıktı.Otomobiller , yerel haber kanallarının ucuz araçları, ulusal kanalların pahalı haber kamyonları bir konvoy oluşturmuştu.Görevliler sağa sola koşturuyor neler olup bittiğini anlamaya çalışıyorlardı.Polis ancak kolluk kuvvetlerinin geçebileceği bir güvenlik şeridi çekerek bu kalabalığın olağanüstü ilgisini inceleme sahasının bir nebze uzağında tutmayı başarabilmişti.Güvenlik şeridinin hemen önünde toplanan medya mensupları neredeyse birbirini çiğneyerek merkezlerine son gelişmeleri aktarıyordu.Komiser uzun uzun habercileri izlemeye koyuldu.Olay mahalline bakarken etrafta hiç kimsenin olmadığını hayal ederek bakıp düşünüyordu.
Demir lady her zaman ki ağır adımlarla yaklaştı ;
-Evleri kontrol ettiler , bir tanesi boş zaten diğeri boş değil ama evde kimse olmadığı gibi etrafta bir araç da bulamadık . Ev sahibinin nerede olduğunu ya da en azından nerede olabileceğini bilen birileri olup olmadığını öğrenmeye çalışıyoruz şu an. Maktül erkek 23 yaşında Onur KIVRAK ,TC:31835905698
1,65 boyunda 75 kilogram esmer, kamu kurumunda memur , bekar,yalnız yaşıyor ara sıra evine arkadaşlarının geldiğini belirtiyor komşular,ilk olarak boğazı kesilmiş daha sonra kalbin yaklaşık on santim uzağından ikinci bir darbe almış ,ön otopside elde edilen ilk bulgular bunlar,kapıda duran siyah Citroen C3 maktüle ait, sicili temiz.
-Nasıl bir adam ile karşı karşıyayız , Allahım ? dedi komiser,şu televizyoncular bizden evvel olay yerine gelmişler,hepsini temizleyin!
Kameramanlar sigaralarını attılar,polisin dağılın emri ile beraber muhabirlerden biri kahvesini yudumlamaya başladı.

Sevgili vatandaşlar!
bir kez daha bu gece ki "İnsan Avı " programına katıldığınız için çok teşekkürler!
sunucu kameraya kartal bakışı diye nitelenen o etkileyici bakışlarını dikmişti,keskin bakışlar korku ve güveni aynı anda hissettiren o ciddi ifade.
Bu fotoğraftaki memur Onur KIVRAK, bir vahşi tarafından evinde boğazı kesilerek hunharca öldürüldü.Bu cinayetin kayıp şahıs Ahmet ERGÜN dosyası ile bağlantısının olup olmadığı araştırılıyor.
Sevgili seyirciler,şimdi vereceğimiz haberle şok olacaksınız!
Maktülün kendi cinsine ilgi duyduğu iddia ediliyor.Katil ise elini kolunu sallayarak aramızda dolaşıyor.Ama siz sağduyulu ve cesur vatandaşların yardımı ile bu katili adalete teslim edeceğiz.
Yönetmenin işareti ile kalabalık hep bir ağızdan bağırdı.
"Dikkatli olun!"
Ardından ekranda programın telefon numarası ve internet adresi belirdi.Sonra da ekran karardı ,takdire şayan,gücün yeniden tanımı,kalabalıkları harekete geçirmek zayıflara güven kazandırmak için gerçekleştirilen muhteşem bir çaba ,ajitasyon çağı, sahte evlilik adayları ,sahte gözyaşları!
Başını yavaşça ve dikkatlice kaldırarak yüksek kabinden aşağıdaki dünyaya baktı.İnşaat iyi gidiyordu,aşağıda yığılmış kerestelere baktığında bir sonraki adımın alt katların zemin döşemelerinin yapımına başlanması olacağı anlaşılıyordu.Binanın ilerleyişini uzman denecek bir gözle değerlendirdi çünkü haftalardır her gece burada kalıyordu,çoğu zaman birkaç saatlik uyku ile idare edip saatlerini inşaat izleyip bilgisayar başında geçiriyordu.Bu gece görünüşü beğenmemişti.Bir hafta içinde başka bir yer bulması gerekiyordu ilk katın çelik iskeletleri yerleştirildiğinde zemin döşemeleriyle uğraşan işçiler olacaktı.Buradan baktığında şehrin güzelliğini görebiliyordu pencereden aşağıdaki uzanan caddeleri izledi.Artık uyuması gerektiğini biliyordu iş her sabah saat altıda başlıyordu..operatör ise yarım saat kadar erken geliyordu , günü tek başına cam fanus içinde geçirdiği için konuşmaya can atan bir hali vardı bir kaç kez konuştukları olmuştu kimi zaman sıkıntıdan ve bilgisayardan arta kalan zamanlarda Ahmet’in kullanma kılavuzunu okuyarak zaman öldürmüştü.Akşamları yanında sadece su ile yiyecek bir şeyler getiriyordu;dolayısıyla Ahmet’in operatör kullanma kılavuzu ve günlüğünü okuyup diğer taraftan atıştırıyordu.Günlük tutan doğulu bir kepçe operatörü!
Bugün izlendiğine emin olmuştu ,Kapak adamlarını peşine takmıştı,bu bir lakaptı elbet,kapak da kendisi gibi ticarete atılmadan beyaz işine bulaşmış biriydi.Kapak ve adamları pazarda meyve suyu büfesi önünde uzun uzun beklemişti aradıkları adam bendim ve onları tepeden izlemek çok eğlenceliydi.İzlendiğim gün hayatımda bir değişiklik yapmaya karar verdim ve müzeye gittim.İlk dakikalarımı içinde bulunduğum zor durumu atlatmak için projeler üreterek geçirdim.Kapak mal tesliminde zarara uğramıştı ve sanırım bunu beni ortadan kaldırarak düzeltecekti.İzlendiğimi anladığımda aşağı inip karanlığa karışmayı planlıyordum.Beş adam aralarında on metre mesafe bırakarak etrafa dağıldı.Adamlar yaklaşıyordu adamlardan biri çelik yapının ayaklarının betona saplandığı dip kısmın etrafında geziniyordu.Bir süre dolaştıktan sonra uzaklaşmaya başladılar artık gönül rahatlığı içinde aşağı inebilirdim merdivene yöneldim ve ilk adımda ayağım kaydı gecenin sessizliğini demir ızgaraya çarpan kurşunun sesi bozdu.Hızla tırmanmaya başladım bir kaç el daha ateş edildi ve ben kabine girmiştim.Deri koltuğun altında çelik bir tabaka vardı ve ben burada tamamen güvendeydim.Bu arada adamlar merdivene doğru yürüyordu. Ana güç düğmesine bastım birden ışıklar parıldadı.Vincin uzun yatay kolunu yokladım.Dev kanca adamlara doğru sallanmaya başladı.Kanca Kapak ve adamlarının arabasını ezdi bu nedenle koşarak uzaklaşmaya başladılar büyük olasılıkla en azından ikisi yolun karşısında beni bekliyordu.Vinçten indiğim zaman bende olmayan parayı isteyeceklerdi.Kapıdan en uzak noktada sahanın kenarında duran işçi karavanına koştum karavanın çatısından kalas yardımı ile yürüyerek kaldırıma atladım.Kurtulmuştum.

Bay Kapak yatak odasının içeri doğru açılan kapısının sesi ile uyandı,tabancasını kılıfından çıkardı kısık gözlerle etrafa bakarken sabah güneşi yavaş yavaş yükselmeye başlamıştı.Gelen korumasıydı bu arada Kapak tabancayı masanın üzerine koydu polisin telefonda beklediğini koruma memuru belirtti.Kapak ahizeyi aldı telefondaki nazik ses kendisini polis merkezine davet ediyordu.Konu dün akşam meydana gelen vinç faciası olabilirdi ne yazık ki hem başarısız olmuşlar hem de silah sesleri nedeni ile bölgeye bir ekip yönlendirilmişti.Koruma memuru termos kupada kahve hazırladı.Kapak kaybettiği parayı düşünmeye başladı.Onu mutlaka yakalayıp cezalandırması gerekti.Polis sorgusuna gitmek için ağır ağır giyinmeye başladı.Bu sorguların en önemli özelliği bıktırıcı olmalarıydı bu nedenle belirli bir süreden sonra kendini korumak için gerekli olan motivasyonda azalma oluyordu.Sürgülü kapıdan oturma odasına girdi ve ahşap zeminde bir adım attıktan sonra birden karşısına aradığı adam çıktı.
-"Sen...!"
Kapak detayları düşünmeye başladı karşısındaki adam yüzünden yüklü miktarda para kaybetmişti şimdi sesi ve tipi kendisine farklı gelmişti.Koruma memuru odasına gelecek ve tam karşıda duran bu yabancı adamı ilk fırsatta vuracaktı.Karşısındaki adam her şeyi unutmaktan ve barıştan söz etmeye başlamıştı.
Polis merkezinde komiser ve demir lady her zaman ki gibi sigaralarını tüttürüyordu.Komiser sabırsızdı dün gece inşaat alanında vinç kurşunlanmış bir adam saldırıya uğramıştı,ne diyeceğine karar vermeye çalışırken sessizlik olmuş derin bir nefes almıştı.Kendisine tanınan süre içinde merkeze gelmezse adamı almak için ekip yollamayı düşünüyordu neticede Kapak yer altı camiasında tanınan bir adamdı.Dün gece vinç iki araca zarar vermiş vinç operatörünün cam kabini kurşun delikleri dolmuştu araçlar Kapağa aitti fakat vinç operatörünün hayatta olup olmadığı meçhuldü.Komiser bu arada Kapak ve adamlarının eski vukuatlarını anımsadı elindeki, kumar merkezinin artık kazandırmadığını düşünüp sigortadan para almak için kendi eli ile ateşe vermişti.Komiser nihayet Kapak ve avukatını girişte karşılayıp sorgu odasına yönlendirdi.Polis ve suçlular arasında söze dökülmeyen anlayışa göre sorgu odasında ilk olarak sohbet edilirdi.Bu esnada şüpheli zihninde farklı olasılıkları hesaplardı mesela suçu itiraf ederse yada olayı aydınlatacak bilgiler verirse ceza indirimi ne olur şeklindeki sorulara cevaplar arardı.Polisin olayın ne kadarını bildiğini ölçmeye başlardı.
Polis de bu süreci çeşitli manevralar denemek için kullanır , birinin şüpheliyi tanımladığını suça şahitlik ettiğini söylerlerdi kimi zaman yalana başvururlardı , şüpheli tartışmaktan sıkıldığında avukatını devreye sokardı.Avukat gelince sorulan sorular azalmaya başlardı.
Bu esnada Kapak oturduğu yerde dizini aşağı yukarı hareket ettirmeye başlamıştı.Öne eğildi ve dirseklerini masaya koydu .Komiser dün gece kendisine ait iki aracın vinç ile hasara uğramıştı.Araçlardan bir çok kez ateş edilmişti bu olaydan başka kumar kulübü hakkında sorular soruldu.Araçların neden zırhlı olduğunu açıklamaya çalıştı Kapak , saygın bir iş adamı olduğunu yakın zamanda para kaybettiğini anlattı.Korumalar eşliğinde zırhlı araçlar ile bankaya gitmesinin kanuna uygun olduğunu anlattı.Kapak dün akşam saldırıda hasar alan araçların fotoğraflarına baktı iki araç dev bir çekiç ile dövülmüş gibiydi.Avukat müvekkilinin gece geç saatlere kadar çalıştığını olay ile ilgisi olmadığını anlatmaya başladı.Komiser ise yasal olarak çalıştığı sadece kağıt üstünde geçerli olan ve kanunsuz işler yaptığı bilinen ancak ispatlanmayan bay Kapak ve avukatını uzun uzun inceledi.Araçların ikisinin de çalışır durumda olduğunu olay yerine sahipleri tarafından getirildiğini ispatlıyordu.Kapak çalışanlarından kimsenin bunu yapmayacağını iş yerinde anahtarların çalındığını ve araçların inşaat alanına kendisinin bilmediği bir hesaplaşma için getirildiğini iddia etti .Bu soyguncunun kim olabileceğine dair en ufak bir fikri yoktu.Polismerkezinden çıkarken halinden memnundu.Komiseri iki aracının çalındığına ve hurda hale getirildiğine ikna ettiğini düşünüyordu.Bu görüşme kendisini rahatlatmıştı.

Otobana katılan rampayı çıkarken yolun iki tarafında caddeleri dar ve karanlık gösteren binalar vardı.Bay Kapak arka koltukta oturuyor güneşli tepelere bakıyordu.Sonunda soluklanmış gibi göründü.Kapak vinç operatörünün adamlarını sessiz sedasız bir şekilde öldürüp cesetleri gömdüğünü düşünmeye başlamıştı.Bu arada cep telefonu çaldı.
-Alo?Sabahın köründe polis merkezine yollandım iki arabam hurda vaziyete getirildi ve piskopat operatör sabah evimi basıp suçsuz olduğunu anlatmaya çalıştı ve siz beni şimdi arıyorsunuz!
Telefonu kapadı ve evin önüne doğru yürümek için araçtan indi koruma ise sevgili metresi evden almak için yola koyulmuştu.Koruma nazikçe kapıyı çaldı metres kapıyı içti ve korumayı içeriye davet etti koruma girer girmez metrese sarılıp kolları arasında öpmeye başladı metres çoktan dengesini kaybetmişti ve arkaya doğru düşmemek için korumaya sarıldı.
-"Sertleşmekte zorlandığını söylemiştin ."
-Dün geceyi telafi etmeye geldim dedi koruma.Genç kadının eşofmanının iplerini çekiştirdi.Eşofman metresin kalçasının ortasına kadar inmişti bu nedenle geri çekilip eşofmanı yukarı çekmeye çalışırken serbest kalan göğüsleri açıldı.Metres yatak odasına doğru geriliyordu komodinin en üst çekmecesini açtı ve bir prezervatif aldı.
Bir saat sonra bakışlarını tavana dikmiş keyif sigaralarını tüttürüyorlardı.
Bu arada vinç operatörü ise bay Kapak tan yürüttüğü paraları bankaya yatırmakla uğraşıyordu.Kapak ona arkadan ateş etmişti onunla bir ateşkes imzalamak pek mümkün gözükmüyordu.
kapak’ın kredi kartlarından aldığı para ile vinç operatörü şehrin dört bir yanındaki otellerde sahte isimler ile kalmıştı.baykapak’a ait olan kredi kartı ile aldığı yeni giysilerin otel personeli ve müşteriler tarafından daha kolay kabul edilmesini sağladığını fark etmişti.Özellikle kadınlar kaliteli kıyafetleri daha çabuk fark ediyordu.Gençliğinde amcası ona insanların sözüne inanmalarını istiyorsa özellikle üç şeye elinden geldiğince çok para harcaması gerektiğini söylemişti:Ayakkabılarına ,kol saatine ve saçlarına.Yeni kıyafetleri peruğu takma bıyığı ile Bay Kapak’ın yaşadığı mahalleyi gezerek her evi inceliyordu.
Adamı zihninde tutuyor ve gizemli bir nesne gibi evirip çeviriyordu.İnşaat sahasında bay Kapak ve adamları kendisi tarafından aşağılanmıştı kimse evin etrafında devriye gezmiyor ve evde büyük bir hareketlilik olmuyordu tek giriş çıkış koruma ile birlikte gelen metres ve sabah kahvaltıdan sonra ayrılan metres!
Bay Kapak sık sık gittiği gazinoda gürültülü müziği dinliyordu.Bu işyerinde kızlar müşterilerin gelmeye devam etmelerini garantilemenin bir yoluydu.Masa bir yana erkekler kendilerine bir koltuğu bile garantilemeyen giriş ücretini öder ve üstüne iki kadeh rakı almak zorunda bırakılırdı.Garsonlara bahşiş vermek zorunlu olmasa da hemen hemen herkes bunu yapardı.Kapak kendisi için çalışan konsamatrisleri izlemesini gerektirecek bir durum yoktu.Her gece devlet onu işlerini kapamak zorunda bıraktığında adamları ile birlikte gece kulübüne gider kazancı hesaplar ve bankaya teslim edilecek bir çanta hazırlardı.Uyuşturucu ve tefecilik işinden gelenler de eklenirdi.Kaçakcılık yaptığı günleri anımsadı birden , bir vergi denetiminde yakalandığında korkudan neredeyse sesi kısılmıştı.Bir gün devletten bir toplantıya gelmesini isteyen bir mektup almıştı ve vergi denetçileri evine dalıp kara para bulmak için evin altını üstüne getirmişlerdi.Tavan arasında sakladığı paranın tamamını asla saymamıştı.Gençliğinde on sekiz ay cezaevinde kalmış bu esnada genç karısı sık sık gittiği kurs öğretmeni ile ilişkisini ilerletmişti.Bu ceza ona ders olmuş ve çıktıktan sonra vergilerini ödemiş kanunlara uymaya çalışmıştı.Bu gece korumalar son birkaç müşteriyi çıkarırken burada kalmanın bir anlamının olmadığına karar verdi.Kapak siyah mersedesine yürüdü arabasına bindi kontağı çevirdi.
Koruma /şoför Ahmet metres’in dairesinin büyük penceresinin önündeki rahatsız kanepede yatıyor çıplak ayaklarında havanın hafif hareketini hissediyordu.Kanepe köpek kokuyordu doğrulup oturuyordu güneş artık iyice alçalmış olmalıydı çünkü doğuda ufuk çizgisinin üzerinde çivit mavisi tonlar vardı.Metres uyanmadan bilgisayarın başına geçti dun gece konuştuğu kişiye mesaj yazdı buluşmadan önce benzin alması gerekecekti eski arabası şehir dışındaki polis lojmanlarına varacak kadar dolu değildi mesajını yazdıktan sonra ctrl +h yapmayı unutmadı.
,Köpek başını kaldırıp kendisine doğru döndü bir dakika sonra kalkacağını ve kanepenin rahatlığını bozacağını biliyordu.Ahmet havayı kokladı ve kendine sakladığı şeyler öğrendi.Söyleyebileceği tek şey yaklaşan düşman yabancılar gibi herhangi bir şeyin kokusunu almadığıydı.Birden bacağını kıpırdattı ve köpek dört ayağı üzerinde kalkarak kanepeden kirli sarı halının üzerine atlayıp koşarak uzaklaştı.Birkaç dakika sonra tırnaklarından gelen tıkırtılar mutfağa girdiğini belli etti.
-"Lila!"
Metrese hep Lila derdi aşkları başladığında üzerinde lila rengi elbise vardı çünkü.ayağa kalktı kirli sakallı çenesini kaşıdı,Lila’nın minik yatak odasına girdi paylaşmasına izin verdiği küçük dolabı açtı ve yerdeki ayakkabı yığınlarını kenara itmeye başladı patronun kirasını ödediği bu evde defalarca birlikte olmuşlardı.bıraktığı beyaz çamaşır torbasını buldu yatağa götürdü ve paraları çıkardı çoğu küçük paralardı beşlik ve onluklar.Yirmilik ve ellilik banknotları yığının arasından çıkarıp cüzdanına sıkıştırdı ceketi alıp yatağın yanındaki lambayı kapadı Lila gelip ışığı açtığında ona bıraktığı şeyi görecekti.Kapıya gitti anahtarları aldı bir ay önce yeni işine başlamıştı geceleri banka şubesine para getirmeye gelen insanları soymak ve buluştuğu pasifleri gasp etmek.İkinciden elbette lila’nın haberi yoktu kimi zaman birlikte olduğu evli pasiflerin eşleri ile de birlikte oluyordu.
Lila bir saat sonra gelmiş yatak odasına girmiş ve çantaya baktığında çok fazla para olduğunu görmüştü parayı saymamıştı .Ahmet dışarı çıktı eski arabasına bindi kontağı çevirdi ve eski motorun derinden gelen homurtularını duymaya başladı.Bir mobil istasyonunda durarak depoyu doldurdu.Zihninde canlandırma işine girişti bankaya saat 13:30 da gidecekti ve polis olup olmadığını görmek için etrafı kolaçan edecekti,bankanın arka tarafına yakın otoparkta bekleyecekti.
Karşıya baktığında ön kapıdan giren iki genç kadının aynadaki yansımasını gördü.

Ahmet’in binaya ulaşması ve otoparka girmesi çok kısa sürdü.Kumaş çantayı koltuğunun altına bırakmayı düşündü sonra vazgeçti park edilmiş arabaları soyan tinerciler aklına gelmişti.silahını para çantasına attı çantayı yanına aldı ve binaya girerek Lila’nın dairesine doğru yürüdü.Anahtarı bulup kapıyı açtı sessizce içeri süzüldü.
Köpek kanepede yattığı yerden başını kaldırıp ona baktı şaşkınlığını nadiren gösterirdi.Hayvanın burnunun o akşam olanlarla ilgili her şeyi kendisine anlattığından emindi;özellikle arabayı ve parayı bankayı soyarken hissettiği korkuyu.Köpek başını patilerinin üzerine koyarak uykusuna devam etti.
Ahmet yavaşça ayakkabılarını çıkardı yavaşça Lila’nın yatak odası kapısına doğru yürüdü,kapı kilitliydi kanepeye yürüdü ve aradığı battaniyenin köpeğin altında kaldığını fark etti.Para çantası kanepenin altına kolaylıkla sığdı , kotunu ve gömleğini çıkarıp kanepenin ucuna gitti ve köpeğin arkasına süzüldü.İkisi de başlarını yastığa koymuştu ve düşünmeye başladı bu gün başarılı geçen soygunu sanal sex yaşadığı pasif polis memurunu ve hayalinde bir prenses olarak canlandırdığı karısını hayal etti pasif polis memeurunu gerçekten fazlası ile memnun etmişti bir hafta içinde eşini bana hediye olarak sunacak hissediyorum dedi içinden .
Normalde ev dışına ait olan güneş bedeninin üst kısmına vurarak göz kapaklarını aydınlattığında ve yüzüne dokunduğunda sıcaklık hissetti , ışıktan kaçınmak için doğrulup oturdu sonra köpeğin mutfakta dolaştığını gördü.
Köpeğin kayışını kapının yanındaki askıdan aldı , Lila muhtemelen geceyi bay Kapak ile birlikte geçirmişti anahtarları aldığından emin olmak için cebini kontrol etti ve köpek ile birlikte dışarı çıktı.
Binanın arkasındaki bahçede köpek ot yığınları arasında dolanıp her birini ıslatırken Ahmet hayvanın kakasını yapmasına izizn verdi .Gece olanları düşünmeye başladı tanıştığı polisin evine gitmeden önce gerçekleştirdiği soygunu birlikte olmadan önce ve sonra birlikte duşa girmek isteyen Murat’ın güzel karısını düşündü.Köpek tarzı yaparlarken karşı duvarda evlilik resminde gelinin çıplak kalan kolunu ağır ağır öperek ilerlediğini hayal ederken diğer taraftan sert darbelerle polis memurunun ağlamasına sebep olmuştu, adam daha önce birlikte olduğu pasiflerden farklı gibiydi yada kendisini rahatsız eden bir samimiyetsizlik sezmişti,ilk ilişkisini kuzeninin zoru ile yaşayan bu polis ile ilişki yaşaması sıradan bir pasif ile ilişki yaşamaktan farklıydı.Cüzdanı açıp Murat’ın telefon numarasını yazdığı kağıt parçasını aradı ama bulamadı .
Ya kaybettiyse?,
Cüzdanına tekrar baktı parmaklarını bütün bölümlere soktu aynı parmaklar gece birlikte olduğu adamın içine de bu şekilde girmişti kağıt parçasını aramaya devam etti ama yine bulamadı . Murat’ı düşünmeye başladı tanışmalarından sonra söylediği yalanları hatıurladı.Nakliye işi yapan sıradan biri olarak tanıtmıştı kendini , şu an için onu unutması gherekti.Köpeğin tasmasını tutarak dolaşmaya devam etti.
eve döndüğünde Lila yatağın yanında durmuş örtüleri düzeltiyordu onun için yorucu bir gece olmuştu.Banyoya ghirdi sifon çekildi duş musluğu gıcırdadı .Lila büyük bir havluya sarınmış ve saçlarına da bir havlu sarmış halde banyodan çıktı.Ahmet bir erotizm işareti aradı.