- 655 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
KADIN
Bugün de dünyanın birçok yerinde kadınlar horlanmaktadır. Ülkemizde ve dünyada kadın değişik operasyonlarla kendi bedenine, benliğine yabancılaştırılmıştır. Günümüz kadının problemleri arasında, başta kadının ne kadar öneme haiz bir özellikli varlık olduğunu çıkaramayışımızdır. Türkiye’de kadının sıradanlaştığını görerek, horlanan, ezilen insanların problemlerinin çözümü konusunun herkesimin arzuları da olduğunu görerek işe bir yerden başlamak gerekir diye düşünüyorum.
Günümüzde kadın olmanın zorlukları olsa da asıl işi zorlaştıran, kadını bunaltmış olan kadının, kadınlıktan çıkarılıp kişiliksiz, ruhsuz ve sorumsuz bir meta haline getirilmesidir. Hâlbuki kadın üretkendir, anadır, eştir, ailenin direği ve devletin özüdür. Bu kadar büyük özelliklere sahip olan bir varlık nasıl ihmal ve göz ardı edilebilir, benliğinden uzaklaştırılabilir, hedefinden saptırılabilir.
Bu gün halen herhangi nedenlerden dolayı okuyamayan, üretemeyen, kendini bilmez koca baskısı altında şiddete uğrayan, zorlamayla, istismarla hayatını idame ettirmek zorunda bırakılan, politik yaşamdan, sosyal hayattan dışlanan pek çok kadınımız var. Bu kadınların yaşadığı bireysel dramları, görmezden gelerek “yok saydığımızda” yaşana problemler ortadan kalkmayacak, aksine sorun derinleşerek devam edecektir.
Kadınlar için bazı günler, kutlamalar yapılmaktadır. Bunlar bazen gelişmişlik, çağdaşlık, bazen de ayrımcılık adına yapıldığında hedefinden sapacaktır. Kadınlar için kutlamalar yapılsa da kendilerine tahsis edilen bir gün olsa da, sorunları dile getirilse de gelecek için beklentileri anlatılmaya çalışılsa da kadının problemlerinin çözümünde asıl amaç, kadını yüceltmek olmadıktan, kadını layık olduğu mevkie oturtmadıktan sonra pek bir mana ifade etmeyecektir... Çünkü sonuçta inanç, samimiyet, sevgi, saygı sorumluluk kadın merkezli bir hayat olmazsa insanların hayalleri çalınmış olacak ki, birçok ümitler de hayatın baharında solup gidecektir.
Türkiye toplumunu bir arada tutan kültürel değerlerdir! Bunlar içinde aile ve kadın önemli yere sahiptir. Kaç kuşaktır Türkiye’de şiddetin sürekliliği üzerine Türkiye’nin siyasi rejimi, kültürü ve gündelik kültürüyle fazlaca iç içe olan bir olgu olmasına rağmen halen şiddet meselesi halledilememiştir. Ailelerde sözlü, fiziksel şiddet’in, boşanmaların artması, eşlerin çalışmaya zorlanması, eğitim, politik yaşama katılım gibi alanlardaki rakamların hiçte iç açıcı olmadığını söylemek mümkün.
İslam’da, erkekle kadın bir bütünün parçalarıdır. Biri diğeri için vazgeçilmez hayat arkadaşıdır. İslamiyet’ten önce toplumda hak ettiği yeri alamayan kadın, İslamiyet ile insana yakışır haklara, müstesna bir makama sahip olmuştur. İslam Dini, kadın hakları üzerinde titizlikle durmuş kadını, hiçbir nizam ve sistemin veremediği müstesna bir makama sahip kılmıştır. Dünya kadınları, İslam dininin kendilerine verdiği kıymeti, rahatı, huzuru, hürriyeti ve boşanma hakkına malik olduklarını bilmiş olsalardı hemen Müslüman olurlardı.
Müslümanlıkta kadın sultandır. Toplumları inşa eden liderlerin de anasıdır. Toplum içinde fazilet, merhamet timsali örnek şahsiyettir. Tarihte bir toplumun, milletin, devletin gidişatına yön veren, olumlu etkileyen o kadar çok kadın örnek var ki… Hz. Hatice validemiz gibilerin alın teri, helal kazanç ve ticaretteki hayatı, Ayşe validemizin öğretmenliği, Süleyman şahın eşi Hayme Ana’nın Beylik yönetimindeki etkinliği gibi birçok örnek mevcuttur.
Dinimiz, milletimiz kadına çok büyük değer vermiştir. Erkeğe de mesuliyet yüklemiştir. Kadın deyip geçmeyin; hem ana, hem yar, hem de eş ve namustur bize. Dünyanın en güçlü kadını annedir. Çünkü “güç sevgi ve sevginin paylaşılması ile ölçülen bir değerdir.” Kadınlara karşı iyi davranmak, tatlı ve yumuşak dille, nazikçe konuşmak, kaba ve sert hareket etmemek Allah Resulü’nün güzel ahlakındandır. Peygamberimiz (sav) şöyle buyuruyor: “Sizin en hayırlınız kadınlarına karşı huyu en iyi olanlarınızdır. Kadınlara ancak iyi insanlar güzel davranır, onlara karşı ancak kötü kişiler, ihanet eder.”
Kadın değerli ve önemlidir. Kıymetli şey, gelişigüzel yere, ortaya atılmaz. Nasıl ki kıymetli bir mücevher yedi kat bohça içinde saklanırsa. Kadın da her türlü kötülüklerden korunmalıdır. Günümüzde merhametin ve sevginin dergâhı olan kadın kirletildi, amacından saptırıldı, et kadın kılındı, vitrinlerde, reklamlarda teşhir edildi, pazarlara çıkarıldı. Geri kalanları da evlere hapsedildi! Bizim kültürümüzdeki kadın bu değil. Kadının ekonomik veya bir vitrin süsü gibi imajlara büründürülmesi, dört duvar arasına hapsedilmesi kabul edilemez sonuçtur! Kadın; kadınlıktan, insanlıktan, aileden, toplumdan sıyrıldı mı, kadınlık sevgisi toplumdan gidince, analık ölünce o toplum rahmetlik olur. Değerler yitirilince, sevgi gidince analık da, kadınlık da ölür. Bir milleti, bir tarihi, bir aileyi kurtaracak değerler olan kadınlar korunamıyorsa, layık olduğu yerde değilse toplum çökmeye mahkûmdur!
Kadınların da erkekler kadar özgür ve eşit olduğundan bahsetsek de, işin merkezinde kadın olmadıktan, bunun manevi, hukuki, eğitim atmosferi oluşturulmadıktan sonra bütün bunlarla çelişen çözümden yana tavır ve çalışmalarının amacından uzak kalacağını görmek gerekir. Toplumda kadın hak ettiği merkezde olmaz, kadının yeri ve önemi bilinmezse problemler azalmayacaktır! Yılın her gününü insanların, kadınların düşüncelerinden, inançlarından, kıyafetlerinden dolayı mağdur edilmedikleri günler haline getirdiğimizde 8 Martları beklemeye gerek olmadığını görürüz.
Her kadın, bir erkeğin ya kızıdır, ya kardeşidir yahut hanımı veya annesidir. Kadınlara kötü şeyler reva görülmemeli, onlara layık olduğu değer verilmelidir. Kadının üretkenliğinden, yenilikçiliğinden, katılımcı ve iş oluşturuculuğundan istifade edilmelidir…
Türkiye’deki kadınların pek çok sorunu var ve bu sorunları çözmek için herkesin her kurumun, yükümlülüğünü yerine getirmesi gerekir
Artık sanaldan gerçek âleme koşma vaktidir. Yirmi birinci yüzyılda tüm dünyada yeniden bir uyanışla, İslam’ın yeniden canlanmasıyla, dinin çok çeşitli toplumsal hareketlere tanıklık etmesiyle, kadının layık olduğu yere gelmesi gerektiğini görmeliyiz.
YORUMLAR
Düşüşe geçen futbol sporuna olan ilginin artırılmasında görüyorum ki,
kadın sesi ve görüntüsü ile destek aramakta...
Değerli kültür arkadaşım Yahya Demeli'ye, sağlık dileğim ve Selâmımla...
kadiryeter kadir Yeter. 06.3.2016 Kavakmeydan Mah.
tp://edebiyatdefteri.com/yazioku.asp?id=151688