Üç Aşağı Beş Yukarı
Bir arkadaşım..
Kutbettin..
Konuşkan..
Girişken..
Şen şakrak..
Sevimli ve sempatik..
Muhabbet..
Hoş sohbet..
………………………….
Çalışıyor ama piyasada da..
İş yapıyor..
Eli iş tutuyor..
İş bitiriyor..
……………………………
Sözü sohbeti var ya..
Tatlı dili güler yüzü var ya..
Yüzünden hiç eksik olmayan tebessümü var ya..
İşte bu nedenle..
Çevre bu nedenle..
İnsan ilişkileri bu nedenle..
…………………………….
İş ağır ama..
Yorucu..
Yıpratıcı..
…………………………….
Genç olmanız lazım..
Enerjik olmanız lazım..
Mukavim olmanız lazım..
…………………………….
Kutbettin ve ekibinin işi kışa ya da yaza girerken budama yapmak..
Ağacın üzerine çıkmak..
Testereyle dal kesmek..
Makasla uç almak..
Ağaca şekil vermek..
Bir estetik kazandırmak..
Verimini yükseltmek..
Kalitesini arttırmak..
Yani kayısı irileşecek,olgunlaşacak, tatlanacak, altın sarısına dönecek..
İşte bu iş için ağacın başındalar..
Tepesindeler..
……………………………..
İşin uzmanları da..
Hangi dal kesilecek..
Hangi açı nasıl verilecek..
Işık nereden süzecek..
Güneş hangi yönden gelecek..
Yel nasıl esecek..
Yağmur nereden inecek..
Böyle bir iş işte..
Beceri,ustalık,marifet ve meziyet gerektiren bir iş..
……………………………..
Kutbettin iyi paraya gidiyor yalnız..
Günlüğünü iyi rakama getiriyor..
Haftalık harcamasını neredeyse bir günde çıkarıyor..
………………………………
Ekip başı ya..
Ekibin en yaşlısı,
Tecrübelisi ya..
Kıdemlisi,
Söz sahibi ya..
İşi kendi alıyor..
Pazarlığı kendi yapıyor..
Bana bırakın diyor,
Hesabı kitabı bana bırakın..
Ben yapayım..
Ben halledeyim..
Ben kotarayım..
……………………………..
Ölçüyü belirlemiş..
Kıstası koymuş..
Ölçü diyor Kutbettin;
Ya bir çuval pirinç..
Ya bir torba şeker..
Ya da yedi kilo et..
Adama diyor..
Patrona..
Arazi ve bahçe sahibine..
Kardeş razıysan..
Hangisine tavsan..
Bak sana üçlü teklif..
Hangisi işine geliyorsa,
Hangisi uygunsa..
Bizim için fark etmez..
Hepsine varız..
Dediğine tamam deriz..
………………………………
Ölçünün karşılığı mı..
Parasal ederi mi..
Üç aşağı beş yukarı aynı..
Yedi kilo et kırktan iki yüz seksen mi..
Bir çuval pirinç beşten iki yüz elli mi..
Bir torba şeker dörtten iki yüz mü..
Şeker biraz geri kalmış bugünün şartlarında..
Ya şeker geri kalmış ya da etle pirinç ileri gitmiş..
Yoksa yakın,
Birbirine eşdeğer..
…………………………………
Bitmiyor ama,
Hatırlatıyor..
Bak kardeşim arabanla alıp bırakacaksın..
Sabah iyisinden kahvaltı öylense kuvvetlisinden yemek vereceksin..
Saat onla, öğleden sonra üçte yanında nevalesiyle okkalısından bir çay demleyeceksin..
Akşam dönerken cebe iyisinden bir paket sigara indireceksin..
Kabul ediyor musun..
Tamam, he diyor musun..
…………………………………
Nasıl Kutbettin’in ölçeği..
Beğendiniz değil mi..
Hoşlandınız..
………………………………..
Bitmedi yalnız..
Ekip başı ya..
Lideri,
Öncüsü ya..
Bu kez arkadaşlarına dönüyor..
Bana bakın diyor..
Parayı benim sayemde kazanıyorsunuz..
İşi ben buluyorum,
Pazarlığı ben yapıyorum..
Bu yaşta ağacın başına çıkmam..
Tepesinde iş yapmam..
Şu testereli var ya..
Makineli..
Gördüğünüz motor..
İşte onunla aşağıdan yetişebildiklerimi keserim..
Uzanabildiklerimi,
Boyumun eriştiklerini..
Razı mısınız..
Evet mi..
Tamam diyor musunuz..
Hep bir ağızdan ama..
Tempo tutarak..
Tamam mı..
Evet mi..
Kabul mü..
Öyleyse haydi işbaşına..
Ağaçbaşına..
Koşar adım marş marş..
Kemal GÜL
27.02.2016
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.