- 553 Okunma
- 2 Yorum
- 0 Beğeni
UYUTULAN RUHLAR
UYUTULAN RUHLAR:Yeni dünya düzeni adı verilen küreselleşme hızla ilerleme gösterirken,beraberinde sosyal,kültürel ve ekonomik sorunların oluşumuna da katkı sağlıyor.Küreselleşme olgusunu başlatan ülkeler ekonomik ilerlemelerinin yanında bilgi ve teknik üreterek enformasyonel gelişimlerini sağlarken küreselleşmeye ayak uydurmaya çalışan ülkeler ise, küreselleşen dünya modelinin kıyısı ve köşesindeki artıkları toplayarak sözde bilgi toplumu olma yolunda taklitçi zihniyetle faraziler kuruyor.Toplumu oluşturan bireysel yapılanmanın,küreselleşen toplum modelinin açık pazara sunduğu entegrasyon bileşkelerinden pay alıp,küreselleşme yolunda bende varım anlayışının temelinde ütopik kurgulama metodolojisi yatıyor.Küreselleşmeye çalışan ülkeler,kendi coğrafyasındaki milliyetçilik edalarına sarılarak ekonomik,sosyal,siyasal ve hukuksal boşluklarını,küreselleşen dünya modeline ayak uydurmakla kaldıracağını sanması kendi kendini kandırma paradoksundan başka hiçbir etki oluşturmuyor.
Metafiziğin kendi disiplini içerisindeki aksiyonlarla küreselleşmeye çalışan ülkenin sosyal ve kültürel yapılarını ele alması kaçınılmaz kılıyor.Ülke halkının ruhsal yönden dejenere edilerek nasıl uyutulduğunu ve uyutulmayı hangi kurumların veya kişilerin sağladığını açıklamakla metafizik kendini yükümlü buluyor.Küreselleşmeye çalışan ulusların en güçlü bürokrasi ağını oluşturan Medya bu uyutma seanslarını programlarıyla nasıl gerçekleştirdiklerini deşifre etmek en azından ruh sağlığı üzerinde insanları bilinçlendirmek adına katkı sağlayacağı inancındayız.
1.Medyanın misyonunu açıklamadan, halka sunduğu toplum etiğine aykırı ve eğitimsiz şarkıcı ve mankenlerin sunduğu programlar insan ruh sağlığının temel yapısını bozuyor. Bilinçsiz olarak etkilenen ruh,depresyon ve bunalım kompleksleri yaşıyor.
2.Medyada müzik kanallarında,birkaç sözü bir araya getirerek müzik yaptığını sanan ve kendilerine sanatçı denilmesini isteyen şahsiyetlerin oluşturduğu müzik saçmalıkları artık insan ruhu üzerinde bıkkınlık oluşturacak kadar basitleşmeye yüz tuttuğu görülüyor.Müzik ruhun gıdası olmaktan çıkıp,insanı bir halden başka bir hale sokan ikilemler meydana getiriyor.
3.Medyada bazı müzik patronlarının anlaşmalı olarak bazı yeteneksiz ve eğitimsiz kişilerin fiziksel yönünden yararlanıp,karga seslerine demo vererek insan karşısına sunması,şarkıcılığın ekonomik kaygıdan başka bir şey olmadığı anlamına geliyor.Bu tür olgularla genç kızların gelişme aşamasındaki ruh yapısı bozuk,düzensiz bir sistemin içerisine girmesine neden oluyor.
4.Konser veren şarkıcıların aşk ve sevgi gibi ruh fonksiyonunu harekete geçirici kavramlarla müzik yapması ve bu müzikten etkilenen daha çok 10-25 yaş arası kız çocuklarının duygusallığa sürükleyip,konserlerde bağırmaları,çığlıklar atmaları kültürel gelişmelerin psikolojik yansımasının aksaklığını ortaya çıkarıyor.
5.Medyada haber kanalların veya haber saatlerinde çok önemliymiş gibi magazinsel şahsiyetleri aktarmaları,bunları gören magazin insanlarının kendilerini saygın ve çok önemli hissetmelerini sağlıyor.Bu pozisyonlarını gören birçok şarkıcı,oyuncu ve manken kişilikler siyaset programlarına kadar çıkabiliyor.Hatta bazılara siyasete soyunuyor ve bu ülke halkını uyutuyor.Psiko-sosyal dengesini yitirilmesine neden olan bu tür gelişmeler,temelde siyasetle ilgilenen kişilerin küstürülmesine neden oluyor.
6.Estetikle,orasını burasını değiştiren veya nonoş diye isimlendirilen bozuk şahsiyetlerin medyada bazı programları sunması bu halkın kültürel yapısıyla nasıl oynandığının göstergesi olarak karşımıza çıkıyor.
7.Fiziksel güzelliklerinin olması yanında retorik,diksiyon ve filolojik eğitim olmayan, konuşması ve ses tonu bozuk insanların haber programları sunması,bu konuda eğitim alan insanları,bu işten soğutmaya itiyor.
8.Televizyonlarda yayınlanan dizilerin insan sosyal yaşamını ve ruh dengesini bozukluğunu da beraberinde getiriyor.Oyunculuğu olmayan kişilerin basit kurgusal diziler yapması ve bu dizilerin reklamlarla abartılarak insanlara sunulması bunun sonucunda da fazla hayal kuran ruhun gerçek yaşamdan uzaklaştığı görülüyor.Şarkıcı,manken kişiliklerin oyunculuk yaparak ben sanatçıyım deyimi sanatın bu ülkede kalkınmadığını gösteriyor.
8.Tartışma programlarında reyting sağlama amacıyla bazı kişilerin komplo teorisi,kıyamet senaryosu,kuranı kerim şifresi,kehanet yapma programları gibi kurgularla insanların sosyal yaşam döngüsünde çatışmalar oluşmasını sağlıyor.
9.Kadın programlarında genç veya yaşlı insanları evlendirme yanlışlıkları yapılmasının yanında yarışmalarla pop star,pop vs. arayışına ve yarışına sokuluyor.Bu tür programları yapanlar sadece kendi kişiliklerini ortaya çıkarmak için yapıyor.Yada pop starlık kavramının kökenini ve nerede doğduğunu araştırarak bu konuyu değerlendirmeleri gerekiyor.
10.Kadın programlarını sunan bazı kişilerin öznel yargılarını kullanarak,halkın kültürel ve sosyal dengesinin bozulmasına etken oluyor.Medyum,büyücü,cinci veya astrolojiyle uğraşan insanları programlara çıkartılarak insanların gelecek yönünde bazı uydurma ve kurnazca laflarla insanlar ruhsal yönden kandırılıyor.
11.Futbol abartısıyla insanlar uyutuluyor.Başarıda çığlıklar,başarısızlıkta ise çok aşırı yermelerle insanların ruhsal dengesiyle oynanıyor.
12.Televizyonlarda yayınlanan programlarda konuyla alakası olmayan kişiler katılması o konuda uzman olan insanları mesleklerinden soğutuyor.
İnsanların içinde bulunduğu ruhsal yapısının sebepleri uzmanlar tarafından tam olarak bilinmemesinin nedenleri arasında "uyutulma"yatıyor.Depresyon,panik atak,kişilik bozukluklarının temel nedenlerinden biridir.UYUTULMA....
METAFİZİK UZMANI GÖKHAN HANİ
YORUMLAR
Derin ve üzerinde hayli emek harcanmis, günümüz gerceklerine ayna tutulmus bir yazi..
Peki kim o aynanin karsisina alip eliyor ve inceliyor kisiligini, dahi kimligini?
Ya da aynanin karsisinda oldugunu bilenin, eksisi ve artisi nedir bu konuda?
U Y U T U L M A K
Ciddi ve gercek bir yaklasim..
Oldukca haz aldim ve katildim paylasiminiza..
Insanlarin icinde bulunduklari ruhsal yapilar, kisilere göre farklilik gözeteciginden, bunu toplum ruh hali olarak adletmek elbette zor ve yanlis olur..
Düsünsenize cocukluklarimizi, o yaslarda en güzel bahce bizimkidir ve ve bizim agabeyimiz tüm arkadaslarimizin agabeylerinden güclüdür:))
Komsu Ahmet amca cok iyi birisidir, __ben büyüyünce Ahmet amca gibi olacagim. Deriz..
Ya da alt komsumuz Ayse teyze herkezin yardimina kosar..
__Kesinlikle Ayse teyze gibi olmaliyim.. Demezmiydik..
Kisilik arayisi 0 ila 5 yas itibari ile vuku buluyor, kisilik haznemizde, bizler farkina varmadan ve bir cok travmanin nedenide iste o yillarda yatiyor..
Kisiligini ve kisilik arayisini tamamlamis, özelestiriden uzak kalmayan ve aynanin karsisina kendini alabilen, sahsiyetler olmaya ve uyutulmamaya gayret gerek o halde..
Güzel bir yazi idi, haz ile okudum paylasiminizi..
Saygilar Elifleyin..