- 414 Okunma
- 0 Yorum
- 1 Beğeni
KAZANACAK MIYIZ KAYBEDECEK MİYİZ?
KAZANACAK MIYIZ KAYBEDECEK MİYİZ?
Dünya, üzerinde yaşadığı insanlara hayatı öğreten mekânın adıdır. Ne yazık ki, hayatı öğrenen dünyayı terk ediyor. Başka bir değişle yaşadığımız müddetçe öğrenme sürüyor. Öğrenmeyi bitirmiş isek, yaşıyorsak bile ölü sayılırız.
Dünyanın üzerinde öğrendiğimiz her bilgi bize ancak hayat boyu rehber olabilir. Dünyada öğrendiğimiz bilgilerin diğer dünyada faydalı olması mümkün değildir.
Ahir dünyada faydalı olmasını istediğimiz bilgiler bize ilahi kitaplarla indirilen bilgilerdir. Bu bilgileri sadece bilmek yeterli olmayacaktır. Bu bilgileri uyguluyorsak eğer dünyada ve ahir dünyada mükâfatını göreceğimizden eminim.
İşte böyle bir dünyada yaşıyoruz. Bu dünyanın kahrını çekme yerine kuralları uyarak yaşarsak, dünya bizim kahrımızı çeker.
Gidişatın nereye olduğunu kimse bilmiyor. Bilmeden gittiğimiz bu yol bizi nereye götürür acaba?
İnsan ilişkilerinden memnun musunuz?
İkiyüzlü olma zorundaymışız gibi hissetmek ne gibi etki oluşturuyor?
Böyle bir dünyada yetişen neslin idare edeceği geleceğimizden neler bekliyorsunuz?
Ben istediğim gibi yaşayayım da benden sonra ne olursa olsun diyenlerden misiniz?
Gelecekteki yaşanmaz bir dünyada tuzumuzun olmasından rahatsızlık duyar mısınız?
Aslında bu soruları çoğaltmak mümkündür. Soruları çoğaltmak çare olmayacağından kısaca birkaç konuda fikir beyan etmek istiyorum.
Bugün yaşamaya çalıştığımız hayatımızın, birçok davranışı kendi vicdanımızı bile huzursuz etmektedir. Eğer, beni huzursuz etmiyor diyenlerimiz varsa bu arkadaşlarımız da dünyadaki görevini bilmiyor demektir.
Bütün ilişkilerimizdeki samimiyetsizlik ve kendimizi iyi pazarlama sanatı insanlığımızı bile unutturmak üzeridir.
Alışverişimizdeki bencillik hem kendi değerimizi hem de mallarımızın değerini ayaklar altına düşürmüştür.
Her şey benim istediğim gibi olsun. Ben iyi kazanayım. Ben iyi yaşayayım. Bütün insanlar bana hizmet etsinler felsefesi dünyanın yaratılış gayesine aykırıdır.
Dünya insanların emrine verilmiştir. Burada değerli olan insandır. Eşyalar değildir. Biz insana değer vermediğimiz müddetçe dünya düzelmeyecektir.
İnsan kendini bilmelidir. Kimin tarafından, niçin yaratıldığını, nasıl olması gerektiğini ve nereye gideceğini düşünmelidir.
Geleceğin dünyasının mimarları olan çocuklarımızı yetiştiren bugünün toplumu daha şimdiden sınıfta kalmıştır.
Çocuklarımız başta anne babaları olmak üzere muhatap oldukları bütün insanların yalan söylediklerini ve başkalarını aldatmak için plan yaptıklarını biliyorlar. Bu çocuklarımız kime güvenecekler?
Çocuklarımız ayakta kalmak için birilerini aldatmak ve mallarını çalmak gerekiyor düşüncesine kapılırlarsa ne olur bizim halimiz?
Biz bunun yerine şu cümleleri öğretmemiz gerekir. Sadece öğretmek yeterli olmaz. Kendimizin de onlarla beraber yaşamamız gerekir.
Dünyada herkesin rızkını Allah verir.
İnsan kendi nasibinden fazlasını yiyemez, kazanamaz ve biriktiremez.
Dünyada herkese yetecek kadar nimet vardır.
İnsan dünyadaki rızkını kazanmak için birilerini aldatmaya, yalan söylemeye, hırsızlık yapmaya, çekememeye ve en önemlisi öldürmeye gerek yoktur.
Alışverişte üç kuruşu tamah ederek müşterisini aldatan, başkasının malını gasp eden insan kazanır mı?
Bu dünyada kimin kazanacağını kimin kaybedeceğini anlatmaya çalıştım. İnşallah dünya ve ahiret kazananlardan olursunuz.
Muhabbetle!..
17.02.2016
Osman GİRGİN
[email protected]
osmanlıhaber.com
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.