Sevgi duygusu
Bir insanı sevmek için ille de onunla olmak gerekmiyor. Bir insanı sevmek bir eşya gibi ona sahip olmaktan daha önemlidir. Asıl zenginlik, asıl derinlik mutluluk bu sevgidedir.
Güneşi, ayı, yıldızları da severiz oysa hiç biri madden bizim değildir. İşte güzel olan kirletilmemiş o sevgidir. Bir şeyi ya da bir kişiyi sevmemiz için eşya gibi bizim olması gerekmiyor. Ama o şeyin sevgisi bizim olabilir. İnsanlığın asıl serveti bu sevgidedir.Ama şu da bir gerçek ki çoğu zaman insan olarak sevmesini bilmiyoruz.
Sahip olmak, kullanmak, faydalanmak ve her şeyin gönüllerimize göre olması hırsıyla herşeyi biribirine karıştırıyoruz.
Tanrı sevgisinden tutunda vatan sevgisi, insan sevgisine kadar karşılık beklemeden kirlenmemiş, tertemiz hangi sevgimiz varki. Tanrıyı sevenleri görüyoruz biraz cennet birazda işlerinin iyi gitmesi için, insan sevgisini salt biribirini kullanmak için olduğunu hepimiz biliyoruz. Oysa Küçük hesaplarla ölçüp biçmek değildir sevgi. Asıl gerçek sevgi çıkarsız, yalansız sevgi değil midir? Bunları düşünmeden oluşturan sevgi değil midir?
Önemli olan bir insanı en maddi anlamıyla sahip olmadan da onu sevmenin mümkün olabileceğini ve asıl önemli değerlerin bu sevgi de olduğunu bilmesidir. Elbette insanların çoğunluğu böyle bir sevgiden bi-haber, sevginin böylesini bilmiyorlar.
Gerçek sevginin, saygının ve mantığın olmadığı yerde, sevginin de iyi ve güzel olan şeylerin de yaşamayacağını öğrenmeliyiz.
Oysa ki, insanın sahip olduğu sevgi duygusu bütün zenginliklerin üstündedir. Ve insanın insan oluşunun doğal bir tezahürüdür de.
Ama maalesef çoğunluğumuz bu değerli değerin farkında değil. Sıradan bir hayatı yaşamanın ve nesnel ucuz değerlerin, ucuz yaşam biçimlerinin geçerli olduğu çağımızda bunun farkında olanlara zor geliyor bu çağ.
İnsan yaşamı hangi çağa ait olursa olsun sevgi ırmağının akışında beslenmelidir. Ancak o zaman yaşam gelecek zamanlara doğru uzanan bir enginliği özünde barındırabilir.Gelecek zamanlara doğru uzanan bir enginliğin sırrı ise mutlak ölçü ve değerlerin gözeltilmesinde yatar.
En kısa tanımla sevgi, sadakat, sadelik olarak nitelendirebileceğimiz ayrıcalık, güzel ve aydın insanın her zaman içinde kıpırtısını duyduğu, duyacağı, duyması gerektiği bir nesiplenme olmalıdır.
Onun içindir ki, biz zamanın içinde ne geçmişin aynasında silik bir görüntü olarak durmalıyız ne de duygularımızın yüzeyselliğin gergefine kurban etmeliyiz.
Bilmeliyizki, sevgi yüzeysel ucuz değerler kavramıyla sınırlanamaz. Sevgi duygusu bütün
zamanların derinliğini içinde barındıran insanın iç değerlerinin derinliğiyle ilintilidir.
Önce kendini bilmek, tanımak, anlamakla oluşur sevgi, şartlanmayla değil. Canlı - cansız tüm varlıklara saygı duymak, doğanın ve yaşamın bir parçası olduğunu kabullenmekle.... Sevgi erdemdir, dürüstlüktür. Çıkarı için kimseyi aldatmamak ve kullanmamaktır.
Sevgi, acılara tebessüm etmektir, umut olmaktır umudu olmayanlara.... Ayrılan kalpleri birleştirmektir… Ağlayan gözleri silmektir... Sevgi, yalnızlığa arkadaş, yetim bir çocuğun gözünde sevinç parıltısı, bir annenin yüreğinde merhamet olmaktır... Kısacası sevgi, insan olmaktır. Onun için diyorum ki, sevin hesapsızca, sınırsızca, sonsuzca ve yüreklice sevin…
Dinine, diline, ırkına bakmaksızın dünyayı, yaşamı ve bütün insanlığı kucaklamaktır sevgi...
Herkese sevgi dolu bir hayat dileğiyle….
Nuri CAN
www.nurican.com
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.