- 481 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Bir Hikayeden
Gecenin soğuk yüzünü dal uçlarında bulursunuz bazı sabahlar, gözyaşlarını yapraklarda.
En kısa söz öbekleri çokluk içinde uzun bir hikayeyi barındırır. Neden mi?
Acı, susturur insanı.
Acı, mühürler dili.
Kendi içine döndürür insanı.
Anlamayı, dinlemeyi, söylemeyi anlamsız kılar.
Acı çoğaldıkça artar sessizlik. İlk anın verdiği isyan, feryat ve haykırışlar susar bir süre sonra. Yerini derin bir sessizliğe bırakır. O andan sonradır ki içten içe kanar insan. İçten içe yanar. Yandıkça erir, azalır, tükenir.
Bazen küçük bir dokunuştur hikayeyi başlatan. Bazen bir bakış, bir söz.
“Nasılsın?
Nerelerdeydin?
Yoktun.”
Açılan bir pencereden yahut kapıdan ortalığa dökülüp saçılıverir bütün acılar. Onu dinlemek, anlamak kolay değildir. Teselli etmek de öyle.
Günler günlere eklenir. Aylar aylara. Yıllar yıllara. Zaman bir zincir misali uzayıp giderken her soru dil uçlarında takılı kalır.
Gün olur incitmemek kastıyla susar insan. Gün olur incinmemek. Hangi noktada başlar o çizgi, hangi noktada biter bilinmez.
Başkalarını incitmemek kastının temelinde kişiniz öze sevgisi yatar elbet. Hangi insan kendinden daha çok sevebilir ki bir başka insanı? Bu sorunun yanıtı elbette ki kendi içimizde gizli. Çok derin acılarda bile hep kendimizi koruma, kollama çabası bir adım öne çıkmaz mı?
Şeytanla Konuşmalar kitabının bir yerinde şöyle diyor Hilmi Ziya Ülken:
“İnsan, bir kendini sever, bir de kendini sevenleri.”
Yaşamda her şeyde bir karşılıklılık arıyoruz. Verdiğimiz selamda bile. Başkaları için üretebilmek, başkaları için de duyabilmek, anlayabilmek, görebilmek insanı insan kılan şey. Kendimizi bir başkasının yerine koyabildikçe daha çok anlarız. Daha az incitiriz. Bizi mutsuz kılan şeydir başkalarını da mutsuz kılan. Bizim canımızı yakan şeydir başkalarının canını yakan.
Empati yapabilmek insanları birbirine yaklaştırır. Hır gürü, kavgayı azaltır.
Kavgalar azaldıkça artar güzellikler.
Kavgalar azaldıkça güler yüzler.
Güzellikler arttıkça yüzler güldükçe azalır, mutsuz insan hikayeleri
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.