- 690 Okunma
- 4 Yorum
- 1 Beğeni
Tren / 2
Okuduğunuz yazı Günün Yazısı olarak seçilmiştir.
Tren ağır aksak hareket etmeye başlarken puslu camın öte yüzünde insanlar koşuşturuyordu. Yaşlılar, kadınlar erkekler çocuklar ellerinde parti bayrakları veyahut aidiyet belirten şapkalar tişörtler . Mitinge gelenler ile standart ada ekspres yolcuları bu kısımda farklılaşıyordu.
Dünyayı yese doymaz bir canavar gibi kalkışa geçmişti artık tren.
Bulunduğum vagonun kapısı açılıyor boş yer gören anında oturuyordu. En azından Sapancaya kadar benim vagon dahil trenin hıncahınç dolu olacağı kesindi. Ali fuat paşa Arifiye Sapanca üçgeninde tren genelde biletsiz yolcularla dolu olur aynı durum İzmit durakları içinde geçerlidir . Heyecan olsun diye bunu yapanlar bedavacı parazitler ve parasız üniversite öğrencileri.
Benim gibi bileti alıp kafam rahat olsun mantığında olanlar genelde son durağa kadar yol alacaklardır.
Vagonun kapısı artık daha çok açılıyordu vagona girenler öncelikle kimsenin henüz kapmamış olduğu cam kenarlarına koşarak ilerliyor zafer kazanmış gibi oturup arkadan gelenlere burası artık bana ait bakışı atıyorlardı.
Vagonun kapısı birkez daha açıldı içeriye beyaz üzerine siyah baskılı tişörtlü beyaz pantalonlu
kırmızı babetleri olan simsiyah dalgalı saçları omuzlarına dökülen yirmili yaşların başında olduğu belli olan bir kadın girdi. Yer kapma telaşı içinde olmadan yavaş yavaş yürüyordu çantasını ve çantasının üzerine astığı mavi yağmurluğu tüy gibi hafif olabilirdi öyle tasasız bir tutuştu ki bu.
Omuzlarında veyahut ellerinde herhangi bir titreme yoktu yakınlaştıkça onu eski bir yüze benzetiyordum. O değildi olamazdı da zaten ancak öyle benziyordu ki. Beynim saniyelerdir gözlerim vasıtasıyla onun yüzünü inceliyor kafamın içindeki hatıraları deşiyordu. Gözlerime ve beynimin istem dışı hatırlama fantezilerine hükmetmem gerekiyordu kimse kendisine bön bön bakılmasından hoşlanmaz sonuçta gözlerimi çevirip dışarıyı izlemeye başladım. İnsanlar evler değişmeye başlamıştı bile.
Adapazarının sorunu budur belkide kent meydanı ve çark caddesinden iki üçyüz metre uzaklaştığınız anda etraf düzensizleşmeye yıllar önceki depremin izleri ortaya çıkmaya başlar.
Bu sırada o önümdeki boş cam kenarına oturmuştu kokusu burnuma geliyordu beynim hatıraları deşme işine geri dönmüştü kokuyla ilgili bir anı bulamayınca sessizleşip Denizin öldüğünü tekrar kabullenmişti.
Vagonun kapısı tekrar açıldı içeriye mitingden geldikleri belli olan iki kadın girdi birinin kucağında mensup olunan partinin adının yazılı olduğu tişört şapka ve bayrakla sarılmış iki üç yaşlarında bir çocuk vardı diğeri atmışlı yaşlara merdiven dayadığı belli olan yine aynı partinin bayrağını tutan kiloca diğerinin iki katıydı. Vagonun kapısını kapatıp önce etrafı süzdüler.
Yavaş adımlarla benim oturduğum yere doğru geliyorlardı cam kenarları dolu olduğu için ayrı ayrı oturmak zorunda kalacakları açıktı. Rica minnet yerimin değişme ihtimalini düşünerek müziğin sesini açıp gözlerimi kapattım. Ayak sesleri insan seslerine ter kokuları parfüm kokularına karışıyordu.
Omzuma dokunan bir elin beni dürtmesiyle uyandım. Düşündüğüm gibi olmuştu yaşlı olandı beni dürten halsizlik içinde kafamı çevirip kulaklığın birini çıkarıp buyur teyze dedim.
- Evladım gelinim ve ben aynı yere oturmak istiyoruz rica etsek yerini bize verip bir erkeğin yanına geçer misin.
Düşündüğüm başıma gelmişti koca vagonda o kadar insan içinde beni seçmişlerdi. Tipim buna müsait sayılmazdı bence öyle aşırı naif sayılmazdım. Üstelik yerimden kalkmak falanda istemiyordum. Vagonda erkekler vardı kadınlarda vardı erkekleri istemiyorlarsa kadınların yanına oturabilirlerdi sonuçta.
Yaşlı kadın ben olur demişim gibi gülerek bakıyordu suratıma halsizlikle
- Malesef teyzeciğim ayağımdan rahatsızım kalkamam başkasından rica edin.
Saniyeler önce gülen yüzü somut şekilde düşmüş bir halde kızgınlıkla bana baktı kadın cevap vermesini beklemiyordum ancak o özgüven içinde emreder şekilde
- Ayağında birşey yok görüyorum ne olur versen yerini ölmezsinya hiç ar edep haya ahlak yok sizlerde.
- Ölürüm teyze vermek zorunda değilim bu yeri size biletli bir yolcu olarak bu yeri Haydarpaşaya kadar kiraladım üstelik vagonda bir çok boş yer var sizin keyfi arzunuz için buradan kalkmayacağım
Kadın yine afallamıştı gözlerini bölertip işaret parmağı ile beni gösterip yüzünü yüzüme yakınlaştırdı hızlı hızlı nefes alıp veriyordu ağız kokusunu alabiliyordum
Seni şikayet edeceğimle başlayıp yine ar edep haya ile biten cümleler kurdu bu arada vagondaki herkes bizi izliyordu kimileri kadınlara hak veriyor kimileri ise benden yana düşünüyordu bu arada vagondaki boş yerlerde doluyordu Ali Fuat Paşaya gelmiştik sonunda tren dururken tıslıyordu başımdaki kadın da tıslıyordu gelini bir önümdeki kızın yanına oturmuş ağlayan çocuğu susturmaya çalışıyordu.
Tam bezmiş yeri kadınlara vermeye karar vermiştim ki önümdeki Denize benzeyen kız ayağa kalkıp yanımdaki kadına oturması için yerini verdi. Kadın tıklayarak gelininin yanına oturdu bana beddua ettiğini duyabiliyordum. Bu arada yerini kadına vererek beni dertten kurtaran kız yanımda ki koltuğa yerleşti.
Beni bu dertten kurtardığı için ona teşekkür ettim gözleri gülerek teşekkürümü kabul edip
- Önemli değil bu tip durumları bilirim rahatsız olmayın dedi.
Ses tonunun ipeksi dokunuşu yüzümde kızarmaya sebep olmuştu. Daha fazla kızarmamak için kulaklıklarımı takıp kafamı cama dayamaya devam ettim
Ali Fuat Paşadan çıkıyorduk
Vagondaki insan nüfüsu ayakta yolcu nüfusuna dönmüştü
Kızın kokusunu ayırt edebiliyordum artık
Sesini bir kez daha duymayı ne çok isterdim yorgunluğun ve az önce yaşanmış dalaşmanın etkisiyle gözlerim kapanıyordu
Kızın kokusunu hala ayırt edebiliyordum…
YORUMLAR
Tren/1'i okumuş, tuvaletlerle hayli irrite olmuştum. Hatta bir de yorum yazmıştım. Şimdi gittim tekrardan, yorum uçmuş! Yoksa uçan ben miyim, henüz anlamış değilim. Güzel bir yolculuk öyküsü olmuş.
Tren yolculuklarını çok severim. Tabi, banliyö trenlerinde değil, uzun soluklu olanlarını ama. Mesela, Trans Sibirya treniyle S.Peterburg'tan Pekin'e. 5-6 günlük bir yolculuk ne güzel olurdu. Her kesin yeri belli.
Kalemine sağlık.
Sağlıcakla,
nitemtran tarafından 2/22/2016 8:10:12 PM zamanında düzenlenmiştir.