ÇAPKIN İLE PÜSKÜL

• 23 Ocak 2016 Cumartesi 00:02:15

Bir varmış, bir yokmuş. Uzun zamanlar öncesinde herşeyi merak edip öğrenmek isteyen, sokaklarda, bazende misafir olduğu evlerde yasayan yaramaz bir fare varmış, adı da Çapkın’ mış. Neyse faremiz diğerlerinden farkliymis. Kuyruğu çok uzunmus, yıllarca kuyruk açısı çok çekmiş. Kuyruğu yüzünden yakalanmaktan cok korktugu icin daha hızlı kacmayi öğrenmiş, bu yönde taktikler geliştirmiş. Ev ev dolaşır, kalacak yer arar, biraz oyalanir, eglenir, cani sıkılınca da kacarmis. Evsiz kaldığı bir gün sokak sokak dolaşırken kendine yeni bir yuva ararken, sokağın köşesindeki bahçeli evin penceresinden sokağa yayılan rengarenk ışık meraklandirmis onu. Pencerenin kenarına kadar gelmiş ve uzatmis burnunu, koklamaya başlamış. Mis gibi peynirli hamur kizartmalari duruyormuş masada. Etrafı kolacan etmis, tam girmeye karar vermişken, kisin kalacak evim var diye düşünürken, aman tanrım oda ne, kocaman minderin üzerinde miskin bir kedi uyuyormus gerini gerini. Nasıl olur hem yemek var hem de kedi. Uzun kuyruğuyla bir adim geri atmış, düşünmeye başlamış, urkmus. Can düşmanın bulunduğu eve girmesi intiharmis aslında. Miskin kediye bakmış, ne kadar huzurlu ve mutlu uyuyor, kocaman minderin ortasinda.Kiskanmis kediyi icin icin. Bu beni yakalayamaz ki demiş, ben hizliyim sıkışınca çok hızlı kacarim demiş. Bin bir cesaret toplayarak atmış içeri kendini. Evin soğuk bodrum katında iki gün geçirmiş, nerdeyse açlıktan olecekmis ki, mis gibi peynirli gözlemelerin kokusu gelmiş burnuna, daha fazla dayanamamış açlığa, kedinin bulunduğu kata çıkmış, oradan doğru mutfağa, minderin üstüne usulca göz atmış, miskin kedi hala uyuyor diye geçirmiş içinden. Peynirli gözlemeleri afiyetle götürmüş götürmesine de, tam o sırada miskin kedi mutfakta yanıbaşında bitivermis, kuyruğu ile kala kalmış kedinin karsisinda. Kedi acımış ona ac olduğu için göz yummuş, görmemezlikten gelmiş.minderine geri dönmüş, ama büyük bir gürültü kopmuş mutfakta, çapkının uzun kuyruğu takılmış tabaga. Ev sahibi koşmuş mutfağa, bizim çapkın hızlı tabi kayboluvermis ortalıktan. Püskül diye bağırmış kadın, zavallı püskül o ne yapsın, sucu kabul etmiş.boylece günler geçmiş, çapkın suç işledikçe, püskül kabul etmiş. Püskülü kızdırmış bu durum zaman zaman bu yüzden kovalar olmuş çapkını. Püskül artik miskinligi üzerinden atıp, daha hızlı, daha dikkatli olmaya başlamış, çapkın akil oyunlarıyla puskulden kaçarken, bu kovalamaca sayesinde birbirlerini iyice tanır olmuşlar. Çapkın hayati boyunca kaçtığı için, turlu turlu tuzaklar bilir, püskülü de geliştirmiş. Püskül artik sıkılmış kovalamacadan, yakalamak istemiyormus çapkını. Çapkın bu durur mu, püskülü oyuna dahil etmek için, bahçedeki köpeği de dahil edermiş oyuna, kiskirtirmis püskülü. Püskül umursamazmis artik, bilirmiş ki bu bir tuzak, çapkının tuzağı, artik girmezmis oyunlarına. Ayni evde yaşar, çapkın suç isler, püskül susarmis, çünkü püskül vejeteryanmis. Kan görmeyi sevmez, balıklı kuru mama yermiş.Çapkın da bunları hep kullanmış. Çapkın hic korkmuyormus artik puskulden, puskulde onu kovalamiyormus artik. Huzur icinde geciyormus gunleri. Püskül gulumsemis capkina, bugün senin doğum günün ve ne istediğini biliyorum. Hadi gel yanıma, kıvrıl sende minderin ucuna, çapkın uzun kuyruğunu dolayarak boynuna kıvrılmış, püskülün yanina. O kadar huzurlu ve mutlu bir şekilde uykuya dalmışlar ki, hic korkmadan,masalimizda burada bitmiş, sevgili oğluma karne hediyesi...sonu mutlulukla bitecek masallar yazmaya devam...