- 1694 Okunma
- 8 Yorum
- 3 Beğeni
ATATÜRK DÜŞMANI ATATÜRKÇÜLER!?’’
Bu yazıda anlatılanların içeriğine dönük, zihninde değerlendirme yapabilen, kendi kültürü ile mutlu olan, manevi değerlerine sahip çıkabilen her insan gerçek Atatürkçüdür.
Deniz kuvvetlerinden emekli çok sevdiğim bir ağabeyimin, düşündürücü ve çok anlamlı bir sözüdür; Atatürk’ün vefatından sonra milletimize emaneti olan manevi şahsiyetini, ülkemizdeki sahte Atatürkçülerin sistemli bir şekilde istismar ettiği kadar, toplumun hiçbir kesimi istismar etmemiştir.
Evet, içeriğine aynen katıldığım bir sözüdür. Ne muhafazakarı, ne milliyetçisi, nede demokratı, toplumun hiçbir kesiminin Atatürk ile olumsuz anlamda bir işi olmamıştır. Toplumun belli bir kesimi, Cumhuriyet döneminin bazı siyasi uygulamalarını eleştirmiş olsa bile Atasının manevi şahsiyetine duyduğu saygıdan dolayı bir istismarı söz konusu olmamıştır. Çünkü toplumun hemen her kesimi istiklal marşımızın şairi Mehmet Akif Ersoy’un istiklal marşımızı oluşturan şiirinin şu kıtasında ki, sözlerinde olduğu gibi,
Bastığın yerleri “toprak” diyerek geçme, tanı,
Düşün altındaki binlerce kefensiz yatanı.
Sen şehit oğlusun, incitme yazıktır ‘’atanı’’
Verme, dünyaları alsan da bu cennet vatanı.
Anlayışından oluşan Türklük bilinci ve İslam ahlakından kaynakla Atasını incitmemeyi kendine şiar edinmiştir.
Bu değerleri kendisine şiar edinmiş Atasına sahip çıkan yalnızca Anadolu insanı da değildir. Balkanlarda, Kafkasya da ve dünyanın en ücra köşesinde yaşayan İslam kültürünü korumuş Müslüman kardeşlerimizde dahildir.
Üstelik bu insanlarımız Evanjelizm’in egemenliği deki Hristiyan toplumlarının içerisinde yaşayıp değerlerini korumayı başarmışlardır.
Ancak, Atatürkçü olduğunu iddia eden belli kesimlerin Atatürk üzerinden yaptıkları kültürel suistimallerin, ahlaksızlıkların ne haddi nede sınırı vardır. Kısacası Atanın manevi şahsiyetini bu kadar ayaklar altına alan istismar edip Ataya acımasızca zulmeden başka bir kesim olmamıştır. Hiç kimseye Atatürk düşmanı diye iftira atmasınlar. Geçmişten günümüze onlardan ala, hiç kimse Atatürk’e böylesine düşmanlık etmemiştir.
Bu sahte Atatürkçüler geçmişte milletin hakkı ve birikimi olan ülkenin bankalarının, finans kuruluşlarının içini boşaltanlardır. Atatürk’ü dilinden düşürmeyen, Atatürkçülük üzerinden ülkede her türlü soygunu talanı yapan ve yapılmasına aracılık eden kişilerdir.
Bu ülkede gelmiş geçmiş ne kadar siyasal içerikli kurgulanmış trajik toplumsal olaylar varsa, bu yapıların organizasyonudur. Ve bu olayları düzenleyen silahlı örgütler (pkk da dahil) bu yapıların ürünüdür.
Bununla kalsa gene iyi, cinsel içerikli sapkınlıklarını bile Atatürk’e mal edip kültürsüzlüklerinin üstünü örtmek için müstehcenliği çağdaşlık modernlik olarak gören ve gösteren de yine bu sapık kesimlerdir.
Sonra da içlerinde besledikleri din düşmanlıklarını Atatürk’e mal edip onun üzerinden kafirlik yapıp Muhafazakar kesimlere zulmeden kişilerde gene bu kesimlerdir. Öyle ki, bu soysuzları ve Atalarına olan ihanetleri, yalnızca Atatürk ile sınırlı tutmamışlardır. Milletimizin şanlı geçmişi ile etnik ve kültürel bağını koparmak için sistemli bir şekilde Selçuklu ve Osmanlı devletinde var olmuş ve tarihe geçmiş şahsiyetlere ve Atalarımıza da yalan ve iftiralarla saldırmış, inkar politikaları sürdürerek ihanet etmişlerdir.
Cumhuriyet tarihi boyunca siyasetle bir bağı olmayan muhafazakar dindar insanları laik anti laik karşıtlığı üzerinden kışkırtmış ve bilerek sinir uçlarına dokunacak şekilde aşağılayıp yobaz olmakla suçlayarak ahlaksızca saldırmışlardır. Üstelik bunu yaparken de yine arkasına sığındıkları olgu sözde Atatürkçülükleridir. Yani Atatürk’ün manevi şahsiyeti üzerinden bu hainlikleri yapmışlardır.
Peki, kimdir bu Atatürk düşmanı Atatürkçüler!?
Özünde Siyonizm’in öğretilerini benimsemiş kişilerdir. Gerçekte Atatürk zerrece umurlarında değildir.
Atanın demokratik çağdaş Türkiye hedefini kendi sapık heva ve heveslerine sinsice siper edip mazeret göstermişlerdir. Ulusalcılık anlayışları basmakalıp slogandan ibaret olan bu insanlar, milletimizin aleyhine olan modernlik savlarıyla sözde çağdaşlık anlayışları, müstehcenlikten ibaredir. Ve bu yönde bir Türkiye oluşturmak istemişlerdir.
Özünde cahil olan bu kesimlerin modernlik anlayışlarında sanat yoktur. Ne opera, bale, ne tiyatro, sinema nede güzel sanatların her hangi bir dalıyla ilgili değillerdir.
Bu kesimlerin tek amacı vardır. Putperestliği prensip edinmiş bireylerden oluşan toplumu kodlamak ve yüce Türk milletini dini ve kültürel değerlerinden koparıp kişiliksiz, yozlaşmış ve manevi anlamda çürümüş nesiller yetiştirmektir.
Bunun paralelinde Atatürk’ün modern Türkiye’sinde niye çıplaklar kampı yok deyip bunu kendine dert eden, çıplaklar kampını modernliğin, kültürlü olmanın ölçütü olarak gören, hatta bu ülkede çıplaklar kampının olmasını Atatürk’ün manevi şahsiyetine bir tür saygı olarak gören sapık düşüncede ki, insanlardır. Yazı da geçen ve devletimizin çeşitli kurumlarının içine sızmış, Siyonizm’in sapık öğretilerini benimsemiş hastalıklı düşünce yapısına sahip az sayıda ki, Atatürk düşmanı Atatürkçülere karşı çok dikkatli olunmalıdır.
Neticede Anadolu’nun zengin kültüründen beslenip, İslam dinin aydınlıkçı öğretilerini içselleştirmiş sağcısı, solcusu, muhafazakarı, demokratı, alevisi, sünnisi vesaire toplumun katmanlarını oluşturan herkesimden insanımızın çok uyanık olması gerekiyor. Ve başta Mustafa kemal Atatürk’ün manevi şahsiyeti olmak üzere toplumsal değerlerimizi bu yapıların ellerinden kurtarıp korumalıyız.
Demokrasisi gelişmiş, insan haklarına saygılı, refah düzeyi yüksek bir Türkiye için, mutlaka kültürümüze öz değerlerimize ve nesillerimize sahip çıkmalıyız.
Modern olacağız diye başı yaşmaklı anamızdan, emek kokan ellerini semaya açıp dua eden babamızdan ve bizlerin var olması için canını ortaya koyan mübarek Atalarımızdan utanmayalım. Onlara aidiyet duygusuyla bağlanalım. Türkülerimizle keyiflenip ezanımızla huzur bulalım. Bereketli topraklarımızın cömertliğinde inadına kardeşliğimizi ve zengin kültürümüzü doyasıya yaşayalım.
Günümüz dünyasında bir milletin yok oluşu savaşlarla değil siyasal ve kültürel asimilasyonla olur.
Serhat BİNGÖL 19.01.2016
YORUMLAR
Dost dost diye bildiğimiz dost değil
Dostluk Hakka götürmezse rast değil
Alim oturmazsa ali makama
O serilen bir çul olur post değil
Dostluk hakka uygun olacak
Dost daima hakikati söyleyecek
Dostluk çıkar amaçlı olmayacak
Dostluk sevgiye yaşayacak
Ve sevgi samimi olacak
Tebrik ediyor,
Başarılı çalışmalarınızın devamını diliyorum.
Selam ve Dua ile
Hayırlı Cumalar.
Serhat BİNGÖL
Paylaşımınıza ve güzel sözlerinize çok teşekkür ederim.
Bu yazıyı kaleme almamı gerektiren neden Mustafa Kemal Atatürk’ün alelade her mevzuda konu mankeni olarak kullanılmasına olan tepkim olmuştu. Sonuçta Atatürk bir devlet adamıdır dolayısıyla aldığı siyasi karalarla değerlendirilmesi gerekirken maalesef abuk subuk düşünce akımlarınca anlamsız mevzularda Atatürk öne çıkarılmaktadır ne yazık ki,bu olumsuz tavrı yazımda da belirtiğim gibi kendisini Atatürkçü diye lanse eden kesimler yapmaktadır.
Dolayısıyla ya bu kesimlerde bir sorun var ya da Atatürk’ü on yıllardır bu millete layıkıyla anlatamayanlar da. Ama kesin olan bir şey var ki, bu kesimlerin ellerinden Atatürk’ün manevi şahsiyetini kurtarmak zorundayız.
Yorumunuza ve ilginize tekrar çok teşekkür ederim.
Saygı ve selamlarımla
Serhat BİNGÖL
Saygılar.
Enperyalist ' rejimlerde ne yazı ki ' bu hep böyledir
Önce her renketen 'Milliyetciğe soyurlar ve Vatan Millet el ele denir'
Atatürk' ü örnek alıp rejimlerini kendi ilkeleriymiş gibi her kılıfa uydururlar
Şiirler Marşlar yazılır.bununlada kalınmayıp '
Hücre duvarlarına Vatan aşkıyla yanıp tutuşan Şair ruhlu Liderler' olu verirler '
her şey yoldundadır atır ki .İşin rengi aslında hiçte sanıldığı gibi değildir
bunun içeriğini hepimiz yaşayarak görüyoruz 2000 ler' den sonra ;
gerçek düşmanlar aramızda .
Gerçek bir Atatürk' hayranı olduğunuzu en güzel şekilde yansıtığınız için
teşekkür ve sevgilerim ile Sayın Bingöl '
Saygılar ..
Serhat BİNGÖL
Sosyal çevremde Atatürkçü olduğunu söyleyip çarpık zihniyetlerinden dolay sürekli çatışıp papaz olduğum insanların, Atatürk düşmanlığıyla suçlandığım için, Atatürk hayranlığı ile ilgili olumlu bir söz duymaya alışmadığım dan, bu övgünüz ne yalan söyleyeyim çok iyi geldi bana. Bundan dolayı size kocaman bir teşekkür borçluyum.
Yorumunuza ilginize çok teşekkür ederim.
İyi ki varsınız
Saygı ve sevgilerimle.
Atatürk’e ve bıraktığı değerlere Yurdumuz da beslenen düşmanın kimler olduğunu kör gözlerle bile görmek kolay.. Düşmanın kimliğini tarif etmek içinde rehbere, klavuza gerek yok sağına, soluna, önüne,arkana bakınca görünüyor kimler olduğu..
Göremeyenler, bilmeyenler için Kim bunlar? El cevap.. Emperyalizme hizmet eden başta iktidar, ve yandaş ile görsel medyası sosyal medyadır!..
‘’Atatürkçüyüm’’ değip Türk milliyetçiliğini inkar eden bugünün sosyalist siyasi kanadıdır! Atatürk’ün ilkelerinden sadece Laikliği ağızlarına sakız etmişler onu bile doğru dürüst çiğneyemiyorlar.
Serhat bey kardeşim güzel ve anlamlı yazı serini okumuştum nasip bu yazıya yorum yazmakmış. Bu konuda fikirlerimiz bir.
Saygılarımla..
Serhat BİNGÖL
Eğer hafızam beni yanıltmıyorsa 70 li yıllarda yani ilk gençlik çağlarımda en azından sosyal çevremde tanıdığım ne sağcısının nede solcusunun yani toplumun hemen hiçbir kesiminin Atatürk ile bir sorunu yoktu. Ya da başka bir ifadeyle en azından kamuoyunda bu kadar tartışılır bir konumda değildi. Ancak malum zaten kendilerinin kurguladığı ideolojik olayların son bulması için emperyalizmin emir ile görev alan 12 Eylül darbecileri Siyonist öğretilerle hareket ederek Türk milletinin başta dini olmak üzere tüm öncelikli hassasiyetlerinin önüne Atatürk'ü duvar gibi ördüler. Bunu planlı ve sistemli yaptılar acizane yalnız ben söylemiyorum. Atatürkçülükleri tartışılmayacak gerek sağ cenahtan gerekse sol cenahtan onlarca aydın geçmişte bu gerçeği dile getirmişti. Bunlardan biri rahmetli Muhsin Yazıcıoğlu, diğeri de rahmetli Uğur Mumcu idi.
Hocam 12 Eylül darbesi sonrası sudan sebeplerle hapse atıkları sağcısı solcusu fark etmez Atatürkçü oğlu Atatürkçülere işkence yaparak sözde Atatürkçülük yapmışlardı. Bunlardan biride benim edebiyat hocamdı. İçeride bunlar yaşanırken dışarıda da İslami kesimlere ciddi bir baskı söz konusuydu. Muhtemelen hatırlarsınız öyle ki insanlara Siyonizm’in öğretilerini dayatmış ve Atatürk’ten gına getirtmişlerdi. Yani Atatürk üzerinden toplumun sinir uçlarına dokunmuşlardı. Gerçekte Atatürk zerre kadar umurlarında değildi. Aldıkları emir gereği on yıllar sonrasında laik, anti laik kavramlar üzerinden toplumu istedikleri an çatıştırmaktıı. Fakat bir şeyi hesap edemediler. Milletin, hem kültürel değerlerine, hem de Atatürk'e sahip çıkacağını ön göremediler. O tarihten bu güne bütün hazımsızlıkları bu.
Osman hocam. Söylenecek çok şey var umarım bir gün yüz yüze çaylarımızı içerken bu konuları etraflıca konuşuruz çaylar sizden yemekler benden teklifim nasıl ama!?’’))
Şaka bir yana Yüce Türk milletini manevi değerlerinden koparıp asimilasyona uğratıp yok etmeye kararlı Adamlar. Onun için hangi siyasi görüşte olursak olalım çok dikkatli olmak zorundayız.
Yorumunuza ilginize çok teşekkür ederim.
Saygı ve sevgilerimle.
düşünen ve okuyan beyinler yazıda geçen açıklamaları akıllarında buluyorlar...
Haklçıyız, Atatürkçüyüz deyip uydurma dille halkından kopanlardır onlar. Çıkarlarına Atayı alet edenlerdir onlar.
İşte bu yüzden Atatürk'e sığınan ve en büyük kötülüğü yapanların yanında birde dindarlığa sığınıp Atatürk düşmanlığı yapanlar türedi Ülkemde.
Hangi düşünceden olursa olsun tarihin sadece bir kısmını alıp diğerini görmeyenler, ecdadına küfürle hakaret edenler, Bağımsız bir ülkede yaşamanın güzelliğini görmeyenler Atatürk'e ihanet ve hakaret ederler ki işte o dindarlar ve sahte Atatürkçüler emperyalizmin gerçek uşaklarıdır.
yazınız için sizleri tebrik ederim
Serhat BİNGÖL
Yorumunuza aynen katılıyorum,
Dediğiniz gibi bu çakma Atatürkçülerde onların organizasyonu olan sapık dini tarikatlarda emperyalizm’in ve Siyonizm’in uşaklığını yapıyorlar. Amaçları belli. Gerçek Müslümanların ve Atasına saygılı mütedeyyin insanların kafasın karıştırmak ve öz değerlerinden koparmaktır.
Dilerim ve umarım ki.Rabbim bunlara hiçbir zaman fırsat vermez ve muavffak etmez. İnşallah kahır ismiyle kahreder.
Tabi ki bize düşen görevde bu kesimlere karşı gençlerimizi ve nesillerimizi korumak ve çok uyanık olmaktır.
Yorumunuza ilginize çok teşekkür ederim.
Saygı sevgilerimle.
Merak etmeyiniz, çok yakında yeni bir Atatürk'ünüz olacak... Lakin bu Atatürk kurtuluş mücadelesini sadece kendisi için yapmakta. Önünde -ardında kim varsa yerle bir olmakta.
İşte o Atatürk'ki kendi kafasındaki Atatürk anlayışını kafasında toplanan sarıklılara tercih etmekte..
İnşallah bugünleri bu millet aramaz. Ve kaybettikleri gerçek Atatürk için ağlamaz !
Yol aydınlık olsun ki, geçenler etrafında nelerin olduğunu gördün ve önlem alsın...Şimdi karanlık yolların yolcusuyuz. Umarım güneş geç olmadan doğar. Umarım !
saygılar
Serhat BİNGÖL
Yorumunuza ilginize çok teşekkür ederim sağ olun.
Saygı sevgilerimle.
Allah razı olsun değerli dostum, Serhat kardeşim.
Makaleniz, başta milliyetçi muhafazakar kesim olmak üzere inanan tüm müslümanların duyğularına tercüman olmuştur.
Bu makalenizde anlattıklarınıza katılmakla birlikte, hepimizin malumu Atatürkün ölümüyle," milli şef" İsmet inönü'nün, Atatürk adına başta ezanı yasaklaması, camileri ahırlara çevirmesi, 1944 yılında Azerbaycandan Türkiyeye sığınan 480 tane Türk aydınını sovyetlere ruslara geri iade ederek, Türk askerlerinin gözleri önünde, ruslar tarafında kurşuna dizdirmesi, bu olaya isyan eden bir avuç Türk milliyetçisini taputluk denen dar hücrelerde tırnaklarını çekerek yıllarca işkenceler yapması,Türk milliyetçileri ve tüm müslümanlar arasında büyük bir infiale sebep olmuştur.
Böylelikle bu insanların Atatürkten ten nefret etmelerini sağlanmıştır.
Halbuki Atatürk, Türkiye Cumhuriyetinin ilanıyla birlikte, yedi düvelin ve içimizdeki hainlerin, içerisine müslümanları toparlayıp yaktıkları camilerimizi restora ederek ibadete açtığını, Kuran'i kerimi kendi cebinden tefsir ettirdiğini, ilahiyat fakültelerini Atatürkün açtırdığını, Diyanet işlerini Atatürkün kurdurduğunu,Türk tarih kurumunu ve Türk dil kurumunu Atatürkün kurduğunu vs vs daha bir çok bu konuda büyük hizmetler yaptığını hiç birisi anlatılmadı, anlatırılmadı, anlattırmadılar.
Dediğiniz gibi, ne kadar Türk islam düşmanları varsa hepsi Atatürkçü olmuş, geri kalanı hepsi Atatürk düşmanı ilan edilmişti. Aynı zamanda bu propağandanın etkisinde kalarak bir çok sözde müslümanda ister istemez Atatürk düşmanı olmuştur.
Bu güzel ve doyurucu makaleniz için, milli birliğimiz ve beraberliğimiz adına gösterdiğiniz hassasiyetiniz için çok teşekür ediyor
Selam ve sayğılarımı sunuyorum.
Derebey tarafından 1/25/2016 4:58:02 AM zamanında düzenlenmiştir.
Serhat BİNGÖL
Öncelikle nefis yorumunuza çok teşekkür ederim.
Hocam Mustafa kemal’in bazı siyasi uygulamalarını eleştirsem de sizinde yorumunuzda dediğiniz gibi Atatürk’ün İslam dinine önemli katkıları da olmuştur. Ancak Atanın bu özelliğini öne çıkardığınız zaman hastalıklı kafa yapısına sahip bazı sözde Atatürkçüler hemen itiraz edip hayııırrrrr siz Atatürk'ü yobaz ve gerici fikirlerinize alet etmek istiyorsunuz diyorlar. Peki, Atatürk sizce nasıl biriydi diye sorulduğun da -Efendim Atatürk laiktir dinle işi olmazdı. O modern biriydi diyorlar. İyide Atatürk’ün çeşitli mekanlar da dua ederken çekilmiş onlarca fotoğrafı var denildiğinde ve hem dindar hem de modern olunmaz mı? Diye sorulduğunda bu seferde asabileşip işi hakarete kadar götürüyorlar. Çünkü onların kasında ki Atatürk modeli dinsiz ve her türlü müstehcenliği modernlik olarak gören biri, bunu da açık açık söylüyorlar. Yani şeyine göre kafalarına göre bir Atatürk tanımları var.
Onların kafasında ki medeniyet tanımına göre, tahsilli olmanız, ana dilinizin yanında iki yabancı dil biliyor olmanız dünyanın birçok kültürünü tanımış olmanız tiyatro, sinema gibi müzikal faaliyetler dahil her türlü sanat etkinliklerinin içinde olmanız. Onlarca, yüzlerce kitap okumuş olmanız hiç fark etmez ve hiçbir önemi yoktur. Değil mi ki, örf adetlerinizi, Türk İslam kültürünü savunuyorsunuz siz cahil ve yobazsınız. Ama onların bakış açısına göre dünyanın yuvarlak olduğundan dahi haberiniz olmasın. Atlas önünüze konduğunda Türkiye'nin yerini dahi gösteremeyin hiç önemi yok yeter ki, müstehcenliği modernlik olarak görün onların gözünde kültürlü olmanız için yeterli.
Kusura bakmasınlar onların sapık, cahil ve kültürsüz zihniyetlerini ürünü olan, kafalarında ki Atatürk'ü de (kendi payıma) ben benimsemiyorum.Çünkü adamların zihniyeti ve hesabı başka!?
Bu yapıların eline fırsat geçsin geçmişte Türklüğe ve Müslümanlara yaptıkları yapacaklarının yanında çok masum kalır.
Yorumunuza ilginize çok teşekkür ederim.
Saygı ve sevgilerimle.
Hangi"Atatürk.."hangi sol" çok tartışılmış konulardan..Herkes kendi kafasında ki Atatürk'ü tanımlayınca farklı oluyor.TABİİ onun eserlerini.NUTUK u okumak gerek.Bir de vatanın bütünlüğü temsil etmekte..o yüzden gözden düşürme çabaları var.Geşmiş de Dersim isyanını bastırma bile Atatürk e Sabiha Gökçen i itibarsızsızlaştırma çabasından başka birşey değil.Ama tarih tekerür etti.Şimdi Diyarbakır Sur da başlayan isyan bu hükümet kanadıyla bastırlmakta..ÇİFTE STANDARTLARA düşüyorlar..selam ve saygılarımla..
Serhat BİNGÖL
Yorumunuza ilginize çok teşekkür ederim sağ olun.
Saygı ve sevgilerimle.
Sevgili Serhat.
Bu yazına benim bir yazımı olduğu gibi yorum olarak kopyalamam gerekiyor ki zamanında sen o yazıyı okumuş ve uzun bir yorum da yazmışsın ama bir kez daha hatırlamakta fayda var.
Yazının başlığı '' BÖYLE ZULÜM GÖRMEMİŞTİ ATATÜRK'' İDİ.
Linki de şu: http://www.edebiyatdefteri.com/yazioku.asp?id=131260
Merak eden baksın Daha doğrusu herkes baksın. Çünkü o yazıda '' Bazıları bu gün niçin Atatürkçü oldu'' sorusunun cevabı var..Evet evet bu millet 3 Kasım 2002 tarihinden sonra niçin birdenbire Atatürkçü oldu? Daha önce neydi? Şimdi gerçekten de Atatürkçü mü? Hepsi o yazıda.
Selam ve sevgilerimle.
sami biberoğulları tarafından 1/20/2016 11:44:57 AM zamanında düzenlenmiştir.
Serhat BİNGÖL
Linki’ni verdiğiniz güzel yazınızı bir kez daha okudum kaleminize sağlık
Hocam bu yazıyı kaleme almama neden olan sizin köy enstitülerini konu alan yazınız ve sözde Atatürkçü olduğunu iddia eden önemli makam ve mevkiden emekli olmuş tanıdığım birinin örtünmek ve ibadet etmek istediğini söylen eşinin kafasında rakı bardağını kırmasını öğrenmem üzerine öfkelenerek kaleme aldığım bir yazıydı. Belki bu tür yaratıkların sayıları çok değil ama bir insan nasıl kendi değerlerine bu kadar düşman olur ne yer ne içerler de böyle bir kafa yapısına sahip olurlar anlamak mümkün değil.
Ne diyelim inşallah ıslah olurlar ve üzücü bir durum tabi ki, umarım er geç doğru yolu bulurlar.
Yorumunuza ilginize çok teşekkür ederim.
Saygı ve sevgilerimle.