ADI AŞK

Gizli yara dedikleri bu mu acaba? Aşkı yaşayamamak. Yağmurun altında sevgiliye koşamamak. Düşünmenin bile saklı olduğu bir aşk bu. Sır gibi saklamaktan korktuğum bir aşk. Kimsenin deva olmayacağı bir duygu. Bir aşk. Bir hayat. Bir sigara gibi karartıyor içimi. Duman gibi. Tutamazsın. Sadece görürsün ama hissedemezsin.

Ateş gibi tutamazsın ama hissedersin. Tutmaya, cayır cayır yanan bir şeyi avuçlarının arasına almaya korkarsın. Öyle bir aşk işte. Kimsenin hayatında olmadığı kadarını yaşadığın kadarına bölersin. Öyle de anlamsız işte.

Kelimeleri, cümleleri taşırıp durur. İçindekileri taşırdığı gibi. Gereksiz bir düşünce, gereksiz aşk olur bazen hayatında. Olmaması gereken zamanda olur bazen. Kestirip atamazsın çünkü; kaynaşmıştır bir kere gönlünle.
Bakar durursun hep. Yalnızlığı özlersin ama yaşayamazsın yalnızlığı. Muhakkak birileri çıkar önünde. Engelleyen birileri hep olacaktır hâlbuki. Bunun alternatifi de olmaz. Yürek kavrula kavrula hayat bulmaya çalışacak. Dert bu ya birikip durur önünde. Anlatabileceğin bir kişi olmamasına rağmen vardır aslında birileri. Cansız da olsa anlatırsın önüne gelen her bir cansız varlığa. Medet umarsın ummazsın umurlarında olmaz.

Aşk bu ya, acısını da katlayıp katlayıp yüreğine vurmadan edemez. Adı aşk çünkü. Acısız bir aşk olmadığı gibi.