- 349 Okunma
- 1 Yorum
- 1 Beğeni
ayakkabıdan arabalarımız
AYAKKABIDAN ARABALARIMIZ
Keşke beğenmeyerek giydiğimiz değersiz lastik ayakkabılarımızı, kum tepelerinde, değerini bilemediğimiz, dilimizin telaffuz bile edemediği aklımızın alamayacağı kadar büyük paralar eden arabalar yaptığımız zamanlardaki kadar hayal gücümüz olsa. Keşke dört, beş şeritli otobanlarımız kadar olmasa da lastik arabalarımızı hiç kaza yapmadan yürüttüğümüz yollarımızı, kumda ayaklarımızı sürüyerek yaptığımız hayal gücümüz geri gelse. Çivi ve lokum kasalarından, altına dört ağaç teker takıp, önüne ip bağlayarak, araba yapıp içerisine arkadaşımızı, kardeşimizi bindirip taşırken, ayaklarımızın gücünün yettiği yere kadar bizi hiç sırtından atmadan taşıyan, kırık çomaklardan yaptığımız atlarımıza binerken, gerçek ata binenlerden daha çok haz aldıran hayal gücümüzü tekrar kazanıversek. Gelecekten beklentin ne diye sorulduğunda bitmeyecekmiş kadar çok hayallerimizi arka arkaya sıralayıversek. İlk okula başladığımızdaki korkuyla karışık heyecanımızı, ilk aşkımızı arkadaşlarımıza söylerken ki heyecanımızı, vesaire o anki enerji dolu yüreklerimizi tekrar canlandırıversek de üstümüzden ölü toprağını silksek. Toplum olarak bizi bu kadar tembel, bezmiş dünya ile alakası olmayan insanlar yapan nedir. Gelecekten beklentisi olmayan, maneviyatını yanlışlar neticesinde tüketmiş, yaşamakla yaşamamak arasında gidip gelen insanlar olmamıza sebep nedir acaba. Rüyalarında hayrı görüp, hayallerini güzelliklerle süsleyen, yapıcı dinamik bir gelecek için karamsarlıktan vazgeçin. Hayal kurabilen bir topluma doğru, hayalleriniz sizi yolda bırakmaması temennisi ile vesselam.10.08.2004 Tavşanlı