- 524 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
TAKİP MESAFESİ
Toprağa bereket veren bir kış ayı daha geldi. Gül dikensiz olmaz derler, Yurdun dört bir tarafında yağmurlar yağıyor, karlar yağıyor, yollar buz tutuyor. Tedbir ve temkini elden bırakırsanız, illaki sıkıntılarını da yaşarsınız.
Çağımızda aşırı bir şekilde şehirlere akınlar yüzünden o oranda sıkıntıları ve kullanılan araç sayısı da yoğunlaşmakta ve kaldırımlara park alanlarına sığmaz hale gelmektedir. Bu sıkıntılar, yeni yolları, yeni tedbirleri, yeni çareleri ve yeni yasaları çıkartmaya mecbur etmektedir. Ülkemizde de terörizm kadar trafik kazaları tehlikeli boyutlarda seyretmektedir. Telafisi mümkün olmayan zaman, can ve mal kayıplarının yanı sıra milli servetleri de yok etmektedir.
Kazaların başlıca nedenleri; Takip mesafesi, uykusuzluk, acelecilik, şerit ihlali, gece görüş mesafesi, hırs ve içkili araç kullanmalardan kaynaklanır. Erken ulaşayım, hak benimdi derken, aceleciliğiniz sizi zaman, mal ve can kayıplarıyla baş başa bırakır. Morgun önünde acı feryatları duyar, tamircilerin kapısında acı faturalarını ödersiniz.
Genç yaşta bir hastalıktan rahmetlik olan Mehmet isimli bir mesai arkadaşımız vardı. İşe giderken her yolda rastladıkça beni arabasına alırdı. Dikkat ettim ara sokaklarda asla ikinci vitese atmaz ve hep yavaş giderdi. Bir gün sebebini sordum. Şöyle cevap verdi ‘’Mustafa abi, benim biraz benzinim fazla gitsin, sen hiç sanayiye düştün mü?’’ Ne kadar da güzel söylemişti, insanlar ne olur biraz sabırlı olsalardı başlarına hiçbir musibet gelmeyecekti.
Trafikte birinci kaide takip mesafesidir. Hıza göre takip mesafesi vardır, aracın büyüklüğüne, ağırlığına göre, yolların kayganlığına göre, yol şeritlerine göre takip mesafeleri vardır. Ne kadar usta sürücü olursan ol, karşıdan gelen sürücünün acemi olduğunu, gelen yayanın deli, kör, ya da dalgın olduğunu asla aklınızdan çıkarmayınız. Bazen görüyoruz mahalle aralarında hızla geçen arabaları, ya bir kapıdan bir çocuk çıksa kurtulmasının imkânı var mı?
İlimizde yaşanan asıl sıkıntı çitlerle bölünmeyen orta refüjlerdir. Yayalar rast gele tehlikeli biçimde karşıdan karşıya geçmektedir. Bu yüzden sürücülerde yaya çizgilerinden hızla geçerek yayalara geçiş izni vermiyorlar. Refüjlerdeki çiçekler bir zaman sonra solar, ama giden canlar asla geri dönmezler.
Refüjlere küçük çitler ve reklam panoları konulması şehrimize ayrı bir estetik getireceği gibi sürücülere de durma mecburiyetleri getirecektir.
Sıkı bir takip mesafesi denetimi ve uygulaması da sürücüleri kaza yapmaktan kurtaracaktır.
M. C.