SEVGİNİN DİLİ
SEVGİNİN DİLİ
Sen benim gönül tahtımın bir ömür sahibisin.
Umutsuz yarınlarımın , yosun tutmuş duygularımın mehtabısın.
Yürüdüğün bu gönül macerasında gölgende serinleyen bir kuş gibi hafif ve özgürüm.
Sen benim kalbimi hoşgörü ve sevgi ile kuşatan kahramanımsın.
Güvenimi tazeleyen,şüphelerimi yok eden iksirimsin.
Gözlerine baktığımda yaşamayı sevdiren güneşimsin.
Girdaba kapılmış gibiyim nere gitsem efsunlanmış cümleler seni yazıyor, nere baksam gözler sevdiğini arıyor.
Öyle sev ki beni Kibir duygularım törpülensin,günahlarım göç etsin benden.
Sonbaharın yaprakları gibi rüzgardan yere savrulursa bedenim, tut elimden sımsıkı sevdiğim.
Hasret rüzgarları içini üşütürse sana olan sevdama sarıl.
Yüreğine damla damla ateş düşerse sana güvendiğim dağlarda serinleyesin.
Gücün yetmezde umutsuzluğa düşersen bir gün, sana ettiğim dualar yoldaşın olsun.
Şu fani dünyada ömrümün sermayesi sen ol ki yanlışa düşüp te tarumar olmasın bu beden.
Gözler sana müptela olsun ki kem gözlerden sakınsın, günahlarıma perde çeksin.
Hayallerim seninle beraber yeşersin ki Sahra çölü gibi sevgiye susuz kalmasın.
Sana baktıkça tüm temiz duygularım ibreti aleme ifşa olur.
Gel , sen yeter ki gel . Yersiz, yurtsuz olsan da bu gönül tahtın da bir ömür baş tacısın.
Öyle bereketlisin ki, seninle bir ekmek ile kuru soğan Halil İbrahim sofrasına benzer.
Ben seni bir ömür beklerim, seni vuslat sayıp düşünmek bile ödüldür bana.
Şu fani dünyamı varlığınla süsledin ya artık ölsem de gam yemem.
Tatsız,tuzsuz hayatımın sen şekeri,balı,umudu oldun.
Gönül gönül,diyar diyar gezdim de başkasında seni bulamadım.
Artık anladım ki ya sen varsın ya da yine sen.
SELÇUK SALMAN 07.01.2016