BEYAZ SAÇLAR

• 30 Aralık 2015 Çarşamba 09:09:26

Yaşantımızda koşturmaca dayız, her anımız bir programın parçası. Kuyrukta acelemiz var, hastane sırasında. Ders zili çaldığında bile acele ediyoruz, beş dakika daha kalsak bizi sanki orada yatıracaklar.
Pazarda acele ediyoruz, markette poşeti açma anımız bile alelacele.
Trafikte insanların üstüne atlayacağız, önümüzde stop eden aracın şoförünü gırtlağından tutmadığımız kalıyor neredeyse.
Her şeyde acele ettiğimiz gibi konuşmalarımızda da aynıyız. Sorulan sorularda bile kaçamak cevaplar vermekteyiz, karşımızdakinin düşüncesine önem göstermeden. Sonunu düşünmeden hareketler, sonunu düşünmeden verilen cevaplar, sonunu düşünmeden edilen laflar.
İster başından savuşturma cevapları deyin, bu hikâyenin sonunda.
İster sen ne verirsen toprağa oda sana onu verir deyin.
Kısacası hikâyemin sonunda yorum size kalmış okurlar. İstediğiniz yorumu yapmakta serbestsiniz.
Bir gün küçük bir kız oturup annesinin mutfakta bulaşıkları yıkamasını seyrediyordu. Annesinin saclarında beyazlar olduğunu fark etti. Annesine baktı ve merakla sordu, neden saçında beyazlar var anne?
Annesi yanıtladı, “ sen her yanlış yaptığında, beni kızdırdığında, mutsuz ettiğinde, saçlarımdan biri beyazlar”
Küçük kız bu cevap üzerine bir süre düşündü ve sordu, “ anne anneannemin tüm saçları nasıl bembeyaz oldu?
Buyurun neresinden tutarsanız tutun sayın okurlar. Evlatlarınıza, işyerindeki insanlara, marketteki kasiyere, trafikteki şoföre her ne olursa olsun vereceğiniz cevaplara dikkat ediniz.
Verdiğiniz cevaplar size geri döndüğünde tırmalamamanız umuduyla.

Çetin KORKMAZ