- 914 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
YOZ KÜLTÜR
Bugün ülkemizde, iyi yaşamak adına, bireyci ve tüketici bir yaşam biçimi egemen. Gerçek kültürden ve sanattan bihaberiz..Edebiyat çınarlarımız birbiri ardınca devrilip gidiyor. Kimsenin haberi bile olmuyor, bir kaç sanatseverden başka.
Eğlencemiz,’rakınrol, metal çizgisini geride bıraktı. Artık komşu ülkelerden alındığı söylenen tavernalarda coşuyor seçkinler. Gül yaprağı ile ıslatılan assolistler, yerini kağıt peçete yağmuruna tutulanlara bıraktı. Tabak kırma yerine ceket yakma moda şimdi. Kültür sanat cephesinde de büyük bir yozluk yaşanıyor. Basılan kitaplar, reklamı yapılanlar, gösterilen filmler ya kıyamet habercisi ya gizli güçlerin üstünlüğünün ağır bastığı kurmacalar. Şiddetin, bireyciliğin propagandasının yapıldığı kovboy filmleri bile bunların yanında epey masum.
Bilgisayar ağı, iyimser toplumbilimcilerimizin umutlarının tersine, kadın pazarlama, kendi rekamını yapma sayfaları üretriyor. Okeyden, tavladan daha yararlı değil. Elbet bunları kaldırmanın da yararı yok. Ay bacayı aşalı hanidir. Kitabın giremediği yere giren iletişim aracı,reklamın palyaçosu olmak zorunda. Kültür bakanımızın kültürümüzün bir parçası diye internette köpeklerimizi tanıtmaya kalkışması, üstelik bununla öğünmesi olaya tüy dikiyor.
Kültürel emperyalizmin en iyi dayanağı ekonomisidir. Emekçi katmanların kültürel bir savaşım için yeterli kaynakları yok. Bunun için gerekli malzemesi ise bol denecek zenginlikte. Kültürsüzleştirilme, kapitalizmin son aşaması olarak adım adım gerçekleşiyor. Boyutları küresel. İşte bu yüzden örgütlenme gerekiyor, Hem de küresel boyutta bir örgütlenme. Kültürsüzleştirme cephesinde yer almak istemeyen sanatçıların, yazarların , müzikçilerin afişleri, reklamları redederek kolları sıvayıp yeniden üretimew geçmeleri , aydınların, teknikerlerin var olan iletişim araçlarını amaca uygun proğramlarla donatmaları. Uzun ve zor bir süreç yaşamayı göze alıp, toplumu saran örümcek ağlarından kurtulmayı denemeleri gerekiyor.
Boyun eğme ile tek başınalığın karanlığı karşısında kaybedecek nemiz var ki?